RS Servis Otomotiv Grubu Yönetim Kurulu Başkanı ve TOSEF Başkanı Ünal Ünaldı, ekonomik krizden çıkış yolu olarak ‘onarım’ı gösterdi. Onarım kaleminin desteklememesi halinde yok olacağına dikkat çeken Ünaldı, “Servislerin sürdürülebilir olması, sigorta şirketlerinin maliyetinin düşmesi ve onarım hizmeti almış olan sigortalının memnuniyeti için tek yol onarım” dedi.
Artan döviz kurları ve yüksek enflasyon hem otomotiv hem sigorta hem de tüketiciler açısından onarımın önemini daha da ön plana çıkardı. Servis sektöründe faaliyet gösteren firmalar bu yılı ‘onarım yılı’ olarak ilan edilmesini isterken krizden çıkış yolu olarak da yine ‘onarımı’ gösteriyorlar.
RS Servis Otomotiv Grubu Yönetim Kurulu Başkanı ve TOSEF Başkanı Ünal Ünaldı, önümüzdeki yıl poliçe maliyeti ve araç satışlarında değer kaybı yaşamamak için daha duyarlı olmak gerektiğine dikkat çekerek, “Grup olarak her zaman acente ve eksperlerin yanında olduk. Çünkü onlar sektörümüzün olmazsa olmazları. Bu yılı onların da katılacağı şekilde onarım yılı ilan edelim. Ekonomimizin düzelmesi için bu fedakârlığı yapmamız lazım” dedi.
Sigorta Ekranı’nda Sigorta Medya Genel Yayın Yönetmeni Can Kantar’ın konuğu olan RS Servis Otomotiv Grubu Yönetim Kurulu Başkanı ve TOSEF Başkanı Ünal Ünaldı, trafik sigortalarında alınan orijinal yedek parça kararı ve kur artışları ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Programda sigorta şirketleri ile onarım firmalarının bir masa etrafından oturmaları gerektiğini belirten Ünaldı, “Bu yıl sigorta şirketleri onarım konusunda bizimle masaya oturmalı. TOSEF, mini onarım firmaları, mobil onarım firmaları, gelin lütfen oturalım. Biz artık onarımı teşvik edecek rakamlar vereceğiz ama sizden de bunun karşılığında yedek parça değişim oranını yüzde 60’tan yüzde 40’a düşürmenizi bekliyoruz” dedi.
Zam konusunda temkinliyiz
Sektörün bütçe planlamasını geçen yılla bu yılki satın almasını karşılaştırarak yaptığını ve bu nedenle zam konusunda biraz temkinli davrandığını belirten Ünaldı, “Sektörün bu yıl zam verme konusunda eli titrerse onarım kalemini kaybeder. Bu durumda orijinal parça maliyetinin ekonomiye ve sektöre önümüzdeki yılın sonunda nasıl yansıdığını dosya maliyetlerinden görürüz. Eksperlerimiz, dosya sorumlularımız, sigorta şirketlerimiz ustaların emeğinin hakkının fazlasını versinler ama parça değiştirmeye gitmesinler. Bizim bu yeni yasayla birlikte onarımı konusunu masaya yatırıp, anlaşıp sigortalının, sigorta şirketinin ve servislerin mutlu olacağı bu tek yöntem üzerine odaklanmamız lazım” şeklinde konuştu.
Bu yılı onarım yılı ilan edelim
RS grup olarak her zaman acente ve eksperlerin yanında olduklarının altını çizen Ünaldı, “Onlara her konuda destek olmaya çalıştık çünkü onlar sektörümüzün olmazsa olmazları. Bu yılı onların da katılacağı şekilde onarım yılı ilan edelim. Önümüzdeki yıl poliçe maliyeti ve araç satışlarında değer kaybı yaşamamak için daha duyarlı olmak lazım. Ekonomimizin düzelmesi için bu fedakârlığı yapmamız lazım” dedi.
Eksperlerin emeğin kıymetine paha biçerek çok zor bir iş yaptıklarına dikkat çeken Ünaldı, “Eksperler sigorta şirketleriyle servislerin arasında hakem pozisyonundalar ve ikisinin de birbirine hakkı geçmemek için ciddi incelikte yol alması gerekiyor. Bu onarım konusunda sigorta şirketleri eksperlere anlayışlı davranırsa ben eminim onarım yoluyla, doların artmasına rağmen, geçen yılki dosya ortalama maliyetlerinin bile altına inebiliriz” dedi.
Orijinal yedek parça sektöre ek maliyet getirecek
Ünaldı, teknisyenlerin yan sanayi olarak nitelendirilen parçalara orijinal parçaya göre iki kat fazla zaman harcadığına dikkat çekerek bu anlamda trafik sigortalarında orijinal parçalarla ilgili yapılan son düzenlemelerin servisler açısından olumlu olduğunu söyledi. Öte yandan söz konusu düzenlemelerin sadece servisler açısından değil sigorta, sigortalı ve ekonomi tarafında da düşünülmesinin gerekli olduğunu belirten Ünaldı, eş değere göre 2 kat pahalı olan orijinal parçaların zaten zarar eden sigorta sektörüne ek maliyet getireceğini de söyledi.
Yasa, sigortalı için adil bir çözüm oldu
Geçen yıldan bugüne kurun yüzde 76 oranında arttığına dikkat çeken Ünaldı, yaşanan bu artışın yedek parça maliyetlerine de yansıdığını belirtti. Ünaldı, sigortaların yedek parça için maliyet artışını 4 kat olduğunu aktararak buna karşın hasar dosyasının tamamında eş değer parça kullanılmadığının altını çizdi. Bu anlamda iyi bir hesaplama yapılmasının gerekliliğine değinen Ünaldı, “Sigortaların maliyet artışı fiyatlamasını önümüzdeki yıl kendi fiyatlarına eklemesi lazım” dedi.
Yedek parça ithalatı sıkıntılı
Yedek parça ithalatı konusunda şu an büyük bir sıkıntı yaşandığını kaydeden Ünaldı, bunun zaman kaybı ve müşteri memnuniyetsizliği olarak kendilerine yansıdığını aktardı. Sektörün tedarik iskontoları konusunda servislerle mutabık kalması durumunda söz konusu tedarik süreçlerinde hızlı bir biçimde ilerleme olacağını dile getiren Ünaldı, bunun suiistimal edilmemesi için sahada eksper ya da saha denetim şirketleri tarafından gerçekleştirilecek ciddi bir denetime ihtiyaç olduğunu vurguladı.
Yerli üretime odaklanalım
Kurdaki artış nedeniyle 1000 liralık yedek parçanın 1760 lira olduğunu ifade eden Ünaldı, “Bu durumun ekonomiye zarar vermemesi için Tayvan’dan, Çin’den ithal mal yerine yerli mala odaklanalım” dedi. Ünaldı, bugün Türkiye’de Alman kalitesinde yerli üretim yapabilmek için aynı kalitede alt yapı yatırımının gerekliği olduğuna vurgu yaparak, “Yatırım için para lazım. Yıllar önce söyledim, sigorta sektörü elindeki veriyi Sanayi Bakanlığıyla, Sanayi Odalarıyla paylaşırsa Konya’dan, Kayseri’den, İstanbul’dan imalatçılar bu işe gönülleriyle talip olacaktır. Bugün yüzde 100 Alman kalitesiyle yapamasalar bile ben servislerden gelen geri bildirimler doğrultusunda yapılan düzeltmelerle 2-3 sene içerisinde yan sanayiimizin ciddi bir büyüme kaydedeceğine ve kalite konusunda da ciddi bir artış göstereceğine inanıyorum. Ben bu tarafta yerli imalatçıyı destekleme ya da onararak parçayı kurtarma ve ithalatı engellemek taraftarayım” şeklinde konuştu.
Kazan–kazan projelere hep açığız
Eş değer parça kullanımı konusunda servislerin müşterilerini ikna edebileceğini belirten Ünaldı, bunun için, kullanılan parçanın gerçekten eş değer olması gerektiğinin altını çizdi. Ünaldı, hizmet verdikleri araçta söz konusu parçayla ilgili herhangi bir sorun yaşandığında servis olarak arkasında durabilmeleri gerektiğini ifade ederek, “Bu sorumlulukları alacaksak kazan-kazan projelerle sigorta şirketlerine bu uygulamayı yapabiliriz ancak garanti riskinin altına girebilmek için bizim de bir kazanç elde ediyor olmamız lazım. Ama eş değer kullan, para da kazanma, ben göndereceğim, boyadan da kazanma, kaportadan da kazanma, ondan zarar et, bundan zarar et yaklaşımıyla bu sektörü sürdürülebilir kılamayız. TOSEF olarak kazan- kazan projelerle her zaman masaya oturma taraftarı olduk. Bundan sonra da böyle projeler yaratacağımıza inanıyorum” dedi.
Kazancın olmadığı yerde kimsenin yatırım yapmadığına değinen Ünaldı, “Yatırım olmadığı yerde bir standardizasyon olmuyor. Kalite sürekli düşüyor. Ciddi bir kitle bir personel bulamamaktan, yatırım yapamamaktan servisleri kapatabilir” ifadelerini kullandı.
İnsan kaynağına yatırım şart
Pandemi nedeniyle iki yıldır hiçbir aksiyon alamadıklarını söyleyen Ünaldı, “Yatırım yapmaktan, ilave teknisyen almaktan korktuk. TOSEF’te Ahi Evran Eğitim Akademisi’ni kurduk ama pandemi nedeniyle yüz yüze eğitim yapamadık. Çırakları alıp yetiştirecektik. Planlarımız pandemi ve maliyetler nedeniyle suya düştü” dedi. 2022 yılında insan kaynağına yatırım yapılmaması halinde 2027 yılında 1000 lira yerine 5000 lira boya işçiliği teklif edilse bile sigorta şirketlerinin boya yaptıracak teknisyen bulamayacaklarını belirten Ünaldı, “5 yıl sonra bütün servisler teknisyeni maaş artışıyla birbirinden transfer etmeye çalışacak ama sonuca gidemeyecek. O yüzden bugünden bunun temelinin atılması lazım” dedi.
2022’de bayi yapılanmasına odaklanacağız
2022 yılında çok ciddi bir bayii yapılanmasına imza atacaklarını söyleyen Ünaldı, sektörde otomotivle ilgili her alanda müşteriye dokunmayı amaçladıklarını belirtti. Ünaldı, sektöre faydalı işler yapmak istediklerini dile getirerek “Oto ekspertiz de dört yeni projemizden biri. Çok ciddi bir yatırım yaptık. Yurtdışından MR cihazı, şase ölçüm cihazları getirttik” dedi.
Serviste müşteri mağduriyetlerini önlemek için çalıştıklarını belirten Ünaldı, müşteriyle sigorta sektörünü entegre edecek projeleri olacağından bahsetti. İkinci el araç konusunda mekanik servis ve ekspertiz ağıyla bir araya gelinmesi gerektiğine değinen Ünaldı, müşteri mağduriyetleri göz önünde bulundurulduğunda ikinci el araç garanti poliçesinin üretilmesin faydalı olacağını vurguladı. İkinci el araç satın alan bir tüketicinin henüz aldığı araba ile ilgili yaşadığı problemlerin giderilmesi için sigortanın şart olduğunu ifade eden Ünaldı, “Bu işin artık resmileşmesi, bunun sigortalanması gerekir. Bu bir risktir. Sigorta şirketleriyle ekspertizde hem sigortalıyı koruyacak, hem pazarı büyütecek hem de riskleri bertaraf edecek yeni projelere imza atacağımızı umuyorum” şeklinde konuştu.
Araç yenileme kampanyamıza ilgi büyük
Programda RS Servis olarak başlattıkları araç sıfırlama kampanyası hakkında da bilgiler veren Ünaldı, araçları düşük, orta, yüksek segment olarak üç kategoriye ayırdıklarını ve bu üç kategorideki araçlara üç farklı hizmet sunduklarını aktardı. Ünaldı, kampanyayı kaporta, boya, aracın temizlenip toparlanması, çizik ve göçüklerin giderilmesi, mekanik motor aksamının elden geçmesi, iç döşemeden torpidoya, aracın dış parlaklığına kadar görsel makyaj işlerinin toparlanması gibi müşteri taleplerinden yola çıkarak yetkili servislere oranla %30-40 daha uygun maliyetle araçları yenilediklerini belirtti.
