Ekonomik çalkantılar sigorta sektörünü etkilemeye başladı. Mali karlarla ilk dalgalar bertaraf edilse de sonrasında araç satışlarındaki azalma otomatik olarak kasko pazarını da etkilemeye başladı. Yeni araç girişi olmamasına rağmen mevcut kaskolu araçların yenilenme oranlarında da ciddi azalma olduğunu biliyorum.
Bir sektör yöneticisi ilk iki ayda 900 bin kaskolu aracın sigorta yaptırmadığını söyledi. Diğer bir dostum ise kendi şirketlerinden yenilenmeyen kaskoların yüzde 35’inin hiç kasko yaptırmadığı bilgisine ulaşmış. Yani piyasada yüzde 25-30 daralma söz konusu. Bu arada Hazine’nin gözünü şirketlerin üzerinden ayırmaması gerekiyor. Önümüzü görmeden yeni şirket girişine ve trafik ruhsatı verme konusunda daha dikkatli olunması gerekiyor. Yüzde 95 trafik kesmiş 2,5-5 milyon TL sermayeli şirketlere özellikle dikkat edilmesi gerekiyor. Sermaye yeterliliklerinin de dikkatle izlenilmesi lazım. Bu süreç ve gelişmeler iyiye işaret değil tabii ki. Bu işin sigorta şirketleri tarafı. Birde bunun acente tarafı var ki tüm bu sorunların yanı sıra özellikle yangın sigorta müşterisini elde tutmak için alınan riskler.
BELİRSİZLİK BÜYÜK SORUN
Geçtiğimiz ay içerisinde birkaç acente dostum ile bir araya geldim. Şirket yöneticileriyle de sıklıkla görüşüyorum. Trafik sigortalarında tahsilat sorunu yok gibi. Kredi kartından çek işi bitir. Ama yangın sigortaları gibi bir alan var ki sorun burada. Acenteler özellikle KOBİ’erin sigorta yaptırmalarına devam etmesi için büyük çaba sarf ediyor. Yıllardır acenteler hizmet verdikleri bu firmaları elinde tutmak istiyorlar. Bunun için her riski göz önüne alıyorlar. Almasına alıyorlar da önünü kimse göremiyor. Bu ekonomik çalkantının ne kadar süreceğini derinleşip derinleşmeyeceğini kestiren yok. Ekonomistlerin süreci riskli gördükleri kesin. Ama diğer taraftan seçim ile oluşan belirsizlik nedeniyle daralan piyasaların seçim sonrasında normale döneceğini bekleyenler de az değil. “Para var kimse harcamıyor” bir söylem belki ama şirketlerin mali sıkıntıları, ekonomik verilerdeki olumsuz tablo çoğumuzu ürkütüyor.
ACENTELERİN KREDİ BORÇLARI!
Acenteler iş kaçmasın diye finanse ettikleri özellikle KOBİ müşterileri konusunda büyük sıkıntılar yaşayabilirler. Çok acente dostumdan duyuyorum, sigorta şirketlerine ekranları kapatılmasın diye tahsil edemedikleri primleri banka kredisi ile ödediklerini. Rakamlar 300- 500 bin TL’ler üstelik. Bunun yüzde 35 faiz ile bankadan alındığını varsayarsak tahsilat sorunu seçimden sonra da Allah korusun devam ederse çok acente dükkanı kapatacak gibi. ‘Ee bu zor günlerde 30 senelik müşterilerimizin yanında olmayalım mı?” dediklerini duyar gibiyim. Ama seçim sonrası piyasalarda rahatlama olmama ihtimalinde ve acenteler zor duruma düştüğünde 30 yıllık müşterileri onların ne kadar yanında olacak? İşte bu kocaman bir soru işareti. Akordiyon modeli denilen krizlerde daralıp, normalleşen süreçlerde tekrar açılarak devam edilmesi de bir yöntem… Ama bu da normalleşen süreçlerde kaybedilen müşterilerin yerine yenisinin konulması tabii ki çok daha fazla enerji isteyecektir. Umarım bu olumsuz gelişmelerin hiç biri gerçekleşmez, sektör yoluna olanca hızı ile devam eder.
KEYİFLİ BİR RÖPORTAJ
Bu ay dergimiz yine dopdolu. Kapak konumuz oldukça ilginç. Okumanızı tavsiye ederim. Tur Assist’de Cemal beyin yerine Nevra Hanım bayrağı devraldı. Kendisi sigorta sektörünün hemen hemen her alanında görev almış biri. Ben röportaj sırasında konusuna hakimiyetini gördüğümde gerçekten çok etkilendim.
Bugüne kadar sektörde edindiği tüm tecrübelere asistans tarafını da ekleyeceği kesin. Asistans tarafında ciddi bir rekabet var tabii. Pazarın hakimi olsa da Tur Assist olarak Nevra Yener’de bir rehavet gözlemlemedim. Bilakis bir ‘Demir Lady’ havası gördüm. Bir de Tur Assist’te kadınların hakimiyetinden söz etmek doğru olur. Genel müdür kadın, şirketin en önemli görevlerinde bulunan Yağmur Aksudoğan ve Neslihan hanımı da buna ilave edersek rakipler korkun derim! Nevra Yener ile yapılan röportajı keyif ile okuyacağınızı tahmin ediyorum.
CAN KATAR BEY
Harika bir analiz kesinlikle 24 yıldır yürüttüğümüz şirkette sizin tespitlerinizi aynen yaşamaktayım küçülmek mi yoksa
vadeli satışa devam edersem bunca senelik müşterimi gene kaybediyorum bize borcu var diye zorunlu poliçelerini başka yerden yaptırdıklarını görüyorum . Bu arada kasko ile konutun yenileme oranları inanılmaz ödünlerle yürüyor .Şirket iş bekliyor
boğulmamak imkansız…. doğru tespitleriniz için çok teşekkür ediyorum
Can Bey Merhaba,
ACENTELERİN KREDİ BORÇLARI! başlıklı yazınıza istinaden biz acenteler gerek bu kredi konusunda muzdarip olmamıza karşın bir de bunlara yenileri eklenmektedir.Biz acentelerin bu kadar sorunu var iken önceki aylarda Sigorta Acenteleri Birliği acentelerin sorunlarına çare olur mu başlıklı birde anketiniz olmuş ve 454 oy ile Evet yanıtı almıştı.Şimdi ben bir acente olarak gerek bu derneklere gerekse bizleri temsil ettiğine inanan kuruluşlara sesleniyorum Ethica isimli şirket kendince il merkezlerinde acentelik tesis edeceğini duyurmuş ancak gel gelelim ki günümüzde taşra acentelerine acentelik vermeyip merkez acentelerinin taşrada acentelik açmalarına karşı çıkmayıp birde başka ilden dahi olsa acenteliklerine müsamaha göstermektedir.Bu çalışmalarla taşrada bulunan biz acentelerin fiyatları ile Ethica sigorta fiyatlarında uçurumlar bulunmaktadır.66 plaka 7.basamak 611 tl iken Ethica firmasında bu rakam 470 tl ile satılmakta ve müşteri kaybetmekteyiz.Biz acentelerin temsilcileri koltuklarında oturup seçim zamanımı acenteleri dinleyecekler derdiniz sıkıntınız varmı diye .
İyi Çalışmalar..