Sigorta acenteliğinde dünya uygulamalarını ve 2023 vizyonunu ele alan rapor açıklandı. Raporda sigorta acentelerinin birleşerek güç birliği yapması ve müşteri odaklı kurumsal bir yapıya dönmesinin gerekliliği vurgulandı.
SİGORTAMEDYA / ŞERİFE KAYA
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Sigorta Acenteleri İcra Komitesi (SAİK) acentelerin yol haritasını belirledi. Uluslararası danışmanlık firması Delloite ile birlikte hazırlanan “Sigorta Acenteleri Dünya Uygulamaları Araştırma ve 2023 Vizyonu Belirleme Raporu”nun detayları 29 Nisan Cuma günü Grand Hyatt İstanbul Otel’de açıklandı. Raporda sigorta acentelerinin birleşerek güç birliği yapması ve müşteri odaklı kurumsal bir yapıya dönmesinin gerekliliği vurgulandı.
Rapor ile ilgili açıklamaları, akıllı telefon uygulaması Sigorta Bird kullanıcıları canlı olarak takip etti.
Raporun lansman açılışına, TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu, Hazine Müsteşar Yardımcısı Dr. Ahmet Genç, SAİK Başkanı Hüseyin Kasap katıldı. Deloitte Türkiye Finansal Hizmetler Sektöründen Sorumlu Müdür İrem Aktaş rapor ile ilgili detayları katılımcılarla paylaştı. Lansmanda bir de panel düzenlendi. Moderatörlüğünü TOBB Sektörler ve Girişimcilik Daire Başkanı Ozan Acar’ın yaptığı panele konuşmacı olarak, Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü Sigorta Acenteleri ve Eksperleri Daire Başkanı Şule Avcıoğlu, Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Ramazan Ülger ve SAİK Başkanı Hüseyin Kasap katıldı.
Rifat Hisarcıklıoğlu: Sigorta riske ortak olur, iş yapmanın önünü açar
TOBB Başkanı M. Rifat Hisarcıklıoğlu burada yaptığı konuşmada, sigorta şirketleri ile acentelerin ilişkisini evliliğin demir kanuna benzetirken, “Bu kanuna göre kimse eşinden daha mutlu olamaz. Sigorta şirketi acenteden, acente sigorta şirketinden daha mutlu olamaz. Olsa bile bu mutluluk kalıcı olmaz” diye konuştu. “Sigorta acentelerimiz işbirliği yapsın, güçlerini birleştirsin istiyoruz. Burada da KOSGEB desteklerine ihtiyaç duyuyoruz” diyen Hisarcıklıoğlu açıklanan raporun sigortacılık sektörü ve sigorta acenteliği mesleğinin yol haritasını çizeceğini anlattı.
Modern dünyada ekonomik büyümenin ve ticareti artırmanın temel unsurlarından birisinin de sigorta sistemi olduğunu belirten Hisarcıklıoğlu, ekonomiyi büyütmek için güçlü bir sigortacılık sistemine ihtiyaç olduğunu ifade etti. Hisarcıklıoğlu, “Çünkü ekonomi ve ticaret risk demektir. Risk olmadan kazanç olmaz. Ekonomiler büyüdükçe, rakamlar büyüdükçe risk alma isteği azalır. Kendinizden pay biçin. Cebinizdeki 10 lirayı kazanç vadeden her işe kolaylıkla yatırırsınız. Çok titiz davranmazsınız. Ama cebinizdeki para 10 lira değil de 100 bin lira ise oturur düşünürsünüz. Kolay kolay riske atamazsınız. İşte tam burada, herkes kara ortak olurken, sigortacılık sistemi riske ortak olur, iş yapmanın önünü açar. Sigortacılık işte bunun için çok önemli. Sigortacılık sektörü makinenin yağıdır. O yağ olmazsa makine bir hafta çalışır, bir ay çalışır ondan sonra kırılır. Yani ekonominin çarkının dönmesini sağlayan sigortacılık sektörüdür. Bu sektörü ne kadar büyütebilirsek, ne kadar sağlıklı hale getirirsek ekonomiye katkısı da o kadar büyük olur” diye konuştu.
“Acenteler olarak öldük, arkamızdan Fatiha okuyan yok”
Sigorta primi içerinde acentelerin payının 2006 yılında yüzde 70 iken, yüzde 66’ya gerilediğini belirten Hisarcıklıoğlu, “En hızlı büyüyen işlerden biri hayat sigortası. Orada da acentelerin payı yüzde 33’ten yüzde 7’lere gerilemiş. Yani biz acenteler olarak trafik ve kasko sigortasına sıkışıp kaldık. Bu yetmezmiş gibi trafik sigortalarında da acentelerin komisyonu yüzde 1’e kadar düşürüldü. Acenteler olarak, bizler öldük, arkamızdan Fatiha okuyan yok” dedi. Sigorta acentelerinin KOSGEB desteğinden yararlanmasını sağlayacak çalışmaları takip ettiklerini söyleyen Hisarcıklıoğlu, “Acenteleri güçlendirmemiz lazım. Onalar çağ atlatmak istiyoruz. Acentelerle birlikte yürümeye devam edeceğiz” diyerek sözlerine son verdi.
Ahmet Genç: Sigorta sektöründe inovasyonu daha fazla konuşmalıyız
Hazine Müsteşarlığı Müsteşar Yardımcısı Dr. Ahmet Genç de toplantıda yaptığı konuşmada yapılan yasal düzenlemeleri değerlendirdi. İnovasyon, Ar-Ge, teknoloji gibi kavramların yalnızca imalat sanayinde olmadığını, sigorta sektöründe de inovasyona kafa yorulması gerektiğini ifade eden Genç, “Son 30 yılda bilim ve teknolojik gelişmeler, ondan önceki 300 yıldan daha fazla. Bu hızı dikkate almalı, kendimizi ona göre hazırlamalıyız. Sigorta sektöründe de inovasyonu daha fazla konuşmalıyız. Belki yeni fikirler için yarışmalar yapmalıyız. Gayrisafi yurtiçi hasıla içinde Ar-Ge’nin payı arttı ama sonuç da almamız lazım. TOBB’un desteğiyle yapılan bu çalışmanın çok önemli olduğun düşünüyorum. Sayılar eskiden hep muhtelifti. Ölçemezseniz hiçbir şey yapamazsınız” diye konuştu. Genç, raporun başarısını överken emeği geçenlere teşekkür etti.
Hüseyin Kasap: Artık hak ettiğimiz komisyonları verin!
SAİK Başkanı Hüseyin Kasap, konuşmasında İcra Komitesi’nin göreve geldiği günden itibaren çalışmalara odaklandığını belirterek, ‘denetim’ ve ‘birleşme’ üzerinde durdu. Dünyanın her yerinde sigorta acentelerini denetleyen mekanizmalar bulunduğunu bildiren Kasap, “Acente olmayanların denetimleri konusunda istediğimiz noktada değiliz. Etkin bir denetim mekanizması kuracağız” dedi.
Acentelerin güç kazanmak için birleşmesi gerektiğinin altını çizen Hüseyin Kasap, “Gelir kaynaklarının da çeşitlendirilmesi lazım” dedi. Kasap, “Birleşme ve güçlenme önemli. Sayın TOBB Başkanı’nın da vurguladığı gibi birlikte rahmet ayrılıkta azap vardır. KOSGEB’in işbirliği güç birliği projesi var. 5 firma birleşme kararı aldığında KOSGEB onlara finans desteği sağlıyor. Bunların değerlendirilmesi gerekir” diye konuştu.
Taşradaki acentelerin trafik sigortası dışında üretim yapamadığına işaret eden Kasap, “Başka bir iş yapmaları da mümkün değil. Bu acenteler küçük yerlerde zorunlu sigortalar konusunda halkı bilinçlendiriyor. Trafikte önlem alınmazsa çok sayıda acente kapanacak. Trafik sigortasıyla ilgili gerekli düzenlemeler de yapıldı. Artık hak ettiğimiz komisyonları verin” dedi.
Proje kapsamında gerçekleştirilen faaliyetler
Deloitte Türkiye Finansal Hizmetler Sektöründen Sorumlu Müdür İrem Aktaş, rapor ile ilgili detayları katılımcılarla paylaştı. Aktaş, proje kapsamında gerçekleştirilen faaliyetleri şöyle sıraladı:
“-Yurtdışı sigortacılık ve sigorta acenteciliği uygulamaları kapsamlı bir şekilde incelendi ve atılması gereken öncelikli adımlar belirlendi. Bu öncelikli adımlar, acenteler için etkin bir denetim mekanizmasının kurulması, acentelerin birleşmesinin özendirilmesi ve bunun için finansman desteği sağlanması, acentelerin kapasitelerini geliştirmeye yönelik bir akademinin kurulması, sigorta acenteleri dijital bilgi ve veri akış platformunun oluşturulması, acentelerin teknolojik altyapı yatırımları yapmalarının özendirilmesi ve desteklenmesi, sigortacılık konusunda bilinçlendirme ve tanıtım faaliyetlerinin desteklenmesiydi.
-Sigorta müşterilerinin geleneksel ve dijital satın alma eğilimleri araştırıldı.
– Türkiye genelinde yaklaşık 2 bin 500 acente ile yapılan anket sonucunda sigorta acentelerin karşılaştığı sorunlar tespit edildi ve maliyet analizi gerçekleştirildi. Gerçekleştirilen “Sigorta Geleneksel ve Dijital Satın Alma Eğilimleri” anket çalışması sonuçlarına göre ön plana çıkan sonuçlar da şöyle sıralandı:
- Sigorta bilinirliğinin en yüksek olduğu 5 ürün sırasıyla; kasko, zorunlu deprem, sağlık, hayat ve zorunlu trafik.
- Katılımcıların en fazla satın almayı düşündükleri ilk iki ürün sağlık sigortası ve BES.
- Sigorta poliçeleri en fazla acentelerden alınmakta.”
Ramazan Ülger: Değişime ayak uyduramayan acenteler yok olacak
Lansmanda düzenlenen panelin moderatörlüğü TOBB Girişimcilik Daire Başkanı Ozan Acar tarafından yapıldı. Panele konuşmacı olarak, Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü Sigorta Acenteleri ve Eksperleri Daire Başkanı Şule Avcıoğlu, Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Ramazan Ülger ve SAİK Başkanı Hüseyin Kasap katıldı.
Türkiye Sigorta Birliği (TSB) Başkanı Ramazan Ülger, yaptığı konuşmada dijital değişime ayak uyduramayan acentelerin yok olacağını belirtti. Ülger, “Değişime sigorta şirketleri ayak uydururken, dağıtım kanalları bunu ayak uyduramazsa sistem bozulur. Dünya değişirken bu değişime nasıl ayak uydururuz diye buna kafa yormamız gerekiyor. Değişim ve gelişimi insanlar için yapıyoruz. Teknoloji ve dijitale olan ilgide dünya ortalamasının çok üzerindeyiz. Gençlerimiz dijitale çok ilgili. Biz de ona göre hareket etmeliyiz. Acenteler güçlerini birleştirerek ve kurumsallaşarak dijital imkanlardan faydalanmalı” şeklinde konuştu. Kasko ve trafik sigortasının acentelerin toplam portföyünün yüzde 61’ini oluşturduğunu, bunun da tehlike arz ettiğini söyleyen Ülger, “Acente oto sigortalarından elde ettiği geliri kaybederse ne yapacak? Sağlık ve yangın gibi sigortaları satamazlarsa birçoğu yok olacak. Biz hep zorunlu ve kolay branşlarda satış yapıyoruz. Bunu değiştirmeliyiz” dedi.
SAİK Başkanı Hüseyin Kasap, acentenin müşteriye dokunduğu noktada tüm dijital kanallardan rekabet edebildiğini söyledi. Kasap, “Müşterinizi takip edin, hasar olduğun anlaşmalı bir servise gitse dahi her şeyi call center’a bırakmayın, müşterinizle ilgilenin” diye konuştu. Acentelerin işbirliği ve güç birliği yapması gerektiğini ifade eden Kasap, beş küçük acenteyle güçbirliği olamayacağını da söyledi. Acentelerde, ortaklık kültürü olmadığını, her acentenin patron olmayı sevdiğini belirten Kasap, “Beş acente bir araya geldiğinde müşteri temsilcisiyle call center’ıyla aynı bir banka kanalı gibi olmalı” dedi.
Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü Sigorta Acenteleri ve Eksperleri Daire Başkanı Şule Avcıoğlu, Hazine’nin acente ve sigorta şirketlerine uygun mevzuat çalışmaları yaptığını anlattı. Aynı zamanda denetim faaliyetlerinde de bulunduklarını söyleyen Avcıoğlu, “Acente ve sigorta şirketlerine yönelik bazı düzenlemeler yapıyoruz. Sektör için faydalı olanı yerine getirmeye çalışıyoruz” açıklamasında bulundu. SAİK’in 2007 yılından beri ciddi yol kat ettiğini dile getiren Avcıoğlu, bu başarıları gördükten sonra 2016 yılının başından itibaren bazı yetkileri de SAİK’e verdiklerini söyledi. Gelecek dönemde yeni sigorta branşlarının hazırlanacağının müjdesini veren Avcıoğlu, sektörde uygulanacak birtakım sorunları da acente ve eksperlerle konuşacaklarını ifade etti.
Sigorta sektörünün duayenlerinden David Kohen, genç sigortacılara öğüt verdi. Acentelik mesleğinin artık kaybolan meslekler arasında yer alamaya başladığını söyleyen Kohen, herkesin kasko ve trafik branşında üretim yaptığını, sorumluluk sigortalarına yönelmek gerektiğini ifade etti.
Rapordan acentelerle ilgili tespitler:
-Acentelerde ortalama 3 kişi çalışıyor.
-Acentelerin aylık maliyeti ortalama 7.010 TL.
-Acentelerin ortalama aylık 984 TL kira ödediği ve ortalama bir çalışanın maliyetinin aylık 1.980 TL olduğu tespit edildi.
-Acente maliyetlerinin en yüksek olduğu iller sırasıyla İstanbul, Ankara ve İzmir.
-Acente maliyetlerinin en düşük olduğu iller sırasıyla Tunceli, Muş ve Hakkari.
-Sektörde uygulanan farklı fiyat politikaları ankete katılan acentelerin yüzde 80’i tarafından sorun olarak görülmekte. En büyük rekabet banka kaynaklı.
-Bölgesel bazlı acente sorunları incelendiğinde, birçok bölge tarafından ön plana çıkarılan konu civarda bulunan acentelerin çokluğu olurken; özellikle Doğu, Güneydoğu Anadolu ve Karadeniz bölgelerinde denetim eksikliği, bölgesel sosyo-ekonomik gelişmişlik seviyesi ve acente adına satış yapan kayıt dışı aracılar gibi sorunlar ön plana çıkmaktar. Artan maliyetler en yoğun Marmara Bölgesi’ndeki acenteler tarafından vurgulanıyor.
-Türkiye’de tarihsel sigorta kanal dağılımı trendinin gelecekte de devam etmesi durumunda, acentelerin primlerden aldıkları payın düşeceği gözlenmekte.
Rapor ile ilgili soru ve önerilerinizi sigortacilik@tobb.org.tr adresine iletmeniz mümkün. Toplantıda, SAİK tarafından tüm geri bildirimlerin dikkate alınacağı da belirtildi.
