6 Mayıs 2024, Pazartesi
spot_img

Sahte hasarların etki alanı

Hayatımız Sigortalı Dergisi yazarı Dr. Erhan Ayberk, Türkiye’de poliçe sayısının yaklaşık 20-30 milyon civarında olduğunu belirterek, sigorta işinde yapılacak her bir sahtekârlığın poliçe fiyatlarını etkilediğini söyledi.

Bu sayımızda özellikle yineleyerek dikkatlere sunmak istediğimiz bir konu var: Sahte hasarlar…

İlk bakışta konunun en fazla ilgilendirdiği kesim olarak sigorta şirketleri geliyor ama bu olayın görünen yüzüdür. Evet, mantıken sigorta işinde yapılacak herhangi bir sahtekârlığın, doğrudan etkisi, bu dolandırıcılığa muhatap olan sigorta şirketinin kârına olacaktır. Fakat bu kadarla kalmayacağını artık herkesin kabul etmesi gerekir.

Ezberleri bozmak açısından, bu tür dolandırıcılıkların en fazla etkileyeceği ilk beş sırayı vermek istiyoruz.

1- Tüketiciler

2- Devlet

3- Partnerler (Tamirhaneler, eksperler, asistans kuruluşlarının çekici, tamirci gibi çözüm ortakları, yedek parça tedarikçileri, basın gibi…)

4- Acenteler

5- Sigorta şirketleri ve asistans Kuruluşları

İsterseniz sondan başa doğru, sıralamayı niye böyle yaptığımızı açıklayalım. Sigorta şirketleri ve asistans kuruluşları bir zarara uğradıklarında, bunu bir şekilde sonraki mali dönemde daha üstteki birimlere yansıtırlar. Acenteler, şirketlerden gelen bu kar/zarar realizasyonu baskısıyla zamanla komisyonlarının azaldığını göreceklerdir. Bunu telafi etmek için de örgütleneceklerdir. Daha çok birlikte hareket edip, daha büyük ortaklıklar oluşturmaya ve maliyetlerini bu şekilde düşürmeye çalışacaklardır. Fakat aşağıdan gelen baskı durmadıkça huzur ve kar yoktur. Acenteler için söylediğimiz şey, partnerler için de söz konusudur. Hatta daha şiddetlidir. Sigorta şirketlerinin zarar açıkladığı her dönemin arkasından, partnerler sektördeki kazanımlarını kaybetmektedirler. Bu bir gerçektir. Zarar eden sigorta şirketleri sonraki yıl bu zararla baş edebilmek için, ekstra tedbirler alıp, daha seçici olmaya başlamaktadırlar. Bu dalgalardan en şiddetlileri partnerlerin nasibine düşmektedir. Fakat daha üstteki iki basamak daha yaygın oldukları için partnerleri üçüncü sıraya koymamız gerekir. Evet, dalga öldürücüdür ama etkilediği kesim azdır. Bu listede devlet mekanizmasının niye olduğu, birçok kimsenin ilk bakışta idrak etmekte zorlanacağı bir husustur. Ancak tüm dünyadaki araştırmalar göstermektedir ki, özellikle sigorta şirketlerini dolandırmakla başlayan süreçte, bu sahteciliği yapanların gitgide daha nitelikli suçlara yönelip tüm toplumun ve devletin başına büyük işler açmaları söz konusudur. Her bir sahtekarlık, poliçe fiyatlarını etkiliyor Nihayet listenin başına gelebiliriz. Bir alt başlıktaki devlet mekanizmasının en önemli unsuru vatandaştır ama tabi ki bütün vatandaşların sigorta sahtekârlığından etkilendiğini söylemek çok da doğru sayılmaz. Fakat tüketici kesimi yani bizzat bu hizmeti tüketenler öyle değil, doğrudan etki altındadırlar. Şu kadarını söyleyelim. Türkiye’de poliçe sayısı yaklaşık 20-30 milyon civarındadır. Her bir sahtekarlık, bir şekilde bu poliçelerin fiyatlarını etkilemektedir. Konuyu böylece ortaya koyduktan sonra, sigorta sahtekârlıkları için en fazla endişeyi taşıması ve önlem alması gerekenlerin kim oldukları konusunu yorumlarınıza bırakıyorum. Bu konuda en fazla mücadeleyi veren sigorta şirketlerine mutlaka yardımcı olunması gerekir.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER