CAN KANTAR / HAYATIMIZ SİGORTALI
Evet bütün sigorta endüstrisi bunu istiyor, ama bu konuda yeterli bir çaba gösterdiğimiz konusunda endişelerim var. Çok da haksızlık etmek istemem çaba gösteren şirketler de var. AXA Sigorta hem çevre konusunda hem spor tarafında kamuoyundaki sigortacıların algısını olumlu değiştirebilmek için elini taşın altına koyuyor. Sompo Sigorta’da hem spor hem çevre konusunda kampanyalara el atıyor. HDI Sigorta, Doğa Sigorta, Quick Sigorta bu dönemde öne çıkan şirketler. Vallahi şu anda aklıma başka şirket gelmiyor. Bana sektör yöneticileri, “Can bey bazı şirketlerin haberlerini fazla yapıyorsunuz” diyerek eleştiriyor. Benim onlara cevabım, “Onlar çalışıyor, siz yatıyorsunuz ondan olmasın” şeklinde oluyor genelde. Gerçekten bazı şirketler dışarıdan PR desteği aldığı gibi kendi içlerinde Kurumsal İletişim Departmanları veya her ikisi de bir arada olan şirketler de var. Ama bizlerden gelen iki soruyu cevaplamak “zor” gelebiliyor. Gerçekten anlamakta zorlanıyorum. Sektör olarak iletişim seferberliği ilan etmemiz gerekirken yine kabuğumuza çekildik.
Ben umutluyum! 2020 yılındaki sigortacılık haftasında tekrar bir araya gelerek önümüzdeki senelerde sigorta bilincini arttırmak, pastayı büyütmek için neler yapmamız gerektiğini konuşup 2021 yılında tekrar buluşmak için dağılacağız. Bundan eminim!
Sigorta şirketleri bireysel olarak bir çaba gösterseler de bunların yanı sıra güçler birleştirilip projeler hazırlanarak daha geniş kitlelere doğru mesajlar verilemez mi? Tabii ki verilebilir bunun adresi tabii ki Türkiye Sigorta Birliği iletişim Komitesi. Ben o komitede kimler var, ne yaparlar gerçekten bilmiyorum. Bir toplantılarına konuk olarak davet etseler diye bekliyorum. Gündemlerini çok merak ediyorum.
İLETİŞİM SEFERBERLİĞİNE İHTİYAÇ VAR
2019 yılında kutladığımız Sigorta Haftası‘nda sektör paydaşları olarak bir araya gelmiştik. Herkes bir şey söylemişti. Eski Başkan Can Akın Çağlar notlar almıştı. Sonuç ya da bir girişim yok.. Can Bey sağ olsun gerek kendi şirketine geldiğinde gerekse TSB Başkanı olduğunda bütçeyi iyice daraltmıştı. O yıllarda mali kar falanda olsa sektörde para vardı. Önümüzdeki yıllarda o bile şüpheli. Varken yapamadık yokken ne yapacağız meçhul. Noyan Doğan‘ın TV programları ve Hürriyet, bunun yanında Posta Gazetesi‘nde benim hazırladığım sayfalara destek verdikleri için ulusal tarafta tüketiciye sigorta konusunda bilgi aktarabiliyoruz. Ama hepsi bu. Umarım yeni TSB Başkanımız Atilla Benli ile bu üzerimizdeki ölü toprağını biraz olsun atabiliriz.
Bir önceki yıl ile karşılaştırdığımızda prim artışı ile sektör enflasyonun üzerinde büyürken, poliçe adedinde yüzde bir bile büyüyememiş. Bu çok tehlikeli bir grafik. Bu nedenle poliçe adedinde de aynı prim artışındaki büyüklük yakalanabilmeli.
Biz Sigortamedya olarak önümüzdeki ay şirketlerin kurumsal iletişim yöneticilerine sorular geçeceğiz, onların sigorta sektörünün bu pastayı genişletebilmesi için neler yapılması gerektiği konusunda görüşlerini rica edeceğiz. Bakalım kaç yöneticimiz dönecek. Siyaset ile yatıp kalktığımız ve insanların artık bu söylemlerden sıkıldığı anlarda acaba ilginç içerikler oluşturup sigortanın faydalarına dikkat çekemez miyiz? Pekâlâ yapabiliriz. Bizim bu konuda çabalarımız var. Hatta özel bir proje ile sektörde fark yaratmaya bir adımımız kaldı. Daha doğrusu bir mutfak hazırlıyoruz. Yemekleri kendimiz yaptığımız gibi mutfağımız şirketlerin kullanımına da sunacağız. Güzel yemek yapabilirsek bundan bütün sektör fayda görecek. AYRINTILAR ÇOK YAKINDA 🙂
Bu sayımızda Allianz CEO’su Tolga Gürkan sektörde ilk röportajını Hayatımız Sigortalı‘ya verdi. Çok samimi bir sohbet oldu. Her sorumuzu içtenlikle cevapladı. Tolga bey ile bir önceki görevinde de ilk röportajı ben yapmıştım. O günden bu yana iletişim gücü olarak büyük mesafe kat ettiğini gördüm. Ben oldukça etkilendim. Başarılı olacağına inancım sonsuz.
Doğa Sigorta‘nın acente toplantısına davetliydim. Zaten bir tek beni davet etmişler sağ olsunlar. Bundan önceki toplantılarına da katılmıştım o zaman da benzer söylemler dile getirmiştim ama şimdi açıklıkla söyleyebilirim. Doğa Sigorta büyükler arasına girmeye hazır bir şirket. Acentelerinin şirkete bağlılıkları oluşmaya başlamış. Bu çok önemli. Daha önceki senelerde acente tavırları farklıydı. Çünkü acente toplantılarına gittiğimde sağ olsunlar birçok acente dostum ile fikir alışverişinde bulunuyorum. Bu gözlemlerimde aldığımız görüşler de etkili. Şirketin Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Kırmızı, bence bir maestro gibi yönetiyor şirketi. Genel Müdür Coşkun Gölpınar geldikten sonra Nihat beyin yükünün biraz hafiflemiş olduğunu gördüm. Satış Pazarlama tarafına Genel Müdür olarak atanan Adnan Sığın gelince de Coşkun beyin yükü biraz hafiflemiş. Kendilerinin konuşmalarını dinledim. Artık tam bir özgüven içinde ayakları yere basan bir şirket olması için Doğa Sigorta‘yı konuşlandırmışlar. Maceradan uzak bir portföy ile de bu hedef karlılığa odaklı olarak şekil almış. Başarılar…
Yılı kapatacağımız aya girdiğimiz için tüm sektör paydaşlarına bol kazançlı bir ay dilerim.
