Yaklaşan SAİK seçimleri, tüm Türkiye’deki sigorta acenteleri derneklerinin ana gündem maddesi haline geldi. Adana Sigorta Acenteleri Derneği Başkanı Mehmet Hüviyetli de bir gazeteye yazdığı makalede yeni dönemde TÜSAF içinden denge unsuru bir başkan çıkacağını belirterek, tüm acentelerin bahane göstermeden sandığa gitmelerini istedi,
Hepimizin bildiğiniz gibi çok yoğun bir Ülke gündemi ve yaklaşan yerel seçimler arifesinde sigortacılık mesleğimizi de yakından ilgilendiren ATO (Adana Ticaret Odası) Meslek Komiteleri seçimleri Nisan ayı başında yapılarak geride bıraktığımız geniş katılımlı seçim oldu.
Demokrasilerde her seçimin kaybedeni ve bir kazananı olması neticesinde meslektaşlarımız bu dönemde sigorta acentelerini temsilen komite üyelerini seçtiler.
SORUMLULUK MESLEK KOMİTESİNİN OMUZLARINDADIR
Seçim bittiği andan itibaren seçim rekabeti de bitmiş olup rakip değil meslektaş bilinci içerisinde her sigorta acentesinin Ticaret Odasında temsili anlamında sorumluluk, seçilmiş olan Meslek Komitesin deki arkadaşlarımın omuzundadır ve bu bilinçle hareket edilecektir.
Ancak biz sigorta acentelerini ilgilendiren ve Kanunen en tepe temsil yetkisindeki SAİK seçimleri de bu yılın sonbaharında yapılacağından öncelikli olarak kendi İlimizde SAİK seçimlerinde biz acenteleri temsilen oy kullanacak delegeleri seçmemiz gerekmektedir.
Bilindiği gibi Hazine Sigortacılık Kanunundaki birçok yetkiyi SAİK’e devretmiştir. böylece SAİK’i bir anlamda yetkilerle donatmıştır.
Şimdi, madem ki “yetkilerle donatılmış bir güç var, neden yetkilerini kullanmıyor?” denilebilir.
Bir Kurumun yetkililerinin olması ancak o Kurumun başındaki yetkilinin, o yetkileri hiç kimsenin etkisinde kalmadan, çekinmeden, korkmadan ve bireysel kaygılardan uzak olarak kullanması ile mümkündür.
YENİ DÖNEMDE HAK EDENİ SEÇMELİYİZ
İşte bu yeni dönemde bilgi birikimli gerek Devleti temsilen Hazine ile gerekse sigorta şirketleri ile iyi ilişkiler içinde olan gerek İstanbul, İzmir, Ankara da bulunan acentelerin, gerekse tüm Anadolu dahil sigorta acentelerinin sorunlarını bire bir bilen, tabiri caizse bu işin mutfağı kabul edilen TÜSAF kendi içerisinden genç, dinamik, konulara vakıf temsil görüntüsü ve kabiliyeti olan, denge unsuru bir Başkan çıkartacaktır.
Bu vasıflara uygun bir Başkan seçersek görülecektir ki sorunlarımızın büyük bir kısmı legal olarak çözümlenecektir.
ADANA ACENTELERİ NE YAPACAK
Peki, SAİK seçimlerinde Adana acenteleri ne yapacak?
Bilindiği gibi her İl kendisini seçimlerde temsil edecek delegeleri seçecektir o delegeler de kendi içlerinde TOBB’da oluşturulan 40 kişiden oluşan sektör meclisine aday olacak, acentelerin de aralıksız 10 yıl sigorta acentesi olmak, itibarlı olmak Dolayısı ile sektör meclisinde kendi içinden SAİK adaylarını belirliyor ve seçimler gizli oy tasnifiyle yapılarak süreç tamamlanmış oluyor.
Bir anlamda SAİK kötü ya da iyi anlamda yaptığı her iş tüm acenteleri kapsadığı için ve yeni dönemde de meslek adına yapılacak çok iş var. Bu dönemde SAİK Yönetimimize gelecek olan arkadaşlarımıza çok iş düşecek.
Bu arkadaşlarımızın çok vakit kaybetmesi, emek vermesi, geçmişten gelen birçok sorunun çözümlenmesi anlamında önemlidir.
BEN GİTMEZSEM NE OLACAK Kİ (!)
Değerli meslektaşlarım; son zamanlarda sigorta acenteliği o kadar çok polemikle karşı karşıya kaldı ki bir problemi halledemeden diğer bir problemle karşı karşıya kalıyoruz.
Tam da bu noktada biz acenteler üstümüze düşen sorumluluğu yerine getirmeli, 5.Temmuz.2018 Perşembe seçim günü saat 9.30-14.30 saatleri arasında mutlaka sandığa gidip oyumuzu kullanmalıyız.
Ben değil biz olmalı, mesai gününe denk gelmesine aldırış etmeden oyumuzu kullanmalıyız.
“ben gitmezsem ne olacak” dememeliyiz.
Sevgili meslektaşlarım; bütün bu gelişmeler olurken tabi ki aramızda seviyeli rekabet, tatlı atışmalar, iyiye ve güzele yönlendiren yapıcı muhalefet de olmalı ki meslek olarak daha saygın, daha kaliteli hizmet veren bir şekle gelelim.
ÇOK MEŞAKKATLİ BİR İŞİMİZ VAR
Biliyorum ki ve bizzat yaşıyorum, çok meşakkatli, 7/24 hizmet veren ve her sorunu çözmek zorunda olduğumuz bir mesleğimiz var ve bumun bilinci ile mesleğimiz adına iyi şeyler yapmak isteyen bu konuda çaba sarf eden, zaman ayıran gerek kişiler, gerekse sivil toplum örgütlerinde ki arkadaşlarımızın bu emeklerine bira daha hassasiyetle yaklaşmalı varsa eksikliklerini, yanlışlarını yapıcı, yönlendirici tarz da davranmalıyız.
YIKICI DEĞİL YAPICI OLMALIYIZ
Bilinmeli ki, iyi veya kötü bir etkinlik yapabilmek için zaman ayırıp emek vermek gerek, işte bu emeklerini verenlere karşı tavrımızı daha olgun, kırmadan, rencide etmeden ortaya koymalıyız.
Biliyorum ki, hepimiz bu çok zor mesleği yaparak gerek Ailemizin geçimini sağlamak, gerekse ülke ekonomisine katkı koymak için çabalıyoruz. Bu gayret içinde koştururken her meslek mensubunu kendimiz gibi kabul edip, kendimize yakışanı diğer meslektaşlarımız için de isteyerek ‘gönülden gönüle yol gider’ sözünü hatırlatmak isterim.Önümüzdeki gerek Komite seçimlerimiz, gerekse genel seçimlerin şehrimiz ve Ülkemiz için hayırlı olmasını diliyor, şimdiden mübarek Ramazan Bayramınızı tebrik ediyor, meslektaşlarımıza sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Mehmet Hüviyetli / Medyayenigun.net