Deniz Sigortası için Poseidon İlkeleri’nin (PPMI), gemi finansman kuruluşlarının finanse ettikleri filoların sera gazı (GHG) etkisini azaltma taahhütlerini gösterebilecekleri bir ölçüt sunduğunu belirten Türk P&I Uluslararası İş Geliştirme Departmanı Yönetmeni Sinem Oğiş, Poseidon İlkeleri’nin alınan kredi kararlarının sera gazı etkisi konusunda farkındalık yaratmayı, amaçlanan yıllık iyileştirme için ortak bir hedef sağlamayı ve gemi finansmanı topluluğunun küresel sera gazı azaltma hedeflerine olan bağlılığının altını çizmeyi hedeflediğini söyledi.
Son yıllarda dünyada, yükselen sıcaklıkların etkisi ile sel, yangın, müsilaj ve fırtına gibi birçok hava olayı yaşanıyor. Pek çok bilim adamının uyarılarına konu olan bu durum endişe verici olarak kabul ediliyor. 3 °C’lik bir artışla Miami, Şanghay, Osaka veya Rio de Janeiro gibi şehirlerin sular altında kalması beklenirken dünya çapında toplam 275 milyon insanın selden kaçması gerekeceği tahmin ediliyor.
Türk P&I Uluslararası İş Geliştirme Departmanı Yönetmenİ Avukat Dr. Sinem Oğiş, Deniz Sigortaları için Poseidon Prensipleri hakkında bilgiler verdi.
Deniz Sigortası için Poseidon İlkelerinin (PPMI), önde gelen gemi finansman kuruluşlarının finanse ettikleri filoların sera gazı (GHG) etkisini azaltma taahhütlerini gösterebilecekleri bir ölçüt sunduğunu belirten Oğiş, Poseidon ilkelerinin alınan kredi kararlarının sera gazı etkisi konusunda farkındalık yaratmayı, amaçlanan yıllık iyileştirme için ortak bir hedef sağlamayı ve gemi finansmanı topluluğunun küresel sera gazı azaltma hedeflerine olan bağlılığının altını çizmeyi hedeflediğini söyledi.
Sigortacılara net sıfıra yönelik ortak bir araç sağlıyor
Oğiş, bu nedenle PPMI’nin, sigortacılara net sıfıra yönelik ortak bir araç sağlayarak Uluslararası Denizcilik Örgütü’nün (IMO) denizcilik sektöründe toplam yıllık GHG emisyonlarını 2050 yılına kadar 2008’e kıyasla en az yüzde 50 azaltma hedeflerini yansıttığını aktardı.
PPMI’nin uygulama alanı hakkında da bilgi veren Oğiş, PPMI’nin tüm ticari faaliyetlerde prensipleri imzalayanlar tarafından uygulanması gerektiğine dikkat çekerek “Sigorta ürünleri, tekne ve makineleri (H&M) kapsar. Prensipleri imzalayanlar, lider sigortacıdır ve ayrıca liderin takipçisi olduğu, ancak liderin aynı zamanda bir prensip imzalayıcısı olduğu durumlarda (imza sahipleri, H&M portföylerinin iklim uyumuna ilişkin yıllık beyanları taahhüt ederler) ve karbon yoğunluğunun IMO Veri Toplama Sistemi (DCS) verileriyle ölçülebildiği yerleşik bir PPMI yörüngesine sahip bir gemi veya gemiler tarafından uygulanır.
Dört ana prensipten oluşuyor
PPMI ilkelerine de değinen Oğiş, PPMI’nın dört ana prensipten oluştuğunu söyleyerek “İlk olan prensip, iklim uyumunun değerlendirilmesidir. İmza sahipleri, yıllık olarak karbon yoğunluğunu ölçecek ve PPMI tarafından oluşturulan sektöre uygun sağlam bir metodoloji kullanarak H&M portföylerinin iklim uyumunu (yerleşik karbonsuzlaştırma yollarına göre karbon yoğunluğu) değerlendirecektir. İkinci prensip hesap verebilirliktir. Değerlendirmenin her adımı için İmza Sahipleri, yalnızca Teknik Kılavuzda belirtilen veri türlerine, veri kaynaklarına ve hizmet sağlayıcılarına güvenecektir. Bağlı üyeler, değerlendirmenin her adımı için ve gerektiğinde Hesap Verebilirlik ilkesi ve veri toplama süreci hakkındaki bilgileri ilgili paydaşlarla paylaşarak İmzacıları destekleyecektir. Üçüncü prensip yaptırımdır. İmza sahipleri, yeni iş faaliyetlerinde PPMI sözleşmesine uygunluğu sağlamayı taahhüt eder. İmza sahipleri, Uygulama ilkesi hakkındaki bilgileri ilgili paydaşlarla paylaşarak karbon yoğunluğunu hesaplamak ve iklim uyumunu değerlendirmek için gerekli bilgileri toplamak ve işlemek için armatörler, müşteriler, brokerler ve iş ortaklarıyla birlikte çalışmayı kabul eder. Dördüncü ve son prensip ise şeffaflıktır. İmza Sahipleri, PPMI İmzacısı olduklarını kamuya açık bir şekilde kabul edecekler ve tüm İmza Sahiplerinin puanları PPMI Sekreterliği tarafından yıllık olarak yayınlanacaktır.” açıklamalarında bulundu.
Sigortacıların portföylerini daha iyi değerlendirmelerini sağlıyor
PPMI’nin amacının, sigortacıların portföylerini daha iyi değerlendirmelerini ve yeni gelişmelere uyumlu hale getirmelerini sağlamak ve destekleyici ortak küresel temeller oluşturmak için deniz sigortası endüstrisindeki ilgililerin, GHG emisyonunun azaltılmasını desteklemek olduğunu ifade eden Oğiş, “PPMI şu anda yürürlükte olduğundan, sigortacılar H&M poliçelerine standart bir kloz eklemek durumunda kalacaktır. Bu eklenen klozla, sigortacıların PPMI kapsamındaki yükümlülüklerini yerine getirmek için IMO DCS sunumları (CO2 emisyon verileri) ve Uygunluk Beyanı için üyelerine yaklaşacaklardır. PPMI, deniz sigortasında sigortacıların sigorta portföylerinin emisyon azılımın değerlendirme konusunda hem kurumlara hem de üyelerine hizmet etmeyi amaçlamaktadır. Prensipler şu anda H&M sigortacılarıyla sınırlıyken, gelecekte başka teminatları da kapsayacak şekilde genişlemesi beklenmektedir. Girişim ivme kazanmaya devam ederken sorumlu çevre yönetimini ve denizcilikte karbonsuzlaştırmayı desteklemek için güçlü bir destek sağlayamaya devam edecek, denizcilik sektöründeki tüm paydaşların iş birliği ile elde edilebilecek bir amaçtır. Üyelerin, bu tür bir klozun bulunmadığı poliçelerde, sigortacıların yukarıda belirtilen klozla aynı amaca yönelik bir muvafakat mektubu gönderecekleri hususuna dikkat etmelerini tavsiye ederiz.” şeklinde konuştu.