“Bir toplantıya davet edilivermişim,
Toplantıda isim vermedim sadece Sigortacılık Genel Müdürü deyivermişim, yalan söylüyor deyivermişim. Ama sizi kastettiğim anlaşılıvermiş. (Çünkü ülkemizde birçok Sigortacılık Genel Müdürü var) Özür dilerim…”
Sigortacılık Genel Müdürü Sayın Şerif Çakırsoy da nezaketinden ötürü tabii ki özürü kabul etmiş.
Özür yazısı aslında şöyle olmalıydı.
“Sayın Genel Müdürüm bir toplantıda konuşurken arkadaşlarımın sıkıştıran soruları karşısında heyacanlandım. Soğukkanlılığımı koruyamadım. Haddimi aşan cümleler sarf ettim. Sizden ve acente camiasından özür dilerim.
Bir daha yapmayacağımın garantisini veremiyorum.
Çünkü bundan önce de birçok kez bu gibi durumlarla karşılaştım, Bu sefer baltayı taşa vurduğumu geç anladım. Daha öncede hatırlayacağınız üzere, bir meslektaşıma ağıza alınmayacak ifadelerde bulunmuştum.. Ondan da özür dilemiştim. Bundan sonra da hakaret edeceğim kişilerden şimdiden özür dilerim…”
Böyle bir insanın aklıyla alay eden bir özür mektubu görmedim. Sigortacılık Genel Müdürü demiş isim vermemiş. Madem yanlış anlaşılmış neden özür diliyorsun demezler mi adama…
Neyse buna da güldük geçtik
İşimize bakalım acenteler ekmek peşinden..