29 Nisan 2024, Pazartesi
spot_img

OKS’de reform yolda, Tamamlayıcı Emeklilik seçimden sonra

Kıdem tazminatı reformu konusunda gerekli mutabakatın oluşmaması, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’nin (TES) önünde engel oluşturdu. Seçimden sonra yeniden gündeme gelecek TES yerine önümüzdeki aylarda Otomatik Katılım Sistemi’nde (OKS) revizyon bekleniyor.

ALP SÜER/SİGORTAMEDYA

2021 ve 2022 yıllarının, Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) tarihinde, çok önemli reformlara imza atılan yıllar olduğunu söylemek mümkün. ‘18 yaş altındakilerin BES’e dahil edilmesi, sistemde kısmi çekiş hakkı getirilmesi, devlet katkısı oranının yüzde 25’ten yüzde 30’a yükseltilmesi ve son olarak yabancılara, BES’e 500 bin USD yatırmak suretiyle Türk vatandaşlığı alma imkânı getirilmesi vb. reformlar son aylarda gerçekleşti. Söz konusu reformların gerçekleşmesinde de Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (SEDDK) rolü yadsınamaz. Özellikle, sistemin 18 yaş altı genç ve çocuklara açılması ayakta alkışlandı; sistemin geçen yılın 2’nci yarısından bu yana büyümesinde de etkili oldu. Uzun yıllardır beklenen reformların adeta bir çırpıda gerçekleşmesinden sonra, sektörü yakından takip edenler, “Acaba, sırada Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’ne geçiş mi var?” diye soruyor. Sendikaların, ‘kıdem tazminatı reformu’na sıcak bakmaması ve söz konusu reform konusunda gerekli mutabakatın oluşmaması, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’nin de (TES) önünde engel oluşturuyor. Bu nedenle TES yerine Otomatik Katılım Sistemi’nin (OKS), çalışanların sistemden kısa sürede çıkışını engelleyecek şekilde düzenlenmesi bekleniyor. SEDDK’nın kapsamlı bir çalışma başlattığı ve Türkiye’de emeklilik sistemlerinin geleceği açısından büyük önem taşıyan TES ise 2023 yılındaki seçimden sonra yeniden gündeme gelecek.

OKS yeterince başarılı olamadı

TES’le ilgili çalışmalar da aslında pandemiden önce başladı. 2017 yılında start alan ve SGK’lı bireylerin çalıştıkları işyerleri tarafından otomatik olarak BES’e dahil edilmesine olanak veren OKS’nin yeterince başarılı olamaması ve sistemden ayrılan çalışan sayısının fazlalığı, OKS’nin TES’e dönüştürülmesi fikrini gündeme getirdi. Basında da yer alan bilgilere göre, TES’in   başlangıçta cüzzi de olsa işveren katılımının olacağı ve her şeyden önce, ‘kıdem tazminatı reformunu’da içeren, yani kıdem tazminatında kaydi sistemden, nakdi sisteme geçerek, çalışanların kıdem tazminatı karşılıklarının ‘fonlu bir sistemde’ yönetilmesini sağlayan bir yapıda kurgulanacağı kaydedildi.

Sendikalar da itiraz etti

OKS’de ilk etabın tamamlandığı, 2019 yılından bu yana da köprünün altından çok sular aktığını söylemek mümkün. Öncelikle, TSS için büyük önem oluşturan kıdem tazminatı reformuna, sendikaların itiraz ettiklerini, Ramazan’da bir iftar yemeğinde basın mensuplarıyla bir araya gelen Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Atilla Benli de bizzat dile getirdi. Bunun dışında, 2020 yılında başlayan Covid-19 pandemisi de hesapları altüst etti. Pandemi, birçok sektördeki işletmeyi de zor durumda bıraktı. Ancak pandemi bitse bile pek çok işletme sahibi, bu kez kur artışı, enflasyondaki yükseliş ve ekonomik sorunların yarattığı sıkıntılarla baş etmeye çalışıyor. Kısacası, işletme sahiplerini çalışanları için BES’e ilave bir katkı payı yatırmaya ikna etmek mevcut konjoktürde zor gözüküyor.

OKS’de 6,5 milyona yakın çalışan birikim yapıyor

Emeklilik Gözetim Merkezi’nin (EGM) 2 Haziran tarihli verilerine göre, OKS’nin başlangıcı 2017’den itibaren sisteme giren ve halen sistemde kalmaya devam eden 6 milyon 301 bin 701 kişi birikim yapmaya devam ediyor. Çalışanların fon tutarı 20 milyar 287milyon TL’ye ulaşırken, çalışanların fonlarının, 12 milyar 477,2milyon TL’lik kısmı ‘faizsiz fonlar’dan oluşuyor.

OKS’de çalışanların kısa sürede sistemden çıkışı engellenecek

Gelinen noktada, hem kıdem tazminatı reformunda yol alınamaması hem de mevcut ekonomik koşullarda işverenleri, çalışanları için BES’e katkı payı yapmaya ikna etmenin zorluğu nedeniyle, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’ni (TES) kısa vadede hayata geçirmek hayli zor. Geriye OKS’de revizyon yapmak kalıyor ki geçen ayki Uluslararası Sigorta Zirvesi’nin ilk gününe katılan Hazine ve Maliye Bakan Yardımcısı Murat Zaman da OKS’de revizyondan bahsetti. Son yapılan düzenlemeler arasında yer alan, ‘45 yaşını doldurmuş çalışanların talepleri halinde otomatik katılım emeklilik planına dâhil edilmesinin olanaklı hale getirilmesi’ bu konuda ilk adımı oluşturuyor. Bunun dışında, OKS’nin çalışanların sistemden kısa sürede çıkışını engelleyecek şekilde yeniden düzenlenmesi bekleniyor. İşveren katılımını, şimdilik OKS’de de sağlamak zor gözüküyor.

Türkiye için tamamlayıcı emeklilik şart

Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’nin gerekliliğine vurgu yapan Allianz Yaşam ve Emeklilik ile Allianz Hayat ve Emeklilik Genel Müdürü Taylan Türkölmez, “Sosyal güvenlik sistemi, günümüzde bulunduğu noktadan, gelecekte istemediğimiz seviyelere gidecek. 65 yaş üstü kesim nüfusun, toplam nüfus içindeki payının, yüzde 9,7’den, önümüzdeki 25 yılda yüzde 15-16’lara yükseleceği öngörülüyor. Emekli olan nüfus için bu işin finanse edilmesi önemli. Bunların hepsini yan yana koyduğumuzda er ya da geç Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’nin ülkemizde de başlaması; gelecekte emeklilik sisteminin yaşayabilmesi için bu sistemin kurulması gerekiyor. Zorlukların farkındayız. Şu anda işveren katılımı açısından belki bir adım atılamıyor olabilir. Ancak, gecikmeden bu işin hallolması gerekiyor” diyor.

OKS, işveren katkısı eksikliği nedeniyle istenileni veremedi

Emeklilik sistemlerinin, zorunlu kamusal emeklilik programları, işverenler tarafından sunulan emeklilik programları ve gönüllü katılım esasına dayalı programlar olmak üzere 3 basamak veya sütun üzerine kurulduğunu hatırlatan Axa Hayat ve Emeklilik Başkanı ve İcra Kurulu Üyesi Olgun Küntay, Ülkemizde 2’nci basamak programına OKS ile başlandı ancak, özellikle işveren katkısı eksikliği nedeniyle arzu edilen sonuçlara ulaşılamadı. OKS’nin revize edilerek bu basamağın güçlendirilmesi amaçlanıyor. Ancak, bu konu kapsamlı bir hazırlık dönemi gerektiriyor. Dünyada bu alanda başarılı ülkelerdeki uygulamaların ortak özellikleri, zorunlu giriş, şarta bağlı çıkış, işveren katkısı ve etkin iletişim olarak ortaya çıkıyor. 2023 yılı sonundan itibaren bu alandaki tartışmaların ülkemizde de yoğunlaşacağını düşünüyoruz.”

Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’nde işveren katkısı önemli

Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’nin (TES), ülkemizde BES’in daha geniş kitlelere yayılması ve yurtiçi tasarruflarının artması açısından önemine işaret eden BNP Paribas Cardif Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Gökhan Sertsöz, “Bununla birlikte, Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi’nin başarılı olabilmesi için en önemli faktör, işveren katkısının sağlanması. Ancak, kurdaki artış, yüksek enflasyon ve işletmelerin artan maliyetleri nedeniyle işverenleri çalışanları adına ilave bir katkı yapmaya ikna etmek mevcut konjonktürde zor gözüküyor. Bu nedenle Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi reformunun, ekonomik koşullar düzeldiğinde yeniden gündeme geleceğini düşünüyorum” diyor.

OKS’DE FON TUTARI20 MİLYAR TL’Yİ AŞTI  

Çalışanların Fon Tutarı: 20.287,0 milyon TL 

Devlet Katkısı Fon Tutarı: 1.038,4 milyon TL 

Çalışan Sayısı: 6.301.701 kişi

Sertifika Sayısı: 8.675.665 adet

Kaynak: EGM, 2 Haziran 2022 itibarıyla.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER