Türkiye’de sigorta sektöründeki tüm üretim ve hedeflerin trafik üzerine kurulduğuna dikkat çeken İstanbul Ticaret Odası Sigortacılık Meslek Komitesi Başkanı Hüseyin Duru, “Özellikle Anadolu’da üretiminin yüzde 85-95’i trafik olan birçok acente var ama aldıkları komisyonlarla geçinme şansları çok az. Onun için komisyon oranlarının eskisi gibi yüzde 17 seviyesine yükseltilmesi, özellikle Anadolu acentelerini ayakta tutacaktır” dedi.
Sigorta acentelerinin sigorta sektöründeki rolü ve önemi büyük. Değişen ekonomik koşullar ve sektörel gelişmeler acenteleri de doğrudan etkiliyor. Bu noktada prim üretiminde büyük paya sahip acentelerin hem sigorta şirketleri hem de diğer ilgili kurumlar tarafından bilgilendirilmesi, eğitilmesi ve desteklenmesi gerekiyor. Sigortamedya’nın YouTube kanalı Sigorta Ekranı’nda Can Kantar’ın ve Damla Özafşar’ın konuğu olan İstanbul Ticaret Odası Sigortacılık Meslek Komitesi Başkanı Hüseyin Duru, acentelerin yaşadığı sorunlar hakkında bilgiler verdi. Sektörle ilgili değerlendirmeler yapan Duru, İstanbul Ticaret Odası’nda sektörle ilgili yapılan çalışmalara da değindi.
Sektör üretiminin yüzde 46’sının trafik olduğu bir ülkede beklenen yere gelinmediğine dikkat çeken Duru, “Türkiye’de bütün üretimler ve hedefler trafik üzerine kurulmuş. Özellikle Anadolu’da üretiminin yüzde 85-95’i trafik olan birçok acente var ama aldıkları komisyonlarla geçinme şansları çok az. Onun için komisyon oranlarının mümkünse eskisi gibi 17 seviyesine yükseltilmesi özellikle Anadolu acentelerini ayakta tutacaktır” diye konuştu.
Duru, programda sigorta şirketlerinin artık eski komisyonları vermediğini söyleyerek, “Yangın komisyonu yüksek ama yangından prim almıyoruz. Kestiğimiz poliçelerin primlerini deprem primleri oluşturuyor. Biz sektörün kılcal damarlarıyız. Acenteler olmazsa bu sektör olmaz. Bizim ayakta durabilmemiz için sigorta şirketlerinin diğer branşlarda da komisyonlarını mutlaka yükseltmeleri gerekiyor” açıklamalarında bulundu.
Sigorta şirketleri acenteleri desteklemeli
Eskisi gibi kolay poliçe yapamadıklarını dile getiren Duru, “Şirketler KVKK’dan sonra bütün operasyonel yükü acentelerin üstüne verdiler. Bu konuda şirketlerin bize destek olması lazım. Asgari ücretin artışıyla mevcut komisyonlarla masraflar başa çıkılamaz hale geldi. Şirketler ya bu operasyonel yükü üstümüzden alacaklar ya da komisyon oranlarını arttıracaklar. Sigorta şirketlerinin imkânlarımızı, komisyon oranlarımızı yükseltmeleri, moral vermesi lazım” diye konuştu.
Duru, eskiden şirketlerle daha sık iletişimde olduklarına dikkat çekerek şunları söyledi: “Genel müdürlerle sık sık görüşüp fikir alışverişinde bulunurduk. Değişiklik yapacakları zaman fikrimizi sorarlardı. Şimdi biz yaptık oldu zihniyetiyle gidiyor sigorta şirketleri. Sektörün büyümesi, dünya standartlarındaki yerini alması için sigorta şirketlerinin mutlaka acentelerine yakın olması gerekiyor.”
Bazı acentelere gizli komisyon artırımı yapıldığına dair duyumlar aldıklarını aktaran Duru, sigorta şirketlerinden ciddiyet ve samimiyet beklediklerini söyledi.
SEDDK ve TSB’den beklediğimizi alamıyoruz
Programda SEDDK ve TSB ile ilgili de görüşlerini paylaşan Duru, acentelerden kopuk bir biçimde başarı elde edilemeyeceğini söyledi. Karar alırken acentelerin varlığının unutmaması gerektiğini vurgulayan Duru, “SEDDK, TSB ve sektörün diğer aktörlerinin acenteleri kenara itmemeleri gerekiyor. İstanbul’da 4300 acenteyi ve brokeri temsil ediyoruz. Bizim fikirlerimize değer vermeleri lazım. Her iki kurumdan da beklediğimizi alamıyoruz. Bir şeyler yapıyorlar ama acentelerin sorunlarına eğilmiyorlar. Bizim sorunumuz geçim sıkıntısı. Sıkıntıların bitmesi ve el birliğiyle sektörü daha yukarılara getirmek için diyalog kurulması gerekiyor. Biz acenteler olarak azimli ve kararlıyız. Bizim derdimiz mesleğimizi daha ileriye ve yukarıya götürerek Avrupa standartlarına yaklaşmak” dedi.
Sorunların çözümü için çalışıyoruz
İstanbul Ticaret Odası Odası’nda geldikten acenteleri dinleyip onların sorunlarını tespit edecek doğrultuda toplantılar yaptıklarını söyleyen Duru, şöyle devam etti: “Görüştüğümüz konuları SAİK’e yazıyoruz. Pandemi nedeniyle yüz yüze yerine online görüşmeler yapmaya başladık ama çok verimli olmuyor. 2021 sonlarına doğru Ticaret Odası’nda üç toplantı yapma fırsatı yakaladık. SAİK, İstanbul il delegeleri, sendika ve sektörün satış kanalındaki bütün arkadaşları bir araya getirdik. Dernekler kendi aralarında öncelikli sorunlarını belirleyip bize ilettiler. Biz de bu sorunları ilgili kurumlara iletiyoruz. Son toplantının faydalı geçtiğine inanıyorum. 2022 içinde sadece kendi aramızda değil İstanbul’daki derneklerle beraber sorunlarımızı tespit edip Ankara’ya veya TSB’ye sorunlarımızı ileteceğiz.”
Acentelik sözleşmeleri tek taraflı yapılıyor
Acentelik sözleşmeleriyle ilgili açıklamalarda bulunan Duru, yapılan sözleşmelerin tek taraflı olduğuna dikkat çekerek acentelerin fikrinin alınmadığını söyledi. Acentelerin sektörün lokomotifi olduğunu belirten Hüseyin Duru, “Ne yaparlarsa yapsınlar biz azimle hırsla çalışmalarımıza devam edeceğiz. Onlar üzerimize geldikleri müddetçe biz daha da azimle çalışacağız. Bu sektörü yüceltmek için elimizden geleni yapacağız. Yeter ki bize destek versinler, köstek olmasınlar” dedi.
Acentelerin eğitim alması şart
Duru, sigorta şirketlerinde eğitimle ilgili ciddi bir çalışma olmadığını da söyleyerek, “İnternet üzerinden çalışın diyorlar ama yeterli değil. Derslerimizi yüz yüze almamız gerekiyor. Bu çok daha verimli olacaktır. Daha önce pazarlama, yeni çıkan kanunlar, yeni poliçe şartları hakkında çok güzel eğitimler oldu. Maalesef şimdi o eğitimler yok” diye konuştu.
Eğitim almış bir acenteyle, şubeleşmeyle çalışan bir acentenin aynı şekilde verimli olamayacağını belirten Hüseyin Duru, “Acente eğitim alacak, ne sattığını bilecek, hangi müşteriye hangi poliçe satılır bunları bilecek” dedi.
Duru, her poliçenin her müşteriye satılamayacağına dikkat çekerek, şu sözleri söyledi: “Müşterinin ihtiyacı ne ise onu satacaksın müşteriye. Onun için kesinlikle eğitim almamız lazım. Bu konuda sigorta şirketlerinin, TSB’nin ve SEDDK’nın taşın altına ellerini koymaları gerekiyor. Bu şekilde bir yere gidemezler, acentelere eğitim vermeleri, hedef göstermeleri, yeni poliçeler üretmeleri, sorumluluk poliçelerinin artması lazım” şeklinde konuştu.
Promosyon haksız rekabet yaratıyor
Duru, haksız rekabetle ilgili görüşlerini paylaşarak bu anlamda promosyona karşı olduklarını belirtti. Uzaktan satış ve merdiven altı satışla mücadele ettiklerini aktaran Duru, “Şikâyet bize geldiği zaman değerlendiriyoruz. Bu konuda da bütün acente arkadaşların duyarlı olmasını rica ediyorum. İstanbul koskoca bir metropol. Nerede ne var bilemiyoruz. Piyasada gezen arkadaşların bu merdiven altı olan yerleri bize bildirmeleri lazım. diye konuştu.
Tek branşa odaklanıp şubeleşmek bir şey getirmez
Şubeleşmenin sektörde artık bir yere oturduğunu söyleyen Duru, “Bizim içimizde de şubeleri olan arkadaşlar var. Şubeleşmenin çok bir şey getireceğini tahmin etmiyorum. Dağıtılan şubelerin kestiği poliçe trafik. Trafiğe kaskoya odaklanarak şubeleşerek hiçbir yere gidemezler. Ben karşıyım ama yapanların da kanuni haklarıdır, yapsınlar” dedi.
İkame araçta yaşanan sıkıntı sektörün ayıbıdır
Duru, programda ikame araçla ilgili sorulan soruyu ise şöyle yanıtladı: “Sigorta şirketleri uzun vadeli program yapmıyorlar, yılı kurtarmaya, yıl sonunda şirketi kara geçirmek için çalışıyorlar. Asistans şirketleri de aynı şeyi yapıyor. Gerçek bir gündem belirleyerek ileriye yönelik çalışma yapmaları lazım. Bu yıl ikame araç ve çekici konusunda yaşanılan sıkıntı önceki yıllarda hiç yaşanmadı. Herkes seyahate gitti, yola çıktı, araba kullanmaya başladı denildi. Bunlar bahane değil. Müşterinin arabası yolda kalmışsa hemen müdahale edilmesi gerekir. 4-5 saat yolda bekleyen müşterilerimiz oldu. Bu bizim için bir ayıptır.”
Endüstriyel işlerde sigorta şirketleri kaçıyor
İplik, plastik, depo gibi sektörlere sigorta şirketlerinin teminat vermediğini aktaran Hüseyin Duru, teminat verilmeyen işkolları için havuz sistemi oluşmasının gerekli olduğunun altını çizdi. Devletin ilgili makamlarının bu işle ciddi anlamda ilgilenmesi gerektiğini söyleyen Hüseyin Duru, “Bu milli servettir. Mademki biz sigorta sektörüyüz neden sigortalayamıyoruz? Endüstriyel işlerde sigorta şirketleri kaçıyor” dedi. Zorunlu sigorta çeşitlerinin arttırılmasıyla ilgili girişimde bulunduklarını ancak cevap alamadıklarını da belirten Hüseyin Duru, “Vatandaşların üzerine yük yüklenmesin deniyor ama sektörün büyümesi için kesinlikle zorunlu poliçelerin arttırılması ve takip edilmesi lazım. Teknolojinin bu kadar ilerlemiş olduğu bir dönemde o kadar zor değil” diye konuştu.