Adalet Bakanlığı’nın verilerine göre ev sahibi ile kiracı uyuşmazlığına ilişkin bir yılda 38 bine yakın dava açıldı. Hukuki masraflar, kira geliri, aidat ve fatura giderlerini karşılayan Trink Kira Sigortası sayesinde ev sahipleri mağduriyetten kurtuluyor.
Ev sahipleri, sonuca bağlanması yıllar süren dava boyunca maddi ve manevi kayıplara uğruyor. Bu süreçte hukuki masrafları ve kira gelirini karşılayan Trink Kira Sigortası sayesinde mağduriyetlerin önüne geçiliyor. Ray Sigorta ve Kuzey Sigorta iş birliğinde gerçekleştirilen sigorta, fatura ve aidat gibi giderleri de karşılıyor.
TÜİK’in 2016 yılı ‘Gelir ve Yaşam Koşulları Araştırması’ sonuçlarına göre 2015 yılında, konutların mülkiyet durumları incelenmesi sonucu bireylerin yüzde 60,4’ü kendisine ait konuta sahipken, yüzde 23’ü kirada oturuyor. Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Avukat Ebru Şahin, başta ekonomik istikrarsızlık olmak üzere birçok etken sebebiyle kiracı ile ev sahibi çekişmesinin yıldan yıla artarak devam ettiğini belirtiyor. Şahin, özellikle kira bedellerinin ödenmemesinin hukuksal nedenine dayanarak açılan icra takip dosyaları ve kiracının tahliyesine ilişkin davaların hızla arttığını anlatıyor.
Ev sahibi zaman ve para kaybı yaşayabilir
Adalet Bakanlığı’nın yayınladığı 2015 yılı Adli İstatistik verilerine dikkati çeken Şahin, ev sahipleri tarafından kiracının tahliyesi için 2014 yılında 35 bin 131 dava açıldığını ifade ediyor. Şahin, “2015 yılında ise aynı konuda 37 bin 774 dava açılmış ve daha önceki yıllara göre yüzde 7.5 oranında artış göstermiştir” diyor. Avukat Şahin, kira alacaklarının ödenmemesi ya da taşınmazın aidat, elektrik, su gibi fatura borçlarının, bir zarar kalemi olarak ortaya çıktığına dikkat çekiyor.
Şahin, şu değerlendirmelerde bulunuyor: “Yargılamanın uzun sürmesi, mahkemece tahliye kararı verilmediği sürece kiracının kira ödemediği halde oturmaya devam etmesi ve yine fatura ve aidat borçlarının bu süreç içinde artarak devam etmesi, ev sahibini daha da zor duruma sokuyor. Ayrıca, tahliye kararı alındığında; öncelikli olarak tüm tahliye masraflarının ev sahibi tarafından karşılanması ve yine uzun süren bir tahliye süreciyle baş başa kalmasına sebep oluyor. Tüm bunlar, ev sahibi açısından katlanılması güç, ciddi bir zaman ve para kaybı yaratan durumlar halini alıyor.”
Bu konuda özellikle kira bedelinin, fatura ve aidat gibi yan giderlerin ödememesi halinde, ev sahipleri tarafından buna yönelik bir sigorta poliçesi hazırlatılmasının önemine vurgu yapan Şahin, ev sahiplerinin maddi ve zamansal kayıplarını ciddi oranda azalacağını, açılacak dava sayısının da düşeceğini aktarıyor.
