23 Aralık 2024, Pazartesi
spot_img

‘Kaygılıyım, kaygılısın, kaygılıyız’

Erhan Ayberk

Ülkemizde yaşanan ekonomik gelişmeler toplum genelinde yarattığı gibi; sigortasektörü özelinde de kaygılar yaratmaya devam ediyor. Her yeni gelişmeyi bir yandan endişeyle izleyip değerlendirmeye çalışırken; diğer yandan acil aksiyonlar almaya çalışıyoruz.

Birkaç gün önce,merak edip araştırmıştım… Sigorta sektörüne girdiğim 1988 yılından itibaren sektörle birlikte bizzat yaşadığım ekonomik krizler aşağıdakilerdi:

  • 1990 – Körfez Krizi (Kuveyt’e müdahale ile gelen petrol savaşları)
  • 1994 – 5 Nisan Kararları (Hiper enflasyon dönemi)
  • 2000 – Kasım Ekonomik Krizi (Gecelik faizlerin uçması)
  • 2001 – Şubat Krizi (Kara Çarşamba ve Anayasa kitapçığı)
  • 2008 – Mortgage Krizi (ABD kaynaklı krizin dünyayı sallaması)

Kendi dönemlerinde bu krizlerin tamamı büyük krizlerdi ve şimdi duyduğumuz endişeleri, o zamanlar da duymuştuk. Finansal kârların çok hayati öneme sahip olduğu bir hizmet sektöründe çalışıyorsun. Kriz de, üstelik tam da finansal alanda patlıyor ve afallıyorsun! Birtakım tedbirler alman gerek… toplantılar ve dahi yine toplantılar…Tüm iş süreçleri elden geçiriliyor.

Soğuk soğuk terliyorsun… ya, insanları daha tüketicisi olma alışkanlığını yeni yeni kazandırmaya başladığımız sektörümüz, artan hayat pahalılığı nedeniyle poliçe satamaz hale gelirse…Ya, ekonomik sarsıntı iflasları; iflaslar da sahte hasarları tetiklerse? Uykuların kaçıyor bir zaman…

***

Buraya kadar kriz dönemlerinin ruhunu bir parça yansıtabildiğimi düşünüyorum. Bundan sonra, artık tecrübelerimden bahsedebilirim. Hemen tamamında ne oldu biliyor musunuz?

Sigorta sektörü krizlere en çok dayanan sektörlerden birisi oldu! O da ne? Krizler peşlerinden kârlı yılları getirdi! Elbette bunların hiçbiri yazıldığı kadar kolay olmadı; ama sektörde ‘şahane akıllar’ vardı. 

Dönem, İkinci Dünya Savaşı öncesi tarihi liderlerin geçit töreni yaptığı gibi bir dönemdi (Mustafa Kemal, Churchill, De Gaulle). İşte o kahramanlarının sigorta sektörlerinde benzerleri vardı. Sektör, bu krizleri çarçabuk ve kârla atlatmasını, biraz da benzer zeki insanlar tarafından yönetilmesine borçluydu.

Ve, ne vardı biliyor musunuz?

Asla korkulan olmamıştı. Yani insanlar artan hayat pahalılığı nedeniyle sigorta masraflarını kısar mı acaba diye endişelenirken; Tam tersine, biriktirdiklerini korumaya almak için daha çok sigorta yapar olmuşlardı.

Umarım yine aynısı olur; umarım atlarına binip giden o zeki insanlar, arkalarında akıllı bir jenerasyon bırakmışlardır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER