28 Nisan 2024, Pazar
spot_img

Fatih Kahya: İstanbul’un felaketleri; yangınlar, depremler…

Hayatımız Sigortalı Dergisi yazarı Fatih Kahya, ülkemizin kaçınılmaz bir gerçeği olan deprem sorunuyla ilgili almamız gereken önlemlere dikkat çektiği yazısında “Deprem sigortasının sürekli ve zorunlu hale getirilmesi depremleri önlemeyecek ama depremzedelerin zararını en aza indirecek ve sektöre canlılık kazandıracak bir adım” dedi.

Fatih Kahya’nın “Deprem Sigortası” başlıklı yazısı şöyle:

Hayatımız Sigortalı (Aralık, 2017)

Ekim ayında Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, ülkemizdeki tüm konutları deprem sigortalı yapacak bir sistemin kurulacağını açıkladı ve 2000-2017 arasında sürekli ve zorunlu deprem sigortası yaptıranların oranının yüzde iki seviyesinde olduğunu belirtti. Şimşek, “Bu oran çok düşük. Tüm ev ve binalara sigorta yaptırma çağrısında bulunacağız. Mevcut poliçesini yenilemeyenleri de uyaracağız. Uyarıya cevap vermeyenler, otomatik olarak sigortalanacak ve prim tahsilâtının yapılması için mekanizma tesis edilecek” dedi.

Mehmet Şimşek’in açıklamasından birkaç hafta sonra (12 Kasım 2017) Irak’ta 7.3 büyüklüğünde deprem oldu. Irak depremi, İran’ı vurdu. İran’da ölen insan sayısı 500’ü geçti, yaralı sayısı da 6 bin’i aştı. Yıkılan binalar, evsiz kalan insanlar vs. vs. Depremin maddi ve manevi tahribatı büyük oldu. Yalnız biz değil komşularımız da deprem riski ve gerçeği ile karşı karşıya. Irak, İran, Yunanistan, Türkiye… Bu ülkelerdeki depremler çoğunlukla komşu devlette de hissediliyor, kimi zaman merkez üssü komşu ülke topraklarında olan depremler diğerinde de hissedilebiliyor. (Nitekim Irak depreminde İran, Irak’tan daha fazla zarar gördü.)

Kaçınılmaz gerçek deprem

Deprem, maalesef bu bölgenin kaçınılmaz gerçeği. Tarih boyunca ülkemizde yaşanan depremler, bu depremlerin etkileri, depremler sonucunda ölen veya yaralanan insanların sayıları, yıkılan binalar, maddi kayıplar ile ilgili birçok veri, birçok kayıt mevcut. Tarih kitapları ve resmi veriler bu gerçeği tüm çıplaklığı ile ortaya koyuyor. Ayrıca deprem bilimciler ve konunun uzmanları, olası İstanbul depreminin zamanı, büyüklüğü, yapacağı tahribatı hakkında tahminler yürütüyorlar. Bu tahminleri duydukça endişeler de artıyor.

İstanbul’un felaketleri; yangınlar, depremler…

deprem-4-1
Deprem sigortası, Cumhuriyet döneminden sonra gelişmeye başladı

İstanbul, yangınlardan ve depremlerden çok çekti. Tarih boyunca yangınlar veya depremlerden büyük zararlar gördü. Depremin tahribatından korunmak için ahşap evler yapıldı. Bu kez de yangınlar yakasını bırakmadı. Bazen de iki felaket peş peşe yaşandı ve depremler yangınlara neden oldu. 1688 yılında İzmir’de büyük bir deprem olmuş ve bu depremin neden olduğu yangın da büyük tahribat yapmıştı.

Yangınlar karşısında insanlar birçok tedbir aldılar. Yangını önlemeye yönelik tedbir aldıkları kadar zararlarını telafi etme çabası da gösterdiler. Yangın sigortası bu yüzden diğer branşlarla kıyaslandığında en çok başvurulan sigorta uygulamalarından biri oldu. Deprem sigortası ise en az rağbet gören branşlardan biriydi. Deprem sigortası, Osmanlı döneminde çok zayıftı Cumhuriyet döneminden sonra gelişmeye başladı. Ancak hâlâ batılı ülkelerin çok gerisindeyiz.

1894 İstanbul Depremi 1894 yılında yaşanan İstanbul depremi ile ilgili dönemin yayın organlarından Saadet gazetesi 22 Temmuz 1894 tarihli yayınında şu ifadelere yer verilmişti: “Deprem ve yangın gibi olayların zararlarını kesin olarak önlemek mümkün olmasa da sonuçlarını hafifletmek ve bu yönde tedbirler almak mümkündür. Bu tedbirlerin başında da binaların Frenk kârgiri ile inşa edilmesi gelmektedir. Osmanlı Bankası’ndan başka Beyoğlu’ndaki yüksek apartmanların büyük kısmı Frenk kârgiri usulünde olduklarından depremde zarar görmemiştir. Bu metotla yapılan binalar biraz pahalı ise de yangın ve depremde tahribatları az olacağı için, sigorta bedelleri ve tamirat masrafları düşecektir. Bu yüzden bu tip yapıyı mal sahipleri de tercih edecektir.

İnsanoğlu var olduğu günden beri çeşitli risklerle karşı karşıya. Var olduğu günden beri de o riskleri en aza indirme çabasında. Depremler o risklerden biri. Belki de tahribatı en büyük risklerin başında geleni. Maalesef bu ülkenin de kaçınılmaz gerçeği. Bu gerçeğe göz yumulması akıl dışı. Depremin zararlarını önlemeye yönelik tedbirler hızla yerine getirilmeli.

Son dönemlerde çok sayıda okul binası yıkıldı ve yerine depreme dayanıklı binalar yapıldı. Ancak yeterli değil. Hastaneler, fabrikalar, köprüler, viyadükler, tüneller, en önemlisi konutlar da depreme dayanıklı hale getirilmeli. Deprem sigortasının sürekli ve zorunlu hale getirilmesi depremleri önlemeyecek ama depremzedelerin zararını en aza indirecek ve sektöre canlılık kazandıracak bir adım.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER