2 Kasım 2024, Cumartesi
spot_img

Özgür Obalı: Sigorta ekonomiye katkı sunmayı sürdürecek

Sigorta sektörüne ilişkin birinci çeyrek sonuçlarıyla ilgili değerlendirme yapan TSB Genel Sekreteri Özgür Obalı, sektörün finansal piyasalardaki ağırlığını artıracağına dikkat çekerek  “Türkiye ekonomisine katma değer sağlamak için sektör tüm gücüyle çalışmaya devam edecek. Devlet iç borçlanma senetlerine 30 milyar liralık talep oluşturulması mümkün.” dedi.

Türkiye Sigorta Birliği (TSB), birinci çeyrek sonuçlarını açıkladı. Buna göre, 2022 yılının ilk çeyreğinde hayat ve emeklilik sigortalarının teknik kârı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 25’lik artışla 806 milyon TL, mali gelirlerle birlikte net kârı ise yüzde 33 artışla 1,9milyar TL oldu. Hayat dışı sigortaları ise bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 121 oranda düşerek 423 milyon TL teknik zararla sonuçlandı. Mali gelirlerle birlikte yüzde 85 oranında gerilemeyle toplamda 264 milyon TL net kâr elde edildi.

Sigorta sektörü büyük potansiyele sahip

Sonuçlarla ilgili konuşan Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Genel SekreteriÖzgür Obalı, son 10 yılda ortalama yüzde 15 büyüyen sigorta sektörünün önümüzdeki 5 yıl boyunca da büyümeye devam etmesini beklediklerini söyleyerek “TSB’nin Boğaziçi Üniversitesi ile birlikte hazırladığı “Türkiye Sigortacılık Sektörü Ekonomik Etki Analizi”nde sigorta sektörünün büyük potansiyeline dikkat çekildiğini belirtti.

Obalı, ülke ekonomisinin gelişmesine paralel olarak, sigorta sektörünün hızla büyümesini ve finansal piyasalardaki ağırlığının artmasını öngördüklerini aktararak “Türkiye sigortacılık sektörü penetrasyon oranının mevcut yüzde 2,2 oranından muadil ülkelerde gözlemlenen yüzde 4,5 seviyesine çıkması durumunda; sektörümüzün, ülkemizin millî gelirine ilave katkısı, dolaylı katkılarla birlikte 421 milyar TL’ye kadar çıkabilir. Bu ilave katkı millî gelirde yüzde 7,5 oranında büyümeye tekabül ediyor. Türkiye ekonomisine katma değer sağlamayı görevi bilen TSB olarak bu hedefimiz için sektör olarak tüm gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.” dedi.

Sektör tüm olumsuzluklara rağmen yüzde 74 büyüdü

Sektörün kârlılığını olumsuz etkileyen faktörlere rağmen prim üretiminde yüzde 74 civarında büyüdüğüne dikkat çeken Obalı, “Sigorta sektörü ekonomiye sunduğu fon desteğiyle de önemli bir güç. Bu yönde uzun vadeli bonolara ihtiyacımız var. Sektör olarak katkı sunmaya hazırız. Devlet iç borçlanma senetlerine 30 milyar liralık talep oluşturabilmek mümkün.” şeklinde konuştu.

Maliyetler ile primlerin uyuşmadığı bir dönemi yaşıyoruz 

Sigorta şirketlerinin fiyatlama politikalarını uygularken özellikle enflasyon ve kur etkisinin göz önüne aldığını vurgulayan Obalı, “Nisan 2022 sonu itibarıyla, prim üretimi geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 81 oranında artarak 49,4 milyar TL’ye ulaşan hayat dışı sigortacılıkta, ilk çeyrek bilanço döneminde teknik tarafta zarar ettik. Yürürlükteki trafik poliçe adedimiz 21 milyona yakın ve söz konusu dönemde, trafik branşında net hasar prim oranı yüzde 188, net bileşik rasyo ise yüzde 214.” açıklamalarında bulundu.

Obalı, şirketlerin yazdıkları her 100 TL prim için, hasar ödemeleri, tazminat karşılıkları, aracı komisyonları, genel giderler dâhil 214 TL giderleri olduğunu dile getirerek “Kasko branşında 2021 yılı ilk çeyreğinde 656 milyon TL teknik kâr elde edilirken bu dönem 599 milyon TL teknik zarar oluştu. Kasko’da net hasar prim oranı yüzde 126’ya yükseldi ve net bileşik rasyo yüzde 156 oldu. Bu zararın başlıca nedeni, sektörümüzün en önemli üretim kaynağı olan motor branşındaki maliyetlerin ciddi oranda artması. Maliyetler ile primlerin uyuşmadığı bir dönemi yaşıyoruz; maliyetler yüksek, primler düşük kalıyor. Trafik sigortalarının prim seviyelerinin hem geleceği koruması hem de gelecekte oluşacak bütün belirsizlikleri ortadan kaldırması lazım.” dedi.

Ekonomik koşullar tazminat tutarlarını arttırdı

Enflasyon, döviz kurundaki dalgalanmalar, asgari ücretteki artışa bağlı yedek parça ve işçilik maliyetlerinin yükselmesi ile parça tedarikinde yaşanan sorunların da ödenen tazminat tutarlarının, prim tutarlarının çok üzerine çıkmasına neden olduğunu belirten Obalı, Öte yandan çiplerdeki tedarik sorununun 2022’de de devam edeceği öngörülüyor. Bu da otomotiv ve dolaylı olarak sigorta sektörünü olumsuz etkileyecektir. Diğer yandan, şirketlerimizin yükümlülüklerini karşılamak üzere yatırıma yönlendirdikleri aktifleri karşılığında elde ettikleri yüzde 25-30 bandındaki yatırım gelirleri, teknik zararların karşılanmasına yetmiyor. Bu çerçevede, ödenecek tazminatların olağanın üstünde artan maliyetlerinin karşılanması için asgari 30 milyar TL tutarındaki enflasyona endeksli yatırım araçlarının ihracı ve branşımızın sürdürülebilirliği için yeni işlerde uygulanan prim tavanlarının artırılması yerinde olacaktır.” ifadelerini kullandı.  

Bizler güçlü birer‘kara gün’ dostuyuz 

Obalı, sektörün prim üretimlerinden elde ettiği kaynağı hasar ödemeleriyle ekonomiye geri kazandırdığının altını çizen dikkat çekerek “Bizler güçlü birer‘kara gün’ dostuyuz. Bunun en büyük göstergesi olan sektör şirketlerimizin aktif büyüklüğü, hayat dışı tarafta bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 39 artarak 142 milyar TL’ye ulaştı.’’ dedi.

Sağlıkta teknik karlılık düştü

Sağlık sigortalarında da değinen Obalı, bu branşta zarar olmadığını ama teknik kârlılığın düştüğünü ifade ederek “Yılın ilk çeyreğinde sağlık sigortasında şirketlerimiz 447 milyon TL teknik kâr açıkladılar. Geçen yılın ilk çeyreğinde bu alanda 682 milyon TL teknik kâr elde edilmişti. Öte yandan bu alanda net bileşik rasyo ilk çeyrek itibarıyla yüzde 117 seviyelerine yükseldi. Net hasar/prim oranına bakıldığında ise sağlıkta geçen senenin ilk çeyreğinde yüzde 74 olan oran, bu sene yüzde 89’a yükseldi.” şeklinde konuştu.

Hayat branşı 8,1 milyar TL büyüklüğe ulaştı

Hayat branşında prim üretiminin Nisan 2022 sonu itibarıyla bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 60 artarak 8,1 milyar TL büyüklüğe ulaştığını söyleyen Obalı, “Bu branşın teknik kârı ilk çeyrekte bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 25 oranında artarak 806 milyon TL, mali gelirlerle birlikte ise net dönem kârı yüzde 33 artışla 1,9milyar TL oldu. Kâr tutarındaki artışın primdeki artışın gerisinde kalmasının başlıca sebepleri, kâr marjı nispeten düşük olan karma hayat sigortası ürünlerinin genel hayat branşı pazar payındaki artışı ve 2022’de yürürlüğe giren kredi bağlantılı sigortalarda brütten iade uygulaması kapsamında artan matematik karşılıklar. Öte yandan bu alanda net hasar prim oranı yüzde 29, net bileşik rasyo yüzde 61 oldu.” açıklamalarında bulundu.

BES’teki yükseliş devam ediyor

Obalı, sigorta sektörünün ekonomiye sağladığı fayda ile kamunun üzerindeki yükü hafifletmek için büyük öneme sahip olduğunu belirterek “Sigortalılık oranının artması, bu anlamda ülke ekonomisine doğrudan katkı sunuyor. Bireysel Emeklilik Sistemi’ndeki (BES) ivme başarıyla devam ediyor. BES’e ilgi ve sistemin büyümesi devam ediyor. Bunun en önemli nedeni de devletimizin sisteme olan teveccühü. Dünyanın hiçbir yerinde olmayan destekler ülkemizde bulunuyor. Belki de ülkemiz finans sisteminin en önemli başarı hikâyelerinden biri olan ve 18 yıldır başarılı bir şekilde her geçen gün güçlenen Bireysel Emeklilik Sistemi’mizle gurur duyuyoruz. “ dedi.

Emeklilik Gözetim Merkezi’nin 31 Mart 2022 tarihli açıklamasına göre BES ve OKS’de toplam 13,5 milyon katılımcıya; 26,5 milyar TL’si devlet katkısı olmak üzere 277,1 milyar TL fon büyüklüğüne ulaşıldığını aktaran Obalı, “ 18 yaş altı BES’te ise 2022 yılının ilk ilk çeyreğinde, katılımcı sayısı 284,6 bine ulaştı, fon büyüklüğü devlet katkısı dâhil 692,5 milyon TL’ye yaklaştı.” diye konuştu.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER