Covid – 19 pandemisi döneminde iş dünyası ve sosyal hayatta değişen önceliklere, yaşanan dönüşüme işaret eden Anadolu Sigorta Genel Müdürü Mehmet Şencan, pandemi gündemi gölgesinde, beklenen Marmara depremi gerçeğinin unutulmaması konusunda uyarıda bulundu.
Etkisi devam eden Covid – 19 pandemisi ile birlikte tüm iş dünyası ve sosyal hayattaki dönüşüme, değişen önceliklere dikkat çeken Anadolu Sigorta Genel Müdürü Mehmet Şencan pandemi gündemi nedeniyle beklenen Marmara depremi gerçeğinin ikinci plana atılmaması gerektiği yönünde uyarıda bulundu. Şencan, “Depremin etkilemesi beklenen bölgede ulusal sanayi üretiminin yaklaşık %50’si gerçekleştiriliyor. 1999 depreminden kaynaklanan fiziksel hasarın GSMH’nın yaklaşık %10’u civarında olduğuna ilişkin bir tahmin var; bugün aynı oranda bir zarar 80-90 milyar dolar gibi rakamlara denk gelir. Türkiye’de halen ekonominin en önemli unsurları olan KOBİ’in yarısının sigorta teminatı olmadığına dair ciddi tahminler söz konusu. Öte yandan deprem gibi katastrofik hasarlarda sadece fiziksel hasar değil, üretim kesintisi ve iş durması nedeniyle pazar kaybı, kar kaybı, işsizlik gibi çok daha büyük ekonomik maliyetler söz konusu olabiliyor” dedi.
Kaynaklanan fiziksel hasarın GSMH’nın yaklaşık %10’u civarında olduğuna ilişkin bir tahmin var; bugün aynı oranda bir zarar 80-90 milyar dolar gibi rakamlara denk gelir. Türkiye’de halen ekonominin en önemli unsurları olan KOBİ’in yarısının sigorta teminatı olmadığına dair ciddi tahminler söz konusu. Öte yandan deprem gibi katastrofik hasarlarda sadece fiziksel hasar değil, üretim kesintisi ve iş durması nedeniyle pazar kaybı, kar kaybı, işsizlik gibi çok daha büyük ekonomik maliyetler söz konusu olabiliyor” dedi.
Şencan alınması gereken önlemleri ise şöyle sıraladı: “Başta sigorta şirketleri olmak üzere tüm sektör paydaşlarının ülke ekonomisini bir an önce normale döndürebilmek adına depreme özel iş sürekliliği planları yapması gerektiğini vurgulamalıyız. Özellikle finansal piyasaların deprem sonrasında kısa sürede normale dönme sürecinin tasarlanması ve tatbikatının yapılması gerekiyor. İhtiyari deprem sigortasının KOBİ’ler için yaygınlaştırılması şart gözüküyor. Bireysel olarak da sektör çalışanlarının her birinin kendi aileleri için “afet ve acil durum toplanma” planlarını yapmalarının gerekli olduğunu düşünüyorum. Çünkü deprem günü geldiğinde sigortacıların önce ailelerini hızla emniyet altına almaları sonra da işlerinin başlarına geçmeleri kritik önemde olacak.”
Deprem riskleri Anadolu Sigorta güvencesinde
Depreme bireysel hazırlık sürecinde Zorunlu Deprem Sigortası’nın önemine bir kez daha dikkat çeken Mehmet Şencan, “Zorunlu Deprem Sigortası mesken güvencesi sunarken, Türkiye için de bir teminat havuzu niteliğinde. Özellikle deprem sonrasında büyüklüğü önem kazanan bu finansal havuz, gerçekleşen depremlerdeki ihtiyaç sahiplerinin garantisi olma niteliği taşıyor” dedi.
Daha kapsamlı teminat isteyenler için ise Anadolu Konut Paket Sigortası alternatifine işaret eden Şencan, şöyle devam etti: “Anadolu Konut Paket Sigortası konutun değerinin, Zorunlu Deprem Sigortası limitini aşan kısmı ile ev içindeki eşya için deprem teminatı altına alıyor. Öte yandan bu ürünler ile birçok asistans hizmete de tek poliçe içerisinde sahip olmak mümkün. Üstelik, ev ve içindeki eşyanın yanı sıra, evin içinde yaşayanlar ile sorumluluklar da teminat altına alınabiliyor.”