4 Mayıs 2024, Cumartesi
spot_img

DASK’ı saygın bir poliçe haline getireceğiz

Deprem sonrasında eksik ve yanlış müşteri bilgileri, metrekarelerin poliçelere küçük girilmesi gibi önemli sorunların gün yüzüne çıktığını belirten Türk Reasürans Genel Müdürü Selva Eren, “Bölgede emlakçılar tarafından bile kesilmiş, gerçek ve doğru olmayan DASK poliçeleri gördük. Bu ve benzeri sorunları önleyebilmek için DASK olarak bölge müdürlükleri kuracağız. Sahada sıcağı sıcağına çalışabilecek bir yapı kurmak istiyoruz” dedi.

6 Şubat tarihinde yaşanan ve 11 ili etkileyen deprem felaketinden sonra gerek sahada yapılan çalışmalar gerekse hızlıca ödemesi yapılan hasarlar, DASK’ın önemini bir kez daha gözler önüne serdi. 2020 yılında DASK’ın yönetimini devralan Türk Reasürans, o günden bugüne kadar önemli yatırımları ve projeleri hayata geçirdi. Bugün 12 milyon poliçeye ve 117 milyar liralık bir fon korumasına ulaşan DASK için yeni adımlar da yolda. İzmir Ticaret Odası tarafından 2 Haziran 2023 tarihinde düzenlenen “Acenteler Gözüyle Sigortacılık” toplantısına katılan Türk Reasürans Genel Müdürü Selva Eren, Türk Reasürans ve yöneticisi oldukları Doğal Afet Sigotalar Kurumu (DASK) ve Özel Riskler Yönetim Merkezi’nin (ÖRYM) çalışmaları ile ilgili önemli bilgiler verdi.

Deprem sonrasında eksik ve yanlış müşteri bilgileri, metrekarelerin poliçelere küçük girilmesi, sigorta şirketlerinin konut poliçesi yapmaktan imtina etmesi gibi önemli sorunların gün yüzüne çıktığını belirten Eren, “Bölgede emlakçılar tarafından kesilmiş gerçek ve doğru olmayan poliçeler gördük. Bu, sigortacılığın kalitesini düşüren ve mesleği itibarsızlaştıran bir durum. DASK kurumu çok özel bir yapı. İsterse gidip bu acenteleri denetleme yetkisine de sahip. Benim poliçemi doğru basmayıp, üzerinde oynayıp ondan sonra DASK şöyle böyle deniyorsa o zaman bunun sorumluluğu ve denetimi bana aittir. Eğer bunu sigorta şirketi denetlemiyorsa o zaman bunu ben denetleyeceğim demektir. Bu ve benzeri sorunları önleyebilmek adına DASK olarak bölge müdürlükleri kuracağız. Bizi temsil edecek, anlayabilecek, bölgede sıcağı sıcağına çalışabilecek bir yapı kurmak istiyoruz” açıklamasını yaptı.

“Poliçeleri sigorta şirketleri denetleyemeyecekse bölge müdürlükleri aracılığıyla biz denetleyeceğiz” diyen Eren, DASK’ı, köşe başında “20 liralık bir DASK yaptır da getir” denilmeyecek saygın bir poliçe haline getireceklerini söyledi.

 
Kısa sürede önemli
bir yol kat edildi

Eren, 8 Ağustos 2020’de DASK’ın yönetimini devraldıklarını hatırlatarak “Devraldığımız dönemde toplam 9,8 milyonluk bir poliçe vardı. Bugün 12 milyon poliçedeyiz. Çok kısa bir sürede 20 yılda gelen 9,8 milyonun üzerine epeyce koyduk ama yine de yeterli olmadığına inanıyoruz. DASK’ın fonlarını da 10 milyar TL gibi bir rakamla ve toplam reasürans korumasıyla beraber 25 milyarlık bir korumayla devraldık. Bu korumayı da arttırarak elimizdeki fonlarla beraber yaklaşık 117 milyar TL’ye ulaştırdık. Bu, sadece bir depremi değil, bir sene içerisinde bir başka büyüklükteki depremi de kapsar oranda diyebiliriz” açıklamalarında bulundu.

Teminatları artırabiliriz ama fonda o hasarı ödeyebilecek yeterlilikte paramızın olması lazım

25 Kasım’da bir teminat artışına gittiklerini söyleyen Eren, “SEDDK yönetiminin de verdiği desteklerle teminatları iki katına çıkardık. Biz maksimum 640 bin TL ödüyoruz. Ancak isteyen vatandaşlarımız bundan fazlasını sigorta şirketlerinden konut poliçelerindeki deprem teminatıyla alabilirler. Ancak bu depremde gördük ki ne yazık ki alamıyorlar, çünkü sigorta şirketlerimiz bölgede konut poliçelerinde deprem teminatı vermekten yüksünüyorlar. Bu bir problem ve çok üzücü. Bizi de mahcup eden bir durum ama ben yine de bunu bir eleştiri olarak söylemem gerektiğini düşünüyorum. Biz teminatları arttırabilir, 2-3milyon da yapabiliriz ama fonda o hasarı ödeyebilecek yeterlilikte paramızın olması lazım. Bunun için de poliçe adedinin artması lazım. Yahut eğer paramız yetmezse de bunun karşılığında bir reasürans koruması almamız lazım. Reasürans korumasının da bir maliyeti var. Eğer fonda yeterince paramız yoksa bu maliyeti ödemek durumundayız ve dolayısıyla riski yurt dışına devrettiğimizde global reasürörlere hem bunun maliyetini ödüyor hem de ciddi bir prim yurt dışına göndermiş oluyoruz. Öte yandan teminatlar arttığında acentelerin de bu poliçeleri satmakta ve pazarlamada büyük bir problem yaşayacağını unutmamak lazım. Çünkü hiç kimse zorunlu bir poliçeye 10-12 bin lira vermek istemeyecektir” dedi.

Bakanlığımız teminat artışına destek verecek

Eren, vatandaşları her zaman DASK’ı az bir teminat olarak görüp bunun üzerindeki teminatı da sigorta şirketlerinin konut poliçelerinden temin etmeleri yönünde yönlendirdiklerini dile getirerek, “Yine de bu rahatsızlığın devam ettiğini bildiğimiz için Bakanlıkla yaptığımız görüşmeler ve istişareler sonucunda, önümüzdeki dönemde teminatlarda bir artışa gitmeyi umuyoruz. En azından bir yıl boyunca bu artışı Bakanlığımızın karşılaması ve sonraki yıllarda teminat üzerinden ilerleyerek vatandaşlarımızın memnuniyetini sağlamak için prim ödemeleri ve teminat artışı şeklinde çalışacağız” şeklinde konuştu.

Deprem sigortası kapsamlı bir afet sigortasına dönüşecek

DASK’ın Doğal Afet Sigortaları Kurumu olduğunu ama kurulduğu günden bu yana sadece depremi kapsadığına dikkat çeken Türk Reasürans Genel Müdürü Selva Eren, “Bunun dışında çok sayıda afet var. Biz bununla ilgili geçtiğimiz mart ayından itibaren yaptığımız çalışmamızı sonlandırdık ancak sigorta şirketleri tarafında yapılması gereken bazı düzenlemeler var. SEDDK’nın da desteğiyle yeni dönemde artık deprem sigortası aklınıza gelebilecek tüm afetleri içeren çok kapsamlı bir afet sigortasına dönüşecek. Biz bunun aktüeryal çalışmalarından tarife çalışmalarına tüm hazırlıklarını bitirip SEDDK‘ya teslim ettik. Yeni dönemdeki tek hedefimiz bu poliçeyi gerçek anlamda bir afet sigortasına dönüştürmek” dedi.

Vatandaşın memnuniyeti rakamlardan daha önemli

Deprem sonrası Türk Reasürans olarak 26 milyar TL ödeme yaptıklarını söyleyen Eren, “Bugün Türk sigorta sektöründe 30-40 tane elementer şirket var. Sadece konut değil sınai, ticari ve kasko ödüyorlar. Bütün sigorta şirketlerinin, bütün branşların toplamda 19 milyar TL bir hasar ödemesi var. Hepsine teşekkür ediyoruz. Biz de DASK olarak sadece konut için tek başımıza 26 milyar TL ödedik ki bu rakam yaklaşık 29 milyara liraya ulaşacak. 26 milyar liranın yaklaşık 24 milyar lirası vatandaşlarımız tarafından tahsil edildi. Eksik evraklı olanların dışında pert, orta ve ağır olmak üzere tüm dosyalarımızı ödedik. Hafif hasarlarda da vatandaşlarımız yüzde 15 alıp itiraz ediyorlar. O zaman eksper göndererek üzerini tamamlıyoruz. Bunların da birçoğu aslında küçük metrekareyle kesilen poliçelerden kaynaklanıyor. Şu anda eksik evraklı 70 bin tane dosyamız var. İhbar almaya devam ediyoruz. Her gün ödeme bekleyen yaklaşık 20 bin dosyayla devam ediyoruz. Başlangıçta 30 Nisan’da bitireceğiz dediğimizde 440 bin dosyamız vardı ve bitirdik. Bugün Hatay’a yaklaşık 8 milyar, Malatya’ya 6 milyar, Kahramanmaraş’a 4 milyar, Adıyaman’a da 2,5 milyar gibi bir rakam ödedik. Diğer illerimizle birlikte toplamda 26 milyarı geçmiş. Rakamların ötesinde bizim için vatandaşın memnuniyeti çok önemli. Çok ciddi emek verdik orada. Birinci gün itibariyle hasar ödedik. Birinci gün itibarıyla bölgeye intikal ettik” dedi.  

Artık hiç kimse 40 m²’nin altında poliçe kesemeyecek

Poliçelerde metrekarenin olduğundan küçük gösterilmesinin önemli bir sorun olduğunun altını çizen Eren, “Hasar anında hafif hasarda yüzde 15 ödediğinde ve metrekare küçük olduğunda vatandaş “Ben 7 bin lirayla ne yapacağım?” dediğinde bu benim değil, senin suçun diyemiyorum. Bu son derece üzüldüğümüz bir konu. Bu nedenle 40 m²’ninaltında kalan vatandaşlarımıza da yine aynı şekilde bedel üzerinden yüzde 40’nı ödeme gibi bir aksiyon aldık. Ama şu anda artık hiç kimse artık 40 m²’ninaltında poliçe kesemiyor” açıklamalarında bulundu.

Konut poliçelerinde düzenlemeye gideceğiz

Sigorta şirketlerinin konut poliçelerinde en büyük primi oluşturan faktör deprem olduğu için, hem bu poliçeden vazgeçmediklerini hem de bunu yapmak istemediklerini söyleyen Eren, “Böyle bir şey mümkün değil. Dolayısıyla hem acenteyi hem vatandaşı ortak bir noktada buluşturmak zorundayız. Bu bağlamda, yakın bir zamanda sigorta şirketleriyle bir görüşme gerçekleştireceğiz. Bu toplantıda, açık ve net bir şekilde herkes fikrini ve ne istediğini ortaya koyacak. Ondan sonra hep beraber bu sorunları çözeceğiz. Çok ciddi sorunlarımız var ve DASK namına bunları çözmek zorundayız. Acentelerimizin de desteğiyle çözeceğimize inanıyorum” ifadelerini kullandı.

ÖRYM Rusya-Ukrayna savaşında etkinliğini kanıtladı

Rusya-Ukrayna savaşı nedeniyle ülkemize gelen buğday, yağ gibi birtakım ürünlerde sıkıntılar yaşandığını hatırlatan Eren, “Sigorta şirketlerimizin birçoğunun global olması, global olmayanların da arkasındaki reasürörlerin hepsinin yabancı olması sebebiyle o kara suları içerisinde yapılan hiçbir ticarete teminat verilmedi. Burada ÖRYM devreye girdi. Gemilerimize, taşıdıkları emtialara, Rusya’ya, Ukrayna’ya uçan uçaklarımıza ve Antalya’ya gelen Rus turistlerle dolan otellerimize ciddi bir şekilde yanıt verdik. Sadece kamunun değil özel hava yolu şirketlerinin tarifeli uçaklarını da sigortaladık ve bunun dışında da yine denizde, havada ve gıda güvenliği ve gıda arzı hususunda çok önemli adımlar attık. Yine Ruslarla olması sebebiyle Akkuyu’da da devreye girerek gerek yakıtın getirilmesi ve saklanması hususunda, gerek operasyonel hususlarda çok ciddi sofistike bir çalışma yaptık ve o poliçeleri de teslim ettik” açıklamalarında bulundu.

Sanayicilerimize destek olacağız

SEDDK tarafından hem yangında hem deprem teminatlarında birtakım artışların muhakkak yapılacağının altını çizen Eren, şunları söyledi: “Sektörün de talebi bu yönde. Biz de sonrasında çok hızlı bir şekilde sınıflandırdığımız ve teminat bulmakta zorluk çekilen alanlarda sanayicilerimize bir liste çerçevesinde önce üç ay gibi kısa dönemde, sonra onları yapmaları gerekenleri yerine getirmeleri halinde belli hususlarda destekleyeceğimiz bir yapı oluşturduk. Türk Reasürans, bugün Türkiye’deki hemen hemen tüm sigorta şirketlerinin arkasında. Birçok şapkamız var ve bu konuya ancak gelebildik. Burada da elle tutulur bir başarı olsun istiyoruz. Şimdi belli ölçülerde düzenlemesini yaparak acentelerimizden bu talepleri alacağız. Yine sigorta şirketlerimizin de bunlara bir katılım göstererek bizim de destek olacağımız bir yapı kurmaları için elimizden geleni yapacağız. Bundan hiç şüpheniz olmasın. Zaten kurulma sebeplerimizden bir tanesi de buydu.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER