Türkiye’de sigorta sektörünün temelini oluşturan acentelerin gerek sigorta şirketlerinden gerekse SEDDK’dan çözmesini beklediği sorunlar arasında komisyonlarının artırılması, acentelerin iptal iade haklarının iade edilmesi ve 1 Şubat’a ertelenen yüzde 20 zam oranı var. “Artık beklemeye tahammülümüz kalmadı” diyen SAB Başkanı Ayhan Çalık, “Acentelerden sektörün büyümesini istiyoruz ama acentenin operasyonel yükünü arttırıyoruz. Bu sorunları meslektaşlarımızın da beklediği gibi bir araya gelerek çözmek için SAB her zaman elinden geleni yapacak” dedi.
Türkiye’de sigorta sektörünün en önemli paydaşları arasında acenteler yer alıyor. Türkiye’de 16 bin 800 adet acente faaliyet gösteriyor. Farklı dernek çatıları altında faaliyet gösteren acenteler, sorunlarının çözümü için birlikte hareket etmek gerektiğine inanıyor. Bu kapsamda sektörde önemli bir potansiyeli temsil eden derneklerden birisi de Sigorta Acenteleri Derneği (SAB). SAB’ın başkanlık koltuğuna geçtiğimiz yılın ekim ayında Ayhan Çalık oturdu. Çalık’ın yaptığı ilk icraatlardan birisi de SİAP içerisinde yer almak oldu. Bu oluşturulan platform kapsamında acentelerin ortak sorunları masaya yatırılıp çözüm önerileri konusunda da bir rapor oluşturuldu. Raporda en öncelikle dikkat çekilmesi gereken 3 madde yer aldı. Bu maddeler acentelerin komisyonlarının artırılması, acentelerin iptal iade haklarının iade edilmesi ve sigorta acentelerinin dağıtım kanalları arasında eşit haklara sahip olması. Önümüzdeki dönemde bu raporun daha da güçlendirilmesi hedefleniyor.
Sigorta Ekranı’nda Damla Özafşar’ın sunduğu Acente Sohbetleri’nin konuğu Sigorta Acenteleri Derneği (SAB) Başkanı Ayhan Çalık’tı. Çalık, programda, platformda yaptıkları çalışmalara ve hazırladıkları rapora dikkat çekerek, “Ben bu raporu çok önemsiyorum ve çok değerli buluyorum. SAB derneği olarak bu raporun içinde, yanında olabilmek bizi çok mutlu etti. Bundan sonra da bu raporların devamı gelecek. Şimdi artık İstanbul’da çok daha güçlü ses var. Ve istiyoruz ki İstanbul’daki ses Türkiye’de birleşsin” dedi.
Beklemeye tahammülümüz kalmadı
SAB’da yönetime gelir gelmez ne yapılması gerektiğini kendi aralarında istişare ettiklerini belirten Çalık, şunları söyledi: “Yönetime gelir gelmez ne yapılması gerektiğini kendi aramızda istişare ettik. Yapılan istişarede anlaşılan şey şuydu. Daha etkin olmalıyız ve daha birlik olmalıyız. Birlik olabilmek adına SİAP çağrısı bizi çok mutlu etti. Bu platform içerisinde SAB olarak bulunmaktan mutluluk duyduk. Bu platformda 98 yıllık cumhuriyet tarihinde ilk defa STK’lılar tarafından acentelerin ne sorunu var? Bu acentelerin sorunları nereden kaynaklanıyor? Bunun matematiksel karşılığı nedir? Gibi tüm bu konuları özetleyen bir rapor oluşturuldu. Ben bu raporu çok önemsiyorum ve çok değerli buluyorum. SAB derneği olarak bu raporun içinde, yanında olabilmek bizi çok mutlu etti. Bundan sonra da bu raporların devamı gelecek. Şimdi artık İstanbul’da çok daha güçlü ses var. Ve istiyoruz ki İstanbul’daki ses Türkiye’de birleşsin. Anlaşamadığımız noktalar var ama bu uzlaşamayacağımız manasına gelmiyor. Ama uzlaştığımızda çok hızlı aksiyon alabileceğimiz 3 ana madde var. Bu 3 ana maddeyi artık bizimle ortaklık yapan şirketlerimizden, oyun kurucu dediğimiz SEDDK’dan ve bizi temsil eden kurumlardan talep ediyoruz. Artık beklemeye tahammülümüz kalmadı” diye konuştu.
Fiyat artışlarının 1 Şubat’a ertelenmesinden rahatsızız
Çalık, acente platformları olarak hazırlanan raporda 3 madde ile ilgili ısrarcı olduklarını belirterek, “Meslek komitemizden, sigorta acenteleri icra kurulundan bu konuya sorumluluk hissederek katılmak isteyen tüm STK’lardan, TÜSAF ’tan bizimle aynı konu üzerinde ısrarcı olmasını istiyoruz. Beklentimiz bu yönde. Biz bu 3 maddede ısrarcıyız ama kalan maddeleri de yaşıyoruz. Daha platforma taşıyamadığımız 1 Şubat’taki fiyat artışı ne yazık ki sigortacılar tarafından satın alınmamış durumda. Birçok sigorta şirketi o poliçeleri düzenlemekten imtina etmeye çalışıyor. Acentelerin üzerindeki operasyonel yük arttı. Dün nerede sigortalımıza uygun fiyat verebiliriz diye araştırma yapan acenteler artık hangi sigorta şirketi kesiyor diye araştırma yapmak zorunda kaldı. 1 Şubat’taki fiyat artışını SEDDK neden bu kadar öteledi bilmiyorum ama sektör bu konuyla ilgili rahatsız durumda. Acentelerden sektörün büyümesini istiyoruz ama acentenin operasyonel yükünü arttırıyoruz. Sigorta acentelerinin üzerine bu kadar yük yüklenildiğinde bu sektör büyümez. Sektörün çeşitlenmesi gerekir, insanların ihtiyaçlarını karşılayacak yeni ürünlerle pazara çıkması gerekir. Sektörde birçok yeni ürün çıktı, karşılık bulmadı. Ama şimdi tamamlayıcı sağlık, kefalet sigortası karşılık buldu. Bunların da büyüyebilmesi için altyapılarının güçlendirilmesi lazım. Birçok sorun var, bu sorunları meslektaşlarımızın da beklediği gibi bir araya gelerek çözmek için SAB her zaman elinden geleni yapacak” değerlendirmesinde bulundu.
Sorunlar birlik olunca daha rahat çözülüyor
Platformun ortaya çıkma aşamasında birçok noktadan değişik sesler geldiğini belirten Çalık, seçim ittifakı diyenlerin olduğunu söyledi. Ayhan Çalık, “Bu kişilerin kendi egoları diyen oldu. Ama emin olun o platforma katılan her dernek yönetiminin de söyleyeceği üzere orada hiçbir şekilde seçimin s’si konuşulmadı, ittifakın i’si de konuşulmadı. Orada var olan sorunları çözmek için nasıl bir yol belirlememiz gerekir, nasıl bir strateji ile hareket edilmesi gerekir üzerine yoğunlaşan ve bunun da ilk meyvesini veren bir kurgu ile ilerlendi. Birbirimizin tecrübelerinden faydalandık her farklı sorunda çok ciddi çözüm önerilerinin olduğunu görmek, birlikte tartışmak sektör adına çok sevindirici bir durum. Biz bu platformda olmayı çok arzu etmiştik. İçine girdiğimizde daha da bağlandık. Şimdi bu konuda çok daha özenli olmaya çalışıyoruz. Çıkan çalışma sadece 1-2 madde üzerinde yapılmış çalışma. 30’dan fazla sorunumuz var. Ama bir yerden başlamış olmak, başladığımızı rapora dökebiliyor olma kabiliyetini göstermek önemli. Burada STK’ların birlikte çalışma kabiliyeti yakalamış olması önemli. Çünkü sorunlar tek bakış açısıyla çözülmüyor” değerlendirmesinde bulundu.
Sigorta acenteleri fedakârlık yapmaya devam ediyor
Çalık, programda sektörün yaşadığı sorunlara da dikkat çekerek, şunları söyledi: “İnsanlar kendi risklerini sigortacılara nasıl satacaklarına kendileri karar vermeli. Terzi işi sigortacılık, kişiye özel sigortacılık geliyor artık. Kişiye özel sigortacılık gelirken kurallar için benim kurallarım derseniz o sigortacılığın ne kadar ilerleyeceği konusunda kafamda soru işaretleri oluşturuyor. Size özel sigorta yapacağız ama sizin istediğiniz ürünleri kullanmayacağız. Yani orijinal yedek parça kullanmayacağız. Bu söylenenle icra edilenin birbiriyle uyuşmadığı bir alan. Sigortacılığın bu konuda da çeşitlenmesi gerektiğini düşünüyorum” dedi.
Özel bir sektör olarak çok keskin, katı kuralları kabul etmeyen serbest piyasa ekonomisiyle ilerlediklerini belirten Çalık, “Serbest piyasa ekonomisinde yanlış yapanı kanun ve yönetmeliklerle zapt altına alan devlet işlerin nasıl yapılacağına çok karışmamalı diye düşünüyorum. Bu bağlamda orijinal parça ya da yerli üretim parçanın sigorta sektöründe üretim aşamasında farklı bir algısı olmalı. Vardı da zaten nedense sonradan hepsi orijinal parçaya döndü. Çünkü insanlar bunu çok talep etmediler. Talep etmeyince standartmış gibi oldu. Sektör zaten şubat ayında trafik sigortalarına zam yapılacak noktaya geldiğinde 2016 ile 2020 arasında dolar bazında sadece yüzde 3 büyümüş. Büyüyememiş zaten ama dolar almış başını gitmiş. Dolar bazında da enflasyon bazında da çok düşük primlerle kendini ifade etmeye çalışmış. Bu son yaşadığımız kriz olmasaydı da dâhil sektör bu konuda zarar ediyordu ve çok net olarak kendini karşılayamıyordu. Ayakta duramayan sigorta sektörünün sigortalısına hizmet vermesini de çok düşünemeyiz. Bu sebepten yüzde 20 zam oranını, dolar bazında yeniden değerlediğimizde birçok sektöre göre çok daha mütevazı bir zam olduğu ortaya çıkacaktır. Sigorta acenteleri fedakârlık yapmaya devam ediyor. Acentelerin komisyon gelirleri arttırılmalı, verdiği hizmet karşılığında verdiği hizmeti yok sayıp komisyonun iade edilmesinin önüne geçilmeli.”
Sorunlarımızı sigorta şirketleri ile görüşeceğiz
Çalık, programda sigorta şirketleri ve acenteler arasındaki sorunlara da değinerek, acenteler olarak bu noktada çok net bir karar aldıklarına vurgu yaptı. Ayhan Çalık, “Sorunları sigorta şirketleriyle görüşeceğiz. Biz bir aileyiz, çok ciddi sayıda üyemiz var ve her üyemiz başka bir sigorta şirketinin acentesi. Biz sorunlarımızı kendi aramızda çözebilme kabiliyetine sahip olmalıyız. Dağıtım kanallarıyla üretim kanallarının kavga ettiği sektör herhalde sadece bizde var. Bunun sebebini araştırmaktan çok bunun doğru olmadığını ve devam ettirilmemesi gerektiğini düşünüyorum. Sebepten ziyade var olan sorunları konuşmak, hepimizin bir aile olduğunu bilmek, sorunları kendi aramızda konuşmak ve çözümlemek çok daha doğru. Artık sektörün birlikte neler yapılabildiğine bakması lazım. SİAP platformunda alınan karara saygı sebebiyle birçok soruna değinemiyorum. SİAP’ta neyi tespit ettiysek onun peşinde koşacağız. 3 tane madde var. Acentelerin komisyonlarının artırılması, acentelerin iptal iade komisyonlarında acentelerin kul hakkının yenmemesi, haklarının iade edilmesi, sigorta acentelerinin dağıtım kanalları arasında eşit haklara sahip olması yani komisyonun düşürülmemesi, hediye çekleriyle sektörün ürünlerinin dejeneratif boyutlara taşınmaması ile ilgili elimizde çok ciddi, altında 8 tane derneğin imzası olan güçlü bir rapor var. Bu rapor daha da geliştirilecek” diye konuştu.
SEDDK acentelerin sorunlarına da öncelik verilmeli
Sektör adına bir şeyler üretmeye çalışmayan arkadaşların bu konuda bütünlüğe ihtiyacı olduğuna dikkat çeken Ayhan Çalık, “Her bir sorumluluk alanına departmanlar farklı açılardan bakıyor. Bunun bütünleşmesi lazım. SEDDK yeni ama mutlu olduğumuz bir kurum. Ama acenteyle ilgili, sektörün emsal büyüklüğüyle ilgili sorunları sona bırakıp önce diğerlerini çözmeye çalışırsa bir gün geriye döndüğünde 16 bin 800 tane acente bulamayabilir. Terzi işi sigortacılığa döneceksek bunun en büyük yardımcısı sigorta acenteleri olacaktır. Yani otomatik sigorta yapma kurguları kişiye özel sigorta yapabilecek kurgular değil. Bu işi en kolay üstelenecek ve en doğru yapabilecek olan sigorta acenteleri dağıtım kanallarıdır” önerisinde bulundu.
Bugüne kadar SAİK’in elde edemediği en önemli argümanın sektördeki birlik olduğuna dikkat çeken Ayhan Çalık, “Belki biz sigorta acenteleri platformunun kapsamını da biraz daha genişlemesine imkân sağlayarak ve aynı sorun üzerinde birlikte mutabakat sağlayarak SAİK’in bunu doğru değerlendirebileceği bir noktaya taşıyabiliriz. Açıkçası yukarıda da böyle bir problem var. Bir taraftan başka bir sorun söylenirken başka bir kurum tarafından başka bir sorun söylenebiliyor. Ama İstanbul’da başlamış ve tüm Türkiye’yi bir arada görmek isteyen bu platformu güçlendirebilir ve gelişmesine katkı sağlayabilirse ve içerisinde konuşulan bu maddeleri de kendi odağına alabilirse ben 2022 yılının ilk çeyreğinde sigorta acenteleri adına çok hızlı bir mevzi kazanabileceğine, acentelerin rahatlayacağını düşünüyorum” dedi.
Statik IP konusunda acentelerin hala çekinceleri var
Programda statik IP problemine de değinen Ayhan Çalık, konuyla ilgili şunları söyledi: “Bu problem haziran ayına kadar ertelendi. Artık acenteler olarak haziran ayına kadar çifte doğrulama sistemiyle giriyoruz. Fakat insanlarda şöyle bir tedirginlik oluyor. Şimdi çıkarttığımda statik IP’m değişecek, değiştiği zaman benim bunu yeniden ilgili kurumlara bildirmem ciddi bir kayıp. Pandeminin başından beri bu statik IP uzatılıp duruyor. SAİK bu konuda acentelerin elini de rahatlatacak 1 yıllık uzatma ya da çifte doğrulama sistemi de olduğuna göre tamamen kaldırma cihetine girerlerse acentelerin üzerindeki mali yük kaldırılmış olur ve acenteler biraz daha önünü görür. 6 aylık uzatma olunca sigorta acenteleri iptal edip etmeme konusunda tereddüt ediyor. Bununla ilgili bir karar alırlarsa acentelerin mutlu olacağını görüyoruz.”
