Acenteler STK’larına sahip çıkmalı. İşte size fırsat SAB seçimleri!
Sigorta acentelerinin en önemli STK’larından biri olan Sigorta Acenteleri Derneği (SAB)’da seçim heyacanı yaşanıyor. STK’ların meslekler için önemini bir kez daha vurgu yapmam gereksiz. Mesleklerine katkı yapmak isteyen acentelerin Sivil Toplum Kuruluşları olan Derneklere katkı vermeleri gerekiyor.
Öncelikle acente dostlarımın derneklere üye olmaları gerekiyor. Orada çalışma grupları oluşturarak mesleklerinin gelişmesi için çalışmalılar. Derneklere üye olmalı, güvendikleri yönetimleri seçerek ilk görevlerini yerine getirmeliler. Ama sonrasında ellerini derneklerinin üzerinden çekmeliler. Sadece kahvaltı, akşam yemeği veya etkinlik varken değil, bir araya gelmek için fırsat yaratmaları gerekiyor. Ne kadar çok bir araya gelinirse, o kadar birlikten kuvvet ve sinerji yaratılır.
Benim sigorta sektöründe son 17 senede acentelerin sivil toplum kuruluşu yapılanmasında yaşananları izledim. İstisnaları ayrı koyuyorum ama derneklere üye olanların bir çoğunun amaçlarının kendisine bir avantaj sağlamak olduğunu gözlemledim. ‘Şuraya seçilirsem, şuraya başkan olursam, şu yönetime girersem kartıma o unvanı eklerim o kartı işim için kullanırım’ yaklaşımına çok rastladım.. Sadece Başkan olmak için bir ilde birden fazla dernek kurulduğuna da çok gördük. Bu arada son olarak Mardinli acente derneklerinin başkanlarını tebrik ederim. Yanlışlarını görüp yol yakınken döndükleri için.
‘Bu işi en iyi ben biliyorum’ diyenleri gördük…
Buralara başkan olanlar biraz üretimi olan acentelerin olduğunu görüyoruz, normal çünkü bu başkanlar da ceplerinden para harcıyorlar. Yine az da olsa genelini kastetmiyorum bazı başkanların hedefi belli. ‘Şuraya seçilirsem orada kurduğum ilişkilerle üretimimi artırır mıyım ?” Bütün amaç bu…. İşini büyük özveri ile işini yapanları tenzih ediyorum. Ama acente dostlarım… içinizde bu kişilerden çok var. Ticaret Odalarında üyelere yazı yazarak “sigortalarınızı ben yapayım, bu işi en iyi ben biliyorum” diyenleri gördük. Ya da kartvizitinde bu STK unvanı ile kendi müşterisi olmamasına rağmen hasar takibi yapıp komisyon aldıkları iddia edilen üst düzey acente temsilcileri duyuyoruz. Yani burada “bal tutan parmağını yalıyor”.
Bir de bu STK’larda eski moda tekrar hortladı. Sigortacılık eski Genel Müdürü, Müsteşarımız, Sayın Dr. Ahmet Genç acenteleri kıramazdı eline plaket alan Ahmet Beye gider fotoğraf çektirirdi. Ve kendilerince prestij edinirlerdi. Şimdi yeni düzende de bu STK’ların meslektaşları ile ilgili tesbit ettikleri sorunların çözümü için SEDDK‘ya, TSB’ye gittiğini ya da bazı kurumlarla iletişime girdiklerini görüyorum. Bu da yanlış arkadaşlar, siz bu sorun ve çözüm önerilerinizi en üst yetkili kurumunuz olan SAİK’e iletmeniz onun aksiyon almasını sağlamalısınız.
Şayet SAİK yönetimi sizi dikkate almıyorsa, görüşmüyorsa sizi dinlemiyorsa ki, bu konuda çok iddia var. Sırça köşklerinden olaya baktıkları konusunda eleştiriler var elbet. Bunun da çözümü SAİK’i yok saymak yerine seçimlerde bir daha seçilmemesi için gereken ne varsa yapmak olmalı. Sizin sorunlarınıza duyarlı yeni bir yönetim seçmek sizin hakkınız.
Korkutgillerin Sesi …
Tam da burada şunu ilave edeyim. Ben bazen SAİK‘i eleştiriyorum. Çok da haklı sebeplerim var. Kendileri çalıp kendileri söylüyorlar ne yaptıklarını bilmek için “Korkutgillerin Sesi” platformunu takip etmek gerekiyor. Biz Sigortamedya olarak resmi bir açıklama gelirse tabii ki kuruma saygımızdan kullanıyoruz. Gerisi bizi ilgilendirmiyor. Bu kişiler gider yaptıkları kalır, bir de SAİK kalır elbet. Son Başkan Hüseyin Kasap’ı hatırlayanınız var mı .? İsmi geçmiyor artık. Kalıcı hiç bir şey de bırakmadı ki analım.
Öncelikle acente dostlarımın STK’lara sahip çıkmaları gerekiyor, meslekleri için. Ve sonra kişilere takılmadan SAİK’e de elbet. Şimdi SAB seçimleri var, iyi niyetle yola çıkmış pırıl pırıl kadrolarla iki başkan adayı var benim gözümde. Ayhan Çalık daha önce adaylığını açıklamıştı. Mithat Bekan da geçtiğimiz hafta yarışa katıldı. Centilmence bir yarış olacağını düşünüyorum. Kazananı şimdiden tebrik ederim. Her iki Başkan adayı da beni aradı basın duyurularını benimle paylaştılar, ben de kendilerine başarı diledim. Umarım seçildikten sonra kimsenin kendilerini yönlendirmesine izin vermezler. Gerçekten meslektaşları için çaba gösterir seçilen başkan.
Bu arada ilginç bir anekdot ile yazımı sonlandırayım. Halen SAB Başkanının ismini bile bilmiyorum. Kendisi ile bir tanışıklığım yok. Kendisi tarafından da hiç bir iletişim çabası da olmadığını belirtmeliyim. Bize bu güne kadar neler yaptıklarını anlatmadıkları için fikrim yok. Başkanlığı da sürdürmek istemedikleri için de sanırım bu işte çok başarılı olduklarını kendileri de düşünmemişler.
Acentelerden ricam, Sigorta Acenteleri Derneği‘ne (SAB) üye iseniz gidip oyunuzu kullanın. İstanbul trafiğinde belki bir kaybınız olacağını düşünebilirsiniz ama gitmez, STK’lara destek olmazsanız ileride çok daha büyük kayıplarınız olur. Adaylara tekrar başarılar.