Reuters Institute ve Oxford Üniversitesi tarafından her sene yapılan bir araştırma vardır. Bu araştırmanın Türkiye bölümünde, Nic Newman imzalı rapora göre (https://www.digitalnewsreport.org/survey/2020/turkey-2020/) Türkiye’de takip edilen haberlerin yüzde 57’si sosyal medya kaynaklarında paylaşılıyor. Ayrıca bu haberlerin yüzde 51’ine de güveniliyor. Aynı çalışmada, çeşitli sosyal medya kaynaklarının haber amaçlı kullanım yüzdeleri de var. Sıralamaya bakarsak birinci sırada Facebook’u (FB) görüyoruz. Sonrasında sırayla YouTube, Instagram, Whatsapp, Twitter, Facebook Messenger (FBM) geliyor. En fazla haber amaçlı kullanım oranı yüzde 49 (FB) ve en azı da yüzde 10 (FBM)
Erhan Ayberk
Z kuşağı haberi Instagram’dan alıyor
Tabi kendi kişisel gözlemlerimi ve sorgulamalarımı da olaya dahil etmeliyim. Mesela Z kuşağı denen gençlerin neredeyse tamamı haberi Instagram’dan alıyorlar. Aslında bu gözlemim, bana oldum olası çok ilginç geliyor; çünkü bildiğiniz gibi Instagram’da paylaşımlar görsel olmak zorunda…Belki bir iki küçük cümlecik, altına ilave ediliyor ama nihayetinde, haberin görsel yoldan alımı ve kullanımı konusunda gençler ciddi bir zihinsel gelişim ve dönüşüm sağlamış durumda.
Şunu demek istiyorum… Size ancak, hikâyesi ile beraber paylaşıldığında anlamlandırabileceğiniz görseller, Z kuşağında daha görülür görülmez zihinlerde hikâyesine kavuşarak algılanıyor. Size sıradan gelen ve gördükten sonra geçip gideceğiniz bir görseli, bir bakıyorsunuz ki gençler peş peşe paylaşmaya başlamış. Araştırdığınızda, altından büyük ve çarpıcı hikâyeler çıkıyor. Meğerse kullanılan her rengin ve kareye giren her objenin bir anlamı varmış ve siz yazılı hikâyesi olmadığı için bunları atlamışsınız.
Dönelim konumuza, Sosyal Medyanın insanların hayatında artık çok önemli bir yer tuttuğunu; alınan her kararda belirleyici olduğunu; marka krizlerinin yaşanması en muhtemel alanlar olduğunu göz ardı etmemek gerekiyor. Birçok örnek var çevremizde… Basit bir süt tankında işçilerin banyo yapması olayı, bir markaya büyük zararlar verdirebiliyor. Aslında düşününce elbette hiç de basit değil; sadece işçilerin bu videoyu paylaşmada bir sakınca görmemesi ve bir tane cep telefonu ile dev kriz dalgalarının yaratılması süreci çok basit ilerliyor. Basitten kasıt o…
O halde sosyal medyaya hak ettiği önemi vermeyen işletmeler, çok büyük bir riski üzerlerinde taşıyor olacaklardır.
Sosyal medya yöneticisi istihdam edilmeli
Yapılması gereken şey şudur: Öncelikle ‘Sosyal Medya Yöneticisi’ istihdam etmek zorundasınız. Birçok becerisinin bir arada bulunması ve en önemlisi genel kültürünün gerçekten çok iyi olması gerekmektedir. Sosyal medya yönetimi çok ciddi manada entelektüellik gerektirir. Bu çalışanı kurumsal iletişim departmanı altında ayrı birim olarak da çalıştırabilirsiniz. Ya da, hepsinin bağlı olduğu bir direktör altında bağımsız da çalışabilir. Çünkü, işlevi kurumsal iletişim ile birebir örtüşmeyebilir. Mesela, aynı zamanda bir ürün geliştiricisi de olmak durumunda kalabilir. Sosyal medya kullanıcılarının da katılımıyla ürün geliştirebilmelidir. Bu fonksiyonu bakımından pazarlama departmanı altında bile çalıştıran örnekler vardır; ancak orada da kurumsal kaygılar yeterince gözetilmeyebilir. En doğrusu bir çatı direktörlük altında bağımsız bir bölüm gibi çalışmasıdır.
Eğer hala böyle bir organizasyonunuz yoksa, elinizi çabuk tutmanızı tavsiye ederim.
