Sigorta sektörü doğal afetlerin zarar tazmininde son derece önemli bir role sahip. Yaşanabilecek kayıpları en aza indirerek bireylerin, ailelerin veya işletmelerin ekonomik sürdürülebilirliğini sağlamanın yolu sigortalı olmaktan geçiyor. Allianz Türkiye Elementer Bireysel Sigortalar Genel Müdür Yardımcısı Dr. Suat Didari ve Doğa Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Tümer, bireylerin ve işletmelerin bu noktada hangi sigortaları yaptırmaları ve nelere dikkat etmeleri gerektiğini anlattı.
SİGORTAMEDYA ÖZEL
Yalnızca ev sahipleri değil, kiracılar da konut sigortası yaptırabilir
Allianz Türkiye Elementer Bireysel Sigortalar Genel Müdür Yardımcısı Dr. Suat Didari, 11 ilimizi etkileyen depremlerin ardından, olası İstanbul depreminin de Türkiye’nin ana gündem maddelerinden biri haline geldiğini kaydeden Didari, deprem ve yangın gibi kritik riskler için atılabilecek en önemli adımın, ‘risk meydana gelmeden önlem alabilmek’ olduğunu vurguluyor. Yaraların sarılabilmesi ve depremzedelerin hayatlarını yeniden kurabilmeleri için ortaya çıkan maddi hasarın ve kayıpların karşılanmasının büyük önem taşıdığını söyleyen Didari, sigorta sektörünün bu noktada hayati bir öneme sahip olduğunu vurguluyor ve ekliyor: “Sigorta sektörü olarak bizler bugünler için varız. Deprem teminatı içeren ürünlerimizle pek çok alanda kapsamlı bir güvence sağlayabiliyoruz. Doğal Afet Sigortalar Kurumu (DASK), Zorunlu Deprem Sigortası ile depreme karşı alınacak finansal önlemlerden birini sunuyor. Konut sigortaları tam da bu noktada daha geniş teminatlar sunmasıyla öne çıkıyor. Konutunun inşaat maliyetinin daha yüksek olduğunu düşünen ev sahipleri için deprem teminatı içeren konut sigortaları önemli bir güvence sunuyor. Konut sigortası limitinin metrekareye göre belirlenmesi de önemli bir avantaj sağlıyor. Konut poliçelerinde deprem teminatı bulunması durumunda, deprem yaşanması halinde eşyalar da güvence altına alındığı için depremzedelerin karşı karşıya kaldığı maddi kaybın karşılanmasında bütünsel bir destek sağlandığını söyleyebiliriz. Yalnızca ev sahipleri değil, kiracılar da konut sigortasından yararlanarak eşyalarını güvence altına alabiliyor.”
Üretimin devamlılığı için de sigorta şart
Depremin sebep olduğu ekonomik kayıpları en yoğun şekilde hisseden kesimlerden birinin de iş dünyası olduğunu kaydeden Didari, işletmelerin afet sonrasında hızla çalışmaya dönebilmeleri hem faaliyetlerinin devamlılığı, hem hizmet alanların ihtiyaçlarının karşılanabilmesi, hem de afet bölgesinde üretimin devam edebilmesinin büyük önem taşıdığını vurguladı. Didari, “İş yeri ile birlikte iş yerindeki muhteviyatı depreme karşı güvence altına alan sigorta ürünleri, afet sonrası dönemde işletmelerin en önemli güvencelerinden biri oluyor. Sigorta ürünleri ile faaliyet durmasından kaynaklanan iş kayıplarının da telafi edilmesi mümkün. Deprem gibi doğal afetlerde oluşan maddi kayıpları karşılayacak en iyi önlemlerden bir diğeri de kasko sigortası. Trafik sigortasında deprem teminatı bulunmuyor, bu nedenle depremi teminat kapsamına alan kasko poliçeleri, olası bir depremde aracı hasar gören müşterilerin zararını karşılayarak, maddi kayıplarını bir an önce yerine geri koymalarına destek oluyor” açıklamasını yapıyor. Allianz Türkiye olarak, toplumsal risk farkındalığının artmasına katkıda bulunmaya yönelik çalışmalara her zaman öncelik verdiklerini kaydeden Didari, 2019 yılından bu yana, Türkiye’nin ilk ve tek akredite deprem, yangın test ve eğitim merkezi olan Allianz Teknik’te uygulamalı eğitimler, test ve danışmanlık hizmetleri gibi faaliyetler yürüttüklerini sözlerine ekliyor.
Sigorta yaptırırken deprem riski özelinde nelere dikkat edilmeli?
Ülkemizde zorunlu deprem sigortası, bulunduğumuz coğrafyanın deprem riskleri dikkate alındığında son derece önemli. DASK poliçelerinin yanında konut sigortaları da önemli bir güvence sunuyor. Bu noktada konut sigortasında bina ve eşya için deprem teminatının poliçeye eklenmiş olması ve bedellerin doğru girilmesi oldukça önemli. Poliçeye yansıyan bedellerin gerçek maliyetleri yansıtması ve beraberindeki enflasyon korumasının olması büyük önem taşıyor. Yapılması zorunlu olan deprem sigortasının yanında deprem teminatı bulunan konut sigortası yapılmasını da mutlaka öneriyoruz. Benzer şekilde depremi teminat kapsamına alan kasko poliçeleri, olası bir depremde aracı hasar gören müşterilerin maddi kayıplarını bir an önce yerine geri koymalarına destek oluyor.
Sigortalılar riskleri teminat altına alırken, birçok asistans hizmetine sahip olabilirler
Doğa Sigorta Genel Müdür Yardımcısı Mehmet Tümer, Zorunlu Deprem Sigortası haricinde kişilerin yuvalarını sigorta güvencesi ile maddi hasarlara karşı koruyabilecekleri Konut Sigortaları ve Eşya Paket Sigortaları seçenekleri bulunduğunu belirtiyor. “Ülkemizde yaygın olan yanılgılardan biri sadece ev sahiplerinin konut sigortası ihtiyacı olduğudur. Ancak kiracıların da kendi eşyalarını deprem, yangın, hırsızlık, su hasarları gibi risklerden korumak için sigorta yaptırması gerektiği unutulmamalı” uyarısında bulunan Tümer, şöyle devam ediyor: “Konut Sigortası ile deprem, yangın, sel/su baskını, dolu, fırtına, hırsızlık, cam kırılması, yer kayması, duman, kara-hava-deniz taşıtları çarpması, kar ağırlığı ve terör gibi riskler güvence altına alınır. Sigortalılar bu poliçe ile konutunda karşılaşabileceği riskleri teminat altına alarak, birçok asistans hizmete de tek poliçe içerisinde sahip olabilirler. Üstelik, ev ve içindeki eşyanın yanı sıra, evin içinde yaşayanlar ile sorumluluklarını da teminat altına alınmaktadır. Sigortalıların tüm ihtiyaçlarını karşılayabilecek ek teminatlar ve konutun korunması için en geniş içerikli asistans hizmetleri de bulunuyor. Doğa Sigorta’nın konut sigortasına dahil olan asistan hizmetleri ile kombi, klima bakım, petek temizliği, halı yıkama, tesisat, elektrik, anahtar ve cam işleri gibi birçok asistans desteği de sağlanıyor. Konut poliçemize dahil olan acil sağlık hizmeti ile de poliçe sahibi ve aynı adreste ikamet eden ailesi için 365 gün 24 saat Acil Sağlık Hizmeti alabilmektedir.”
Poliçelerde deprem teminatı mutlaka olmalı
Küçük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler (KOBİ) için hazırlanan KOBİ Paket Sigorta Poliçesine eklenecek deprem teminatı ile ticari işletme sahiplerinin, depremin işletmelerinde yaratabileceği maddi hasarlara karşı sigorta güvencesine sahip olabildiğini dile getiren Tümer, “KOBİ Paket Sigortası ile sigortalılarımızın işletmelerine risklere karşı koruma sağlıyoruz. Poliçe kapsamımızda; yangın, yıldırım, infilak, iş durması, fırtına, dolu, dahili su, kar ağırlığı ve iş durması kaynaklı olarak oluşan hasar vb. mecburi teminatlarımızın yanı sıra sigortalılarımızın isteğine bağlı olarak poliçe kapsamına; deprem, makine kırılması, sel veya su baskını, cam kırılması gibi risklerden kaynaklanan hasarları da dahil ediyoruz. Ferdi Kaza Sigortası poliçenize ek sözleşme ile deprem teminatı dahil etme imkânı bulunurken, Kasko Sigortası poliçelerinde de deprem nedeniyle aracınızda oluşabilecek hasarlar teminatlar arasında yer almaktadır” açıklamasını yapıyor.
Sigorta yaptırırken deprem riski özelinde nelere dikkat edilmeli?
Deprem riski özelinde bakıldığında sigorta yapılan konutun, sigorta bedelinin sigorta değerinden az olmaması yani eksik sigorta konumuna düşmemesine dikkat edilmeli. Sigorta poliçesi düzenlenirken teminat limitleri, konutun beyan edilen gerçek metrekare değeri ve teminat kapsamında yer alan durumların kontrol edilmesi, hasar sonrası tazminat ödemelerinde yaşanacak mağduriyetlerin önüne geçecektir. Evini ve eşyalarını konut sigortası ile korumak isteyen kişiler, muhakkak poliçe teminatlarını önceden belirlemeli ve gerek duyduğu ek teminatları poliçesine dahil ettirmelidir. Ekonomik koşullar ve enflasyon doğrultusunda tüm sigortalıların poliçelerinin yenileme döneminde sigorta bedellerinde artış yapması gerektiğini, aksi takdirde eksik sigorta oluşacağını da vurgulamak isterim. Diğer yandan sigortalılarımızın poliçelerinin vadesi içerisinde oluşabilecek enflasyon sebebiyle koruma sağlayabilmek için poliçelerine enflasyon teminatını da ekletmesi gerekir.