İklimler değişiyor, ama zaten her yıl belirli aylarda nem oranı çok düşüyor ve boğucu sıcaklar olabiliyordu. Bu günlerin sayısı her geçen yıl artıyor. Bu da beraberinde yangınlar başta olmak üzere felaketleri bize yaşatıyor. Konu yangınlara gelmişken özellikle orman yangınları hem ülkemizde hem bireylerde derin yaralar açıyor. Doğanın yok olması, doğadaki hayvanların bundan zarar görmesi bizi çok etkiliyor. Son yıllarda bu konuda çok haber yapıldı.
ANADOLU SİGORTA’NIN FARKINDALIĞI
Sigorta sektörü de üstüne düşeni yapmak peşinde. Geçmiş yıllarda Anadolu Sigorta, ‘Ormanın Gözleri’ adıyla bir sosyal sorumluluk projesine imza atmıştı. “Kaybetmek Yok’” sloganına “Ormanlarımızı kaybetmek yok” sloganını da eklemişti Anadolu Sigorta. Ormanlara dijital gözetleme kuleleri inşa ederek çok önemli bir olaya imza atmışlardı. Süreç devam ediyor; projeye yenileri ekleniyor. Sektörün duyarlılığını gösteren bir projeydi bu. Bugünlerde kıymetini bir kez daha anladık.
MAHER HOLDİNG TAŞIN ALTINA ELİNİ KOYUYOR
Geçtiğimiz ay içerisinde Quick Sigorta’nın bir başka sosyal sorumluluk projesi için Sivas’a gittik. Maher Holding CEO’su Levent Uluçeçen‘nin memleketi Sivas’ın Koyulhisar ilçesinde yaptırılan ‘Yurdagül Uluçeçen ve Erol Uluçeçen İtfaiye Hizmet Binası’nın açılışına katıldım. Öncelikle Koyulhisar, Kelkit vadisinde bulunuyor. Ve çevresinde birçok ilimize de komşu. Ve tabii ki en önemlisi, müthiş doğası ve ormanları var. Tam donanımlı bir itfaiye hizmet binasına çok mu çok ihtiyaç duyulan bir yer. Tam isabet bir proje olmuş. Levent Bey için çok gurur verici bir olay. Levent Bey konuşmasında bunun bir reklam amacı gütmediğine bölge için bir ihtiyaç olduğu için bunu yaptıklarını anlattı. Ve ekledi; “Yaptık bıraktık değil; bu tesisin bundan sonraki tüm bakımları da bizim tarafımızdan yapılacak.”
GÖRKEMLİ AÇILIŞ
Açılışa çok büyük ilgi vardı. Mülki erkan, siyasiler ve Koyulhisar halkı açılışta yerlerini aldılar. Koyulhisar Belediye Başkanı Bora Karakullukçu’nun çabası da takdir edilmeli. Bu hizmet binası açılmadan İzmir’de ki bu sene yaşanan yangınlara tanık olmuştuk. Sonrasında yaşanan yangınları görünce bu sosyal sorumluluk projesinin ülkemiz için ne kadar önemli olduğunu gördük.
DASK’TAKİ SÜRPRİZ GELİŞME!
Bu ayın en önemli gelişmelerinden biri de “DASK işleticiliğinin tekrar bir sigorta şirketine verileceği konusuydu. Sektör şaşkın açıkçası. Kimse ne olduğunu anlamadı. Söylentilere göre Türk Reasürans’ın ve Türkiye Sigorta’nın da bu yönde bir talebi olmamış. Çok kişi beni aradı özellikle acenteler tarafından “Ne oluyor Can Bey?” diye. Geçmiş dönemde işleticiliğini bir sigorta şirketi yaparken somut bir durum olmasa da tüm sektör tedirgindi. Özellikle datalar bir sigorta şirketinde olduğunda sıkıntılar ortaya çıkıyordu. Öncelikle şunu belirtmek gerekir, DASK ve Trafik Sigortası gibi poliçeler acenteler için sigortalıya ulaşmak ve portföy oluşturmada önemli bir başlangıç noktasıydı. Sigorta şirketi, poliçesini hatırlatan arama veya mail attığında bütün acenteler tedirgin oluyorlardı. “Acaba müşterimi çalacak mı” diye.
TÜRK REASÜRANS RÜŞTÜNÜ ISPAT ETMİŞTİ
DASK işletmeciliği, Türk Reasürans’a geçtikten sonra acenteler rahatladı. Müşterilerinin aklının çelinmesi gibi bir durum ortadan kalktı. Çünkü Türk Reasürans direkt olarak tüketici ile bir poliçe alışverişi yapmıyordu. Sistem tıkır tıkır da işliyor. Büyük depremde de Türk Reasürans tarafından işletildiği sırada DASK olarak büyük bir başarı gösterilmiştir. Olası sıkıntılar da alınan önlemlerle çözülmüştü. Sağlam bir reasürans koruması ile DASK tüketici nezdinde de büyük güven kazanmıştı. Mutlaka gerekçeleri vardır; ama bana göre yanlış olan bu karardan bir şekilde geri dönüleceğini umuyorum.
ACENTELER ADA YAZILIM’A ÇOK ŞEY BORÇLU
Bu ay kapağımızda Ada Yazılım ve tepe yöneticileri var. 30’uncu yaşını kutlayan Ada Yazılım’ın yeni yaşını ben de kutluyorum. Bizim Ada Yazılım ile işbirliğimiz çok eskilere dayanıyor. Daha hiçbir yazılım şirketi bir iletişim varyasyonuna girmemişken Ada Yazılım ile bizim yollarımız ‘TÜSAF E-Gazete’ de kesişmişti. TÜSAF E-Gazete o yıllarda maliyetli bir projeydi. Dönemin TÜSAF Başkanı Levent Ergun ile bunu hayata geçirdiğimizde her iki tarafta olarak maliyetler nedeniyle zorlanıyorduk. Çünkü bu proje için editör, grafiker istihdam ettik. Mail ile gönderim yapmak da çok maliyetliydi. İşte tam o sırada projeyi sonlandırmayı düşündüğümüz anda Acentelerin sesi olabilen ‘Tek’ mecra olan TÜSAF E-Gazete’ye Ada Yazılım küçük de olsa bir sponsorlukla destek olmuştu. Fulya Uluğ ve Fikret Uluğ ile işbirliğimiz sonrasında devam etmişti elbet. Şimdi de ikinci ve üçüncü kuşak temsilcileri Ali Uluğ ve Pınar Uluğ Yıldırım işi sürdürüyor. Ve bu yıl 30’uncu yıllarını kutluyorlar. Gurur duyduk, her zaman yanlarında olduğumuzu belirtmek isterim. Kapağımıza konuk oldukları için çok teşekkür ederiz.Yangınsız, felaketsiz bir ağustos ayı dilerim.
