Kimi sigorta sektörü için dönüm, kimiyse hoş bir tebessüm ile son bulmuş bu hikayeleri okumaya doyamayacaksınız…
Hayatımızın her alanında bir sigorta ürünüyle karşılaşmak mümkün. Yaşanan tecrübeler sonrasında bir bardak su içmek yerine kaybedilenlerin yerine gelmesi kuşkusuz herkesin dileği olurdu. O nedenle sigortanın ne kadar önemli olduğunu özellikle son yıllarda yaşanan afetler, salgınlar sonrasında daha iyi anlıyoruz. İşte bizler de sizler için şaşırtan sigorta hikayelerini derledik.
26 yıldır aynı oyuncuya sağlık sigortası yapıyor!
Amerika Ulusal Beyzbol Ligi takımlarından San Diego Padres, o zamanlar sadece 20 yaşında olan ve gelecek vadeden Matt LaChappa ile profesyonel sözleşme imzaladı. LaChappa daha ilk maçın ısınma dakikalarında kalp krizi geçirdi ve hastanelik oldu. İşte o günlerde takım yöneticilerinin kararıyla Matt LaChappa ile hiç bitmeyen bir oyuncu sözleşmesine imza atıldı. Bu aynı zamanda sağlık sigortası anlamına geliyor ve takımı önemli bir külfetten kurtarıyordu. 1999 yılından bu yana her yıl eski solak atıcı Matt LaChappa’nın sağlık sigortası ve oyuncu sözleşmesi kulüp tarafından yenileniyor.
Şimdi 42 yaşında olan LaChappa hala tekerlekli sandalye kullanıyor ve Padres ile yaptığı sözleşme ona sağlık sigortasına erişim hakkı sağlıyor.
Kahveye harcadığından fazlasını sağlık sigortasına ödüyor!
Starbucks malumunuz… Ülkemizde olduğu gibi tüm dünyada bir fenomen haline gelmiş durumda. Hangi şubesine giderseniz gidin sizi kısa da olsa bir kuyruk bekliyor. Bunun yanı sıra dünyaca ünlü markanın uzunca bir süredir tasarruf tedbirleri uyguladığı, çalışanların bir kısmıyla yollarını ayırdığı biliniyor. İşte bu kapsamda Starbucks CEO’su Howard Schultz’dan örnek olacak bir karar açıklandı. Firma maliyet düşürmenin ortasında bile çalışanları için sağlık hizmetlerinden vazgeçmeyi reddetti; bu, şirketin kahveye harcadığından daha fazla olan 300 milyon doları aşan bir kalem anlamına geliyor.
Sigorta şirketleri Jackie Chan’e karşı birleşti!
Sigorta şirketlerinin ortak kararı: Jackie Chan‘ın prodüksiyonlarına yatırım yapmamak oldu. Bu nedenle cesur gösterileriyle ünlü Hong Konglu aktör Jackie Chan, kendi dublörlerini bizzat eğitiyor ve tıbbi faturalarını kendi cebinden ödüyor. Chan resmi web sitesinde yer alan röportajında uyulması gereken çok fazla güvenlik ve sigorta kuralı olmasından yakınmıştı. Chan’a göre hem kendi hem de dublörlerin güvende olduğundan emin olunmak için bazen basit sahneler için bile koruyucu giysiler kullanımında ısrar ediliyor. Bu da sinir bozucu ve çok zaman alıyor. Sigorta şirketleriyse bu duruma tepkili ve Chan ile ortak akılda buluşamıyor.
Ferrera’nın gülüşü 10 milyon dolar!
Aktris America Ferrera, dişleri ve diş etleri de dahil olmak üzere gülümsemesini sponsoru Aquafresh tarafından 10 milyon dolara sigortalattı. Poliçe, poliçe süresi boyunca kaza sonucu yaralanmalardan kaynaklanan makul ve gerekli diş tedavisi masraflarını kapsıyor.
Sinemada gülmekten ölen, sigortadan kazanıyor!
İngilizler yine akla almayacak bir sigorta ürünün altından çıkıyor. Kim inanır ki bir sinema salonunda aşırı kahkaha nedeniyle ölüm için sigorta poliçesi düzenlensin. Yanlış okumadınız 19. yüzyılın başlarında, sinemaseverler aşırı gülerek ölmekten o kadar korktular ki, Lloyd’s of London aracılığıyla sigorta satın aldılar. Dönemin üstadları düşünülünce haksız da sayılmazlar.
Normal bir ‘dil’ değil!
‘70’lerin ikonik rock grubu KISS’in basçısı Gene Simmons’ı rock severler arasında bilmeyen yoktur. Grubun en önemli ifadelerinden birisi kuşkusuz dilleriyle yaptıkları o sevimli hareket… İşte dudakları uçuklatan maliyet içeren kahramanımız Gene Simmons imzalı bir sigorta hikayesi… Gene Simmons o şatafatlı günlerde bir keresinde dilini tam 1milyon dolara sigortalatarak adından söz ettirmişti. Bu aslında yukarıda ilettiğimiz grubu temsil eden hareketin de startı anlamına geliyordu. Grubun siyah-beyaz yüz boyasından oluşan ticari marka görünümü, Simmons’ın imzasını taşıyan – dilini dışarı çıkaran hareketiyle tamamlanmıştı.
‘Sigorta’ demek ‘evlenme nişanı’ demekti…
‘Sigorta’ kelimesi Fransızca ‘ensurer’ kelimesinden türetilmiş ve orijinal olarak ‘evlenme nişanı’ anlamına geliyor. Zaman içinde kelime evrimleşerek “güvence” ve daha sonra modern anlamıyla “sigorta” halini almış.
Cömert golfçüleri hediye ritüelinden kurtaran sigorta
“Hole-In-One” bir Golf oyunu terimi… Yani “bir vuruşta isabet” anlamına geliyor. Bu bir golfçü için büyük bir başarı olsa da Japonya’da bu başarının getirdiği yükümlülükleri kapsayan bir sigorta var. Nedenine gelince.. İyi şansın alameti olarak görülen bu başarı sonrasında, vuruşu yapan golfçü diğer golfçülere tüm cömertliğini göstermek zorunda. Bu yiyecek, içecek ikramından hediyeler alınmasına kadar giden bir ritüelin zorunluluğu anlamına geliyor. İşte bu geleneğin maliyeti de “Hole-In-One” adı verilen bir sigorta ile teminat altına alınmış. Golf’e başlamadan önce bir sigorta yaptırmayı unutmamanız temennisiyle….