Ailesinin sağlığını sigorta ile güvenceye alan Coşkun Çalık’ın küçük oğlu mangal tutuştururken patlayan jel sebebiyle yandı. Evladının 250 bin TL’yi bulan tedavi giderini sigorta şirketinin karşıladığını açıklayan Çalık, “Kendi çabalarımızla bu masrafların altından kalkamazdık” dedi.
ŞERİFE KAYA / HAYATIMIZ SİGORTALI
Sigorta yaptırmakta direnen ama acentesinin ısrarlarına dayanamayıp sigorta ile tanışan Coşkun Çalık’ın hikayesi, sigortanın gereksiz olduğu kanaatinde olanları düşündürecek nitelikte… Poliçe yaptırmadan önce sigortayı para tuzağı olarak gören Çalık, sağlık konusunda birkaç operasyon geçirdikten sonra sigortanın gereksiz olmadığını anlamış. Zaman zaman sağlık sigortasından vazgeçmek isteyip tekrar yaptırmamaya karar veren ama acentesinin ısrarlarına dayanamayıp poliçesini yenileyen Çalık, şimdi poliçe yenileme dönemlerini kendi takip ediyor ve aksatmamaya özen gösteriyor. Çalık, 2006 yılından beri konut, iş yeri, kasko, trafik, özel sağlık gibi tüm sigortalarını eksiksiz yaptırıyor ve her sene yeniliyor.
Çalık son olarak, bir buçuk yıl önce yedi yaşlarındaki oğlunun başına gelen kazadan sonra “Sigortamızı iyi ki de yenilemişiz” diyor. Ve yaşadığı olay neticesinde sağlık sigortasının ne kadar önemli olduğunu eşine dostuna anlatıyor, “sigortanızı yaptırın” önerisinde bulunuyor…
Hem acentem hem de sigorta şirketim hep yanımdaydı
Sigortaya bu kadar önem vermesinin sebeplerinden birini sigorta şirketinin yaklaşımından memnun kalması olarak açıklayan Coşkun Çalık, şöyle konuşuyor: “Acentemin yanı sıra sigorta şirketim Axa Sigorta’nın da her zaman yanımda olduğunu görünce sigortaya olan bakış açım değişti. Acentem de sadece poliçe yenileyeceğimiz zaman değil hasarda, hastalıkta da yanımızda oluyor. Bir hasarla karşılaştığım zaman hemen acentemi arıyorum. Acentem sorunu hızlıca çözüyor. İnternetten bir poliçe alsaydım karşımda bir muhatap bulabilir miydim bilmiyorum. Çünkü bir telekomünikasyon şirketine bile telefonla ulaşabilmek, derdimizi anlatmak için çok uğraşıyoruz. Bu nedenle yüz yüze iletişimi her zaman daha kuvvetli buluyorum.”
Bazen sigortamı yenilemek istemedim…
Altı çocuk babası Çalık, her sene hem eşini ve kendisini hem de çocuklarını sağlık sigortası ile güvenceye alıyor. Sigorta ile acente olan arkadaşının vasıtasıyla tanıştığını söyleyen Çalık, şöyle konuşuyor: “Acentem Vizyon Sigorta Aracılık Hizmetleri Genel Müdürü Hasan Ekmen, sağlık sigortasının faydalarını anlatıyordu, ama anlattıkları bir kulağımdan girip diğerinden çıkıyordu. Hem bireysel emeklilik hem de sağlık sigortası gibi kavramların para tuzağı olduğunu düşünüyordum. Bir gün yine sigorta yaptırmam konusunda ısrarcı oldu ve bu sefer yaptırdım sigortayı. Poliçeler her yıl yenileniyormuş. Zaman zaman sigortamı yenilemek istemedim. Sigorta almamaya karar veriyordum ama acentem yine beni ikna ediyor, yeniliyorduk poliçemi. Benim de sağlıkla ilgili sıkıntılarım olunca bunun bir ihtiyaç olduğunu düşündüm ve sigortadan vazgeçmedim artık. Çocuklarıma da sigorta yaptırdım.”
Oğlunun tüm hastane masrafları karşılandı
Bundan bir buçuk yıl önce, şu an dokuz yaşında olan oğlu Hüseyin Muhammed Enes’in, mangal tutuştururken patlayan jel sebebiyle bir kaza geçirdiğini söyleyen Çalık, olayı şöyle anlatıyor: “Oğlumun yüzü, boynu, gövdesinin bir kısmı, bacak ve kollarında bazı yerleri bu kazada yandı. Enes, Kartal’da bir devlet hastanesinde ilk tedavisini gördü. Buradaki doktor bazı medikal ürünlerin dışarıdan alınması gerektiğini söyledi ve bunları devlet sigortası karşılamıyordu. Bu ürünleri sağlık sigortamızla temin ettik. Kartal’dan sonra özel bir hastanede ameliyatlara, tedaviye devam edildi. Sigorta şirketimiz, fizik tedavi de dahil olmak üzere yine tüm hastane masraflarını karşıladı. Tedavinin tamamı için büyük bir meblağ gerekiyordu ve sigorta şirketinin bunu karşılıyor olmasına ben inanamadım.”
500 TL’lik poliçe sadece 150 TL yükseldi
Enes’in sağlık durumunun iyiye gittiğini ve hayatını eskisi gibi devam ettirebildiğini söyleyen Baba Çalık, tedavi sürecinin ise henüz tamamlanmadığını da belirtiyor. Sağlık sigortasının ailesini büyük bir sıkıntıdan kurtardığını ifade eden Çalık, “Kendi çabalarımızla oğlumun tedavi masraflarının altından kalkamazdık. Sigorta neredeyse 250 bin TL’lik masrafımızı karşıladı. Sadece oğlum için değil, diğer çocuklarım ve ebeveyn olarak biz de çok defa özel sağlık sigortasından yararlandık. Kısacası sekiz kişi için 10 yılda ödediğimiz özel sağlık sigortası priminin kat be kat fazlasını sadece bir ameliyatın masrafıyla bile karşılamış olduk” diye konuşuyor. Oğlunun sağlık sigortasının yatarak tedavi teminatlı olduğunu açıklayan Çalık, yılda 500 TL ödedikleri primin kazadan sonra aşırı yükselmediğini, sadece 650 TL’ye çıkarıldığını da sözlerine ekliyor.
Aylık sigara parasına yıllık sağlık güvencesi
Sadece sağlık sigortası olmadığını, konut sigortası, kasko sigortası, iş yeri sigortası olduğunu ifade eden Çalık, aynı zamanda iki yıldır da eşiyle birlikte Bireysel Emeklilik Sistemi (BES) katılımcısı olduğunu da söylüyor. Çalık, “Yılda 500-600 TL ödeyeceğiniz sağlık sigortası, iki ayda sigara için harcanan para bile etmiyor. İki aylık sigara parasına bir yıllık sağlık sigortası yaptırmış oluyorsunuz. Günde 1 TL dahi bir kenara koysanız poliçenin size hiçbir masrafı olmayacağını göreceksiniz. Ya da bir arkadaşınızla akşam yemeğe çıktığınızda bile bir gecede 200 TL harcayabiliyorsunuz. Bunları düşündüğümüzde sağlık sigortası yaptırmanın hiç de ekstra bir masraf olmadığını göreceksiniz. Toplum olarak sigorta konusunda yeterli bilince sahip değiliz. Çünkü ben de öyleydim, ama gördüm ki sigorta çok önemliymiş” diye konuşuyor.
Lodos evimizin çatısını uçurdu
Coşkun Çalık, afetlerden, görünmez kazalardan, hastalıklardan yana çok fazla mağdur olduklarını ama sigortadan da hep fayda gördüklerini belirtiyor. Çalık, eviyle ilgili başından geçen bir kazayı da paylaşıyor. Çamlıca’da yeni yaptırdıkları evin çatısının iki yıl önce lodos rüzgarı nedeniyle uçtuğunu söyleyen Çalık, çatının uçmasının yanı sıra tüm eşyaların da zarar gördüğünü ifade ediyor. Çalık, “Lodosla birlikte aynı zamanda şiddetli de yağmur vardı. Çatı uçunca eşyalarımız ıslanmaya başladı. Yatak odalarındaki gardıroplarımız, yerdeki parkeler yağmur suyundan şişti. Hemen acentemizi arayıp durumu bildirdik. Eksper geldi ve hasar raporu hazırladı. Çatımızın tadilatını bir onarım şirketine yaptırdık ve onarımı faturalandırdık. Sigorta şirketi de hem çatı hem de eşyalardaki hasarımız için bize yaklaşık 25 bin TL’lik ödemede bulundu” diye konuşuyor.
Kumbara hep azalır, BES ise sürekli birikir
Gelecek için birikim yapmak gerektiğini ve bunun için de Bireysel Emeklilik Sistemi’nin (BES) en güzel tasarruf araçlarından biri olduğunu söyleyen Coşkun Çalık, iki yıl önce eşiyle birlikte sisteme dahil olduklarını kaydediyor. Bireysel emeklilik için ayda 250 TL birikim yaptığını belirten Çalık, şöyle konuşuyor: “250 TL birikimin üzerine yüzde 25 oranında da devlet katkısı alıyorum. Bu paraya şu an varmış gibi bakmıyorum. 10 yıl sonra 56 yaşıma geldiğimde sosyal güvenceden emekli olacağım. Bunun yanı sıra BES’ten de emekli olup birikimimi toplu alacağım. Aynı emeklilik ikramiyesi gibi… BES’i bir kumbara gibi düşünüyorum. Ama kumbara kenarda durmaz, birikeceğine hep azalır. BES ise sürekli birikir.” Özellikle gençlere BES yaptırmaları konusunda tavsiyede bulunan Çalık, “Gençler, günde 5 TL bir kenara koyup 150 TL’lik bir BES hesabı açtırsalar, 10 yıl sonra devlet katkısıyla birlikte aşağı yukarı 20-25 bin TL biriktirmiş olacaklar. 20 yaşında birikim yapmaya başlayan bir gencin 30 yaşında bir kenarda 25 bin TL’si olacak, hiç de fena değil” diyor