Aegon’un 15 ülkede gerçekleştirdiği Emekliliğe Hazırlık Anketi’ne katılan çoğu mevcut çalışan, emekliliğe öncelikle yarı zamanlı bir işte çalışarak esnek bir şekilde geçmeyi umuyor. Bu oran dünyada yüzde 29 iken Türklerin yüzde 38’i emekliliğe kademeli geçiş planları yapıyor.
Emeklilik ve hayat sigortaları konusunda uzmanlaşmış Hollanda kökenli Aegon, 15 ülkede gerçekleştirdiği Emekliliğe Hazırlık Anketi’nin sonuçlarını açıkladı. Toplam 16 bin kişinin çevrimiçi olarak katıldığı ankete, Türkiye’den de 900 çalışan ve 100 emekli katıldı. Araştırmalarıyla bireylerin finansal geleceklerini planlamalarına yardımcı olmak ve bu alandaki açıklara ışık tutmayı amaçlayan Aegon’un gerçekleştirdiği anket, oldukça çarpıcı sonuçlar sunuyor.
Brezilya, Kanada, Çin, Fransa, Almanya, Macaristan, Hindistan, Japonya, Hollanda, Polonya, İspanya, İsveç, İngiltere, ABD ve Türkiye’den toplam 14 bin 400 çalışan ve bin 600 emeklinin katıldığı anket, kişileri emeklilik planlaması konusunda harekete geçmeye ikna edebilmek için daha basit ve esnek bir emeklilik sistemine ihtiyaç olduğunu ortaya koyuyor. Anket sonuçlarına göre, emeklilik için birikimi teşvik etmenin en iyi yolunun müşteriler için prosedürleri basitleştirmek olduğunu gösteriyor.
Anket sonucunda hazırlanan rapor, finansal planlamanın, bireylerin gelir yetersizliği konusundaki kaygılarına ışık tutmakta kilit faktör olacağına dikkat çekiyor. Ancak çok sayıda kişinin emeklilikleri için uygun halde hazırlandığına değinilen raporda; hükümetlerin, işverenlerin ve emeklilik hizmeti sağlayıcılarının, bu süreci mümkün olduğu kadar basitleştirip birikim için doğru teşvikleri yaratmak suretiyle insanların kendi emekliliklerini planlamalarına fırsat vermek gibi ortak bir sorumlulukları olduğundan bahsediliyor.
Raporda uzun vadeli çözüm olarak, bireylerin daha fazla birikim yapması, hükümetlerin de devletin emeklilik maaş ödemelerini fonlamak için vergileri bir şekilde artırması ve hayatın ileriki aşamalarında çalışma konusuna toplumun bir bütün olarak daha esnek bir bakış açısıyla yaklaşması gösteriliyor. Araştırma, insanların hâlâ emekliliğe hazırlanmak için yeterli çalışma içinde olmadığını ortaya koyuyor. Hayatın gündelik talepleriyle ve dikkat dağıtıcı unsurlarıyla karşı karşıya olan çoğu insan için, uzun vadeli düşünmeye, planlamaya ve eyleme geçmeye çalışmanın çok zor olabileceğini bilen Aegon, bu zorluğu ortadan kaldırıyor.
Birikim oranını artırmak için basit dört adım
Araştırmaya katılanların yüzde 21’i yatırım araçları daha basit ve anlaşılır olursa daha fazla birikim yapabileceklerini ifade ediyor. Aynı zamanda yüzde 24’ü birikimlerini kolayca izleyip yönetebilecekleri ürünler görmek istiyor. Katılımcıların yüzde 20’si, emeklilik birikimleriyle ilgili bilgilere daha sık erişim sağlanmasının onları daha fazla birikime teşvik edeceğini söylerken, yüzde 17’si de kişiselleştirilmiş tavsiyeler dâhil profesyonel finansal danışmanlığa erişim istiyor.
Yapılan anket, katılımcıların emeklilik dönemine dair farklı algıları olduğunu ortaya koyuyor. Katılımcıların yüzde 46’sı emekliliği hayatın keyfini çıkaracakları bir dönem olarak görüyor. Ankete Türkiye’den katılanların yüzde 45’i de bu görüşü paylaşıyor. Katılımcıların yüzde 41’si ise emeklilikten özgür olmayı anlıyor. Bu görüşe katılan Türkler yüzde 32 oranında.
Ankete katılan çalışanların yüzde 44’ünün emeklilik dönemleri için belirlediği bir stratejisi varken, bir emeklilik planı olanların oranıysa sadece yüzde 12. Yüzde 40’lık bir kesimin ise emeklilik dönemleri için hiçbir plan yapmadığı görülüyor. Anket sonuçlarında Türkiye, her ne kadar 15 ülkenin ortalamasının üzerinde olsa da ülkemizde de emeklilik planlaması alanında gelişme kaydedilmesi gerektiğini ortaya koyuyor. Türkiye’de çalışanların yüzde 61’inin bir stratejileri varken, sadece yüzde 13’ünün yazılı bir emeklilik stratejileri olduğu görülüyor. Ankete katılanların yüzde 36’sının ise herhangi stratejisi yok.
Hükümetler ve işverenlerin birlikte hareket etmesi isteniyor
Aegon’un anketi, çoğu mevcut çalışanın emekliliğe bir tür kademeli geçiş yapmayı umduğunu ortaya koyuyor. Çalışan katılımcıların yüzde 29’u işi tamamen bırakmadan önce yarı zamanlı bir işe geçeceğini söylerken, yüzde 17’si de yarı zamanlı bir işe geçip emekli olduktan sonra bile çalışmaya devam etmeyi planlıyor. Katılımcıların sadece yüzde 32’si emeklilik yaşında çalışmayı tamamen bırakmayı düşünüyor.
Emekliliğe esnek bir şekilde geçme isteği Türkiye’de de giderek artıyor. Ülkemizde emeklilik yaşı geldiğinde çalışmayı bırakmayı planlayanların oranı yüzde 35. Yüzde 38’lik bir kesim ise işi bırakıp emekliliğe tamamen geçmek yerine yarı zamanlı ya da dönemsel sözleşmeli bir işte çalışmak istediğini söylüyor. Emekli olduktan sonra mevcut çalışma şartlarında bir değişiklik olmadan çalışmayı bekleyenlerin oranıysa yüzde 16.
Raporda, hükümetler ve işverenlerin, uzun vadeli birikime ve yatırıma yönelik basit ve güvenli kanallar sunmak, birikimin önündeki engelleri kaldırmak, danışmanlığı ve rehberliği geliştirmek ve insanları kendi mali işlerinin direksiyonuna geçirecek olan emekliliğin daha esnek bir süreç haline gelmesi için çalışacak olanlarla birlikte hareket etmek konusunda daha istekli olması gerektiğinin önemine değiniliyor.
Çalışanlar, işverenleri göreve çağırıyor
Anketin ortaya çıkardığı bulgular, işverenlerin esnek emekliliği desteklemek için daha fazlasını yapması gerektiğini ortaya koyuyor. Emekliliğe esnek bir şekilde geçiş yapmaya yönelik gelişen bu eğilime rağmen, çoğu işveren, çalışanlarına ilerleyen yaşlarda daha rahat çalışma şartları sağlamak için henüz uygun seçenekler sunmuyor. Ankete katılan çalışanlar, işverenlerinin kendilerini emeklilik dönemlerine hazırlamak için daha fazla çaba harcamasını istiyor.
Raporda işverenlerin çift şapkalı bir rolü olduğu belirtiliyor. İşverenler, bir yanda işyeri emeklilik planları ve başka işyeri birikim ürünleri yoluyla finansal destek verirken, diğer yanda da emeklilik planlama araçları ya da işyeri finansal danışmanlığı ile hizmet sunuyor. Anket sonuçlarına göre çalışanların yüzde 63’ü, işyeri emeklilik planının otomatik olmasının çok cazip olduğunu söylüyor. Ortalama çalışanlar, otomatik kesinti yapan bir emeklilik planına maaşlarının yüzde 6’sı oranında bir katkı yapmayı hedeflerken, işverenlerinin de yüzde 8 oranında katkıda bulunmasının makul olduğunu ifade ediyor.
Anketin sonuçlarına göre düzenlenen rapor, 60’lı yaşlarında çalışmaya devam eden çoğu çalışan için aynı mesleği sürdürmek söz konusu olamayacağı için, çalışanların pozisyonlarını veya çalıştıkları sektörleri değiştirmeleri gerekebileceğine dikkat çekiyor. Transfer, yeniden eğitim ve beceri kazanma işlemlerinin başarılı bir şekilde gerçekleştiğinden emin olunmasının önemli bir adım olacağı belirtiliyor. Bireylerin emeklilik dönemlerinde de finansal ihtiyaçları olduğunu vurgulayan rapor, ilerideki yaşam için hazırlanma düzeyinin geliştirilmesi gerektiğinin altını çiziyor.
Emeklilik modelleri daha sürdürülebilir olmalı
Emekliliğin fonlanmasının, 21. yüzyılda dünyanın karşılaştığı en büyük ekonomik ve sosyal zorluklardan biri olduğuna dikkat çeken Aegon, eski emeklilik modellerinin giderek daha sürdürülebilir başka bir modele doğru dönüşmesi gerekeceğini belirtiyor. Bireylerin kendi emekliliklerini ve planlarını fonlamak konusunda daha büyük bir rol üstlenmesi gerektiğine değinilen raporda, hükümetlere ve işverenlere de uzun vadeli birikime ve yatırıma yönelik daha basit ve güvenli kanallar sunma görevi düştüğü belirtiliyor.
Aegon CEE Yönetim Kurulu Üyesi ve Aegon Türkiye CEO’su Uğur Tozşekerli, en doğru tavsiyeyi üretebilmek için beklentileri anlamanın önemine vurgu yaparak, “Aegon bugüne kadar olduğu gibi yarınlar için en doğru ürün ve servisleri geliştirmeye devam edecek” dedi.
Emeklilik ve hayat sigortalarında birikim temasının vurgulanmasının altını çizen Tozşekerli, bu tip uluslararası çalışmalarda Türkiye’nin de bulunmasına ve küresel ölçekteki stratejinin dinamiklerine katkıda bulunmaya önem verdiklerini aktardı. Tozşekerli, son olarak, önümüzdeki yıllarda bu çalışmaları yerel bazlı yapılacak araştırmalarla destekleyeceklerini ve kamuoyuyla paylaşacaklarını ekledi.