Milyonlarca yıllık kıtaları yerinden oynatıp onlara yeniden şekil verecek kadar güçlü bir doğa olayı olan deprem, aynı şekilde hayatlarımızı da tepetaklak etti. Öyle ki gündelik kaygılarımız ve kişisel planlarımız yerini bir anda depremle ilgili kolektif bir korkuya bıraktı. Fakat verdiğimiz tüm kayıplara rağmen şu an yapılacak en iyi şey, bu korkunun esiri olmak yerine, korkunun bizi diri tutmasına izin vererek depreme karşı en iyi şekilde hazırlanmak. Bunun ilk adımı da elbette oturduğumuz binaların depreme ne kadar dayanıklı olduğunu öğrenmek ve sonrasında konutunuzu deprem riskine karşı sigortalatmak.
QUICK Sigorta blog sayfasında oturduğu binanın yıkım riskini öğrenmek ve gerekli güçlendirme çalışmalarını başlatmak isteyenlerin bilmesi gerekenleri mercek altına aldı.
Deprem bölgesindeki binalara hızlı hasar tespiti uygulanıyor
Bu adım deprem bölgesinde yaşayanların uygulaması gereken bir basamak. Çünkü yüksek şiddetli depremlere maruz kalan binalar, gözle görünen ya da görünmeyen hasarlar alabilirler. Örneğin; duvarlarında hiçbir çatlak olmayan ve görünürde sapasağlam olan bir bina, aslında taşıyıcı kolonlardan ötürü ağır hasarlı olarak kaydedilebilir. Tam tersine sıvaları dökülecek derece yıpranmış duran başka bir bina aslında hasarsız da olabilir. İşte bu ayrımı hızlı ve sağlıklı şekilde yapmak için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın ivedilikle başlattığı hasar tespit çalışmalarının sonuçlarını e-Devlet hesabınıza girerek görüntüleyebilirsiniz. Binadaki hasar durumuna göre yıkık, ağır hasarlı, orta hasarlı, hafif hasarlı ve hasarsız olarak listelenen binalar, gerektiği takdirde ikinci bir incelemeye tabi tutuluyor. Bakanlığın yürüttüğü bu ilk basamak hasar tespit çalışması ücretsiz olarak yapılıyor.
Bazı yetkili kurumlar ücretli denetimler yürütüyor
Eğer afet bölgesinde değilseniz ancak sismik aktivite açısından riskli bir bölgede yaşıyorsanız, bu noktada bulunduğunuz şehrin belediyesinin verdiği ücretsiz deprem dayanıklılık testini yaptırabilirsiniz. Türkiye’de bu uygulamanın öncüsü İstanbul Büyükşehir Belediyesi, basit bir çevrim içi form yardımıyla başvuruları alıyor ve genelde 15 gün içinde yetkili ekipleri adrese yönlendiriyor. İnceleme sonuçlarını da web sitesi aracılığıyla öğrenebileceğiniz bu ücretsiz test prosedürünün bir benzeri, İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından da uygulanıyor. Belediyelerin yürüttüğü bu hızlı tarama testlerinde tek bir kat malikinin başvurusu dahi yeterli.
Eğer bulunduğunuz il belediyesi bu tarz bir hizmet vermiyorsa, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş kamu kurum ve kuruluşları, üniversiteler, sermayesinin en az yüzde 40’ı kamu kurum ve kuruluşlarına ait olan şirketler, 29/6/2001 tarihli ve 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanuna göre Bakanlıktan izin belgesi almış yapı denetimi kuruluşları ve laboratuvar kuruluşları ile mimarlık ve mühendislik hizmetleri veren ve 27/1/1954 tarihli ve 6235 sayılı Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Kanunu uyarınca büro tescilini yaptırmış kurum ve kuruluşlar ile depremden korunma, deprem zararlarının azaltılması ve deprem mühendisliğinin gelişmesine katkıda bulunmak gibi konularda faaliyet gösteren sivil toplum kuruluşlarına başvurmak endişelerinizi giderebilir. Lisanslı özel inşaat ve yapı denetim şirketlerinin test ücretlerinin, tüm kat malikleri tarafından ortaklaşa ödeneceğini ve bu hizmeti almadan önce resmi bir karar alınması gerektiğini de belirtmek gerekiyor.