Genç yetişkinler harcama kararları nedeniyle oldukça pişman… Y ve Z kuşağı, emeklilik tasarruflarını ihmal ettiği için çok pişman olduğunu belirtiyor. X kuşağı da çok pişman ama emeklilik süreci yaklaştığı için artık pişmanlığının fayda etmeyeceğini düşünüyor.
SİGORTAMEDYA ÖZEL
Finansal kararlarından pişman olan bir nesil ile karşı karşıyayız! 1980-2000 yılları arası doğanların temsil ettiği Y Kuşağı ile 2000 yılı ve sonrasında doğanları kapsayan Z Kuşağı, finansal kararlarından büyük bir pişmanlık duyuyor. En büyük pişmanlıkları arasında ise ilk sıralarda emekliliğe erkenden daha fazla para ayırmamak geliyor. ABD’li finansal şirketi Bankrate’in 3 bin 700 yetişkinle gerçekleştirdiği ankete göre Z kuşağının yüzde 60’ı, Y kuşağının ise yüzde 57’si finansal pişmanlık duyuyor. Bu oranlar diğer yaş gruplarına göre daha yüksek.
Acil durum birikimleri de harcanmış!
Genç yetişkinler geçmişteki harcama kararları nedeniyle oldukça pişman… Y ve Z kuşağı bireyleri için bu pişmanlık aynı zamanda yoğun bir stres anlamına da geliyor. Hem Y hem de Z kuşağı bireylerinin yaşadığı finansal pişmanlıkların ilk sırasında acil durum birikimlerini harcamak ve yeterince kenara para atmamak bulunuyor. Birçok genç çalışan bugün işlerini kaybetmesi halinde bir aylık masraflarını bile ödeyemeyeceğini düşünüyor. Bazı katılımcılar şu anda 1.000 dolarlık bir acil masrafı bile karşılayamayacaklarını belirtiyor. Y ve Z kuşağının en büyük pişmanlığı acil tasarruflar değil. Her iki yaş grubu da “çok fazla kredi kartı borcuna girmeyi” en büyük ikinci pişmanlıkları olarak sıralıyor. Y kuşağı için “emekliliğe erkenden daha fazla para ayırmamak” üçüncü sıradaki pişmanlık olarak öne çıkıyor. Pişmanlıklarından ders çıkararak emeklilik için adım atma konusunda kararlı olan Z kuşağı, emeklilik tasarruflarına öncelik vereceğini açıklıyor.
“Keşke kariyerimin başında emeklilik için birikim yapmaya başlasaydım”
Finansal bir pişmanlıkla ankete katılan yetişkinlerin de büyük kısmı, en büyük pişmanlıklarının kariyerlerinin başlarında emeklilik için birikim yapmayı ihmal etmek (%21) olduğunu söyledi. Boomers ve X kuşağı, genç nesillere göre emeklilik için yeterince tasarruf yapmadıkları için daha çok pişmanlık duyuyor. Çünkü emeklilik süreci için geri sayıma geçtiler.
Baby Boomer Kuşağı: 1946-1964’lü yıllar arasında doğan bireyler Patlama Kuşağı (Baby Boomers Kuşağı) olarak ifade edilmektedir. İkinci Dünya Savaşı’ndan hemen sonraki “nüfus patlaması” yıllarında doğan sözkonusu 1 milyar bebekten ötürü “Baby Boomers” kuşağı olarak isimlendirilmiştir.
X Kuşağı: Y kuşağından önce gelen ve genel olarak aidiyet duyguları yüksek olan bireylerin oluşturduğu nesile X kuşağı denir. 1965 ve 1980 yılları arasında dünyaya gelen her birey X kuşağı kapsamındadır. X kuşağındaki bireyler genel özelliklerini, kazanım, beceri ve yeteneklerini yaşadıkları çağın kültürüne göre kazanmış ve uygulamıştır.
Y Kuşağı: Z kuşağından önce ve X kuşağından sonra bulunan ve Milenyumlar olarak bilinen kuşağa Y kuşağı denir. Televizyon ile büyüyen Y kuşağı, Z kuşağı kadar olmasa da teknolojiyle ilgilidir. Yeniliklere açık olan Y kuşağı farkındalık bilinci yüksek olan kişilerden oluşur. Y kuşağı, teknolojiye kolayca uyum sağlamasının yanı sıra yaratıcı fikirleriyle de dikkat çeker.
Z Kuşağı: Y kuşağından sonra ve Alfa kuşağından önce gelen kuşak Z’dir. Z kuşağının büyük bir bölümünün anne ve babaları X kuşağındadır. Küçük yaşlardan beri dijital ortamlarda gelişen Z kuşağı, teknoloji çağının merkezindedir.
18 yaş altı BES uygulaması pişmanlıklara son veriyor
Sigorta sektörü, çalışma hayatına dahil olan Z kuşağını özellikleri açısından yakından inceleniyor. Z kuşağını kazanmak için teknolojiyi kullanarak yeni ürün ve hizmetler geliştiriyor. 2020 sonu itibarıyla dünyanın yaklaşık üçte birini oluşturan bu kuşağın daha çok sorguladığı, zor beğendiği, kolay vazgeçebildiği ve yüksek beklentilere sahip olduğunun farkında olan sigorta sektörü için bu kuşak ayrı bir öneme sahip. Çünkü Z kuşağının Türkiye’de sigorta penetrasyon oranının artmasında yükselen bir etki payına sahip olduğu belirtiliyor. Sigorta sektörü verilerine göre müşterileri içinde Z kuşağının payı yüzde 10 civarında. Önümüzdeki 5 yılda bu oranın yüzde 20’ye çıkabileceği tahmin ediliyor. Z kuşağının emeklilik tasarrufları ile ilgili gelecekte pişmanlığının daha artmaması için iki yıl önce hayata geçirilen 18 yaş altı BES uygulaması tam da bu noktada büyük bir önem taşıyor. Bireysel Emeklilik Kanununda yapılan yasal düzenlemeyle birlikte, 18 yaşından küçük çocukların sisteme girmelerinin önü açıldı.İlk günden itibaren yoğun ilgi gören 18 yaş altı BES’teki katılımcı sayısı 802 bin kişiyi aştı. Toplam fon büyüklüğü de yaklaşık 7,6 milyar TL’ye ulaştı.
Kadınların tasarrufları ve tasarruf aracı tercihlerinde BES’in payı arttı
ING Türkiye tarafından gerçekleştirilen Türkiye’nin Tasarruf Eğilimleri Araştırması ise Türkiye özelinde tasarrufu olanlara ilişkin önemli bilgiler sunuyor. Araştırmanın 2023 yılı ilk çeyrek sonuçlarına göre tasarruf sahipliği oranı 2 puan artışla yüzde 19’a yükseldi. Tasarruf sahiplerinin oranındaki artış kadınlardan kaynaklandı. Kadınlarda tasarruf sahipliği oranı 4,5 puan yükseldi.2023 ilk çeyreğinde kadınlarda tasarruf sahipliği oranı yüzde 9,6’dan yüzde 14,1’e yükseldi. Araştırmaya göre tasarruf sahibi olan erkekler ve kadınlar arasındaki oransal farklılaşma azalsa da erkekler yüzde 23,9 ile halen istatistiki olarak kadınlardan daha fazla tasarruf sahibi. Çocuklu bireylerde tasarruf sahipliği bu yılın ilk çeyreğinde 2 puanlık hafif bir artışla yüzde 16’ya ulaşırken, çocuksuz bireylerde tasarruf sahipliği oranı yüzde 24 ile bir önceki çeyrek ile benzer seviyede seyretti. Tasarrufu olanların tasarruf yapma gerekçeleri arasında “geleceğe yatırım” unsuru yüzde 54 ilk sırada belirtilirken, “çocuklarım için” gerekçesi ise 4 puan artışla yüzde 21’ye yükseldi. Araştırmaya göre, tasarruf sahipleri içinde düzenli tasarruf yapanların oranı 2022 yılı 3. çeyrekten itibaren artış trendi göstererek bu çeyrekte yüzde 69’a ulaştı. Öte yandan düzenli tasarruf yapmayanların son 3 ayda tasarruf yapma oranı yüzde 41 ile benzer seviyede seyrederken, gelecek 3 ay içinde tasarruf yapma eğilimi ise yüzde 50’den yüzde 45’lere geriledi. Tasarrufu olanların tasarruf aracı tercihlerinde bakıldığında ise, ilk çeyrekte yastık altı altın ve nakit, bir önceki döneme göre artış göstererek yüzde 25 ile ilk sırada yer aldı. Sistem içi altın ve bireysel emeklilik fonları yüzde 18 oranı ile tasarruf araçları tercihlerinde ikinci sırayı paylaşırken, bireysel emeklilik fonlarının tercih edilme oranı 4 puan arttı. Tasarruf aracı tercihlerinde yüzde 9 ile TL vadeli hesap üçüncü sırada yer alırken, kripto para ise önceki döneme göre 2 puanlık artış ile yüzde 8 ile dördüncü sıraya yerleşti. Araştırmanın sonuçlarını değerlendiren ING Türkiye Bireysel Bankacılık Genel Müdür Yardımcısı Ozan Kırmızı, “Kadınların tasarruf sahipliği oranında yaşanan artış önemli bir bulgu, bu oranın daha da yükselmesi genel tasarruf sahipliğine etkisi açısından önemli. Bununla birlikte piyasadaki koşullara paralel olarak son dönemde müşterilerimizin mevduat haricindeki yatırım ürünlerine de ilgi gösterdiğini gözlemliyoruz. Araştırmada göründüğü üzere bireysel emeklilik fonlarının tercih edilme oranı yükseldi. Bunun dışında farklı yatırım enstrümanlarında oluşan fırsatları değerlendirme imkanı sunan ve profesyonel fon yöneticileri tarafından yönetilen Yatırım Fonları, müşterilerimizin son dönemde ilgi gösterdiği ürünler içerisinde yer alıyor. Bu ilgi, finansal çeşitlilik açısından da memnun edici. Ayrıca, tasarruf alışkanlığının artması için tasarrufu destekleyici dijital ürün ve hizmetlerin geliştirilmesi de önemini koruyor. Çünkü kullanıcılar artık zahmetsiz ve kolay bir şekilde bulundukları yerden hizmetlere erişebilmeyi istiyor” dedi.