21 Kasım 2024, Perşembe
spot_img

TSB Başkanı Atilla Benli: Devletin yükünü hafifletiyoruz

Türkiye’de sigorta sektörünün çatı kuruluşu Türkiye Sigorta Birliği’nin genel kurul toplantısı yapıldı. Genel kurulda konuşmacılar sigorta sektörün finansman yaratmadaki potansiyeline dikkat çekildi. Çevrimiçi olarak düzenlenen Genel Kurul’da konuşan TSB Başkanı Atilla Benli, “Sektörümüz adeta bir risk havuzu oluşturarak koruma sağlıyor, işletme ve kişilere güvence sunarken aynı zamanda da devletin yükünü hafifletiyoruz” dedi.

SİGORTAMEDYA ÖZEL

Türkiye’de sigorta sektörünün çatı kuruluşu Türkiye Sigorta Birliği (TSB), sigortacılık alanındaki performansını ve hedeflerini Genel Kurul Toplantısı ile masaya yatırdı. Türkiye Sigorta Birliği Genel Kurul Toplantısı çevrim içi olarak iki oturumda yapıldı. Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’ın da video yayını ile konuşma yaptığı ilk oturumda ayrıca, TSB Yönetim Kurulu Başkanı Atilla Benli ve SEDDK Başkanı Türker Gürsoy sigorta ve emeklilik sektörünün potansiyeline ilişkin değerlendirmelerde bulundular. Konuşmasında sigorta sektörünün düzenleyici rolü sayesinde, sektörler ve bireyler arasında risk bilincini artırdığına vurgu yapan TSB Yönetim Kurulu Başkanı Atilla Benli, “Aynı zamanda risklere karşı koruyucu önlem almayı da teşvik diyor. Adeta, bir risk havuzu oluşturarak koruma sağlıyor, işletme ve kişilere güvence sağlarken devletin de yükünü hafifletiyoruz” dedi.

Sektör geçen yıl 261 milyar lira fon yarattı

2020’de sektörün 261,5 milyar TL fon yaratabilme kapasitesine sahip olduğunu söyleyen Benli, sağlanan potansiyel ile ülkenin uzun vadeli finansman ihtiyacına da katkı sağladıklarını belirtti. Benli, “Sektörümüzün fon yaratabilme kapasitesinin yanında ülkemize çektiği doğrudan yabancı sermaye tutarı da 8,3 milyar doları buldu. Bu noktada 65 üye kuruluşumuzdan 41’inin uluslararası sermaye barındırdığı vurgulamakta yarar görüyorum. BES ve OKS sayesinde oluşturduğumuz 183,2 milyar TL’ye yaklaşan fon büyüklüğünü ve 12,7 milyon kişiyi bulan katılımcı sayısının altını bir kez daha çiziyorum. Önümüzdeki süreçte fon büyüklüğünü ve katılımcı sayılarını çok daha yukarılara çekmek için çalışacağız” dedi.

2020’de 44 milyar lira tazminat ödedik

Sektörün üstlendiği tazminat miktarının 2020 yılında 44 milyar TL’ye ulaştığına da dikkat çeken Benli, şu bilgileri verdi: “Büyüme grafiğindeki ivmeye dikkatinizi çekerim. Bildiğiniz gibi, 2020 Kovid-19 salgınının yanında doğal afetlerin de yaşandığı bir yıl oldu. Önce 24 Ocak’ta Malatya ve Elazığ’da, ardından da 30 Ekim’de İzmir’de yaşanan depremler sonucu toplam 717 milyon TL tazminat ödemesi gerçekleştirerek yaraların sarılması için seferber olduk. Yine 2020 yılında hayat sigortaları için 425 milyon TL ve sağlık sigortaları için 138 milyon TL olmak üzere toplamda 563 milyon TL ödeme yapılmasını sağladık.

Bugün itibariyle ise bu rakamlar hayat sigortaları için 745 milyon TL’ye, sağlık sigortaları içinse 292 milyon TL’ye ulaştı. Yayımladığımız tavsiye kararlarıyla poliçelere ek süre sağlamanın yanı sıra ödeme kolaylığı ile ilgili tavsiyelerde bulunarak toplamda 400 milyon TL ek katkı oluşmasını sağladık. Tüm bunların toplamı olarak, deprem ve pandemi kaynaklı olarak vatandaşlarımıza 2020 yılında sağladığımız destek 1 milyar 680 milyon TL oldu. Bugün itibariyle bu rakamın 2 milyar 154 milyon TL’ye ulaştığı bilgisini paylaşmak isterim.”

Kamu ve sektör arasındaki sinerjiyi güçlendirecek projeler hazırladık

Birlik olarak kamu otoritesi ve sektör arasındaki etkin iletişim ve sinerjiyi güçlendirecek projeler hazırladıklarını belirten Benli, şöyle devam etti: “GSYİH içinde sektörümüzün payı %4,53 seviyelerinde olsa da uzun vadeli kaynaklara ihtiyaç duyan Türkiye ekonomisine gerekli katkıyı uygun vade ile sağlayabilecek potansiyele sahibiz.  Genel olarak sigortacılığın önemine ilişkin yaptığımız katkılar, hayat dışı sigortalarda yürüttüğümüz faaliyetler, BES ve hayat sigortalarında, bilhassa 18 yaş altının BES’e dâhil olabilmesi gibi konularda yaptığımız çalışmalarla sektörümüzün büyüme fırsatlarını hayata geçirme noktasında Birlik olarak etkin rol oynadık.”

Yılsonunda prim üretiminde 100 milyar lirayı aşarız

Sektörün 2020 yılsonu itibarıyla 307,8 milyar TL aktif büyüklüğe eriştiğine vurgu yapan Benli, “Hayat ve hayat dışı sigortalarda 2020 yılında prim üretimi bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 19,3 artış göstererek 82,6 milyar TL oldu. 2021 yılına da kötü başlamadık; tüm zor koşullara rağmen ilk 4 ayda yaklaşık 33 milyar TL üretim rakamını yakalamış olmamız önemli. Yılsonunda prim üretiminde sektör olarak 100 milyar TL’yi aşacağımızı tahmin ediyoruz. 31 Mayıs 2021 itibariyle bireysel emeklilik ve otomatik katılım sistemlerinde katılımcı sayıları toplamda 12,7 milyon kişiyi bulurken, fon büyüklüğü ise 183,2 milyar TL’ye ulaştı. Sektörümüzün aktif büyüklüğünün ötesinde iktisadi faaliyetler için sağladığı, GSYİH’nin 30 katı hacmindeki 129,3 trilyon TL teminat tutarı ile ülkemizin sürdürülebilir büyümesine önemli katkılar oluşturuyor” diye konuştu.

“Primlerin ve yıllık katkı paylarının 2018 yılındaki yaklaşık 70 milyar TL seviyesinden, 350 milyar TL seviyesine taşımak, sigorta ve emeklilik sektörü penetrasyonunu %4,5 seviyelerine çıkarmak ortak çabalarımızla mümkün olabilir” diyen Benli, Kovid-19 salgını süresince ortaya konulan kararlılığın hedeflere ulaşabilecek güce sahip olunduğunun ispatı olduğunu söyledi.

Trafik artık sektörün ana gündem maddesi olmayacak

Sigorta sektörünün her geçen gün hızla geliştiğine dikkat çeken SEDDK Başkanı Türker Gürsoy, “SEDDK olarak sigortalıların korunması, finansal istikrara en üst düzeyde katkı sağlamak ve piyasa düzenini tesis etmek üzere üç amaç üzerinde hareket ederek sizlerin de desteği ile önemli adımlar attık. Adımları bundan sonra hızlandırmaya devam edeceğiz” dedi. Türkiye Sigorta Birliği’nin genel kurulunda konuşan SEDDK Başkanı Türker Gürsoy, toplantıya Ankara’dan katıldı. TBMM’de trafik sigortası ile ilgili kanun teklifinin görüşülmesini yerinde izlemek için Ankara’ya giden Gürsoy, konuşmasında “Umarım hayırlı haberleri sizlere de veririm” dedi.

Trafik sigortalarının artık sektörün ana odağından çıkmasını arzu ettiklerini belirten Gürsoy, “Trafik sigortası ile ilgili hazırlanan kanun düzenlemesi dün Meclis gündemine geldi. Artık sektörün en önemli belirsizliklerinden biri çözüme kavuşacak. Söz konusu yasanın meclisteki çalışmalarına bizzat katılarak trafik sigortasında yaşanan bu belirsizliğin ortadan kaldırılması için destek veren başta TSB olmak üzere tüm paydaş kurumlara teşekkür etmek istiyorum” dedi.

Doğrudan tazminde dünya uygulamalarını inceliyoruz

Daha önce SEDDK olarak trafik sigortasında reform niteliği taşıyan değişiklikler yapılacağını açıkladıklarını kaydeden Gürsoy, “Zorunlu trafik sigortasında hizmet kalitesinin yükseltilerek doğrudan tazmin sistemine ilişkin en iyi dünya uygulamalarını inceleyerek ülkemiz için en önemli modelin geliştirilmesini arzu ediyoruz. Yine sigorta skoru ile iyi ve kötü sürücü ayrımının yapılmasını önemsiyoruz. Bunlar gerçekleştiğinde inanıyoruz ki sektörü yıllardır meşgul eden trafik sigortası konusunun gündemimizden çıkacağını umut ediyoruz. Böylelikle sigortacılığın asıl gelişim alanlarına odaklanabiliriz” değerlendirmesinde bulundu.

Şehir hastaneleri TSS’ye entegre edilebilir

Pandemi nedeniyle sağlık sigortasına olan ilginin ciddi oranda arttığını kaydeden Gürsoy, “Bu ürününün daha da geliştirilmesi için önemli çalışmalarımız var. Kamunun yükünün azaltılmasına hizmet eden TSS’nin daha geniş bir tabana yayılması için şehir hastaneleri ile entegre edilmesi gibi çok yönlü projeler üzerinde çalışıyoruz” dedi.

Şirketleri katılım sigortacılığına davet ediyoruz

Konuşmasında katılım sigortacılığını çok önemsediklerine de dikkat çeken Gürsoy, “Bu alanda önemli bir potansiyel görüyoruz. Yenilikçi bir yaklaşım ortaya koyduk. Daha esnek, daha sürdürülebilir bir model kurguladık. Bu alana girmek isteyen şirketleri özellikle davet etmek istiyorum. Bu alanda uluslararası arenada Türkiye’nin lider ülke olacağına inancımız tam” diye konuştu.

BES ile ilgili esasları sektöre yakında duyuracağız

BES tarafında ise 18 yaş altı gençlerin sistemi girişinin artık kanunlaştığını kaydeden Gürsoy, konu ile ilgili şunları söyledi: “Bununla ilgili esasları sektöre yakında duyuruyor olacağız. Vakıf ve sandıkların BES’e devri ile ilgili çalışmalar devam ediyor. Yolumuz açık. BES’in başarı hikâyesinin devam edeceğine inancımız tamam. Cazip imkânlarla bunu vatandaşa sunulmasını sağlayacak imkânlar üzerinde çalışıyoruz. Atacağımız bu adımların hem sigortacılık hem de BES ürünlerini tabana yayılması için önemli katkılar sağlayacağını düşünüyoruz.”

Yıllık gelir sigortası ürünleri geliyor

Vatandaşlara yıllık düzenli bir gelir imkânı sunan Yıllık Gelir Sigortası ile ilgili hazırladıkları yönetmelik değişikliğinin belirli bir aşamaya geldiğini kaydeden Gürsoy, “Bu değişiklikle yıllık gelir sigortası ile ilgili ürünlerin de sektörümüz tarafından vatandaşa sunulması için gerekli yolu açmış olacağız” dedi.

Yol haritamızı hazırlıyoruz

Gürsoy, üzerinde çalıştıkları bu yenilikleri somutlaştırmak için hazırlayacakları 5 yıllık SEDDK Stratejik Planı’nı belge olarak gösterdi. Gürsoy, şöyle devam etti: “Bu belge sahip olduğumuz denetleme ve düzenleme anlayışı yansıtacak. Kurumumuzun yol haritası olacak. Böylelikle sektöre ilgi gösteren yatırımcılara da öngörülebilir bir vizyon sağlamayı amaçlıyoruz. SEDDK olarak bu noktada sektörden beklentilerimi ise şöyle sıralayabilirim. Sigorta şirketlerinin sağlıklı büyümesi bizim için önemli. Sigortacılık ve özel emeklilik hizmetlerinin sigortalılara ve katılımcılara en uygun bir şekilde sunulması çok önemli Sigortalılar ve katılımcılar için kattığımız değeri aldığımız takdirde daha istikrarlı büyüyeceğiz.”

Hazine ve Maliye Bakan Lütfi Elvan: Ezberleri bozun

Türkiye Sigorta Birliği’nin genel kuruluna hazırladığı video konuşması ile katılan Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan, “Sektör olarak ekonomiye sunduğunuz katkılar son derece önemli. Sigorta ve emeklilik sektörü ile gurur duyuyoruz. Sizlerden beklentimiz ezberleri bozmanız” dedi. Bakan Elvan, konuşmasında hep söylenen bir söz olduğuna değinerek, şunları söyledi: “Gelişmiş ülkelerde sigorta şirketleri bankaların sahipleri iken bizde bankalar sigorta şirketlerinin sahibidir. Bunu hep söyleriz. İleride banka sahibi olacak bir sigorta ve emeklilik sektörünün yapı taşlarının dönüşümünü bugünden başlatmak önem taşıyor.

Sizlerden 4 temel beklentimiz var. Bunlardan birincisi sigorta bilincinin yaygınlaştırılması için gerekli tanıtım çalışmalarının hız kazanması. İkincisi değişen dünya ve ticaret kapsamında yeni ürünler sunmanız. Alacak ve Kefalet gibi ürünleri daha da yaygınlaştırmaya odaklanmak gerekiyor. Kamu tarafı olarak sizlerin önünü açacak her türlü düzenlemeyi yapmaya hazırız. Üçüncüsü katılım sigortacılığının gelişmesi için ülkemizi dünyada lider ülkelerden biri yapmak için kolları sıvayın. Bu noktada şirketleri bu alandaki fırsatları değerlendirmeye davet ediyorum. Dördüncüsü ise dijital alanda yaşanan gelişmeleri mutlaka dikkate alın. Bu anlamda sektörü daha ileriye taşıyacak her türlü öneriyi titizlikle takip ediyoruz. Yapıcı tekliflere açığız.”

Sigorta sektörünün gösterdiği özverinin şahitleriyiz

Sigorta sektörünün sadece geçen yıl 44 milyar liralık tazminat üstlenerek halkın zor zamanında yanında olduğuna vurgu yapan Elvan, şöyle devam etti: “Depremlerde, ülkemizde yaşanan sel felaketlerinde ve pandemide sigortacılık sektörünün gösterdiği özverinin şahitleriyiz. Bu denli kritik roller üstlenen sektörün destekçisiyiz. Finansal sektörümüz içinde bankacılık sektörünün payı yüzde 85’in üzerinde iken sigorta sektörünün aldığı pay yüzde 4.5. Avrupa’da ise bankacılık sektörünün finansal sektör içindeki payı yüzde 50 iken sigortacılık sektörünün payı yüzde 20’lerde. Şu sorunun cevabını çok net bulmamız gerekiyor. Türk sigortacılık sektörü neden hala arzuladığımız seviyede gelişmiyor. Gerek kamu gerekse özel sektör paydaşları olarak bu problemin kök nedenlerine inmemiz gerekiyor. Sektörün önünü açacak her türlü yapısal adımı atmaya hazırız.”

Daha atmamız gereken adımlar var

Sigorta ve Bireysel Emeklilik Sistemi’nin (BES) son 20 yılda kayda değer gelişim gösterdiğine dikkat çeken Bakan Elvan, “BES şirketlerin büyüklüğü 183 milyar lirayı aşarken OKS ile birlikte katılımcı sayısı 13 milyona ulaştı. Devletimiz de 2013’ten beri BES’e yüzde 25 destek sağlayarak sektörün istikrarlı büyümesine katkıda bulundu. Bugüne kadar BES’e verdiğimiz devlet katkısı 5.1 milyar TL’ye ulaştı. Öte yandan TARSİM ve DASK birçok ülkeye örnek oluyor. Bu uygulanın daha çok tabana yayılması için atılması gereken adımlar var” dedi.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER