Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) sigorta sektörü fiyatlandırmadan eğitim eksikliğine kadar birçok sorunla başa çıkmaya çalışıyor. KKTC Sigorta ve Reasürans Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ülker Fahri ve Genel Sekreter İbrahim Kavçın, sorunların çözümü için yasaların düzenlenmesinin yanı sıra dengeli bir sistem oturtulması gerektiğini söylüyor.
Hayatımız Sigortalı / Arzu Efeoğlu
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sigorta sektörünün sorunları için hem Kuzey Kıbrıs hükümeti hem de KKTC Sigorta ve Reasürans Birliği çözüm arayışı içinde. Gelinen son noktada çıkarılan yasaların yanı sıra her iki taraf da sorunun eğitim ve bilgi eksikliğinden kaynaklandığını dile getiriyor. Sektör problemlerine çözüm arayışı içinde olan Bakanlık ve Birlik ortak bir zemin arayışı içerisinde. Fakat ne yazık ki Birlik kendi içerisinde dahi bu zemini yakalayamıyor. KKTC Sigorta ve Reasürans Birliği ayrılıkların özellikle piyasa paylaşımı konusunda yaşandığını belirtiyor. KKTC Sigorta ve Reasürans Şirketleri Birliği içerisinde sigorta şirketleri arasında bir fikir birliğinin oluşmaması büyük handikap olarak görülüyor. Diğer taraftan Bakanlığın piyasayı düzenlemek için çıkarmaya hazırlandığı özellikle sermaye yeterliliği tüzüğüne büyük itiraz var. Rakamların yüksekliğinden şikâyet eden Birlik yöneticileri, bu şartları yerine getirmek konusunda özellikle yerel şirketlerin çok zorlanacağına dikkat çekiyor.
KKTC Sigorta ve Reasürans Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Ülker Fahri ve Genel Sekreter İbrahim Kavçın, yasaların KKTC gerçekleri ile çelişmeden hazırlanması ve uygulanması gerektiğini söylüyor. 2010 yılında yürürlüğe giren yasa ile sektörün geçmişe göre aşama kaydettiğini belirten Fahri, “Çıkarılan yasa eski birçok yasayı yürürlükten kaldırdı sektör geçmişe göre ivme kazanıyor. Fakat ciddi sıkıntılar var. Çünkü ülke kültürü değişime ve gelişime çok açık değil. Üstelik sektörde görüş birliği sağlayamıyoruz” diye konuştu. Fahri ve Kavçın, KKTC sigorta sektörünün sorunlarını, eksiklerini ve çözüme yönelik görüşlerini SİGORTALI ile paylaştılar. Fahri, Kuzey Kıbrıs tarafında sigorta şirketi sayısının fazlalığına da değinerek, “Türkiye’den gelen birçok şirket de yüksek sermayeleri dolayısıyla haksız rekabete zemin hazırlayabiliyor. Bu yerel şirketler açısından da önemli bir sorun arz ediyor” şeklinde konuştu.
Ya Türkiye ya Avrupa Birliği
Ülker Fahri, sektördeki en büyük problem kaynağının AB normlarına odaklanan yasa çalışmaları yapılarken Kuzey Kıbrıs hükümetinin kamuoyundan gelen baskılar karşısında çekimser kaldığını belirtti. Fahri, sektörü iyileştirmeye yönelik birçok yasanın çıkarıldığını belirterek “Çıkarılan yasaların içinde sektöre aşama kaydettirecek olanlar var fakat çıkarılan başka yasalarla bunların önüne set çekiliyor” şeklinde konuştu.
Bir yasa çıkarılırken Avrupa Birliği kriterlerinin temel alınması olumlu olabilir diyen Fahri, “ Fakat bunun yanı sıra Türkiye’den alınan kanunların sadece ilgili kısımlarının değiştirilerek yürürlüğe sokulması çok büyük kargaşaya neden oluyor. Bu sebeple birçok konu tek ayaklı yürüyor ve çoğu kanun çatışıyor. Ya tamamıyla AB normları üzerinden çıkarılmalı kanunlar ya da sadece Türkiye mevzuat ve düzenlemeleri temel alınmalı” diye konuştu. Fahri ayrıca, Kuzey Kıbrıs’ta sigorta sektöründeki sorunların çözümü için tüm tarafların aynı isteği göstererek çalışması gerektiğini belirtirken, hükümet kanadının da bu konuda faaliyet yapmak istediğini söyleyerek “Hükümet daha fazla kararlılık göstermeli” dedi.
Hükümetin ‘sermaye yönetimi’ konusundaki çalışmalarına dikkat çeken Fahri sözlerine şu şekilde devam etti: “Bu konuda da Türkiye’yi konuşamayız. Türkiye’deki birçok şirket artık uluslararası şirket ve oradaki tek bir şirketin prim üretimi tüm Kuzey Kıbrıs’taki şirketlerin prim üretimi toplamı kadar belki de daha az. Üstelik burada esas alınan Solvenci 2 konusu da Avrupa dahi ekonomik kriz dolayısıyla 2017’ye ertelendi. Böyle bir durum söz konusu iken ve bizde hala birçok yasa net değilken bizim hemen 2014’te bunu uygulamamız beklenmemeli.”
Konsolidasyon bir çözüm, ama yasa engeli var
Kuzey Kıbrıs sigorta sektörü için konsolidasyonun, sektörü kurtarmak açısından önemli ve güzel bir çözüm olabileceğini dile getiren Fahri, “Yasalar konsolidasyon için bir güven vermiyor şirketlere. Öncelikle yasaların düzenlenmesi gerekiyor. Aksi takdirde şirketler konsolidasyona hep şüphe ile yaklaşıyor ve düzenlemeler olmazsa gelecekte de böyle olacak” dedi. K.K.T.C. Sigorta ve Reasürans Birliği Genel Sekreter İbrahim Kavçın ise Yönetim Kuruşu Başkanı Fahri’nin sözlerini doğrulayarak “Şirketler yasasının derhal değişmesi lazım aksi takdirde şirketler için birleşmek biraz zor olur. Başkanın dediği gibi böyle bir durumda iki şirket birleşmesinde çatışmalar doğuyor ya da üç şirket birleştiğinde birinin kapı dışarı edileceği gibi bir sıkıntı doğuyor” diye konuştu.
Kamu sigorta konusunda bilinçlendirilmeli
Sektörün sadece trafik sigortaları üzerinde yoğunlaşmasının sektörü kötü etkilediğini belirten Fahri, ülkede sigorta sektöründeki yıllık prim üretiminin yüzde 80 oranı ile bu branştan sağlandığını dile getirdi. Kamu da bilinçsizliğin çok fazla olduğuna dikkat çeken Fahri, “Bilinçsizlik dolayısıyla ülkede sadece zorunlu sigortalar yaptırılıyor. Bu yüzden diğer alanlarda sigortalanma oranı çok düşük. Hayat sigortaları ise sadece kredili hayat sigortaları ürünlerinde yüksek, o da borçlanmalardan dolayı” dedi. Çalışma alanları risk yaratan birçok meslek branşında ve sektörde sigortalanma zorunluluğunun getirilmesinin zaruri olduğunu dile getiren Fahri, “Hükümet bu konuyu gündeme getirdiğimizde bize yanlış gözle bakıyor. Fakat bu riskli birçok iş kolu için sigortalanma konusu önemli, kamuda bu konuda bilinçlendirilme çalışmaları yapılmalı ve risk arz eden sektörler için sigorta zorunluluğu getirilmeli” şeklinde konuştu. Kavçın ise Kuzey Kıbrıs’ta yaşanan sel felaketine dikkat çekerken, “Yaşanan sel felaketinde hükümet ‘Korkmayın devlet bunun için var’ diyerek talihsiz bir açıklama yaptı. Bu sigorta sektörü açısından yanlış bir açıklama” dedi ve devletin bu konuda daha hassas davranması gerektiğini belirtti.
“Bizim en büyük eksikliğimiz sektör yönetimi”
İbrahim Kavçın sigorta sektöründe yaşanan ayrılıkların sebeplerine değinerek şirketler içerisinde de çarpık yapılanmaların olduğunu belirtti. Bazı büyük şirketlerin acentelerinin yerel şirketlerden daha büyük olduğunu söyleyen Kavçın, “Bu sebeple büyük ayrılıklar yaşanıyor ve birlikte bir adım atılamıyor. Fakat bizim en büyük sorunumuz Türkiye’deki gibi bir Sigorta Dairesi Başkanlığı’nın olmaması. Böyle kuruluş burada da olmalı çünkü en büyük eksiğimiz yol gösterici ve eğitici bir kuruluş” diye konuştu. Kavçın, Maliye Bakanlığı’ndaki Para Kambiyo ve İnkişaf İşleri Daire’sinin bu konuda yetersiz kaldığını da belirterek, “Daire’nin sigortacılıktan başka işleri de var ve yoğunlar. Üstelik az kişiyle çalışıyorlar ve tüm sigorta sektörüne yetişemiyorlar” dedi.
Güney ile entegrasyon kaçınılmaz fakat…
Güney Kıbrıs ile entegrasyonun mutlaka olacağını belirten Kavçın, şirketlerin bir entegrasyon durumunda hayatta kalacaklarını belirtti. Kavçın “Güney ile bir entegrasyon söz konusu olduğunda yerel şirketler büyük şirketlerin bünyesine girmeli. Aksi takdirde yaşayamazlar” şeklinde konuştu. Kavçın, “Entegrasyon durumunda şirketler ya da iki ülke sektörünün bir anlaşmazlık yaşayacağını düşünmüyorum. Çünkü iki ülkede de AB düzenlemeleri var” diyerek konuşmasına devam etti.
2013 yılında da karlılık yok
Kuzey Kıbrıs Türkiye Cumhuriyeti sigorta sektörünün 2013 yılında Türkiye gibi bir kârlılık kaydetmediğini belirten Kavçın, “Burada 2013 yılı da aynı 2012 yılı gibiydi. Ekstrem bir kârlılık yaşanmadı” dedi. 2003 yılından bu yana istatistik tutulmaya başlandığına dikkat çeken Kavçın, “O zamanlarda kâr yüzde 28-30 civarındaydı. Şu an da ise bu oran yüzde 15-16 seviyelerinde. 2014 için de bunu öngörüyoruz” diye konuştu.
Eğitim, sektörün en büyük eksiği
Türkiye’den sektöre yönelik eğitimler konusunda fazlasıyla destek aldıklarını belirten Fahri, “Eğitim ve bilgi alışverişi konusunda eksiklik çoğunlukla bizden kaynaklanıyor. Çünkü Türkiye bu konuda burada birçok eğitim ve seminer düzenliyor, keza Avrupa Birliği yetkilileri de aynı şekilde. Fakat sektör bu işin ucundan tutmuyor” şeklinde konuştu. Fahri, bunu rağmen TRAMER ile ilgili tüm çalışmaların tamamlandığını ve 2014 yılında tüm hesaplamaların ise buna göre yapılacağını belirtti ve eğitim için çözüm üretilmesi gerektiğine dikkat çekti.
Reasürans konusunda acil önlem alınmalı
Ülker Fahri, Kuzey Kıbrıs’ın reasürans konusunda gelecekte önemli sorunlarla karşı karşıya kalacağını belirtti. Bugüne kadar AON ve Milli Reasürans’ın Kuzey Kıbrıs için önemli katkılar yaptığını dile getiren Fahri, “Ama bu şekilde yürümez. Bunun için devletin bir önlemi yok. Acilen bir önlem alınmalı” dedi. Fahri konuşmasına şu şekilde devam etti: “Geçtiğimiz yıl devletle görüştük. 2013’te yaşanan durumu biliyorlar, 2014 için daha yoğun bir sıkıntı ihtimalinden bahsettik. Devlet bir genelge yayınladı fakat yeterli olduğunu düşünmüyorum.”