Merhaba değerli okuyucularımız,
Başlığı çok dikkatli seçmeye çalıştım, yanlış anlamalara mahal vermemek için. Bu ayki yazımda sektörümüzde (ve ülkemizde) uzun süredir olan, ama son zamanlarda artan bir problemi dikkatlerinize sunmak isterim. Konumuz ‘Nepotizm’.
Nepotizm şöyle tanımlanmış: Akraba kayırma veya adam kayırma, öznel ve adil olmayan şekilde yapılan ayrımcılık.
Konunun sektörümüzle ne ilgisi var derseniz, şöyle giriş yapayım. Önceden beridir sektörümüzdeki çeşitli kurumlarda beraber çalışan kişilerin, sektörde kamu veya birlik katılımıyla kurulmuş bir çok kuruma yönetici olmaya çalışması sık karşılaştığımız bir durumdu. Ancak son zamanlarda bu “durum” artış göstermeye ve hatta ilgili kurumlar arasında ciddi tartışma sebebi haline gelmeye başladı. Böyle olunca da, atanacak kişilerin liyakati ve ehliyeti bir kenara bırakılıp, neredeyse sadece bulunduğu kuruma veya onun en üst yöneticisine bakılarak değerlendirilmeye başlandı.
Daha açık konuşalım: Sektörümüzde kurumlar, kendi içlerinden gelen kişileri daha etkin konumlara getirerek sektöre yön vermeye gayret ediyor. Bu yanlıştır, nokta.
Nepotizm tam olarak da budur, kişiyi sadece kendi kurumundan, veya kendi siyasi görüşünden ve hatta okulundan diye kayırması. Sadece kayırması da değil, hedeflediği yere kendi sözünü dinleyecek kişileri oturtarak o kuruma dışarıdan yön vermeye çalışması. Bu çabalara defans olarak diğer bir yanlış daha yapılıyor: Kişi sadece o kurumda çalışıyor diye kötüdür veya uygun değildir diye yaftalanıyor. Böyle olunca da çok değerli bir çalışan sırf kurumundan ötürü yanlış değerlendirilebiliyor.
Nepotizmin devamı da dedikodu oluyor doğal olarak. Atanan kişi şunun mu adamı, şunla mı samimi, içeriden eski kurumuna laf mı taşıyor falan filan….
Bakınız, her kurumda ve sektörde dedikodu olur, olmaya da devam edecektir. Dedikoduyu bitiremezsiniz, belki yönetmeye gayret edebilirsiniz.
Ancak dedikodulardan aldığınız bilgilerle iş yapmaya ve karar vermeye başlarsanız, bu da nepotizmden sonraki ikinci büyük yanlış olur.
Peki ne yapalım diye sorarsanız, herkes kendi işine, yani sigortacılığa odaklanırsa sorunları daha rahat çözeriz.
Bu aylık da bu kadar.
Kalın sağlıcakla……