5 Aralık 2025, Cuma
spot_img

Yavuz Ölken: “Gücümüz empati güvencesi” 

AXA Türkiye 2026 Strateji ve Vizyon Toplantısı’nda CEO Yavuz Ölken, şirketin yeni dönem yol haritasını açıkladı. Ölken, sigorta sektörünün geleceğinde “güven” kadar “empati”nin de belirleyici bir unsur haline geldiğini vurgulayarak, “Sigortacılığın temeli artık sadece risk yönetimi değil, insanı anlamak. Biz buna ‘empati güvencesi’ diyoruz” dedi. Toplantıda acente-odaklı büyüme stratejileri, yapay zekâ yatırımları, yeşil prim odaklı ürünler ve dijital satış destek platformu Yaver’in sonuçları kamuoyuyla paylaşıldı.

SİGORTAMEDYA ÖZEL

AXA Türkiye’nin 2026 Strateji ve Vizyon Toplantısı, 3 Kasım 2025’te İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlendi. CEO Yavuz Ölken, açılış konuşmasında “dayanıklılık”, “güven”, “sürdürülebilirlik”, “teknoloji” ve “empati” kavramlarının, sigorta sektörünün yeni dönemdeki belirleyici eksenleri olduğunu vurguladı.

Toplantı boyunca öne çıkan başlıklar arasında küresel ve yerel finansal performans, yeni nesil müşteri davranışları, acente verimliliği, yeşil ve tarım sigortaları, yapay zekâ yatırımları ve müşteri–acente ilişkisinde “empati güvencesi” yaklaşımı yer aldı.

Sözlerine, “Bugün biz dayanıklılığı, güveni, sürdürülebilirliği ve en önemlisi iyi dinlemeyi konuşacağız. 1000’in üzerinde acentemizle birlikte İstanbul’da bu yoğunlukta bir araya gelmek kolay değil. Ama AXA Türkiye acenteleri bunu başarır” diyerek başlayan Ölken, değişen dünyada liderliğin temelinde ‘iyi dinlemek’ kavramının yer aldığını belirtti. “Bugün farklı şeyler konuşacağız. Kalpten dinlemeyi konuşacağız. Geçmişin değerlerini geleceğe taşıyacağız” sözleriyle de toplantının ana temasını özetledi.

“AXA Grubu 2024 yılını 110 milyar euro prim büyüklüğüyle kapattı”

AXA Grubu’nun global performansı hakkında bilgiler veren Ölken, grubun 2024 yılını 110 milyar euro toplam prim büyüklüğüyle kapattığını belirterek “Hayat dışı branşta 56,5 milyar euro, sağlıkta 17 milyar euro, hayat sigortasında ise 34,5 milyar euro üretim gerçekleştirildi. Grubun varlık yönetim portföyü 1,17 trilyon euroya ulaşırken prim bazında büyüme oranı yüzde 7,5 olarak kaydedildi. AXA Grubu’nun sermaye yeterlilik oranı 2024 yılında yüzde 216 iken, 2025’in üçüncü çeyreğinde yüzde 222 seviyesine yükseldi” dedi.

Ölken, bu performansın grubun finansal dayanıklılığını ortaya koyduğunu vurgulayarak “Euro bazında yüzde 7,5’lik büyüme oranı Avrupa ölçeğinde dikkat çekici. AXA, küresel ölçekte güçlenerek büyüyor” dedi. Ölken ayrıca, AXA’nın 2025’in ilk altı ayında 48 milyar euro hasar ödemesi gerçekleştirdiğini, bunun da müşteri güveninin bir göstergesi olduğunu belirtti.

“AXA Türkiye 2025 yılında tüm branşlarda güçlü bir büyüme sergiledi”

AXA Türkiye’nin de 2025 yılında tüm branşlarda güçlü bir büyüme performansı gösterdiğini belirterek “Sağlık sigortalarında toplam prim üretimi 11,6 milyar TL’ye ulaşırken özel sağlıkta yüzde 74,7, tamamlayıcı sağlıkta ise yüzde 81,8 büyüme kaydedildi. Özel sağlık sigortasında 3,9 milyar TL, tamamlayıcı sağlıkta ise 7,7 milyar TL prim üretildi. Kurumsal ve ticari sigorta tarafında yangın branşında 14,1 milyar TL, mühendislikte 2,8 milyar TL, nakliyatta 1,1 milyar TL üretim gerçekleşti. Yangında pazar payı yüzde 12,2’ye, mühendislikte yüzde 7,5’e, nakliyatta ise yüzde 6,6’ya yükseldi. Sigortalı sayısı 2024’te 749 bin iken 2025’te 842 bine çıktı” açıklamalarında bulundu.

“Devir değişiyor, büyüme yeni bir bakış gerektiriyor”

Ölken, değişen dünyanın artık farklı bir bakış açısı gerektirdiğini vurguladı. “Devir değişiyor, biraz farklı bakmamız lazım” diyen Ölken, sürdürülebilir büyümenin yalnızca finansal güce değil, aynı zamanda teknolojiye ve insan davranışlarını anlamaya dayandığını belirterek “Yeni nesil müşteri davranış ekonomisini anlamak gerekiyor. Birbirimizi daha iyi anlamamız gerekiyor ama bir tutkudan vazgeçmiyoruz: AXA çatısı altında büyümek” ifadelerini kullandı.

Ölken, dayanıklılığın finansal sağlamlık kadar teknolojik uyumla da ilgili olduğunu belirterek AXA Grubu’nun 2025 itibarıyla yapay zekâ, büyük veri ve dijital dönüşüm alanında dünyada ilk sırada yer aldığını hatırlatarak “Finansal gücünüz ne kadar yüksek olursa olsun, teknolojik gelişmelere uyum sağlayamıyorsanız bu geleceğiniz için tehdit oluşturur. AXA’nın yapay zekâ endeksinde ulaştığı seviye küresel ölçekte çok güçlü. Biz AXA Türkiye olarak da bu alanda oldukça ileri düzeydeyiz” diye konuştu.

“Türkiye, AXA Grubu’nun iklim ve inovasyon öncüleri arasında”

AXA’nın iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında seçtiği 10 ülke arasında Türkiye’nin de yer aldığını söyleyen Ölken, bu başarının hem toplumsal farkındalık hem de teknoloji yatırımları sayesinde elde edildiğini belirtti.

AXA Climate çatısı altında Türkiye’nin, acenteleriyle, hizmet kalitesiyle ve topluma verdiği değerle fark yarattığına dikkat çeken Ölken, “Teknoloji tarafındaki başarılarımız bizi uluslararası gelişen pazarlarda inisiyatif liderliğine taşıdı” dedi.

AXA Türkiye’nin AXA 2030 Grup Vizyon Projesi kapsamında fikir öncülüğü yapan ülkeler arasında yer aldığını vurgulayan Ölken, “Gelecek tutkusu büyüme olan bir organizasyon için bu konum gerçekten umut verici. İyi ki bu yolculuk için çok çalışmışız” şeklinde konuştu.

Ölken, Sigorta Haftası kapsamında AXA Grubu’nun üst düzey yöneticilerinin Türkiye’ye yaptığı ziyareti de hatırlatarak Global CEO Thomas Buberl, ‘Biz Türkiye’de fırsat görüyoruz ve yatırım yapmaya devam edeceğiz’ sözünün kendileri bir taahhüt olduğunu söyledi ve ekledi: “Teknolojiye, iç yapımıza ve acentelerimize yatırım yaparak bu fırsatları değerlendireceğiz.”

“Büyüme Haftası” ile yeni bir kültür başlıyor

Ölken, AXA Grubu’nun 2025 itibarıyla tüm ülkelerde başlattığı “Büyüme Haftası” uygulamasına da değinerek “Her ülkede farklı tarihlerde kutlanacak bu hafta, AXA’nın geleceğe dair inancını ve insan odaklı yaklaşımını yansıtıyor. Bu dönem hem çalışanlarımız hem acentelerimiz için gelişim ve dayanıklılığın yeniden tanımlandığı bir süreç olacak” dedi.

“Sektörden 10 puan fazla büyüdük”

AXA Türkiye’nin dayanıklılık ilkesi doğrultusunda tüm branşlarda sektörden daha hızlı büyüdüğünü belirten Ölken, “Hayat, hayat dışı ve emeklilik tarafında sektörden en az 10 puan fazla büyüme gerçekleştirdik. Pazar payımız yüzde 8,1’e, büyüme oranımız ise yüzde 55’e ulaştı” dedi.

Şirketin sermaye yeterlilik oranının yüzde 156, aktif müşteri sayısının 4,6 milyon, yaşayan poliçe sayısının ise 6,9 milyon olduğunu paylaşan Ölken, “Bu başarıyı hep birlikte yarattık. Özellikle acentelerimizin emeği büyük” ifadelerini kullandı.

“Emeklilik büyümede yeni bir itici güç olacak”

AXA Türkiye’nin acente yapısı üzerinden büyüyen bir organizasyon olduğunu vurgulayan Ölken, emeklilik fonlarının gelecekte daha da önemli hale geleceğini söyledi. Emeklilik programı içine giren acente sayılarının bine yaklaştığını aktaran Ölken, “Bu yıl sonuna kadar 1000’i geçmesini bekliyoruz. Sigorta ekosisteminde hayat ve emeklilik olmadan sürdürülebilirlik artık mümkün değil” dedi.

Fon getirilerinde birçok büyük şirketle rekabet ettiklerini belirten Ölken, “Bu da AXA Türkiye’nin güçlü bir yatırımcı kimliğe sahip olduğunu gösteriyor” diye söyledi.

“Sağlıkta öncü konumdayız”

AXA Türkiye’nin portföy yapısının dengeli ve dayanıklı olduğuna dikkat çeken Ölken, “Trafik, kasko, yangın ve sağlık gibi branşlarda dengeli büyüme bizim için bir güç göstergesi. Bu yapı dış şoklara karşı bizi koruyor” dedi.

Sağlık sigortalarının şirketin en dikkat çekici büyüme alanı olduğunu belirten Ölken, “Tamamlayıcı sağlıkta yüzde 14,6, özel sağlıkta yüzde 4,4 pazar payına ulaştık. Toplamda prim bazında yüzde 7,9 pazar payına, sigortalı sayısında ise yüzde 16’ya ulaştık. 2025 sonunda toplam sigortalı sayımızın 1 milyonu aşacağından eminiz” diye konuştu.

AXA Türkiye’nin tamamlayıcı sağlık sigortasını ilk hayata geçiren şirketlerden biri olduğunu hatırlatan Ölken, “2014-2015 yıllarında sahaya ikinci çıkan bizdik. Bugün 720 bin sigortalıya ulaştık; bu başarı tamamen acentelerimizin sahadaki emeğinin eseri” ifadelerini kullandı.

8 yıllık CEO’luk döneminde AXA Türkiye’yi global ölçekte daha güçlü bir noktaya taşımanın gururunu yaşadığını belirten Ölken, “2030 vizyonunu bu güçle yönetmek hepimiz için hem keyifli hem de zorlayıcı. Dayanıklılık, güven ve büyüme tutkusu bir arada oldukça bu yolculukta hız kesmeden ilerleyeceğiz” dedi.

“Sektörden daha hızlı büyüyoruz”

Ölken, toplantıda şirketin güçlü büyüme performansını, yeni ürün stratejilerini ve teknolojik dönüşüm yatırımlarını paylaştı. Ölken, “Sektörden daha hızlı büyüyoruz. Yılın ilk dokuz ayında yüzde 61’lik büyüme yakaladık ve yüzde 9,8 pazar payına ulaştık. Bu kolay olmadı, ancak acentelerimizin gücü, dengeli portföyümüz ve doğru stratejilerimizle başardık” dedi.

Şirketin yeni iş kollarından biri olan kasko filo segmentine de değinen Ölken, “Groupama satın alımının ardından bu alanda ciddi bir gelişim kaydettik. Bugün 1.100’ün üzerinde filo müşterimiz var. 50 bin poliçe hedefimize ulaşmış durumdayız” ifadelerini kullandı.

“Bireysel Emeklilikte 100 bin sözleşmeyi geçtik”

Ölken, AXA Hayat ve Emeklilik’in bireysel emeklilikteki büyümesine de dikkat çekti. “2018’de hayata geçirdiğimiz Sigorta 4.0 vizyonuyla birlikte hayat ve emeklilik alanında güçlü bir sinerji yarattık” diyen Ölken, bugün gelinen noktada büyük bir ilerleme kaydedildiğini vurguladı.

“Dokuzuncu ayda BES sözleşme sayımız 95 bine, otomatik katılım sertifikalarımız 177 bine ulaştı. Ekim sonu itibarıyla ise bireysel emeklilikte 100 bin sözleşme sınırını geçtik. Bu, hem müşterilerimizin güvenini hem de acentelerimizin emeğini yansıtıyor. Önümüzdeki dönemde bu alanda çok daha hızlı büyüyeceğiz” diye konuştu.

“Yeşil prim ve tarım sigortaları geleceğin fırsat alanı”

AXA Türkiye’nin sürdürülebilir büyüme hedeflerinde çevre dostu sigorta çözümleri ve tarım sigortaları önemli bir yer tutuyor. Ölken, “Yeşil prim sigortaları artık hayatımızda kalıcı bir alan. Hidroelektrik santrallerinden rüzgâr enerjisine kadar çevreyle uyumlu iş üreten sektörleri anlamak ve bu alanlara uygun ürünler geliştirmek bizim sorumluluğumuz” dedi.

AXA Türkiye’nin 2025 sonunda 4,6 milyar TL tutarında yeşil prim üretimi gerçekleştireceğini belirten Ölken, bu portföyün yaklaşık yüzde 7-8’lik bir paya ulaşacağını söyledi. “Bu oran azımsanacak bir seviye değil. Hibrit ve elektrikli araç sigortaları, yenilenebilir enerji yatırımlarına özel ürünler, hepsi büyümenin yeni eksenini oluşturuyor” dedi.

Tarım sigortalarındaki hızlı büyümeye de dikkat çeken Ölken, “Endüstriyel tarım yeni bir sigorta alanına dönüşüyor. Tarım sigortalarında yüzde 107,5’lik büyüme yakaladık, prim üretimimiz 1 milyar TL’yi aştı. Bu alandaki fırsatlar çok büyük” diye konuştu.

Yeni Çiftçi Paket Ürünü’nün kısa sürede büyük ilgi gördüğünü vurgulayan Ölken, “Pilot sürede 2 bin poliçe üretildi. Ürünü çiftçilerimizi dinleyerek kurguladık ve şimdi tüm Türkiye’de satışa açtık” dedi.

“Deprem sonrası finansal dayanıklılık için yeni ürün”

AXA Türkiye’nin sektörde bir ilke imza atarak geliştirdiği Parametrik Deprem Finansal Destek Sigortası, toplantının dikkat çeken başlıklarından biri oldu. Ölken, “Bu ürün, 7,2 büyüklüğündeki depremlerden itibaren devreye giriyor ve 15 ila 20 milyon TL’ye kadar teminat sağlıyor. Depremde fiziksel hasar olmasa bile, işletmenin pazar kaybı, banka borcu, çalışan tazminatı gibi finansal yüklerini güvence altına alıyor” dedi.

Ölken, bu ürünün özellikle Marmara, Ege ve deprem riski yüksek bölgelerdeki acenteler için büyük fırsat olduğunu vurguladı.

“Küçük işletmelere ve KOBİ’lere özel çözümler”

Ekonomik koşulların küçük işletmeler üzerindeki etkisine değinen Ölken, “Küçük esnaf ve KOBİ’lerin sigorta korumasına erişimini artırmak için yeni ürünler geliştiriyoruz. Esnaf Sağlığım Tamam Sigortasıdüşük teminatla başlayıp kullanım oranına göre zenginleşen esnek bir sağlık ürünü. Bu model, makroekonomik koşullardan etkilenen küçük işletmelere nefes aldıracak” dedi.

KOBİ’lere yönelik Siber Risk Sigortası ürününün de pazarda fark yarattığını belirten Ölken, “Bugün Türkiye’de acenteler aracılığıyla satılabilen tek siber güvence ürününe sahibiz. 7 binin üzerinde poliçe satıldı, yıl sonunda 7.500’ü aşacağız. Gelecek yıl hedefimiz 12.500 poliçe” açıklamasında bulundu.

Aralık ayında bireysel siber güvence sigortasının da satışa sunulacağını belirten Ölken, “Bu ürün, kimlik hırsızlığı, sosyal medya saldırısı, veri ihlali gibi riskleri kapsayacak ve bireyleri dijital tehditlere karşı koruyacak” diye konuştu.

“Yapay zekâ yatırımlarıyla 500 milyon TL tasarruf sağladık”

AXA Türkiye’nin yapay zekâ ve veri analitiği yatırımları, şirketin operasyonel verimliliğini önemli ölçüde artırdı. Ölken, “Hasar yönetimi süreçlerinde yapay zekâdan yoğun şekilde yararlanıyoruz. AXAFast Kolay Hasar uygulamasıyla 750 bin fotoğraf analiz ettik, sadece bu alanda 92 milyon TL kazanç sağladık” dedi.

YaverGPT destekli suistimal kontrolleri ve makine öğrenmesi modelleriyle 385 milyon TL suistimal tasarrufu, 55 milyon TL operasyonel kazanç ve 4,3 milyon TL israf azaltımı elde ettiklerini belirten Ölken, “Toplamda 500 milyon TL’ye yakın bir tasarruf sağladık. Bu, maliyet optimizasyonu anlamına geliyor. Daha rekabetçi fiyatlar sunmak ve acentelerimizin komisyon gelirlerini koruyabilmek için bu yatırımlara devam edeceğiz” açıklamalarında bulundu.

“Kalpten dinliyoruz”

Ölken, AXA Türkiye’nin 2025 vizyonunun merkezinde Kalpten Dinleme anlayışının yer aldığını vurguladı. “Artık sadece dinlemiyoruz, kalpten dinliyoruz. Bu, organizasyonel bir kültür değişimi,” dedi. Türkiye’nin dört bir yanında açılan yeni temsilciliklerle yerel hizmet kapasitesinin artırıldığını belirten Ölken, “Her bölgenin insanını daha iyi anlayabilmek, onların ihtiyacına göre çözüm sunabilmek için bu yapılanmayı tamamladık” diye konuştu.

Yeni Talep Yönetim Sistemi’nin 5 Kasım itibarıyla tüm acentelere açılacağını duyuran Ölken, “Sistem, şeffaf ve kullanıcı dostu yapısıyla talep süreçlerini hızlandıracak, belge yükleme ve geçmiş taleplere erişim kolaylaşacak. Her adımda süreci sadeleştirip hızlandırmayı hedefledik” dedi.

“Müşteri memnuniyetinde fark yarattık”

AXA Türkiye’nin müşteri memnuniyet skorunun son yıllarda istikrarlı biçimde arttığını belirten Ölken, “Bugün 100 müşterinin 78’i AXA Türkiye’yi tavsiye ediyor. Bu oran sektöre kıyasla 15 puan daha yüksek. Bunu sağlayan sizlersiniz, acentelerimiz” dedi.

“Gelecek Fakültesi ve genç sigortacılar”

AXA Türkiye’nin eğitim ve insan kaynağı yatırımlarına da değinen Ölken, “Türkiye’nin ilk tescilli sigorta akademisi olan Gelecek Fakültesi aracılığıyla her yıl 40 yeni nesil sigortacı yetiştiriyoruz” dedi.

Ayrıca Türkiye Sigorta Enstitüsü Vakfı ile yürütülen Tam da Sigortacı Olma Zamanı programının bugüne kadar 28 mezun verdiğini belirten Ölken, “Sektörün deneyimli isimleri bu programda mentorluk yapıyor. Bu, sadece AXA’nın değil tüm sektörün geleceğine bir yatırım” diye konuştu.

“Sürdürülebilirlik gündemin merkezinde”

Konuşmasının sonunda iklim değişikliği ve küresel risklere dikkat çeken Ölken, “AXA Grubu’nun her yıl yayımladığı Geleceğin Riskleri Raporu yine aynı gerçeği ortaya koyuyor: iklim değişikliği ve jeopolitik riskler insan hayatını en çok etkileyen iki tehdit. Biz AXA Türkiye olarak bu konuda elimizden gelen çabayı göstereceğiz” dedi ve ekledi: “Toplumun her kesiminde farkındalığı artırmak, üniversitelerden özel sektöre her alanda sürdürülebilirlik mesajını yaymak istiyoruz. Bunun için güçlü değer ortaklarıyla çalışıyoruz. Bu, AXA’nın sadece bir sigorta şirketi değil, bir değişim aktörü olduğunun göstergesi.”

“Gücümüz empati güvencesi”

Ölken, sigorta sektörünün geleceğinde “güven” kadar “empati”nin de belirleyici bir unsur haline geldiğini vurgulayarak “Sigortacılığın temeli artık sadece risk yönetimi değil, insanı anlamak. Biz buna ‘empati güvencesi’ diyoruz” dedi.

Dünyadaki sigortacılık trendlerine değinen Ölken, Cenevre Uluslararası Sigorta ve Reasürans Birliği’nin belirlediği dört temel ilkenin – farkındalık, ulaşılabilirlik, erişilebilirlik ve karşılanabilirlik – sektörün geleceğini şekillendirdiğini belirtti.

“AXA Türkiye olarak, bu küresel vizyonu yerel düzeyde anlamlandırmak amacıyla 500 acentemizle geniş kapsamlı bir araştırma yürüttük. Sonuçlar, acentelerimizin sadece satış kanalı değil, aynı zamanda güvenin ve empati temelli iletişimin elçileri olduğunu ortaya koydu” diyen Ölken, şöyle devam etti: “Dijital zekâsı yüksek, sosyal etkileşime açık, insanı merkezine alan bir acente profiline sahibiz.”

Ölken, bu bulguların ardından AXA Türkiye’nin “güven” kavramını yeniden tanımlayarak “empati güvencesi” anlayışını geliştirdiğini söyledi ve ekledi: “Empati; duygudaşlık, uyumlanma ve karşımızdakini gerçekten anlama becerisidir. Sigortacılığın özü, sadece güven inşa etmek değil, müşteriyi kalpten anlamaktır.”

Bu yaklaşımın somut etkisinin 2025 başında görülmeye başlandığını ifade eden Ölken, “Bir müşterimizin sağlık prim artışıyla ilgili yaptığı geri bildirim, bizi önemli bir karar almaya yöneltti. ‘Tek seferlik hastalıkların hasar frenine alınmaması’ uygulamasını başlattık. Bu küçük ama anlamlı adım, müşteri memnuniyetini artırdı ve çözüm merkezimize gelen taleplerde yüzde 10 azalma sağladı” dedi.

AXA Türkiye’nin bu anlayışı kurum kültürüne yerleştirdiğini belirten Ölken, “Artık empati güvencesi yalnızca bir kavram değil, işimizin her adımında yaşayan bir yaklaşım. Dijital sağlık ürünleri, hibrit tamamlayıcı poliçeler, kontörlü esnaf sigortası ve yapay zekâ destekli medikal değerlendirmeler gibi yeniliklerle bu anlayışı tüm süreçlerimize entegre ediyoruz” diye konuştu.

“Beraber büyümeye kararlıyız”

Ölken, dijital dönüşüm yatırımlarının merkezinde teknolojiyi değil, insanı konumlandırdıklarını belirterek yeni satış destek platformu “Yaver” hakkında bilgi verdi.

“Yaver, satış ekiplerimize verimlilik kazandırmak için geliştirilen bir dijital asistan. Henüz pilot aşamasında olmasına rağmen, yalnızca satış temsilcilerine rapor desteği sağlayarak iki ayda 50 milyon TL’nin üzerinde ek satış gerçekleştirdik. Bu sonuç, teknolojinin doğru kullanıldığında nasıl hızlı değer yarattığını gösteriyor” dedi.

Ölken, aralık ayı itibarıyla Yaver’in tüm acenteler için AXATek ekranlarında aktif hale geleceğini belirterek “Artık tüm kullanıcılar, çapraz satış fırsatlarını anlık olarak görebilecek. 2026’dan itibaren sistem, müşteri davranış ekonomisine dayalı, veriyle çalışan, empati temelli bir yapıya dönüşecek” dedi.

“Amacımız, çapraz satışı bir dayatma olmaktan çıkarıp doğal bir sürecin parçası haline getirmek. Müşteri sadakatini, deneyimini ve güvenini aynı anda artıran bir ekosistem kuruyoruz” ifadelerini kullandı.

Ölken, ayrıca müşterilerin ürün ve hizmet fırsatlarına kolayca erişebileceği yeni bir mobil uygulamanın da geliştirildiğini açıkladı.

“AXA’nın stratejisi dijital satışa kaymak değil, acenteleriyle birlikte büyümek. Bizim için teknoloji, iş ortaklarımızı güçlendiren bir araç. Hasar, fon değişikliği ve sağlık süreçlerinde de aynı anlayışla yeni açılımlar planlıyoruz” açıklamasında bulundu.

“Büyüme acentelerimizin elinde”

Ölken, konuşmasının sonunda sürdürülebilirlik, dayanıklılık ve güven kavramlarını bir kez daha vurgulayarak AXA Türkiye’nin hedeflerini paylaştı: “2024 itibarıyla müşteri başına düşen poliçe sayımız 1,47’den 1,51’e yükseldi. 2026 sonunda bu oranı 1,57’ye çıkarmayı hedefliyoruz. Bu da yaklaşık 250 milyon euro ek satış anlamına geliyor. Bu hedefi gerçekleştirecek olan sizlersiniz, acentelerimiz. Beraber büyümeye kararlıyız. Çünkü gücümüz, acentelerimizle kurduğumuz güven ilişkisinden geliyor” dedi.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER