Sigortalı Yaşam, BES ve Otomatik Katılım Dergisi Şemsiye, Ağustos ayı sayısında yer alan sokak röportajlarını deprem sigortalarına ayırdı. Şemsiye, değişik meslek gruplarından oluşan vatandaşlara “Deprem sigortaları hakkında ne düşünüyorsunuz?” sorusunu yöneltti.
DASK’ın tek başına bir anlamı yok
Sabri Albayrak (52-Emlakçı): Ödediğin pirime göre kapsamı çok düşük. Örneğin, 120 liralık bir DASK poliçesi yaptırdığında sana ödeyeceği bedel 100 bin lirayı geçmiyor. 100 bin liraya bir dairenin ancak iç donanımlarını alırsın. Eğer tapuda satıştan önce ve elektrik sözleşmeleri için zorunlu olmasa DASK’ı çok az insan yaptırır. Dolayısıyla gereksiz bir sigorta. Eğer yanında ev sigortası ve yangın klozu yoksa DASK tek başına bir anlam ifade etmiyor. Ben ev sigortası ile DASK’ı birlikte yaptırıyorum. İkisinin teminatı ancak dairemi karşılıyor.
Zorunlu tutulması hoş değil
Filiz Ökdem (Ev Hanımı): DASK yaptırmaya niye zorunlu tutuluyoruz? Risk benim riskim değil mi? İster sigorta yaptırırım, ister yaptırmam. Devletimiz, bizi DASK’a zorunlu tutacağına DASK’ın ne anlama geldiğini anlatıp bizleri bilinçlendirip, yaptırıp yaptırmamayı da bize bıraksın. Bilinçlenme olduğunda belki de herkes yaptıracak DASK’ı. Hadi, trafikte sigorta zorunluluğunu anlarım. Orada başkasına verdiğimiz zarar karşılanıyor. Oysa DASK, başkasının değil sadece benim evimi ödüyor.
Zorunlu tutulacağına iyi anlatılsın
Fikri Karadeniz (42- Matematik Öğretmeni): Ülkemiz deprem kuşağında… Yaşadığımız 1999 depremi daha dün gibi.
Ölenler, öldü gitti. Kalanlar ise çok sıkıntı çekti. DASK, 1999 senesinden önce zorunlu olsaydı, o yaşadığımız maddi kayıpların hiç olmazsa bir bölümünü geri alabilecektik. İşte vatandaşa bu bilincin verilmesi gerekiyor. Yoksa, zorunlu yapmakla problem çözülmüyor. Zaten toplum olarak yeterince sigorta bilincimiz yok. Sadece arabası olanları yoğun olarak biliyor. Onların da sigorta deyince akıllarına trafik sigortası veya kasko geliyor. Bence DASK, zorunlu tutulacağına iyi anlatılmalı.
Zorunlu olduğu için yaptırdım
Mustafa Ayaz (53- Emekli): Her sene yaptırıyorum. Evimizi de yeniledik. Ve DASK’ı da yeniledik. Ancak DASK’ın evimin değerinin ne kadarını karşılayacağını bilmiyorum. Tamam, DASK zorunlu bir sigorta… Ama içeriğini bilmiyorum ki. Doğal afette veya depremde dairem yıkıldığına, DASK’tan alacağım para bana yeni bir daire aldıracak mı? Yani ben bilinçli olduğum için değil zorunlu olduğum için yaptırdım. Halbuki DASK’ın neden yaptırılması gerektiği topluma detaylı anlatılsa, belki de zorunluluğa gerek kalmadan herkes yaptıracak.
Bir kez yaptırdım, daha yaptırmam
Bülent Yelkanat (41-Restoran İşletmecisi): DASK hakkında son iki senedir bilgim var. İki sene önce yeni bir daire aldığımda tapu çıkarmak ve elektrik sözleşmesi için şarttı DASK yaptırmak. Ben de zorunlu olduğu için yaptırdım. Sonra dairemin değerinin dörtte birini ancak karşılayacağını öğrendim. Bir daha da yaptırmadım. Yaptırmayı da düşünmüyorum. Evet, primi düşük. Gerekirse primi yükseltilsin ama insanın evi depremde yıkıldığında DASK’tan alacağı parayla yeni bir daire alabilsin.