Kurumsal riskler konusunda Türkiye’de son yıllarda ciddi bir gelişme olduğunu belirten Corpus Sigorta Genel Müdür Vekili Murat Şişli, özellikle firmaların risk yönetimine daha çok dikkat ettiklerini söyledi. Şişli, “Artık her ürünü, herkese istediğiniz fiyattan satamıyorsunuz. Kalitenizle, markanızla ön plana çıkmanız gerekiyor. Markaların arzın devamlılığını sağlaması gerekiyor. Burada da sigortanın önemi daha da önemli hale geliyor” diye konuştu.
SİGORTAMEDYA ÖZEL
Hepimiz pandemi ile birlikte geride bıraktığımız son iki yılda öngörülemeyen risklere ne kadar yakın olduğumuzu öğrendik. Mevcut koşullarda, hem günlük hem de iş yaşantımızda hesap edemediğimiz risklerin olası maliyetlerinden korunmak için sigorta ürünleri daha da önemli hale geldi. Öte yandan ekonomik anlamda belirsizlik yaşanan dönemlerde, herhangi bir kayıp yaşamamak adına küçük işletmelerden kurumsal şirketlere kadar her tür yapıda risk yönetiminin önemi artıyor. Sigorta Ekranı’nda Sigorta Medya Genel Yayın Yönetmeni Can Kantar’a konuk olan Corpus Sigorta Genel Müdür Vekili Murat Şişli, risk yönetiminin önemini anlattı.
Önceliğimiz önleyici sigortacılık
2021 yılında zor koşullara rağmen portföylerinde dengeleme sağladıklarını söyleyen Corpus Sigorta Genel Müdür Vekili Murat Şişli, “Oto dışı tarafta yüzde 100’ün üzerinde büyüme yakaladık. İsteğimiz, enerji, inşaat gibi müşteriye özel çözümler üretilen işlerde bilinen, fikri sorulan bir sigorta şirketi olmaktı. Bu hedefimize 2021 yılında biraz daha yaklaştık” dedi.
Şişli, risk mühendisliği çalışmalarıyla PSM’den önleyici sigortacılık ödülü aldıklarını belirterek, “Sigorta yaşayan bir ürün. Ürünü verip poliçeyi satmakla bitmiyor. Çünkü maliyetimiz, hizmetimiz, kalitemiz poliçeyi sattıktan sonra belli oluyor. Risk mühendisliğindeki arkadaşlarımız, poliçe başlangıcından bitim tarihine kadar sigortalının yanında oluyor. Burada yapmak istediğimiz, ilgili firmayı ya da şantiyeyi ziyaret edip olası riskler üzerinden geçmek ve dönem içerisinde onlara bir risk yönetimi hizmeti sunmak” şeklinde konuştu.
Firmaların yurtdışına açılmaya başlamalarıyla artık üretimlerinde durmaya tahammüllerinin olmadığını dile getiren Şişli, “Firmalar kendi risk yönetimlerinin yanında sigorta şirketlerin risk mühendislerinden de danışmanlık alarak eksiklerini daha iyi değerlendirebiliyorlar. Biz de bu anlamda kendimizi çok özel bir yere konumlandırmak istiyoruz. Kısa vadeli hedeflerimiz içerisinde bu konularda akla gelen ilk şirket olmak var” dedi.
Risk yönetiminden en çok KOBİ’ler yararlanıyor
Şişli, risk yönetiminden en çok faydalananların KOBİ’ler olduğuna dikkat çekerek, “Kurumsal şirketlerin kendi içerisinde zaten risk yönetim departmanları var. Onlar da yine bizden kendi üretim alanlarını görmemizi ve yaklaşımımızı öğrenmek istiyorlar. Bunun yanında daha küçük ölçekli şirketler ihracatta kendilerini göstermek istiyorlar ve bu süreçte herhangi bir kayba tahammülleri yok. Biz önleyici sigortacılıkla risk mühendisliği departmanındaki arkadaşlarımızı firmalara gönderip, firmaların olası riskleriyle ilgili raporları yazıp önce klasik bir şekilde, sonra da süreç içerisinde onlardan gelen geri bildirimlere göre, onları tekrar tekrar ziyaret ederek gelişmelerini izliyoruz. Daha yatırım başlamadan işin içinde olarak o yatırımı kendimize, sigorta bilincine göre şekillendiriyoruz” dedi.
Her işe özel ürünler sunuyoruz
“Oto dışı tarafta bu yılı sektör olarak 270 milyon, şirket olarak da 500 milyona yakın seviyede bitireceğiz” diyen Şişli, Corpus Sigorta olarak portföylerin yaklaşık yüzde 50’sini enerji işlerinin, geri kalanını da inşaat ve sorumluluk işlerinin oluşturduğunu aktardı. Şişli, küçük bir şirket olduklarını ancak arkalarında dünya devi şirketler bulunduğunu söyleyerek, “Her işe özel underwriting yapıyoruz. O yüzden sistemimize tanımlı paket ürünlerimiz çok az” açıklamasında bulundu.
KOBİ’ler yeni sigorta bedellerini belirlemeli
Mevcut ekonomik koşullarda bireysel ve kurumsal olarak dikkatli olunması gerektiğinin altını çizen Şişli, KOBİ ve işletmelere Corpus Sigorta’nın risk mühendislerinden destek alarak yeni bedellerini belirlemelerini ve dönem içerisinde poliçelerine zeyille bu bedelleri ilave ettirmelerini de önerdi.
Şişli, portföylerindeki birçok sigortalının bunu yaptığına dikkat çekerek “Oto dışı portföyümüzün %30 gibi bir kısmı TL’den oluşuyor. Burada yeniden değerleme konusunda %90 gibi bir oranı yakaladık” dedi.
Bazı girişimci ve KOBİ sahiplerinin bu dönemde dövizli poliçe yaptırmayı tercih ettiklerini belirten Şişli, “Kendi ülkemizde kendi para birimimizle işlem yapmayı her zaman tercih ederiz ama girişimciler olası kayıplarını minimuma indirmek ve üretimde kullanmış oldukları bazı hammadde ve makineleri yurt dışından temin ettikleri için dövizli poliçe yaptırmayı tercih ediyorlar.” dedi.
Sigorta bedelleri doğru değerlendirilmeli
Sigorta sektörünün enflasyon ya da döviz kurundaki artışı fiyatlarına hemen yansıtamadığını aktaran Şişli, “Bu bir süre alıyor, poliçenin bitiş dönemini beklememiz gerekiyor. Fakat hasarı öderken biz bu enflasyondan doğrudan etkileniyoruz” diye konuştu.
Şişli, eskiden küçük hasar olarak görülen bazı tutarların büyük hasar olmaktan çıktığını söyleyerek, “Bu hasarların şiddeti arttıkça mali durumunuzu tekrardan gözden geçirmemiz, bazı alanlarda geri çekilmemiz gerekiyor. Ürünlerimizde maliyetimiz hasarın oluştuğu tarihte belirleniyor. Bunun yanında reasürans maliyetleri, en başta ödediğiniz bazı maliyetler var. Burada sigorta bedellerinin doğru değerlendirilmesinin yanında doğru işe doğru fiyat verilmesi gerekiyor. Bu da 6 ayla 1 sene arası sürüyor” ifadelerini kullandı.
Eldeki varlıkları korumak gerek
Şişli, enflasyonist ve geleceğin net olarak hesaplanamadığı dönemlerde eldeki varlıkların önemi arttığını belirterek, “Şu an kimsenin elindeki herhangi bir varlığı kaybetme lüksü olduğunu düşünmüyorum. Hem bireyler ve kurumlar olarak elimizdekileri koruyarak daha iyi ne yapabiliriz ona bakmamız gerekiyor. Tüketicilerimiz tam da şu dönemde sigorta yaptırmalılar” dedi.
Kurumsal firma ve yatırımcıların buna önem verdiklerini aktaran Şişli, bireysel tarafta insanların kasko ve konut sigortası gibi bazı ürünlerden vazgeçtiklerini dile getirdi.
2022’de taahhüt ve inşaat işlerinde artış bekliyoruz
2022 yılında sigorta sektörünün büyüyeceğini öngördüklerini söyleyen Şişli, sigorta bedellerine yansıyan kur artışının sektörü olumlu etkileyeceğini söyledi.
Şişli, Corpus Sigorta olarak kendi belirledikleri daha kurumsal ve ticari risk alanlarında büyümeye devam etmek istediklerini söyleyerek “Önümüzdeki sene özellikle taahhüt ve inşaat işlerinde artış öngörüyoruz” diye konuştu.
Bunun yanında enerjinin tüm dünyanın gündeminde olduğunu ifade eden Şişli, “Dünya enerji arzını arttırmak istiyor. Türkiye’de de yenilebilir enerji alanında bunun karşılığını görmekteyiz. Corpus Sigorta olarak en iddialı olduğumuz alanlardan biri enerji sektörü. Bu yönlerde büyüme sağlayacağımızı düşünüyoruz” dedi.
“Ulaşılabilir” olmak en önemli değerimiz
Acente ve brokerlerle ilişkilerinden bahseden Şişli, şunları söyledi: “Müşteriye doğru ürünü doğru şekilde anlatmak için acentelerimizin ve brokerlerimizin vazgeçilmez olduğunu düşünüyoruz. Kendimizi acente ve brokerlerin yanında konumlandıran bir sigorta şirketiyiz. İhtiyaçlarını doğru anda, doğru yerde ve doğru şekilde çözerek her zaman onlara destek olmak istiyoruz.”
Şişli, ulaşılabilir olmanın kendileri için çok değerli olduğunu vurgulayarak “Acente, broker, müşteri hiç fark etmez, bize istedikleri zaman ulaşabilirler. Kafalarındaki soruya departman ayrımı yapmadan cevap vermek istiyoruz. Belirli bir gruba hitap eden bir sigorta şirketi olduğumuz için burada da kendimizi hep onların yanında görmek istiyoruz.” diye konuştu. Şişli, eksperlerle ilgili de değerlendirme yaparak, “Bütün hasarlarımızda eksper kullanan bir şirketiz. Eksper kullanma oranımız %100. Ekspertiz ücretlerinde yaklaşık %100’e yakın bir artış sağladık. Onları desteklemek istiyoruz. Kendimizi konumlandırmış olduğumuz alanda ekspersiz bir hasarı düşünmek bile çok olası değil.” açıklamasında bulundu.
2022’de geleneksel sigortalar ağırlıkta olacak
Şişli, Türk sigorta sektöründe 2022 yılı içerisinde geleneksel branşların ağırlığının devam edeceğini söyleyerek, şöyle devam etti: “Penetrasyon olarak işin başındayız. Penetrasyon oranlarımız oldukça düşük. Öncelikle geleneksel alandaki penetrasyonumuzu yükseltip sonra yeni branşlarda ilerlenmesi gerektiğini düşünüyoruz.”
Şişli, Türkiye’nin sigorta bilinci olarak gelişmesi gerektiğine dikkat çekerek “Grubumuz bünyesince sağlanan finansal sigortalar, siber riskler, yönetici sorumluluk sigortaları var fakat bunları bizim geleneksel ürünlerimizin penetrasyonundan ayrı düşünmek zor. Sigortalılık bilincini arttırmalıyız ki bu yeni ürünlerin de kullanımını arttırabilelim. Bilinci, insanların alım gücünü arttırmadan sigorta sektöründe büyüme sağlamak zor” ifadelerini kullandı.
Tamamı Sigorta Ekranı‘nda: