23 Aralık 2024, Pazartesi
spot_img

Acenteler yüksek maliyetlerle baş etmekte zorlanıyor

Ekonomide yaşanan çalkantılı süreç sigorta sektörünü, özellikle de acenteleri olumsuz etkiliyor. Uzun süredir bu mesleği sürdüren İstanbul Ticaret Odası  (İTO) Sigortacılık Meslek Komitesi ve Meclis Üyesi Eyyup Çelik, acentelerin yüksek maliyetlerle baş etmek zorunda olduğuna dikkat çekerek, trafik sigortalarında ve bazı branşlarda komisyon oranları konusunda sigorta şirketlerinden destek beklediklerini söyledi.

Son dönemde yaşanan ekonomik dalgalanmaların her sektörü olduğu gibi sigorta sektörünü de etkilediğine dikkat çeken İstanbul Ticaret Odası  (İTO) Sigortacılık Meslek Komitesi ve Meclis Üyesi Eyyup Çelik, yaşanan bu değişikliklerin bedelini 2022 ve 2023’te ödeyeceğimizi söyledi. Sigorta Ekranı’nda Acente Sohbetleri programına katılan Eyyup Çelik, ekonomik gelişmelerden trafik sigortasına, ikame araçtan acentelerin yaşadığı sorunlara kadar pek çok konuda görüşlerini açıkladı.

Ekonomik değişimlerin sigorta şirketlerine olan etkilerinden bahseden Eyyup Çelik, sigortacıların ekonomide dalgalanma başlamadan önce poliçeleri sattıklarını ve teminatları bu düzene göre verdiklerini belirterek, “O gün acente o üretimi sattı, komisyonu cebine koydu ama bugün çok daha yüksek bir maliyetle baş etmek zorunda” dedi.

Yaşayacak bir acente kitlesi kalmadı

Programda asgari ücret artışına da değinen Çelik, “Acentenin üretimi bunu karşılayabilme yeteneğine zaten çok sahip değildi. Maalesef acentelerin son yıllarda komisyon gelirlerinin yetmemesi sebebiyle üretimi reel anlamda epey düşmüş durumda. Bugün de aynı enflasyonist ortamda kaybetti. Yani yaşayacak bir acente kitlesi kalmadı” açıklamalarında bulundu. 

Çelik, 15 bin acentenin üçte ikisinin yıllık 750 bin TL’nin altında üretim ve ortalama yüzde 15 komisyonla yılda 100 bin lira para kazanarak aylık 8 bin lira gelir elde ettiğini ifade ederek, “Kira ve diğer giderler çıktığında kişiye kalan para zaten asgari ücretin altında. Kalan 5 bin acentenin de ancak 2-3 bini nefes alacak durumda. Bu kadar ucuz iş gücünün olduğu bir sektör yok. Şu anda bir asgari ücretlinin maliyeti 4.250 lira değil 7000 lira civarında. Brütünü konuşmak gerek maliyetin. 7 bini 7 ile çarpın, bu 49 bin TL yapar. Bir kişinin maliyeti aylık 49 bin TL’lik satış demek. 49 bin TL’lik satış yapabilmek için de belki 49 tane trafik, belki kasko ya da 100 tane ev sigortası satacaksınız. Her ay bunu satabilecek güç var mı bizde? Mesele personel çalıştırmayalım değil ama üretken olmayan, her an endişe duyan, gelirini,  taksitini ne yapacağını bilmeyen bir acente kitlesinden çok büyük bir fedakârlık beklemesinler” ifadelerini kullandı.   

Prim oranları artmalı

Acentelerin poliçe primi üzerinden oransal bir komisyon geliri elde ettiğini ifade eden Çelik, primlerde artış olmamasının sorun yarattığına dikkat çekerek, “Prim artmazsa onun çarpanı olan oran zaten size yetmez. Trafik sigortası fiyatlarını ve komisyon oranlarını düşürdükleri zaman iki taraftan da düşüş oluyor” şeklinde konuştu. 

Çelik, trafik sigortalarında ve bazı branşlarda komisyon oranları konusunda sigorta şirketlerinden destek beklediklerini söyledi ve ekledi: “Büyük haksızlık ve vefasızlık var. Yıllardır sektörün yüzde 60-70’ini üreten kitleye biraz vefa gösterelim demeleri gerektiğini düşünüyorum.”  

İkame araç iyi yönetilemiyor

Son günlerde sigorta sektörünün gündemini meşgul eden ikame araçla ilgili düşüncelerini de paylaşan Eyyup Çelik, konunun memnuniyet değil memnuniyetsizlik yarattığına dikkat çekerek, “Bence iyi yönetilemeyen, iyi anlatılamayan, en başta da rekabete tabii tutulduğu için son derece kötüleştirilen bir sektör haline geldi. Sigorta şirketlerinin bu konudaki tutumu da yanlış. Bir gün bu müşteri memnuniyetsizliğinin hepimize çok büyük zararları olacak” dedi. 

Çelik, asistans hizmetlerinin zarar ettikleri bir işi kalitesiz yapmak zorunda kaldıklarına değinerek, “Türk sigorta sektöründe hizmetler ya yapılmıyor ya da maalesef çok abartılıyor. Bana kalırsa bu tür hizmetleri yerinde ve limiti kadar kullandırmak lazım” ifadelerini kullandı. 

Servisler ikame araç verebilir

Tamir süresinin uzamasının sigorta şirketlerine ek maliyet getirdiğini ifade eden Çelik, ikame araç hizmetinin, onarım süresinin belli bir gün sayısını aşması halinde servisler tarafından sağlanabileceğini dile getirdi. Çelik, tamir süresinin 7 günden fazla olması halinde ikame aracın servis tarafından verilmesini önererek, “Sigorta şirketleri asistans hizmet firmalarıyla anlaşmak yerine milyarlarca liralık kaynak aktardıkları yetkili servislerle anlaşmalar yapsınlar” şeklinde konuştu.

Sigorta şirketlerinin bu işi yavaş yavaş kaldırmak niyetinde olduklarını dile getiren Çelik, bunun bir poliçesi çıkabileceğini söyleyerek hasar anında ya poliçeye ilave edilebilecek ya da ayrıca satılabilecek asistans ürünlerini alabiliyor olmamız gerektiğini düşünüyorum” dedi. 

Trafik sigortasında isteyen istediği limiti alabilmeli 

Çelik, yakın geçmişte trafik sigortası limitinin 50 bin liraya çıkması ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Trafik sigortasında isteyenin istediği limiti satın alabilmesi gerektiğine değinen Çelik, trafik sigortasında tek bir tarifeye de karşı olduğunu söyledi. “Önemli olanın trafik sigortasına en alt limitle sahip olma fikri olmalıdır” diyen Çelik, “İsteyen istediği kadar limiti de satın alabilmelidir. Çünkü her arabanın maliyeti farklı” dedi.

AVSAD, Türkiye’de yeni bir model oluşturacak

Çelik, programda bir süre başkanlığını yürüttüğü Avrasya Sigorta Acenteleri Derneği (AVSAD) ile ilgili de açıklamalarda bulunarak, şunları söyledi: “AVSAD, kendi sektörel piyasasına hâkim, kendi üyelerine ve bununla beraber sektöre de hizmet etmiş bir dernektir. AVSAD’ın bugünkü marka değeri yaptıklarıyla ilgilidir. Bizim üye arkadaşlarımızın her birinin de kendi acentelerinde bunu yaşadığını düşünüyorum. Hatta bizim acentemiz olmayan pek çok insanın hayatına dokunuyoruz. AVSAD bundan sonra sadece bir sigorta sektörü STK’sı gibi davranmayacak. AVSAD artık çok daha az üyeyle, çok daha sağlam bir yapı kuracak. Türkiye’de bir model yaratmaktan bahsediyorum. İş insanları konseptinde, birbirleriyle organik bağı olacak, gücü yetmediği yatırımlara hepsinin ortak olabileceği bir model. Mesela teknolojik olarak bir altyapı kuramıyoruz. 100 bin lira gerek desek 100 kişi 1000’er lira koymayı bilecek. O yatırımı yaptırtacağız. AVSAD bundan sonra daha büyük bir organize yapı olarak hareket edecek.”

1 Yorum

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER