Trafik sigortasındaki arz sorununu ortadan kaldırmak için SEDDK tarafından hayata geçirilecek olan ve hazırlıkları tam gaz eden Trafik Operasyon Merkezi, sektörün gündeminde… Sektör temsilcilerine göre Trafik Operasyon Merkezi, sorunlara çözüm olabilir ancak eksik tarafları ile doğmazsa…
SİGORTAMEDYA ÖZEL
Sigorta sektörü, trafik sigortasında yaşanan sorunları kökten çözmek için kurulacak olan Trafik Operasyon Merkezi’nin işleyişinin nasıl olması gerektiğini tartışıyor. Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) Başkanı Mehmet Akif Eroğlu, geçtiğimiz günlerde trafik sigortalarındaki arz sorununu çözmek için Trafik Operasyon Merkezi kurulacağını açıklamıştı. Eroğlu, “Müşteri acenteye geldi, sigortası yapılırsa sorun yok; yapılmazsa, acente, müşterinin talebini Trafik Operasyon Merkezi’ne atacak. Böylece 27 sigorta şirketi tarafından görülecek. Sigorta şirketleri, teklif verip vermemekte serbest olacak” demişti. Sektör temsilcilerine göre Trafik Operasyon Merkezi, sorunlara çözüm olabilir ancak eksik tarafları ile doğmazsa…
İşin denklemine bakıldığında formülün bir yanında eksiklik var
“Dijital platformlar, sosyal medya platformları derken trafik sigortaları için de acentelere yönelik tüm şirketlerden hizmet alınabilecek bir platform oluşturulması gündemde” diyen Anadolu Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Fatih Gören, Linkedin’de yaptığı paylaşımda Alp Dağları’ndan fillerle ordusunu geçiren Kartacalı Hannibal’in “Yeni bir yol bulacağız ya da yeni bir yol açacağız” sözüne gönderme yaparak şunları yazdı: “SEDDK trafikte acente kanadından gelen talepleri de dikkate alarak yeni bir yol olarak platformu gündemine aldı. Böylece acenteler istediği şirketten poliçe kesebilecek, hiçbir şirketin almak istemediği işler havuza gidecek, sigortalı da acentesine gittiğinde zahmetsizce en uygun fiyattan trafik poliçesine ulaşabilecek. Buraya kadar her şey güzel gözüküyor ancak işin denklemine bakıldığında formülün bir yanında eksiklik var. Sonuçta zararlı olduğu için sigorta şirketlerinin yazmak istemediği fiyattan havuza giden poliçelerin zararı günün sonunda yine sigorta şirketleri tarafından ödenecek. Havuzun özelliği primleri tüm sektöre tekrar riskle beraber dağıtması. Havuz büyüdükçe şirketlerin üstlendikleri “toksik prim yükü” bir noktada sermayelerini eritmeye devam edecek. Bu yüzden havuzda oluşacak zararın bir mantıkla devlet tarafından sübvanse edileceği mekanizmanın yaratılması da gerekli gözüküyor. Diğer yandan dijitalleşmenin aracıları ortadan kaldırdığı, fiyatların karşılaştırılabilir olduğu bu tür standart bir üründe oluşturulacak B2B işleyecek platformun ilerde gelen taleplerle B2C’ye çevrilmesi ihtimali de herhalde düşünülmüştür. Mesela tüketici dernekleri yarın öbür gün trafik primleri çok yüksek vatandaş da bu platforma girebilsin, kendi istediği şekilde en uygun şirketi seçebilsin derse ne olacak, o zaman acentelerin lehine gibi görünen bu platform acentelere çok ciddi bir tehdit oluşturmayacak mı diye de sormak lazım…”
Havuzun da bir kısmının serbest rekabete açılması gerekiyor
Hepiyi Sigorta Teknik ve Hasardan Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ali Doğdu, “Gerçekten bir müşteri hiçbir yerde bir şey bulamıyorsa o takdirde havuza gitmeli. Havuzun da bir kısmının artık serbest rekabete açılması gerektiğini düşünüyorum. Serbest rekabet bir noktada buluşturuyor. Her sigorta şirketi kâr etmek amacıyla kuruluyor. Bizler özel şirketiz. Trafik sigortası kamu yararına bir poliçe. Burada da elverdiğince desteklemek istiyoruz. Fakat bunun yaptırımlarla sigorta şirketlerinin üzerine gidilerek çözülmeye çalışılması çözüm sağlamıyor. Hep bir kaçınma durumu oluyor. Aslında kaçınmanın nedeni kârsızlık. Belli amaçlarda hareket edilebilse, belli noktalarda genel kurallar doğru çalışabilse sorun olmayacak. İyi sürücünün kötü sürücüden daha net bir şekilde ayrılmaya başlaması bunun çözümlerinden biri. Serbest tarife yapılabilse bir süre sonra oturacak. Havuzun da sadece gerçekten hiç kimsenin yapmak istemediği bir segment ya da segmentler varsa onlar için oluşturulması gerektiğini düşünüyoruz. Havuzu devlet de yönetebilir ama özel sektörün bunu yönetmesini istiyorsak da serbest rekabeti mümkün kılmamız lazım diye düşünüyorum” açıklamasını yaptı.
Operasyon merkezinde illa ki arz, talep dengelenecek
SEDDK Başkanı Mehmet Akif Eroğlu, geçtiğimiz günlerde yaptığı açıklamada hazırlıkları devam eden Trafik Operasyon Merkezi ile ilgili şu detayları vermişti: “Trafik sigortalarındaki arz sorununu çözmek için Trafik Operasyon Merkezi’ni kuruyoruz. Bir poliçe üretmek için sisteme bilgi girilecek şirketlerin teklif girmesi beklenecek. Şirketler üzerindeki poliçe kesme zorunluluğunu kaldırıyoruz. Talep edenin bilgileri 27 trafik kesen şirket tarafından görülecek. Şirket teklif girmezse bir önceki sigorta şirketi üzerinden havuza atılacak. Havuzdan poliçeleştirilecek. Acente vakit kaybetmemiş olacak 5 dk içerisinde poliçe hazırlanmış olacak. Altyapımız hazır, SBM üç aydır çalışıyor. Şu anda kontrol sigorta şirketinde değil. Ekranı açtığı zaman poliçe akıyor. O yüzden korkup, kapatıyor. Acente zaman kaybediyor, sigortalı memnun olmuyor, bizim de başımız ağrıyor. Trafik Operasyon Merkezi ile kontrolü sigorta şirketlerine vermek istiyorum. Bu platforma teklif geldiğinde sigorta şirketlerinin zorunlu olarak teklif vermesini kaldırıyorum. Trafik sigortası bu manada artık zorunlu değil. Müşteri acenteye geldi, sigortası yapılırsa sorun yok; yapılmazsa, acente, müşterinin talebini Trafik Operasyon Merkezi’ne atacak. Böylece 27 sigorta şirketi tarafından görülecek. Sigorta şirketleri, teklif verip vermemekte serbest olacak. Günde 100 bin tane poliçe üretiliyor. Günün sonunda bu poliçeler üretiliyor, poliçesi olmayan kimse yok sistemde. Her sigorta şirketi trafik üretmek ister, hepsinin kotası var, hepsinin kontenjanı var, hepsinin bir hedefi var. Operasyon merkezinde illa ki, arz, talep dengelenecek.”