21 Kasım 2024, Perşembe
spot_img

‘Sigortalılık oranlarını daha yukarı taşıyacağız’

Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Atilla Benli, sigorta sektörünün 2021 değerlendirmesi yaparak 2022 beklentileriyle ilgili görüşlerini aktardı. 2021 yılında devam eden salgın ve meydana gelen doğal afetlerin sigortanın bireyler, ticari işletmeler ve devlet açısından önemini ortaya çıkardığına dikkat çeken Benli, sigortalılık oranlarının bugünkünden çok daha fazla olmasını istediklerini söyledi.

Benli, OECD ülkelerinde sigorta sektörünün bu tür felaketlerin yüzde 40 ila yüzde 50’sini üstlendiğini belirterek “Türkiye’de bu oran şu an için sadece yüzde 3.” dedi.

2020 yılında 83 milyar TL prim üretildiğini dile getiren Benli, “2021 yılı kasım ayı itibarıyla 89,6 milyar TL prim üretimi gerçekleştirdik. Hayat dışı prim üretimi yüzde 24,4 artışla 74 milyar liraya, hayat prim üretimi yüzde 18,2 artışla 16 milyar liraya ulaştı.” ifadelerini kullandı.

Benli, 2021’in 11 aylık verilerine göre, hayat dışı branşlarda en çok büyüme sağlayan ilk 5 branş hakkında bilgiler vererek “Yüzde 45 ile nakliyat, yüzde 41 ile genel sorumluluk, yüzde 32 ile genel zararlar, yüzde 31 ile kara araçları ve yüzde 27 ile yangın ve doğal afetler büyüme gösterdi.” şeklinde konuştu.

Bireysel kredi hacmindeki değişimin hayat sigortalarındaki prim üretimini etkileyen en önemli unsurlardan biri olduğunun altını çizen Benli, 2021’in 11 ayında tüketici kredilerinin bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 13 arttığını, hayat grubu sigortalar branşında brüt yazılan primlerin ise bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 13 yükseldiğini kaydetti.

BES’te hedefimiz 500 milyar TL fon büyüklüğü

Bireysel Emeklilik Sistemi’nde (BES) devlet katkısının yüzde 30’a çıkarılmasının anne babaları, çocukları için tasarruf etme konusunda özendireceğini düşündüklerini ifade eden Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Atilla Benli, 2022 sonunda BES’te yaklaşık 500 milyar TL fon büyüklüğüne ulaşmayı hedeflediklerini söyledi.

Benli, 17 Aralık 2021’de ise Emeklilik Gözetim Merkezi‘nin açıkladığı verilere göre 2021’in başından itibaren BES ve Otomatik Katılım Sistemi’ndeki (OKS) katılımcı sayısının yüzde 5 artarak 13,3 milyona ulaştığını aktararak devlet katkısı dahil toplam fon büyüklüğünün de yüzde 60 artarak 273 milyar TL olduğunu söyledi. 

Atilla Benli
Atilla Benli

Yüzde 30 devlet katkısıyla BES’te fon büyüklüğü artacak

Fonların başarılı performansının bu olumlu gelişmeye ciddi katkı sağladığını belirten Benli, “18 yaş altının sisteme dahil edilmesi, BEFAS ve dijitalleşmenin artışına bağlı mevzuat değişikliklerinin katılımcı sayısı ve fon büyüklüğündeki olumlu etkisi üzerine, 2022 yılına yüzde 30 devlet katkısı teşviki ile girmekten dolayı gururluyuz.” dedi. Benli, devlet katkısındaki 5 puanlık artışın 273 milyar TL’ye ulaşan fon büyüklüğünün de daha da yukarı taşımasını öngördüklerini ifade etti.

Benli, bundan sonra katılımcıların devlet katkısı hak edişlerini kaybetmemek için bir kez daha düşüneceklerini dile getirerek devlet katkısının yanı sıra fon getirileri de dikkate alındığında BES’in rakipsiz olduğunu vurguladı.

“BEFAS ile birlikte sağlanan işlem kolaylığı ve fon evreninin genişlemesi, 18 yaş altındaki ilginin artarak devam etmesi, aynı zamanda bazı vakıf, sandık ve dernek gibi kuruluşlardaki birikimlerin BES’e aktarımı, devlet katkısı oranının yüzde 30’a yükseltilmesi gibi gelişmeler ile birlikte 2022 sonu itibarıyla yaklaşık 500 milyar TL fon büyüklüğüne ulaşmayı hedefliyoruz.” diyen Benli, Otomatik Katılım Sistemi’nde 2017 yılından bu yana 6,2 milyon katılımcının sistemde birikim yaptığını ifade etti.

2022’de milyon çocuğu BES’li yapmak istiyoruz 

Benli, yakın dönemde yeni işe girişler ve otomatik katılımda tasarrufu cazip hale getirecek düzenlemelerle BES’te büyük bir ivme kaydedilebileceğini belirterek “18 yaş altının sisteme dahil olmasına imkan sağlanması ile birlikte vatandaşlarımızın sisteme olan talebi memnuniyet vericidir.” şeklinde konuştu. 

7 ay gibi kısa bir zaman diliminde 153 bini aşkın 18 yaş altındaki çocuğun sisteme girmesi ile devlet katkısı dahil yaklaşık 325 milyon TL fon büyüklüğüne ulaşıldığına dikkat çeken Benli, devlet katkısının yüzde 30’a yükseltilmesinin anne babaları, çocukları için tasarruf etmeye daha da özendireceğini düşünüyoruz. Bu kapsamda, 2022’de 1 milyon çocuğun sisteme girmesi en büyük hedeflerimizden birisi.” dedi.

Kasko poliçe adedi 7,3 milyonu geçti

Benli, Pandemi sürecinde sağlık sigortalarının önem kazandığına dikkat çekerek 2020’nin ilk 11 ayına göre, toplam sağlık sigortalı sayısında yüzde 24, tamamlayıcı sağlık sigortası özelinde ise sigortalı sayısında yüzde 34 artış gerçekleştiğini ve sağlık sigortalarına olan talebin arttığını bildirdi.

Son dönemde araç bedellerinin artışı ile birlikte kasko sigortası yaptıranların sayısının da önemli ölçüde arttığını dile getiren Benli, kasım sonu verilerine göre, 2020 yılında 6,3 milyon olan yürürlükteki kasko poliçe adedinin yaklaşık yüzde 15 artarak 7,3 milyon adedi geçtiğini aktardı.

Benli, ihtiyari mali mesuliyet branşında yürürlükteki poliçe adetlerinin yüzde 20 artış göstererek 1 milyona yaklaştığını söyleyerek “Araç bedel artışlarının oto sigortalarında poliçe talebini artırdığı açıkça görülmektedir.” dedi.

En düşük sigorta oranı motosikletlerde

Türkiye’de tescil edilmiş araç sayısının TÜİK verilerine göre yaklaşık 25 milyon olduğunu kaydeden Benli, bunların yüzde 54’ünü otomobil, yüzde 16’sını kamyonet, yüzde 15’ini motosiklet, yüzde 8’ini ise traktörün oluşturduğunu aktardı.

Benli, trafik sigortasındaki sigortalılık oranının yaklaşık yüzde 81 olduğunu ifade ederek, “Yürürlükteki poliçe adedine bakıldığında, 2020’nin kasım sonu verilerine göre 19 milyon adet trafik sigortası poliçesi varken, 2021’in kasım sonu itibarıyla yürürlükteki poliçe adedi yüzde 6,5 artarak 20,4 milyon adede ulaşmıştır.” dedi.

Türkiye’de sigortasızlık açısından en yüksek orana sahip araç grubunun motosikletler olduğuna değinen Benli, “Yaklaşık 4 milyon motosikletin yüzde 65’inin trafik sigortası bulunmamaktadır. Bunu yüzde 41 oranı ile traktörler takip etmektedir. Tescilli 2 milyon adet traktör varken bunların yaklaşık 820 bini sigortasızdır. Söz konusu araç türlerinde de sigortalılık oranlarını artırmak bir diğer önemli hedefimizdir.” şeklinde konuştu.

Sigortalı konut sayısı 10,5 milyona çıktı

Benli, 2020 yılında Elazığ, Malatya ve İzmir’de meydana gelen depremleri hatırlatarak, bu depremlerin ardından DASK poliçesi satışlarında yüzde 13,5 artış gerçekleştiğini bildirdi. 2018 yılında 8,8 milyon konutun deprem sigortası bulunduğunu söyleyen Benli, 2021 yılında güncel sigortalı konut sayısının 10,5 milyona çıktığını belirtti.

DASK’ın kurulduğundan bu yana sigortalılara toplamda 900 milyon TL ödeme yaptığını aktaran Benli, “Elazığ depremi için sigortalılara 300 milyon TL ödeme yapıldı. 2020’nin ekim ayında yaşanan İzmir depreminin ardından yapılan toplam 340 milyon TL tutarındaki ödeme ise bir depreme ilişkin olarak gerçekleştirilen en yüksek ödeme olmuştur.” dedi.

Tarım sigortalarında Avrupa’nın önündeyiz

Benli, tarım sigortaları sisteminin 15 yıldır faaliyet gösterdiğini söyleyerek bu zaman içinde, sistemin Avrupa ülkelerinin birçoğundan önde geldiğini, kapsamının genişlediğini ve sigortalılık oranının bitkisel üretimde yüzde 20 olduğu göz önüne alındığında iyi bir performans gösterdiğini bildirdi.

Benli, 15 yıllık dönem içerisinde sigortalılara 9,7 milyar TL hasar ödemesi yapıldığını belirterek söz konusu 15 yıllık dönem sonunda hayat dışı sigortalarda pay alan tarım sektörünün 5 milyar TL prim üretimi ile 2021 yılı kasım ayında toplam prim üretimi içerisinde payını yüzde 7,5’e çıkardığını bildirdi ve ekledi:

TARSİM tarafından uygulanan Devlet Destekli Tarım Sigortası ile üreticilerin hayvanları, seraları, arı kovanlarını ve en önemlisi bitkisel ürünlere ilişkin riskleri önemli ölçüde karşılanmaya çalışılmaktadır. Devlet Destekli Tarım Sigortalarında 7 farklı branşta tüm tarımsal üretimi kapsayacak şekilde en az yüzde 50 olmak üzere, bazı branşlarda yüzde 70’lere çıkan oranlarda devlet desteği sağlanmaktadır. 2021 yılında 115 milyar TL tarımsal varlık, 26 milyon dekar alan ve 13 milyon hayvan sigortalanmıştır. 2,3 milyon adet poliçe üretilen bu dönemde 2,4 milyar TL hasar ödemesi gerçekleştirilmiştir. Yeni uygulanmakta olan Köy Bazlı Kuraklık Verim Sigortası‘nda 2021 yılı içerisinde 214 milyon TL hasar ödemesi gerçekleştirilmiştir. Ayrıca, üretici ve yetiştiricilerin artan tüm risklere karşı zararlarının karşılanma oranlarının artırılması amacıyla yeni sigorta ürünleri sunulmaktadır. Bunların en yenisi buğday ürününde belli bir bölgede pilot olarak uygulanmasına başlanan Gelir Koruma Sigortası’dır.”

Sağlık sigortacılığı yükselişini sürdürecek

Benli, pandemi ile birlikte dijitalleşmenin ivme kazandığı bu dönemde, sağlık hizmet sağlayıcılarının tele sağlık uygulamalarına daha fazla ağırlık vereceklerinin, bu hizmetlere olan talebin de artacağının öngörüldüğünü söyleyerek sağlık sigortacılığının gelişimini sürdüreceğini aktardı.

Salgın dönemi ile değişen piyasa koşullarını iyi değerlendirmek ve şirketlerin yeni koşullara uyumlanmasının yöneticilere ek sorumluluklar getirdiğini dile getiren Benli, “Bunun etkisiyle özellikle gelişmiş ülkelerde yönetici sorumluluk sigortasına yönelik yüklü tazminat talepleri ile karşılaşılmasının sonucunda bu ürüne ilişkin talebin ülkemizde de artmasını beklemekteyiz. Bu çerçevede yönetici sorumluluk sigortası genel şartlarının SEDDK tarafından 2022 yılında yayımlanmasını beklemekteyiz.” diye konuştu.

Benli, trafik sigortasında doğrudan tazmin sistemi gibi sigortalıların/hak sahiplerinin tazminat alma sürecini hızlandıracak ve sigorta algısına pozitif katkı sağlayacak projelerin de gündemlerinde yer aldığını aktardı.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER