Dünya bugünlerde yeni bir kavramla tanışıyor: ‘Dijital Beden Dili.’ Daha sonra uzun uzun detaylandıracağım; ama kısaca bahsetmek gerekirse, aşina olduğumuz ‘Beden dili’nden biraz farklı bir kavram. Beden dilinde jestlerimiz, mimiklerimiz, hal ve hareketlerimizi, sürdürülebilir ve uygun bir iletişim ortamı için eğitiyorduk. Dijital beden dilinde ise, dijital iletişimlerimizi kontrollü bir kurgu altına alıyoruz.
Köşemizi takip edenler hatırlayacaktır; daha önce iş yazışmalarında (e-mail vb.) bazı kurallardan söz etmiştik. Yazışmalarımızda hem samimi, hem kurallı ve hem de sıcak olabilmek mümkündü…Yazışmalarımızda gösterdiğimiz özen ve dikkat, dijital beden dilimizin hangi düzeyde olduğunu gösteriyor ve saygınlığımızın artmasına ya da azalmasına sebep oluyor.
Dhawan gündeme getirdi
Konuyu gündeme getirenlerin ilki ve en önemlisi Amerikalı Erica Dhawan oldu. (Digital Body Language–How To Build Trust & Connection No Matter The Distance, St. Martins Press, USA, 2021) Artık küresel anlamda yaşadığımız dönem uzak mesafeli iletişimler devri olduğundan, yüz yüze ilişkilerdeki gibi bir beden dilini oluşturmak ve geliştirmek gerekiyor. Toplantıların çoğu artık online yapılıyor. Belli bir janra sahip olmak ve profesyonel ilişkide bulunduğumuz insanlardan da bunun asgarisini talep etmek durumunda kalıyoruz. Mesela online bir iş toplantısında, artık uymamız gereken ciddiyet kurallarımız var. Toplantının resmiyet derecesine uygun giyinmek ve kamerada öyle görünmek zorundayız.
Yazışmalar çok önemli
Fakat hepsinden de önemlisi yazışmalar…Daha önce de değindiğimiz gibi, yazışmalarımızda belli bir seviyeyi tutturmak durumundayız. Ailemiz ya da çok yakınlarımızla yazıştığımız gibi yazışamayız. Selamlar, karşılamalar vs. hep kişisel bir kalitenin habercisi olmak zorundadır. Diğer yandan çok da soğuk ve suni olmamak durumundayız. Maalesef bugün bile iş hayatındaki yazışmaların birçoğu, yanlış işyeri uygulamalarından doğan gelenekler halinde devam ediyor. İlk e-postalaşmalar başladığından bu zamana kadar, kör topal bir yazışma biçimi benimsenmiş ve o hala devam ettirilmek isteniyor.
Çoğu zaman anlam karmaşaları yaşanıyor. Karşı tarafın iletimizi hangi duygusal şartlarda okuyabileceği ve gönderdiğimiz metinden hangi yanlış çıkarımlarda bulunabileceği hesap bile edilmiyor. Sonrasında uzun ve gereksiz yazışmalar silsilesi cereyan ediyor!
Eskiden beden diliyle eğitilmiş insanların, yüz yüzeyken karşılarındakilere asla yaşatmayacakları hayal kırıklıkları, dijital beden dilinin doğru kurgulanamamasından dolayı peş peşe yaşatılabiliyor. Dökülüp kırılanları tamir etmek ise çoğu zaman oldukça zor oluyor.
Düşünsenize; aynı şirketin dünyanın iki ucundaki yöneticisisiniz ve yazdıklarınız gereksiz bir yanlış anlaşılmaya neden oldu. Nasıl düzeltebilirsiniz ki? Bir araya gelip meseleyi yüz yüze halletmek neredeyse imkânsız…
İşte bunların ilacı hep, önceden kurgulanmış ve prensiplere oturtulmuş dijital beden dili.
Konuya devam edeceğiz.
HAYATIMIZ SİGORTALI / KASIM 2021 / DR. ERHAN AYBERK