2021 yılında yaşanan doğal afetler ve dünya genelinde yaşanan ekonomik dalgalanmalar nedeniyle sigortanın sigortası olarak kabul edilen reasürans görüşmeleri de çok çetin geçiyor. Dev reasürans şirketlerinin fiyatlarını artırmaları sigorta fiyatlarını da olumsuz etkileyecek. Aksigorta Genel Müdür Yardımcısı Tolga Tezbaşaran, “Tüm yaşananlar reasürans görüşmelerine de yansıyor” dedi.
Tüm dünya iki yıldır pandeminin hem sağlık hem de ekonomi üzerindeki etkileri ile uğraşıyor. Bir yandan artan riskler, diğer yandan ekonomik anlamda yaşanan sıkıntılı süreç sigorta sektörünü de yakından etkiliyor. Yıl sonunun yaklaşması ile birlikte tüketiciler için sigorta yenilemeleri ve teminatların güncellenmesi özellikle eksik sigorta riskleri için ayrı bir önem taşıyor. Sektörde yıl sonu ile birlikte dikkat çeken diğer bir gelişme ise reasürans görüşmeleri. Özellikle ekonomi yaşanan çalkantılı süreç sigorta şirketlerinin reasürans görüşmelerine de yansıyor. YouTube’dan yayın yapan Sigorta Ekranı’nda Sigortamedya Genel Yayın Yönetmeni Can Kantar’a konuk olan Aksigorta Genel Müdür Yardımcısı Tolga Tezbaşaran, pandemi etkilerinin devam ettiği 2021 yılında yaşanan doğal afetlerden sanal risklere, değişen tüketici algısından sigorta ürünlerine, dijitalleşmenin sektördeki yansımalarından acentelere kadar pek çok konuda önemli bilgiler verdi. 2021 yılının bilinmezlikler içinde başladığını söyleyen Tezbaşaran, pandemi ile ilgili soru işaretlerinin devam ettiğini belirterek iş yapanlar ve tüketicilerin bu durumdan etkilendiğini söyledi. Tezbaşaran, 2021 yılında yaşanan doğal afetlerle, dünya genelinde ve Türkiye özelinde yaşanan ekonomik dalgalanmalara değinerek, “İçinde bulunduğumuz konu sadece pandemiyle açıklanamayacak kadar kompleks hale geldi. Tüm bu yaşananlar reasürans görüşmelerine de yansıyor. Tüketicinin riskle ilgili algısı eskisi kadar kalıplaşmış ve sabit değil” dedi.
Güncellemeler çok önemli
Temmuz ayından sonra tüketim oranlarının yükseldiğine dikkat çeken Tezbaşaran, özellikle hasar tarafında sigortayla temasın arttığını belirterek bunun da yenilemelere olumlu yansıdığını belirtti. Tezbaşaran, yüksek enflasyon ve kur artışlarının olduğu bir dönemde bir yıl önce yapılmış poliçede yazan sigorta bedelinin güncelliğini yitirdiğini de söyledi. Programda acentelere söz konusu bedelleri güncellemelerini tavsiye eden Tezbaşaran, olası bir hasarda bu durumun sıkıntı yaratabileceğini vurguladı.
Sadece yenilenmek yetmez
Tezbaşaran, acente ve müşterilerin menfaati adına devam eden poliçede teminat eksikse, teminat tutarlarında ya da içeriklerde sorun varsa bununla ilgili gerekli düzeltmelerin yapılmasının önemli olduğunu söyledi. Tezbaşaran, “Sigorta sektörünü anlamak için günlük yaşamı, ekonomik ve toplumsal dengelerle iklimsel değişimleri anlamanın önemli olduğunu belirterek, “Sigorta işi 30 yıl önce bizim oynadığımız küçük alandan bütün endüstrilerin dahil olduğu bir dünyaya doğru gidiyor” dedi.
Toplumun sigorta algısı arttı
Pandeminin sağlık sigortasıyla ilgili algıyı değiştirdiğini ve sigorta talebini olumlu yönde etkilediğini belirten Tezbaşaran, tamamlayıcı sağlık sigortalarına yoğun talep olduğunu söyledi. Tüketicilerin eskiye oranla özellikle online olarak sigorta ile ilgili daha çok araştırma yaptıklarını belirten Tezbaşaran, ürün fiyatlarından çok içerik araştırıldığını söyledi.
Dijitalleşme tehdit değil fırsat
Dijitalleşmenin acentelerin temel ihtiyaçlarını karşılayan ana değişimlerden bir tanesi olduğunu vurgu yapan Tezbaşaran, “Buna tehdit değil de fırsat tarafından bakmak lazım” dedi. Tezbaşaran, sigorta sektörünün büyümesinin giderlerin büyümesini finanse edecek kadar komisyon büyümesi yaratmadığını ifade ederek acentelerin daha fazla satış yapacak bir dünya yaratması gerektiğinden bahsetti. Müşterilere hizmet verirken dijital imkânlardan yararlanarak onlarla temas kurmanın, onların sorularına cevap vermeye zaman ayırmanın ve müşterilerle potansiyel risklerine yönelik ürün satmak için görüşmenin, acentelerin yeni rolü haline geldiğini söyleyen Tezbaşaran, “Önemli olan acentelerimizin bize potansiyel risklerle ilgili çözüm sunmaları” dedi.
Acenteleri yeni dünyaya hazırlamak gerek
Acentelerin yeni düzene kendilerini hazırlamaları gerektiğini belirten Tezbaşaran, “Sigorta şirketinden beklenen, acentelerine ürün konusunda eğitim vermek. Biz bunu zaten yapıyoruz ama biz acenteleri yeni dünyaya hazırlayacak eğitimler tanımladık. Pandemi öncesinde dijital dünyada satıştan yeni regülatif dünyaya hazırlığa kadar her şeyi kapsayan eğitim setleri hazırladık. Her eğitimde binin üzerinde katılımı gördük” dedi.
Tezbaşaran, sektörün büyümesi için acentelerin harekete geçmesinin önemine değinerek sektördeki tüm acentelere açık bir eğitim dünyası yaratma isteğiyle Aksigorta’nın akademik yapısını kurduklarını belirtti ve ekledi: “Acentelerin işlerini geliştirmeleri ve yenidünyaya adapte olmalarını sağlayacak bir eğitim programımız var. Tüm acenteler dâhil olabiliyor. Amacımız sigortacılığın bu büyüme trendine acentelerin ayak uydurması.”
Sektörün en bereketli dönemi başladı
Sektörde mübarek üç aylar dönemine girdiklerini belirten Tezbaşaran, bu dönemde tüm sigorta şirketlerinin acenteler için teşvik edici kampanyaları olduğuna değindi. Tezbaşaran, acentelerin yapılan her işten ekstra bir kazanç imkânı olduğunu söyleyerek bu dönemin kazançlarını artırmak açısından çok doğru bir zaman olduğunu vurguladı.
Tamamlayıcı sağlık sigortası kritik bir ürün
Tezbaşaran, programda, sağlık sigortalarının son yıllarda yaşadığı gelişmelere dikkat çekerek, şunları söyledi: “Sağlık neredeyse bir trafik poliçesi haline gelmiş durumda. Bütün acentelerin portföyünde var ve bu ürün seti tamamlayıcı sağlıktan oluşuyor. TSS, sağlık sigortalarıyla ilgili üst seviyedeki gelir kümesine hitap eder imajını kırmış durumda. Sağlık ulaşılabilir hale geldi. Primleri normal poliçelere göre daha düşük seviyelerde ama özel hastanelerde çalışıyor. SGK’nın üstündeki farkı tamamlıyor. Bu nedenle toplumun geniş bir kesiminin özel hastane ile tanışmasını ve oradaki sistemi ve tıbbi konforu kullanmasını sağladı. TSS alan müşteriler belli bir dönem sonra ÖSS’ye geçmek isteyecekler. TSS’nin doğru bir yayılımı var, geniş kitlelere hitap ediyor, tüketiciye bütün acenteler tarafından ulaştırılıyor ve Türkiye’de neredeyse bütün hastaneler tarafından da servis veriliyor. Bu yüzden gelecek için çok kritik ve önemli bir ürün olduğunu söyleyebiliriz.”
Sağlıkla ilgili planlarımız büyük
Sağlık poliçelerinin sadece bir sigorta poliçesi olmanın ötesinde sağlıkla ilgili bir koruyucu dünyanın tam ortasında duracağına inandıklarını belirten Tezbaşaran, sağlığı ana gelişim alanlarından birisi olarak tanımladıklarını ve bunu sadece sigorta ürünü ile sınırlamayacaklarını belirtti. Tezbaşaran, sağlığın geniş bir çeperde herkesin ihtiyacına cevap veren alternatif bir hizmet ağı olarak sunulması konusunda kararlı olduklarını söyleyerek sağlıkla ilgili büyük planları olduğunu açıkladı.
Tezbaşaran, Türkiye’de sağlık sigortalı 1.8 milyon insan olduğuna değinerek hala tamamlayıcı sağlık sigortasına talep olduğunu belirtti ve ekledi: “Acenteler bugüne bakmasınlar. Çünkü sigorta işi çok uzun süreli bir iş. Satın alma gücü bazı kümelerdeki müşteriler için var ve bu küçümsenmeyecek bir rakam” dedi.
Farklı ihtiyaçlara farklı ürünler çıkardık
Sigorta ürünleri Pati poliçesi ilgili bilgiler veren Tezbaşaran, amaçlarının sadece ürün satmak değil toplumsal farkındalığını da artırmak olduğunu söyledi. Haytap’la işbirliği içinde olduklarını belirten Tezbaşaran, “Hayvanlarla ilgili yaptığımız aksiyonlar çok kıymetli ve önemli” dedi.
Tezbaşaran, dijital dünyanın risklerine karşı aktif ürünleri olduğunu söyleyerek “Özellikle siber güvenlik poliçemiz bireyselden küçük orta işletme ve ticari işletmeler için kritik ve önemli. Bence riskin en büyüğü onlarda. Hem acenteler hem de müşteriler siber ürünleri dikkate almalı. Dijital riskler için olan poliçeler burada çok kritik ve önemli bir rol oynuyor” dedi.
Hem sigorta sektörünün hem de sigorta şirketlerinin artık kalıpların dışında düşünmeye çalıştığını belirten Tezbaşaran, riskli tüketiciler için çözüm arayışında olduklarını ve bu ürünlerde gelişmelerin yakın zamanda görüleceğini söyledi.
Doğru müşteri için doğru fiyat vermeye çalışıyoruz
Doğru müşteri için doğru fiyat peşinde olduklarına dikkat çeken Tezbaşaran, “Elimizdeki bütün verileri şu an sahip olduğumuz bütün veri işleme yetkinlikleri ile işleyerek herkes için doğru fiyatı vermeye çalışıyoruz. Görüyoruz ki gerçekten doğru fiyat dediğimiz kavram bir süre sonra piyasada kabul görüyor, piyasanın standardı haline gelmeye başlıyor. Amacımız rekabetçi diye nitelendirdiğimiz piyasadaki düşük fiyatları vermek değil, verdiğimiz fiyatları doğru fiyat olduğu için veriyoruz” dedi.