Türkiye Sigorta Birliği Genel Sekreteri Mehmet Akif Eroğlu, trafik sigortasında düzenlemelerin yanı sıra bazı yapısal sorunların giderilmesi ve değişikliklerin yargıca özümsenmesi ile primlerde düşüşün zamanla tüketiciye yansıyacağını söyledi.
SEVAL ÖZKAP / HAYATIMIZ SİGORTALI
Geçen yıla hiç şüphesiz ki trafik sigortalarındaki fiyat artışı ile birlikte gelen düzenlemeler damga vurdu. Bu gelişmeler sayesinde sigorta sektörü, en zor sınavını da trafik sigortası ile vermiş oldu. Karayolları Trafik Kanunu’nda yapılan düzenlemelerle sigorta şirketlerinin prim artışına neden olan bazı sorunları giderilerek primlerde artış trendi durdu, hatta ekim ayı itibarıyla ortalama primlerde yüzde 11’lik bir düşüş yakalandı.
Türkiye Sigorta Birliği Genel Sekreteri Mehmet Akif Eroğlu, kanuni düzenlemelerle trafik sigortasında primlerin düştüğünü ancak sektörün bazı yapısal sorunlarının devam ettiğini söyledi. Eroğlu, değer kaybı talepleri, eşdeğer parça kullanımının düşmesi, asgari ücret artışının maliyetlere etkisi, asgari ekspertiz ücret tarifesi, tarife sistemine müdahale olarak sıraladığı bu sorunların giderilmesi ve kanuni değişikliklerin yargı tarafından özümsenmesi ile geçmiş yıllardaki fiyatların yakalanamasa da primlerdeki düşüşün süreceğini ve zamanla tüketiciye yansıyacağını vurguladı. Tüketicilerin prim düşüşü için sektöre zaman tanıması gerektiği söyleyen Eroğlu, kamunun soruna ilişkin çözümler geliştirmeye devam ettiğini de sözlerine ekledi.
SBM teklif ekranı primde düşüş sağlayacak
Bu kapsamda Sigorta Bilgi ve Gözetim Merkezi’nde (SBM) teklif ekranı oluşturulduğunu ifade eden Eroğlu, böylelikle sigortalıların trafik branşında faaliyet gösteren tüm şirketlerin prim tekliflerini görebilmelerinin, fiyat karşılaştırması yaparak kendileri için uygun olan poliçeyi satın almalarının hedeflendiğini söyledi. Henüz yeni olan bu uygulamanın primler üzerindeki etkisinin önümüzdeki günlerde görülebileceğine dikkat çeken Eroğlu, uzun vadede yasal düzenlemelerin primlere olan olumlu etkisini destekleyeceğinin öngörüldüğünü söyledi.
Eroğlu, bir diğer çözümün, trafik sigortalarının üç ayda iki defa iptal edilerek yenilenebilmesi ile sigortalılara poliçe tanziminden sonra daha uygun primle herhangi bir cezai yaptırım olmaksızın yeni poliçe tanzim ettirebilme imkânı olduğunu açıkladı. Eroğlu, sözlerine şöyle devam etti: “Sigortalıların poliçe satın aldıktan sonra da fiyat karşılaştırması yapmasına olanak tanıyan bu uygulama ne yazık ki sigorta şirketleri açısından operasyonel maliyetler başta olmak üzere yeni maliyet kalemleri yaratmakta ve öngörülebilirliği ortadan kaldırmaktadır. Bu çerçevede, uygulama her ne kadar SBM teklif ekranı uygulamasını destekler nitelikte görünse de yaratacağı sonuçların aynı olmayacağı, ortaya çıkan yeni maliyetlerin kaçınılmaz olarak primler üzerinde olumsuz bir etki yaratacağı düşünülmektedir.”
Trafik sigortası genel şartları değişebilir
Eroğlu, önümüzdeki dönemde, Danıştay 15’inci Dairesi’ne açılan yürütmeyi durdurma ve iptal davalarına ilişki kararlar sonrasında, 2918 Sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na atıfta bulunularak genel şartlarda değişiklik yapılmasının beklendiğini ifade etti.
2015 yılında trafik sigortasında zarar 7 milyar TL’ye ulaşmıştı. Eroğlu, 2016 yılı üçüncü çeyrek sonuçlarına göre trafik sigortasındaki zararın geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 87 oranında azalarak 211 milyon TL olarak gerçekleştiğine dikkat çekti. Zararın azaldığını ancak karsızlık sorununun hala devam ettiğine dikkat çeken Eroğlu, kanuni düzenleme gerekliliğinin bir anda ortaya çıkmadığını belirterek, “Yılların birikimi ve geçmişe dönük etkiler dikkate alınarak yeni dönemde etkilerinin görülebilmesi için şirketlere zaman tanınmalı” dedi.
Serbest tarifeden vazgeçilmemeli
Trafik sigortasının içinde bulunduğu ortamı daha öngörülebilir ve durağan hale getirecek önerilerini de sıralayan Eroğlu, şöyle konuştu: “Bu kapsamda, serbest tarife sisteminden vazgeçilmemesi, sık mevzuat değişikliği yoluna gidilmemesi, trafik kurallarını sürekli ihlal eden sürücülerle ilgili yaptırımların artırılması, bölünmüş karayolu yapımı suretiyle gerçekleştirilen altyapı yatırımlarının trafik cezalarını caydırıcı etki sağlayacak şekilde desteklenmesi gibi önlemler alınmalı. Bu çerçevede, trafik sigortası için ödenen prim tutarından ziyade artış oranındaki yüksekliğin tepkiye neden olduğu ve fiyat artışının da durması sonucu bu konudaki algının önümüzdeki dönemde değişmesi bekleniyor.”
Otomatik katılım, emeklilikte yaşam standardını koruyacak
Geçtiğimiz iki yıl boyunca en çok konuştuğumuz sigorta ürünlerinin başında trafik sigortası geliyordu. Mehmet Akif Eroğlu, bu yıl da trafik sigortasının ve Bireysel Emeklilik Sistemi’ne (BES) otomatik katılım uygulamasının gündemde kalacağını söyledi. Eroğlu, otomatik katılımın yurtiçi tasarrufların artırılması, atıl olan bireysel tasarrufların yatırıma yönlendirilerek yurtiçi yatırımlara kaynak oluşturulması yönüyle makro boyutta ülkemize; bireylerin emeklilik dönemlerinde yaşam standartlarının korunması, tasarruf ataletinin aşılması yönüyle de mikro boyutta bireylere önemli derecede fayda sağlayacağının altını çizdi. Sistemin başarılı olması için, çalışanların öncelikle emeklilik dönemi için tasarruf etmeleri gerekliliği konusunda farkındalıklarının geliştirilmesi, sistem ve avantajları hakkında detaylı ve doğru bir şekilde bilgilendirilmelerinin kritik bir öneme sahip olduğunu ifade eden Eroğlu, bu yıl ayrıca tamamlayıcı sağlık ürünlerinde gelişmelerin olacağını da vurguladı.
Eroğlu’nun 2017 öngörüleri…
▼ Geçen yıl hayat dışında yüzde 36’lık pay ile sektörün büyümesinde önemli bir etkiye sahip trafik sigortasında primlerin düşüşe geçmesi, 2017’de sektörün büyümesinin aynı seviyelerde kalmayacağını gösteriyor.
▼ Prim artışıyla 2016 yılında trafik branşında zarar bir önceki yıla göre önemli ölçüde azaldı. 2016 yılsonunda trafik branşı teknik kâra geçecek, 2017’de de karlılık sürecek.
▼ Döviz kurlarındaki artışın hasar maliyetlerindeki beklenen negatif etkisine rağmen 2017 yılında hayat dışı sektördeki kârlılığın devam edeceğini öngörüyoruz.
▼ Hayat sigortalarında 2016 yılının ilk 9 ayında, bir önceki yılın aynı dönemine göre prim üretimi yüzde 21, teknik kâr ise yüzde 28 arttı. Hayat sigortalarındaki prim artışının 2017 yılında da benzer şekilde devam edeceğini bekliyoruz.
▼ BES’te 2016 yılının ilk 9 aylık döneminde 55 milyon TL teknik kâr elde edilirken, 2017 yılında otomatik katılımın devreye girmesi ile operasyonel maliyetlerin en azından yığın işlemlerin yapılacağı ilk yıl olumsuz etkileneceğini öngörüyoruz.
▼ Ele aldığımız senaryolara dayanarak, otomatik katılımda çıkışların yüzde 40 civarında olması durumunda bile sistemde 2017 itibarıyla 4 milyon yeni katılımcı olacağı beklentisindeyiz. Mevcutta sistemde olanlar ile birlikte 2017 yılı sonunda otomatik BES sayesinde sistemdeki katılımcı sayısının yaklaşık 10 milyona ulaşacağını tahmin ediyoruz.
▼ BES’te büyüyen fon tutarları ile birlikte 2016 yılının 9 aylık döneminde 55 milyon TL teknik kâr elde edildi. Bu durum geçmiş yıllarda sürekli zarar eden sektörün başa baş noktaya geldiği yönünde değerlendirilebilir. 2017 yılında da sektörün kârlılığının süreceğini düşünüyoruz.
