Merhaba değerli okuyucularımız,
Yeni yılın ilk ayını tamamladığımız şu günlerde oldukça hareketli günler geçiriyoruz. Zira 2015’e, kimine göre beklenen, kimine göre sürpriz bazı değişikliklerle başladık.
Hayat dışı sigorta sektörünün şüphesiz en çok “tartışılan” genel müdürü, bir düzine yılı aşkın süredir sürdürdüğü görevinden ayrıldı. Kendisinin neden görevinden ayrıldığı sektörde tartışılırken, bu sefer sektörün ve dünyanın en büyük brokerinin Türkiye Genel Müdürü de çok uzun yıllar sonra görevinden “kârsızlık” ve diğer bazı problemler nedeniyle ayrıldı.
Ne diyelim, demek ki karsızlık sadece sigorta şirketlerinin değil brokerlerin de problemiymiş. Bu kadar uzun süredir görev yapan ve adı şirketle bütünleşen yöneticiler bile ayrılıyorsa problem ciddi demektir.
Bu arada sektörün kendi işinde en büyüğü olmasa da magazin basını sayesinde en çok “tanınan” brokeri de iddialara göre şirketlere oldukça büyük bir miktar borç bırakarak ortadan kaybolmuş! Biz aslında bu tür borç bataklarını eskiden acentelerden duyuyorduk, zannederim bir brokerde ilk defa oluyor.
Bana sorarsanız aslında serbest piyasa koşulları içerisinde oluyor bütün bu olanlar. Bir yandan beklenen kârı getiremeyenlerde kan değişikliği oluyor, öte yandan aslında acente olması gereken brokerlik (veya broker olması gereken acente), kendisinde olmaması gereken bir yetkiyi kullanınca olanlar oluyor.
Öte yandan emeklilik şirketleri, Bireysel Emeklilik Sistemi’nde yapılması beklenen yeni düzenlemeyle ilgili yeni yıla oldukça tedirgin girdiler, zira yapılması planlanan değişiklikler bu branştaki gelirleri oldukça indirmeyi öngörüyor.
Demek ki sigortalanabiliyormuş…
Yeni yıla oldukça hareketli girmişken ben size daha önceki bir yazımda irdelediğimiz “sigortalanamayan riskler” konusunu güncellemek isterim. Hatırlarsanız iki yıl önce bu konu sektörde oldukça üst düzeylerde tartışılmıştı. Riskli sigorta konularında faaliyet gösteren ve teminat bulamamaktan veya poliçesine yenileyememekten yakınan oldukça fazla sayıda sigortalı olduğundan bahsetmiştik.
Bu konuyla ilgili yakın zamanda bir broker marifetiyle ve Hazine’nin desteğiyle bir kapasite oluşturuldu ve belirli şartlarla bu risklerin bazılarına teminat verilmeye başlandı. Toplam sigortalanan risk sayısı henüz çok olmasa da şikayet edenlere bu konuda bir alternatif sunulmuş oldu.
Benim dikkatimi çeken ise daha önce ‘Bu risk sigortalanmaz’ diyen bazı şirketlerin, daha önce yenilemedikleri bazı riskleri şimdi bu kapasite üzerinden yapılması gündeme gelince tekrar sigortalamak istemeleri.
Eh ne diyelim, demek ki sigortalanabiliyormuş!
Kalın sağlıcakla…
