2.Uluslararası Sigorta Zirvesi kapsamında bugün bir panel düzenlendi. ‘Katastrofik Afetlerin Etkilerinin Hafifletilmesinde Sigortacıların Katkısı ve Öğrenilen Dersler” başlığı ile düzenlenen panelin moderatörlüğünü Türkiye Sigorta Birliği Genel Sekreteri Özgür Obalı yaptı.
Panelde konuşan The Life Insurance Association of Japan (LIAJ) Japonya Hayat Sigortası Birliği Yönetim Kurulu Üyesi Hayato Komada, birliklerinin uzun bir tarihe sahip olduğunu belirterek, hayat sigortası sektörünün sağlıklı gelişimi ve güvenilirliğinin sürdürülmesi için çalıştıklarını söyledi. LIAJ’nin Japonya’da yaşanan depremlerden önce alınan önlemler ve deprem sonrası sürecin nasıl yönetildiğine ilişkin açıklamalar da bulunan Komada, sigortalılara ulaşmanın doğru iletişim bilgilerinin teminden geçtiğine dikkat çekerek bu süreçte yenilemelerin de önemli olduğunu söyledi.
Afetlerde devletle işbirliği halindeyiz
Hellenic Association of Insurance Companies Genel Müdürü Papaspyropolou ise, yaptığı konuşmada geçen ay Yunanistan’ın tarihindeki en garip afetlerle karşılaştığını belirterek, “Burada en olumlu taraf birlik olarak süreç yönetiminde devletle iş birliği halinde olmamız. Yunanistan’da sigortalı oranı düşük. Sigortalı olanların büyük bir kısmı da banka kredileriyle bağlantılı. Devletle birlikte daha fazla insanı güvence altına alma konusunda çalışıyoruz. Farkındalığı arttırmak ve sigortayı ulaşılabilir hale getirmek önemli. Farklı riskleri kapsayan bir yapıya doğru yol alıyoruz” dedi.
Türkiye’ye finansman ve teknik yardım getirmek için çalışıyoruz
Bu yıl büyük bir afetler dizisi ile karşı karşıya kalındığını hatırlatan EBRD Ankara Ofis Başkanı ve Türkiye Başkanvekili Mehmet Üvez, panelde yaptığı konuşmasında son 4-5 yılın ortalamasına bakıldığında Türkiye’nin EBRD’nin en büyük yatırım yaptığı ülke haline geldiğini söyledi. Bunun getirdiği sorumluluklar olduğuna dikkat çeken Üvez, “Depremin ardından hemen bir destek paketi açıkladık. Hem Türkiye’de hem de uluslararası ortamda Türkiye’ye bu konuda finansman ve teknik yardım getirmek için uğraşıyoruz. Bu kapsamda ilk aşamada 1,5 milyar avroluk teknik destek paketi onaylattık” dedi.
Depremden sonra özel sektörle sık sık bir araya geldiklerini belirten Üvez, “Şirketler fiziki olarak yara aldılar ancak iş gücü sıkıntıları daha ön planda. Sağlık, okul ve konaklama sorunlarını aşmadan nitelikli iş gücünü yeniden bölgeye çekmek çok kolay değil. Diğer taraftan KOBİ’lerin üzerine çok düşülmesi gerekiyor. KOBİ’lerin yeniden üretime ve tedarik sistemine girebilmesi için küçük hibe programlarının çok etkili olacağı düşünülüyor. Bu anlamda biz programlar hazırladık ve uluslararası finansla kuruluşlarını da teşvik edeceğiz. Kamu tarafında altyapı çalışmalarında çok büyük bir ihtiyaç var. Atık su, katı atık, çöp yönetimi vb yatırımların kamu imkânlarıyla karşılanması mümkün değil. Bunların aşılması içinde çalışmalarımız sürüyor” değerlendirmesinde bulundu.
Katastrofik olaylardan kaybımız 4 milyon Yeni Zelanda doları
Panele Yeni Zelanda’dan online olarak katılan Insurance Council of New Zealand Başkanı Tim Grafton, Yeni Zelanda’da 2010 yılından bu yana yaşanan depremlerden ve etkilerinden bahsetti. Grafton, Yeni Zelanda’nın bulunduğu coğrafi konum itibariyle her gün birçok bölümünün depreme maruz kaldığını ancak bunların büyük bir kısmının küçük şiddetli sarsıntılar olduğunu söyledi. Grafton, “Depremlerin yanı sıra Yeni Zelanda geçtiğimiz yıl sellerle de kayıplar yaşadı. Bu yıl katastrofik olaylardan 4 milyon yeni Zelanda doları kaybımız var. Çıkarmamız gereken en önemli ders, otoritelerin doğal afet risklerine karşı yatırım yapmaları gerektiği. Devletlerin gelecekteki risklere karşı insanları korumak için gerekli önlemleri alması gerekiyor” diye konuştu.
Sigorta Ekranı:
