Özellikle Covid pandemisinden sonra dünyada ve Türkiye’de sağlık sigortalarına olan ilgi çok arttı. Buna rağmen ülkemizde sağlık sigortalarına halen kasko branşından daha az değer verildiğini söylemek yanlış olmaz. Peki sağlık sigortalarının geleceği ne olacak? Özellikle yeni yılda ve ilerleyen yıllarda bizi ne gibi gelişmeler bekliyor?
1. Dijitalleşme artacak
Dijitalleşme sağlık hizmetlerinin gerçek anlamda küreselleşmesini sağlayarak hastaların nerede olurlarsa olsunlar kaliteli dijital sağlık hizmetlerine erişmelerine olanak tanır. Sektördeki yeni yatırımlar ve teknolojik gelişmeler bu alanda daha çok yol alınacağına işaret ediyor.
2. Tamamlayıcı sağlıkta yeni ürünler
Tamamlayıcı Sağlık Sigortası, Sosyal Güvenlik Kurumu’nun üzerindeki yükü azaltan önemli bir oluşum. Yeni yılda rekabet halindeki şirketlerin bu alanda yatırımlarına devam edeceği çok rahat öngörülebilir. Bu kapsamda sigorta şirketleri özellikle asistans hizmetlerinde değişikliklerle ürün farklılaştırması yoluna gidecekler gibi gözüküyor. Sektörde TSS’de 10 adet ayakta tedavi hakkın sunan ürünler neredeyse standart bir hale geldi. Buna ek olarak daha az sayıda ayakta tedavi imkânı sunan, primlerde avantaj sağlayacak ürün grupları da sunulmaya başlandı bile.
3. Veriye dayalı karar alma
Sağlık sigortası doğru kararlar alınmadığında sigorta şirketleri için zarar doğuran bir branş ve riskli bir iş olabilir. Hayatları ve yaşam tarzları hakkında yalnızca birkaç ayrıntıyı bilen insanlara körü körüne yatırım yapmak, tamamen bilinçli kararlar almak için kârlı olmayabilir. Hakkınızda ne kadar çok sağlık verisi olursa o kadar iyi yatırım yapabilirler ve böylece daha uygun bakım sağlayabilirler. Şirketler, hastaların cinsiyeti, yaşı ve bazı temel yaşam tarzı ayrıntıları gibi bazı temel ayrıntılarını elde edebilir; ancak ölçülebilir ve ölçülebilir sağlık parametreleri olmadan, riskin yüksek olacağı aşikardır.
Bu nedenle, daha fazla veri, daha iyi kararlar almaya yardımcı olmak üzere daha analitik ve veriye dayalı risk değerlendirme sistemlerine ihtiyaç olacaktır.
4. Segmentasyonun yükselişi
Sağlık sigortalarında dengeli ve hasarsız bir portföy yönetimi önemlidir. Bu nedenle sigorta şirketleri daha genç ve sağlıklı kişileri sigortalamak isterler. Bu doğrultuda ülkemizdeki genç nüfus potansiyelini göz önüne alarak çocuk ve gençlere özel sabit ve avantajlı primler öneren ürünler ön plana çıkacaktır.
5. Yapay zekanın gelişimi
Yapay zekâ pek çok alanda olduğu gibi sağlık sigortası alanında da yer bulacaktır. McKinsey danışmanlık şirketinin bir raporuna göre, sigortalıların 10 sigorta hasar talebinden 1’i yanlıştır ve sağlık sigortası şirketi buna bağlı olarak tazminat talebinin miktarına itiraz edebilir. Ancak, iddiaların yüzde 70 kadarı sigorta şirketlerinin tazminat değerlendirme birimleri tarafından incelenmek üzere olağandışı olarak işaretlendiğinden, bu iddiaları belirlemek zor olabilir. Bu tür zahmetli ve tekrarlayan görevler, personel incelemesi için iddiaları filtrelemek üzere akıllı algoritmalar tarafından ele alınabilir. Bu noktada yapay zekâ çözümleri yardımcı olacaktır. Benzer uygulamalar hali hazırda kaza branşında uygulanmaktadır. Örneğin kazalı otomobillerde cep telefonu ile çekilen fotoğraflara dayanarak yedek parça maliyet hesabı yapan programlar mevcuttur.
Sağlık sigortası alanında giyilebilir teknolojilerle, yapay zekâyı birleştiren çözümleri çok yakında göreceğimizi düşünüyorum.
Hali hazırda bazı araştırmalar, hastaların yüzde 55’inin teknolojik cihazlar aracılığıyla elde ettikleri kişisel verilerini sigortacılarla paylaşmaya istekli olduğunu göstermektedir. Bu şekilde sigorta şirketleri, sigortalılara kaliteli ve kişiselleştirilmiş bakım sağlarken, bireysel sağlık verilerinden faydalanabilir ve riskli işlerini kârlı bir hale dönüştürebilirler.