Sigorta sektöründe prim üretimi anlamında gelecek yıllar için ciddi potansiyel olduğunu belirten Ada Yazılım’ın Teknik Lideri Kerem Ali Uluğ, “Bu üretim artışı, şirketler ve aracı kurumlar tarafında doğru bilişim altyapıları ile desteklenirse, tüm sektör ve ülke kazançlı çıkar” diyor.
HAYATIMIZ SİGORTALI
2017 yılında trafik sigortasındaki gelişmeler nedeniyle biraz frene basan Türk sigorta sektörünün bu yıl, geçen yıla göre daha hızla büyümesi bekleniyor. Kişi başına prim üretimi açısından gelişmiş ülkelerle karşılaştırıldığında ve taşıdığı potansiyel dikkate alındığında sektörün önümüzdeki yıllarda daha da hızla büyüyeceği da şüphe götürmez. Sektör hızla büyürken, ‘bilişim altyapıları’nın da önemi de giderek artıyor. Biz de Hayatımız Sigortalı Dergisi olarak yeni yılın bu ilk sayısında, sektördeki şirketler ve sektörün en büyük dağıtım kanalı olan acentelere sunduğu çözümlerle dikkat çeken Ada Yazılım’ın Teknik Lideri Kerem Ali Uluğ’la bir söyleşi gerçekleştirdik. Sigorta sektöründe prim üretimi anlamında gelecek yıllar için çok ciddi potansiyel olduğunu belirten Uluğ, bu üretim artışının, doğru bilişim altyapıları ile desteklenmesi gerektiğini savunuyor.
Türkiye pazarının, ürün çeşitliliği ve üretim hacmi anlamında geride kaldığını belirten Uluğ, “Tabii, ülkenin ekonomik koşulları sigorta sektörü için çok önemli bir belirleyici etken. Avrupa ortalamasına yakın bir sigorta prim üretimi beklemek gerçekçi değil. Ancak, önümüzdeki yıllarda, şu an ki üretim seviyesinin çok daha üzerine çıkılması muhtemel. Eğer bu üretim artışı şirketler ve aracı kurumlar tarafında doğru bilişim altyapıları ile desteklenirse, tüm sektör ve ülke kazançlı çıkacaktır” diyor.
Türkiye ‘bilişim’de birçok ülkeden ileri
Uluğ, bilişim altyapıları anlamında Türk sigorta sektöründeki uygulamaların, birçok gelişmiş ülkeden daha ileri seviyede olduğu görüşünde. Uluğ, özellikle Sigorta Bilgi Merkezi (SBM) aracılığı ile verinin merkezileştirilmesi ve tüm sigorta şirketlerinin poliçe ve hasar verisinin tek bir yerde toplanabiliyor olmasının, örnek gösterilen uygulamalardan olduğunu söylüyor. Buna karşın, bilişim altyapısı anlamında bir çok boşluğun da bulunduğu belirten Uluğ, Özellikle veri analizi ve geleceğe dair öngörü/ tavsiyelerde bulunabilen ‘destek sistemleri’ konusunda hem aracı kurumlar hem de sigorta şirketleri tarafında daha alınacak çok yol olduğunu söylüyor.
2017 yılı bizim için önemliydi
Uluğ’a söyleşimizde, biraz da Ada Yazılım’ın 2017 yılını nasıl geçirdiğini sorduk. 2017’nin, Ada Yazılım için oldukça önemli bir yıl olduğunu vurgulayan Uluğ, şu bilgileri veriyor: “Hem sigorta şirketlerine hem de aracı kurumlara sunduğumuz ürünlerin altyapılarında ciddi değişiklikleri hayata geçirdik. Tüm ürünlerimizi, ‘bulut’ üzerinde çalışabilir ve birbirleriyle kesintisiz iletişim kurabilir altyapılar üzerinde kurgulamaya başladık. İş zekası uygulamaları, veri analizi ve mobil uygulama konularında adımlar attık ve projeler hayata geçirmeye başladık. Şirketimizin temellerinin atılması yaklaşık 25 yıl önceydi. 2017 senesini de önümüzdeki 25 senenin başlangıcı gibi düşünüyoruz.”
Acentelerin hayatı kolaylaşacak
Ada Yazılım’ın 2018 yılı projeleri hakkında da bilgi veren Uluğ, öncelikle acentelere yönelik sundukları tüm çözümleri 2018 yılının ilk çeyreğinde ‘bulut’a taşımış olacaklarını söylüyor. Yeni bulut yapısında, acente muhasebe, tahsilat, hasar, transfer gibi tüm temel sigortacılık işlevlerinin web tabanlı olarak acentelere sunulacağını ifade eden Uluğ, “Şubeler anlık olarak verilerine ulaşabilecek. Böylelikle merkezin iş yükünü önemli ölçüde azaltacak. Bu temel özelliklerin çevresinde ise çoklu teklif karşılaştırma platformu, süreç yönetimi, personel takip sistemi, e-defter gibi uygulamalarımız bulunuyor” diyor. Tüm bu uygulamaların birbirleri ile otomatik entegre şekilde çalıştığını vurgulayan Uluğ, İki kişinin çalıştığı küçük acentelerden üretimi sigorta şirketleri kadar olan büyük brokerlere kadar, platformdan ihtiyaçları doğrultusunda farklı hizmetler kullanarak faydalanabileceklerini kaydediyor.
Sigorta şirketleri için de dijital platformda şirketin aracı kurumlarının ve sigortalılarının hasarını sorgulayıp eksik evraklarını girebileceği, hatta hasar ihbarını yapabileceği ekranlar hazırladıklarını belirten Uluğ, bunların da 2018’in ilk çeyreğinde uygulamaya geçeceğini ifade ediyor.
Acenteler dijitalleşme konusunda ne yapmalı?
- Her acente mutlaka kendi verisini düzenli saklıyor olmalı.
- Bilgisayar dışında dış ortama DVD, yedekleme kasetleri gibi veri depolama cihazlarında düzenli yedek tutmak hem çok basit hem de çok önemli.
- USB disk, taşınabilir disk gibi cihazlar güvenli değil.
- Günümüz veri çağı ve her şey veri ile başlıyor. Bunun doğru şekilde modellenip akıllı yazılımlar ile işlenebiliyor olması da büyük önem taşıyor.
- Müşteriler ile doğrudan iletişim kurulmasını sağlayan web ve mobil uygulamalar ile iş gücü tasarrufu sağlanabiliyor. Acentelerin bu uygulamalarla ilgili, teknoloji firmaları ile yakın temasta olması gerekli.
Çoklu teklifte çok yol alındı
Uluğ’dan biraz da sektörde ‘çoklu teklif alma’ konusunda ne gibi gelişmelerin yaşandığını öğrenmek istedik. Bu konuda, 5 yıl öncesine göre çok yol alındığını belirten Uluğ, şu görüşleri dile getiriyor: “Ancak yasal bir yaptırım olmadığı zaman süreç çok yavaş ilerliyor. Öncesinde trafik teklifi almada da benzer sıkıntılar mevcuttu. SBM’nin trafik teklifini ortak bir sayfadan aldırmasıyla sorun bir anda çözüldü. Benzer durumun diğer branşlar için de uygulanabilmesi arzumuz. İlerleyen zamanlarda diğer ürünler için de çıkabilecek farklı mevzuatlar ile teklif karşılaştırma konusu çok farklı noktalara gidebilir. Sigorta şirketlerinin birçoğu artık tarife web servislerini veriyor. Web servisi olmayan şirketler için de Ada Yazılım olarak bu duruma karşı robot sistemler geliştirdik. Ekranda bir insan gibi işlem yapan bu sistemler acente adına teklif alıp acente çalışanına vakit kazandırıyor. Acente çalışanı sigortacılık konusunda vaktini değerlendiriyor; ekranlar ile uğraşarak vakit kaybetmiyor.”
2017 yılında Sigortacılık Genel Müdürlüğü’nün çıkarttığı mevzuatlar ile tüm sigorta şirketlerine trafik tekliflerini SBM üzerinden paylaşmak yükümlülüğünün getirildiğini hatırlatan Uluğ, “Sigorta şirketlerinin yazılım ekipleri, buna Ada Yazılım’da dahil, ciddi bir özveri ile çalıştılar ve sonuç olarak 2 ay gibi kısa bir sürede tüm sigorta şirketleri teklif verebilir konuma geldi. Bu da işin aslında bir irade konusu olduğunu gösteriyor. 2018 yılında bu konuda çıkacak farklı mevzuatlar ile teklif karşılaştırma konusu çok farklı noktalara gidebilir” diyor.
Geliştirdiğimiz ‘robot sistemler’ acentelere vakit kazandırıyor
Ada Yazılım Teknik Lideri Kerem Ali Uluğ, çoklu teklif alma konusunun yıllardır yavaş gelişmesinin temel sebebinin, sigorta şirketleri tarafında teklif alma web servislerinin sunulmasında yaşanan teknik problemler olduğunu vurguluyor. Konuyla ilişkili olarak Ada Yazılım’ın Akıllı Teklif ürünü ile ilgili bilgiler veren Uluğ, şunları söylüyor: “Akıllı Teklif ürününü ilk geliştirdiğimiz yıllarda, bu sürecin en fazla 1-2 yıl içinde tamamlanacağını öngörüyorduk. Bizim öngörümüze göre en geç 2014’te tüm şirketler tüm ürünlerde web servis açabilecek düzeyde olacaktı. Bu şekilde öngörüyorduk; çünkü sistemini Ada Yazılım’ın geliştirdiği sigorta şirketleri daha 2012 yılında istisnasız tüm ürünlerini dışarı web servis ile açabiliyordu. Ancak, 2017 yılının sonunda birçok sigorta şirketi sistemi, hâlâ bu hizmeti veremez durumda. Ada Yazılım olarak bu duruma karşı ‘robot sistemler’ geliştirdik. Ekranda bir insan gibi işlem yapan bu sistemler, acente adına teklif alıp, acente çalışanına vakit kazandırıyor. Acente çalışanı sigortacılık konusunda vaktini değerlendiriyor, ekranlar ile uğraşarak vakit kaybetmiyor.”