Sompo Sigorta Genel Müdürü Recai Dalaş, sektörün 2013 yılında tavan yapan kaskoda 2014 yılında da rekabeti sürdüreceğini belirterek, bu nedenle sektörün kârlılık beklentilerini düşürmesi gerektiğini söyledi. İştah kabartan büyüme potansiyeliyle Türk sigorta sektörüne olan yoğun ilgi, sektördeki oyuncuların sayısını artırırken çetin bir rekabeti de beraberinde getiriyor.Sektörün önemli oyuncularından olan Sompo Japan Sigorta’nın Genel Müdürü Recai Dalaş, rekabetin içinde yer aldıklarını ancak bunu doğru strateji ve karlılıktan ödün vermeden gerçekleştirdiklerini söylüyor. Kaskoda yaşanan rekabetin 2014 yılında da süreceğini belirten Dalaş, sektörün bu nedenle kârlılık beklentilerinin de düşürmesi gerektiğini söyledi. Bu nedenle sektörün kâr etmeyi sevmediğini ifade eden Dalaş, sigorta sektörüne yönelik değerlendirmelerini SİGORTALI ile paylaştı.
İlk olarak, yılbaşından bu yana sektörde gelişmeleri değerlendiren Dalaş, sektörün beklenenin üzerinde büyüdüğünü fakat bunun önemli bir kısmının fiyat kökenli olduğunu belirtti. Büyümenin yüzde 20’lerin üzerinde gerçekleştiğini söyleyen Dalaş, “Ancak reel anlamda yani poliçe adedinde böyle bir büyüme olmadı. Sektör adına sevindirici ancak büyüme fiyat odaklı, dolayısıyla sürdülebilir değil” dedi. Dalaş, fiyat odaklı büyümenin yanında, hasar frekansında yaşanan düşüşün de kasko karlılığını olumlu etkilediğini ifade ederken “Birkaç şirket dışında tüm şirketlerin kasko sonuçlarında ciddi düzelmeler yaşandı” şeklinde konuştu.
Bedeni hasarlardaki belirsizlik sürüyor
Trafik sigortalarıyla ilgili de bilgi veren Dalaş, kaskoda yaşanan frekans düşüşünün trafik ürününde de gözlendiğini ifade etti. Dalaş, kârlılığın bu alanda da iyileşmesi beklenebilecekken bedeni hasarlardaki sorunun maddi tazminatlardaki iyileşmeyi nötralize ettiğini ifade etti. “Bedeni hasarlardaki belirsizlik, Baremo benzeri bir uygulamaya geçilmesi halinde ortadan kalkacak ve şirketler önlerini görebilecekler” diyen Dalaş, eski hasar havuzunun bugünkü sonuçlara ne kadar su akıtacağının hala tam olarak bilinemediğini belirtti. Bu sorunun 1-2 yıl daha devam edeceğini öngördüklerini ifade eden Dalaş, ancak bu süre sonunda trafikte kâr elde edilebileceğini söyledi.
Sektör bu seneki kadar büyümeyecek
Yeni yılla ilgili öngörülerini sorduğumuz Dalaş, 2013’ün özellikle kasko açısından neredeyse tavan yaptığını ve bunun 2014 bilançolarını bir miktar olumlu etkileyeceğini öngördüklerini söyledi. Öte yandan, verilerin, kaskoda yeni bir rekabetin başladığına işaret ettiğini de sözlerine ekleyen Dalaş, “Sektör kâr etmeyi sevmiyor. Kaskodaki bu rekabet özellikle 2014’ün ikinci yarısı için kârlılık beklentilerimizi düşük tutmamız gerektiğini gösteriyor” dedi.
Kârlılığa önem vermeden büyümek mümkün değil
Kendilerinin de rekabetin içinde yer aldığını kabul eden Dalaş, rekabette belirleyici ilk unsurun fiyat olmasının riski iyi seçebilen ve kârlılığını koruyabilen şirketlerin önünü açacağını ve kendilerinin de bunu yapmaya çalıştıklarını söyledi. Dalaş, “Şirket yönetimlerinin belli dönemlerde kârlılığa, belli dönemlerde büyümeye önem verdiği düşünülür. Oysa bu tamamen yanlış bir tutum. Kârlılığa önem vermeden büyümeye basmak mümkün değil; yani rekabetçi olabilmek için önce kâr etmek gerekiyor” şeklinde konuştu.
Acenteler istikrara ve kaliteye oynamalılar
Sektörün bugün kaskodan kâr eder hale geldiğini ve trafikte de düzelme emareleri olduğunu söyleyen Recai Dalaş, “Yorumlar, değişen koşullara göre yeniden yapılmalı. Bugün acenteleri trafik veya kasko kesiyorlar diye cezalandırmanın bir manası yok” şeklinde konuştu. Bu manada, Sompo Japan Sigorta ve acenteleri arasındaki ilişkinin bir istikrar zemini üzerine oturduğunu söyleyen Dalaş, “Biz sektörün en istikrarlı şirketiyiz. Büyümede büyük zıplamalar peşinde değiliz, kârlılık peşindeyiz. Stratejilerimiz acenteler tarafından biliniyor. Bizim politikalarımızda veya fiyatlarımızda dalgalanma olmaz” şeklinde konuştu. Yine de hala görece olarak genç bir şirket olduklarının altını çizen Dalaş, acentelere, “Yaptığımız uzun vadeli analizlerde, sektörün genel görünümünün çok değişeceğini kabul ettiğimiz yani şirket sayısında ciddi bir azalma olacağını öngördüğümüz zaman, geleceği olan, politikalarında, stratejilerinde, kadrosunda, verdiği sözlerde istikrar olan şirketleri tercih etmelerinde yarar var. Bu Sompo ya da başka bir şirket olabilir. Yani istikrara ve kaliteye oynamak gerekiyor” şeklinde seslendi.
2014 parlak bir yıl olmayacak
Türkiye’nin genel ekonomik tablosuyla ilgili görüşlerini de aktaran Dalaş, yükselen döviz kurlarının, daha fazla artmadığı takdirde, sektör için yıkıcı bir etkisi olmayacağını söyleyerek Türk ekonomisinden çok dünya ekonomisindeki gelişmelerin birtakım endişeler doğurduğunu ifade etti. Öte yandan, 2014 için kötümser olmak istemediğini belirten Dalaş, “Ancak, iyimser olmak için de fazla bir neden göremiyorum. 2014’ün Türkiye için çok parlak bir yıl olacağını düşünmüyorum” dedi.
Sigortacılık yapma becerimizi geliştirmek istiyoruz
Sompo Japan’ın 2014 stratejilerine de değinen Recai Dalaş, “Bizim çabamız sürekli olarak şirketin sigortacılık yapma becerisini geliştirip mutfağı gitgide iyi hale getirmek oldu. Tarife yapma ve hasar maliyetlerini kontrol etme becerimizi sürekli iyileştirmeye çalışıyoruz. Bunu da, insana ve teknolojiye yatırım yaparak yapıyoruz. Ana fikir aslında çok basit; kârlılığı sürekli muhafaza etmek. Kârlı olduğumuz zaman rekabetçi olabiliriz, rekabetçi olduğumuz zaman büyüyebiliriz diye bakıyoruz” şeklinde konuştu.
Orta-uzun vadede şirket sayısı ciddi oranda azalacak
Sompo Japan Sigorta olarak yıllardan beri sektörün en iyi sonuçlarını alan ve bunu istikrarlı bir şekilde başaran şirketlerin başında geldiklerini söyleyen Dalaş, satın almanın bugün için gündemlerinde olmadığını belirtti. “Bugün sektörde birçok şirketin uygun koşullar oluştuğunda satılabileceğinden bahsediliyor, hatta bazıları alıcı bekliyor. Dolayısıyla orta-uzun vadede beklediğim gelişmelerden bir tanesi şirket sayısının ciddi şekilde azalacağıdır. Sektör dinamikleri açısından bu böyle, azalma olacak ve daha büyük ve daha iyi olanlar piyasada kalacak” şeklinde konuşan Dalaş, uzun vadede, şirketler açısından kârlılık farklarının da böylelikle azalacağını ve ölçeğin daha önemli hale geleceğini söyledi. “Biz de bu nedenle büyümek istiyoruz” diyen Dalaş, bunu organik olarak başarabileceklerini ve daha iyisini de başarabilecek güçte olduklarını belirtti.
Sigortalanmayan risk diye bir sorun yok
Sektörde olumlu gelişmelerin de yaşandığını söyleyen Dalaş, özellikle yangın sigortalarıyla ilgili sigorta şirketlerinin artık beklentilerini yüksek tuttuklarını ifade etti. Dalaş, “Risk seçimi yapılıyor ve yeterli güvenlik önlemi ve yangın tedbirlerini almayan şirketler sigorta bulmakta zorlanıyor. Ben bunu, sanılanın aksine olumlu bir gelişme olarak değerlendiriyorum. Dolayısıyla, sigortalanmayan risk diye bir sorun olduğuna inanmıyorum” dedi.
Japonlar Türkiye’ye güveniyor
Dalaş, Japonların, sigorta sektörü içinde, Türkiye’de yatırım yapıp bu yatırımdan memnun kalan çok az sayıda yabancı yatırımcıdan biri olduğunu söyledi. “Bunun sonucunda şirket yönetimine ve yönetim üzerinden Türkiye’ye, ülkenin nüfusuna ve potansiyeline güveniyorlar” diyen Dalaş, gerekirse şirket satın alma yoluyla büyüyerek onların da şirket yönetiminin başarılı performansına katkıda bulunmak istediklerini sözlerine ekledi. Şu ana kadarki denemelerinde neden özellikle sağlık pazarına yöneldiklerini sorduğumuzda ise Dalaş, “Uzun vadede biz bu sektörün lider şirketlerinden biri olmak istiyoruz. Vizyonumuz buysa, sağlık da bunun içinde bir şekilde olmalıdır. Ben kısa vadeli görüşe göre strateji belirlemem, doğru da bulmam. ‘Kaskodan, trafikten, sağlıktan kâr edilemez ya da edilir’ gibi görüşlere pek itibar etmiyorum. Hiçbir sektör belli bir ürün grubunda sürekli kâr ya da zarar edemez. Bize gelirsek, biz kâr etme becerimizi, girdiğimiz takdirde sağlıkta da gösterebiliriz. Birçok şirket kaskoda zarar ederken de biz kâr ediyorduk. Demek ki bu mümkün” dedi. Yeni bir alana girmenin satınalma yapmadan da başarılabileceğini ancak sağlık branşının sıfırdan başlamak için daha zor bir branş olduğunu söyleyen Dalaş, “Sağlık pazarı birkaç şirket tarafından domine edilen bir branş. Bu alana dışarıdan girmek mümkün ancak yorucu olacaktır” dedi. Ulaş YAVUZ / SİGORTALI