Acentem Sigorta Aracıları Derneği (ASİAD), 26 Mayıs’ta “Tamamlayıcı Sağlık Sigortaları” konulu bir toplantı düzenledi. ASİAD Başkanı Hüseyin Duru, toplantının açılışında yaptığı konuşmada “Enerjimizi ‘trafik’ haricindeki branşlara harcamalıyız” diyerek sağlık ve sorumluluk sigortalarına dikkat çekti.
Acentem Sigorta Aracıları Derneği’nin (ASİAD), 26 Mayıs 2016 tarihinde gerçekleştirdiği “Tamamlayıcı Sağlık Sigortaları” konulu toplantıda, tamamlayıcı sağlık ürünüyle ilgili merak edilenler, içeriği ve sigortalılara faydaları acenteler ile paylaşıldı. Milli Reasürans’ta gerçekleşen toplantıda Gazeteci Noyan Doğan, Özel Hastaneler ve Sağlık Kuruluşları Derneği (OHSAD) Genel Sekreteri Dr. Cevat Şengül ve Allianz Sigorta Sağlık Direktörü Dr. Nedim Tarakçı katılımcılara Tamamlayıcı Sağlık Sigortalarıyla ilgili bilgi aktarımında bulundu.
Sektörel konularda başarılı olmak için bir olmamız gerekiyor
ASİAD Başkanı Hüseyin Duru yaptığı açılış konuşmasında şu ifadelerde bulundu: “Tüm enerjimizi trafik sigortalarına harcıyoruz. Oysaki sektörde satmamız gereken bir sürü ürün var. Fakat trafik sigortalarına yoğunlaştığımız için bu ürünleri satmaya enerjimiz kalmıyor. Bu durumun bir an evvel düzelmesini temenni ediyorum. ASİAD olarak sektörel konularda tüm sivil toplum örgütleriyle beraber hareket etmeye çalışıyoruz. Sektörel konularda başarılı olmak için bir olmamız ve ‘biz’ dememiz gerekiyor.”
ASİAD Başkan Yardımcısı Hasan Hoşben’in ASİAD’ın faaliyetleri ve çalışmalarıyla ilgili katılımcılara bilgi vermesinin ardından panele geçildi. Panelin Moderatörü Gazeteci Noyan Doğan, OHSAD Genel Sekreteri Dr. Cevat Şengül ve Allianz Sigorta Sağlık Direktörü Dr. Nedim Tarakçı tamamlayıcı sağlık sigortalarına olan ilgiyi, bu sigortanın işleyişini, özel hastanelerde olumlu ve olumsuz görülen tarafları katılımcılarla paylaştı.
“Sağlık sigortalarında yılsonu hedefimiz 100 bin poliçe”
Noyan Doğan, bugüne kadar gazetede tamamlayıcı sağlık sigortası ile ilgili birçok yazı yazdığını ifade eden insanların tamamlayıcı sağlık sigortasına bakış açısını ara ara paylaşmaya devam edeceğini söyledi. Doğan bu açıklamasının ardından sözü ilk olarak Nedim Tarakçı’ya verdi.
Nedim Tarakçı, Türkiye’de ortalama yaşın yükselmesi nedeniyle sağlık giderlerinde bir artış meydana gelmeye başladığını söyledi. Sağlığın ucuz bir hizmet olmadığını ifade eden Tarakçı, “İnsanların sağlık güvencesi olarak sigortaya ilgisi de her geçen gün artıyor. Tamamlayıcı sağlık sigortası, son bir yıldır birçok şirketin ürünleri arasında yer almaya başladı. Allianz olarak biz bir ay içersinde 14 bin bireysel alanda tamamlayıcı sağlık ürünü sattık. Bir o kadar da kurum sağlık ürünümüz var ve portföyümüz 27 bini bulmuş durumda. Haziran aynında ise bunu 60 binlere çıkarmayı hedefliyoruz. Sene sonunda ise 80-100 binlere ulaşmayı amaçlıyoruz” dedi.
Allianz’ın tamamlayıcı sağlık ürününün özelliklerinden ve diğer ürünlerden farkından bahseden Tarakçı, Allianz tamamlayıcı sağlık ürününü, 40 yaş altı bireyler için sektörden daha ucuza sunduklarını söyledi. Tarakçı, 57 ilde, 380 kurumla anlaşma sağladıklarını da kaydetti. Tarakçı, Allianz sağlık poliçelerinin yüzde 90’ının acenteler tarafından düzenlendiğini, geriye kalan yüzde 10’un ise diğer kanallardan temin edildiğini sözlerine ekledi.
“SUT’tan bağımsız fark sınırı belirlenirse TSS’ye talep artar”
Cevat Şengül, yaptığı konuşmada İstanbul’daki özel hastanelerin tamamının, Türkiye’dekilerin de yüzde 80’inin OHSAD’a üye olduğunu açıklayarak, sektörün çatı derneği olduklarını belirtti. Şengül, sağlık uygulama tebliği (SUT) fiyatlarıyla ilgili katılımcılara bilgi verdi.
Alternatif finans kaynağı açısından tamamlayıcı sağlık sigortalarını son derece önemsediklerini söyleyen Şengül, “Tek bir kurum tarafından sağlanan poliçelerle almış olduğunuz tamamlayıcı sağlık sigortası hizmetinin sağlık sektörü açısından iyi olmayacağını düşünüyoruz. Tek alıcıyla muhatap olmak istemiyoruz” dedi.
İnsanların tamamlayıcı sağlık sigortasına ilgi gösterdiğini ama hala istenen yerde olunmadığının altını çizen Şengül, “Türkiye’de herkes genel sağlık sigortası altında. Bu rakamlara bakınca tamamlayıcı sağlık sigortasının oranının çok düşük olduğunu görüyoruz. Fark sınırın kaldırılması tamamlayıcı sağlık sigortasının önünü açacaktır. SUT’tan bağımsız bir fark sınırı belirlenebilir. Bu hem özel hastaneler ile yapılacak anlaşmaların önünü açar hem de satılacak poliçelere talebi artırır” diye konuştu.