22 Kasım 2024, Cuma
spot_img

Sigorta sektöründe hak edilen beklentiler

Hayatımız Sigortalı Dergisi Yazarı Mustafa Nazlıer, sektörün son durumunu analiz eden bir yazı kaleme aldı. Nazlıer’in Hayatımız Sigortalı Degisi’nin Kasım ayı sayısında yayınlanan “Hak edilen beklentilerimiz” başlıklı makalesi şöyle…

2018 yılı ön görülemez bir yapı ortaya koyuyor. Siyasal krizlerin etkisi ve sayısı fazla… Yerel ve coğrafi konum sorunları küresel sorunlar ile birleşerek takibi güç dinamik bir süreç yaşatıyor. Ekonomik olduğu kadar ciddi psikolojik ve sosyal daralmalar yaşıyoruz.

Sigorta sektörü yılın son çeyreğine tedirgin bir kitleyi elde tutmak, kazanmak ve yılın geneline yayılan pozitif durumun stabilitesini de sağlayarak yılı kapatma isteğinde olsa da piyasa tepkisi sonuçları belirleyecek.

Başta inşaat sektörünün durağanlığı enerji sektörü yeni yatırımlarının da duraksamasıyla pazar daralmasına yol açıyor. Diğer taraftan sanayi yatırımlarının durma noktasına gelmesi ve üretimin paralel etkileri kısa vadede sigorta sektörüne yansımamış görünse de sene sonu verilerinin yılın ortalamasının altında olması muhtemel.

Durum iç açıcı değil

Sektör dışı durum pek iç açıcı değil. Sigorta sektörü ülke genelinin çok çok üzerinde bir performans sergiliyor. Politik riskler, küresel ısınmaya bağlı şehir selleri, endüstriyel yangınlar, proje ve ühendislik hasarlarının frekansına rağmen değişen çalışma koşullarına hızlı uyum ve dinamik aksiyon alma yeteneğinin geçmiş yıllara nazaran çok daha iyi olduğu kesin.

Özellikle son dönemdeki hızlı kur artışlarında geçmiş yıllara oranla karar alma ve uygulama sürelerinin çok kısaldığına tanık olduk. Sigorta sektörü olağan dışı durumlarda verdiği tepkiler ile nitelikli yapısını göstermiş oldu.

Hiçbir krizi kendi alanına yansıtmadı. Koşullar açısından bakıldığında penetrasyonu artıracak hiç bir hamle yapılmamasına rağmen bu durum geçici olarak kabul edilebilir. Ancak 2019 yılında kamudan beklentilerin yüksek olduğunu ifade etmek gerek.

Sigortacılık genel müdürlüğündeki pozitif değişim ve nihayet sektörün önünü tıkayan bürokratların uzaklaşması koşulları kendiliğinden iyileştiriyor. Ekonomi ve Maliye Bakanlığı’nın yüksek enerjisi en büyük fırsatı oluşturuyor. Tüm dünya ve ülkedeki hızlı değişime rağmen yaklaşık 15 yıldır gelişemeyen sektörün atılım yapması için koşulların oluştuğunu ve hatta zorunlu hale geldiğini görüyoruz.

SDDK kurulmalı

Sigorta Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun planlamaya alınması atılım ve reformlar için iyi başlangıç olacaktır. Aksi durumda bankacılık sektörü altında ezilerek yeni bir kısır döngüye girmesi kaçınılmaz. BDDK’nın kurulmasıyla bankacılık sektörünün çok daha sağlıklı bir yapıya büründüğü gerçeği göz önünde iken sigortacılık için yeni bir başka model aramak hata olacaktır. Umarım fırsatı kaçırmaz ve özerk yapıda bir SDDK kuruluşuna tanıklık ederiz.

SDDK bir başlangıç olur ise Zorunlu Sigortalar Kurumu kurulmasının önemini görmeliyiz. Gerek kamuya yük olan birçok konu gerekse toplumda sigorta bilincinin de oluşması için mevcut Zorunlu Sigorta Poliçelerinden ürün olarak çok daha fazlasını üretmeliyiz. Bunu sağlamaya fazlasıyla hazır bir sektör varken kamudan karşılığını beklediğinin tanığız.

Penetrasyonu artıracak ve ekonomideki yükü kısmen alacak sigorta sektörü için maalesef ve halen yeni sigorta genel şartlarının hazırlanamadığını üzülerek gözlüyoruz. Yeni bir sigortacılık anlayışına ve buna paralel yapılanmasına şiddetle ihtiyaç var. Sigorta sektörünün kendisinin dâhil olmadığı ama bedelini ödediği bu durumdan artık çıkılması gerek.

Sigortacılık anlayışı

Bunları gerçekleştirmek için samimiyet ve iyi niyet ile iş birliği tesis etmek yeterli olacaktır. Sigorta sektöründe çok yüksek bilgiye sahip uzmanlar, akademisyenler ve yöneticiler var. Küresel sigorta aktörlerinin ilgisini de çeken ve ülkemize referans olan bu kişileri planlama ile yeniden yapılanma sürecine almadan geleceği gerçekleştirmek hayal olur.

Türki Devletler, Ortadoğu ve yakın coğrafya da etkin olacak bir risk yönetim modeli ve sigortacılık anlayışı oluşturmak için en iyi adayın Türk Sigorta Sektörü olduğu tartışmasız. Bu konuda küresel sektör aktörleri yöneticilerini ülkemizden seçerken kamu tarafının bu fırsatları kaçırması önemli kayıplara yol açar.

Makro ölçekli bir planlama için SDDK kaçınılmaz görünüyor. Bu yapılanma gerçekleşir ise sürecin tamamının hızlanarak çalışma modelinin de değişeceği kesin. Birbirinden kopuk süreçler, kurum ve kuruluşlar, günlük değişen yönetmelik ve tebliğler, plansız yapılanmalar ve yeterince üzerinde çalışılmadan gerçekleştirilen her konunun yarattığı biriken sorunlar sektörü zorluyor. Gerçekleri konuşmadan bir durum tespiti yapmak olanaksız gözüküyor.

T.C. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak yaptığı basın açıklamasında finansal regülasyon için önceliğin sigortacılıkta olduğunu açıkça belirtti. Bu yönde bir saptama varken sigorta sektörünün sunacağı çözüm önerileri en gerçekçi yaklaşımlar olacaktır.

Reformları gerçekleştirmeliyiz Diğer taraftan; işsizliğin arttığı ortamda sigorta sektörünün yapacağı atılım çok önemli sonuçlar yaratacaktır. Son yıllarda üniversitelerin Sigortacılık Bölümünden mezun olan sayısı bir hayli arttı. Sektörün iş gücünün akademik bir geçmişi olduğunu ve/veya akademik eğitimden geçerek sektöre giriş yapacağını varsayarak geleceğin yeni nesil sigortacılarına sorumluluk gereği bu reformları gerçekleştirmek durumundayız. Penetrasyon ile iş gücü artışı doğru orantılı olmalıdır.

Oto Dışı Sigorta Eksperine ihtiyaç var

Bir diğer sorun; Oto ve Oto dışı eksperliğinin ayrı meslekler olduğunun artık kabulü gerek. Bununla beraber son yapılan sigorta eksperliği sınavı üzerinden 9 yıl geçti. Geçmişte sadece sektörü içinden eksper alımı yapılırken hatalı politikalar ve ben yaptım oldu düşünceleriyle bedelini tüm eksperler ve sektör ödedi. Yeni yapılanmaya doğru yol alırken ülke genelinde artan nüfus ve şehirleşmenin hasar frekansını artırmasının yanında her alanda çok sayıda Oto Dışı Sigorta Eksperine ihtiyaç olduğu gözüküyor.

Mesleğin tecrübe ve deneyim ile yapılıyor olması dikkate alınır ise gelecek planlaması yapabilmek veya hazır olmak için şimdiden en az 500 eksper alımı yapılması şart. Ayrıca her yıl düzenli katılım meslek kalitesi ve gelişim için gerekli.

Küresel olarak belirsiz ve sancılı bir dönemden geçerken bu aşamayı en iyi şekilde değerlendirmek için reform sürecine girmek en iyi seçenek. Sektör bu konuda sabırsızlanırken tatlı ve heyecanlı bekleyiş var. Sigorta Düzenleme Ve Denetleme Kurumu ile işe başlamak gerek.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER