2 Mayıs 2024, Perşembe
spot_img

Q-Blog dijital dünyadaki ‘Sahte Takipçileri’ eleştirdi

Quick Sigorta, blog sayfası Q-Blog’da dijital dünyadaki ‘Sahte Takipçiler’ konusunu ele aldı. Yazıda bu sahte takipçiler ile bir yerlere gelinemeyeceği eleştirisi yapılarak, “Çalışmak birçok yöneticinin de işine gelmediği için daha illegal yolları tercih ediyorlar” ifadelerine yer verildi.

sosyal medya quick

Quick Sigorta’nın blog sayfası Q-Blog’da, dijital dünyanın içerisinde yer edinmiş bir sahtekarlık türü olan ‘Sahte Takipçiler’ konusu ele alındı. Sosyal medya dünyasında birçok marka’nın Hollywood filmlerindeki dekorlar gibi olduğu yazılarak; önden bakıldığında ‘Beyaz Saray’, arkadan bakıldığında ise ‘Karton’ benzetmesi yapıldı.

Bu dünyada elinizi nereye atsanız farklı “1 milyon takipçim var” havasıyla karşılaşıldığını belirtilen yazıda, takipçi satın alıp bir günde yüz binlerce takipçiye sahip olan fenomenlerin, uzmanların ve firmaların bulunduğu belirtildi. Sonuç olarak,  takip edeni takip eden, dijital dünyada var olan değil “var olduğunu sanan” koca koca “liseli” markaların olduğu eleştirildi.

Tabii ki de sosyal medyada her şey yalan değil!

sosyal-medya-otomasyonu

Blogda sosyal medyanın tamamen tabii ki yalan olmadığı vurgulanarak, “Etrafınızda kaç kişinin akıllı telefonu var? Kaç kişi boş zamanını sosyal medya hesaplarında dolaşarak geçiriyor? Eğer halk bir şekilde internete bağlıysa demek ki orası her kurumun yer alması gereken gerçek bir mecra!” ifadeleri kullanıldı.

Eleştiri yazısında kurumlar hakkında; “Fakat bu iletişim, kurumlar için hayati öneme sahip. Atacağı her adım, kuracağı her temas kurumun dijital imajını oluşturuyor. Yani o er meydanına çıkmadan önce bol bol çalışmak ve gerekli donanıma sahip olmak gerekiyor. Mesela markayı yansıtan kurumsal dil, vizyonuyla uyumlu bir tutum, paylaşım kalitesi, mecraya uygun içerik, hedef kitlenin sahipleneceği bir misyon, sektör analizi, dijital medya bilgisi, samimiyet… Liste uzun geldi değil mi? İşte bunların hepsine çalışmak birçok yöneticinin de işine gelmediği için daha illegal yolları tercih ediyorlar. Takipçi satın alıp bir anda sahte şöhretlere kavuşuyorlar. Fakat tamamen sahte olan bu şöhret hem markaya hiç bir satış sağlamıyor hem de güvenilirliğini zedeliyor. Paylaştığı içeriğe 10 beğeniyi zor alan milyonluk markalar her geçen gün mantar gibi çoğalıyor… Bu soruların temelinde marka kimliği hakkında hiç bir bilgisi ve eğitimi olmayan yöneticiler ve sözde sosyal medya uzmanları yatıyor aslında” ifadelerine yer verildi.

Yöneticiler patronları etkilemek için ‘Sahte Takipçi’ alıyor

sosyal medya 1

Türkiye’de birçok yetkilinin, patronunu etkilemek için parayla takipçi satın alma hilesini kullandığını ve gerçek uzmanların markaya yaklaşmasının engellendiği belirtilen yazıda, “Patron şirketini çok başarılı sanıyor, yönetici etrafına sahte havalar atıyor fakat asıl hedefte olması gereken müşteriler bu markayla ilgilenmiyor” denildi.

İllegal yöntemlerle toplanan bu takipçilerin kalitelerine göre ‘Sahte Türk Takipçi’ , ‘Sahte Yabancı Takipçi’ ve ‘Gerçek Yabancı Takipçi’ gibi kategorize edilerek satıldığı belirtilen yazıda, “Facebook, Twitter, Instagram gibi mecralar belirli dönemlerde bu sahte takipçileri tespit edip temizlik yapıyor, bu dönemler “yalancı markalar” için de kabus haline gelebiliyor. Bazı şirketlerin bu sahte takipçiler nedeniyle hesapları kapanıyor, bazı şirketler bir günde takipçilerini kaybediyor” ifadeleri kullanıldı.

Bu örnekler sosyal medya ve dijital imaj eğitimleri için önemli

Böyle örneklerin sosyal medya ve dijital imaj eğitimlerinde çok işlerine yaradığı belirtirken, “Çünkü sosyal medya yönetimini yalnızca takipçi sayısı zanneden marka yöneticileri ve bu yanılgıyı kazanç kapısı haline getiren küçük kardeşlerimiz nedeniyle büyük markalar kaliteden uzak bir çizgiyle geri dönüşü imkansız hatalar yapıyorlar” şeklinde ifade edildi.

Markalara ise şu şekilde eleştiriler getirildi: “Siz dijital dünyada içerik üretmeyin, farklı olmak için enerji harcamayın, yenilikçi olmak için çabalamayın, sonra parayı verip sahte takipçilerle bu açığınızı kapatın ve sadece bir günde milyonlarca kişinin takip ettiği dev bir marka olun! Apartman boşluğuna açılan camı, çirkin görünmesin diye deniz fotoğrafıyla kaplayan kebapçılar olur. Bu da böyle bir durum. Bu yalana inanıp deniz havası almak isteyen müşteriler her an o boşluğa düşebilir.”

 

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER