22 Kasım 2024, Cuma
spot_img

Enerji sigortalarında makul durma süreleri poliçede yer almalı

Sigorta sektörü, enerji sigortalarında her geçen gün daha fazla uzmanlık kazanırken, Ekol Ekspertiz Uzman Makine Mühendisi Efe Eroğlu, ‘İş Durması ve Kar Kaybı Sigortaları’ için makul durma süresi kavramının poliçelerde yer alması gerektiğini söylüyor.

SİGORTAMEDYA

Ülkemizde enerji yatırımları hız kesmeden devam etmektedir. Buna bağlı olarak artan sigorta ihtiyacına karşılık veren sigorta sektörü de enerji sigortalarında her geçen gün daha fazla uzmanlık kazanmaktadır. Zaman geçtikçe ortaya çıkan farklı risk grupları için farklı teminatlar gündeme gelmekte ve poliçelerde yerini almaktadır. Özellikle hasar istatistikleri oluştukça sigorta sektörü de riski daha iyi ölçecek, doğru muafiyetler ile daha geniş kapsamlar sunacaktır. Enerji sektöründe fiziki hasarların yönetimi ile ilgili genel geçer koşullar oluşmuş durumdadır. Sigorta sektörü son 10 yılda enerji sektörü ile ilgili bilgi eşitlemesini yapmış, kısmen uygulama birliğine ulaşmıştır. Buna rağmen birtakım sorunlar sebebiyle fiziki hasarların yönetim sürecinin tam anlamıyla optimize edildiğinden bahsetmek henüz çok doğru olmasa da bu yazı ile dikkat çekmek istediğimiz konu Enerji Sigortalarında makul olmayan ‘finansal zarar’ taleplerinin neden olduğu büyük tazminat yükünün sigorta şirketleri tarafından sınırları belirlenmediği için karşılanması ile ilgilidir.

Sigorta sektörü enerji sektörünün en büyük güvencesi

Sigorta sektörü, enerji sektörünün en büyük güvencesidir, ancak enerji sektörünü fonlamak gibi bir görevi de bulunmamaktadır. Aksi durumda bu faydalı birliktelik sürdürülebilir olmaktan çıkacaktır. Sigorta şirketlerinin sunduğu finansal kayıp sigortalarının güvencesi ile zaman zaman onarım süreçlerinde yeterli özveriyi sağlamayan enerji sektörü bu maliyetin sigorta şirketleri tarafından karşılanmasını talep edebilmektedir. Bu nedenle enerji sigortalarında finansal kayıp hasarlarının en belirgin ögesi olan durma süreleri ile ilgili bir takım sınırlandırmaların yapılması her iki sektörü için de sürdürülebilirliği sağlayacak, enerji sektöründe yaşanan ekonomik kayıpların da önüne geçecektir.

Ekol Ekspertiz Uzman Makine Mühendisi Efe Eroğlu

Enerji sigortalarında en kritik konuların başında finansal kayıplar gelmektedir. Genellikle finansal kayıplar fiziki hasarlardan çok daha büyük boyutlara ulaşabilmektedir. Finansal kayıplar için uygulanan genel muafiyet sürelerinin düşük olması, hasar durumunda finansal zarar hesaplama yöntemlerinde bir uygulama birliğinin bulunmaması sigorta sektörünün teknik karlarının erimesine yol açmaktadır. Artık ‘İş Durması ve Kar Kaybı Sigortaları’ için makul durma süresi kavramının poliçelerde yer alması kaçınılmazdır.

Ülkemizde mal ve hizmet sunumu, satışı bir birinden farklı yasa ve yönetmeliklere konu olabilmektedir. Bir mal ve hizmetin milli ekonomiye, tüzel ve gerçek kişilere zarar vermeden faydalı olarak piyasada yer edinmesi her ülkede belli koşullara tabi olmaktadır. Mal ve hizmet sunumunu koşullara bağlayan yasal dayanaklar dikkate alınarak hareket edilmesi de gerekliliktir. Bu husus finansal zarar sigortalarının sınırları belirlenirken de dayanak oluşturmalıdır. Sigorta sözleşmeleri kurulur iken poliçe mimarisi değer kazanmaktadır. Amir kanunlar esas olacağından doğru biçimde, açıklık ve anlaşılabilir  şekilde düzenlenmeyen sözleşmelere hukuki sürece girildiğinde  poliçe genel ve özel şartları geçerliliğini ve önemini yitirerek amir kanunlara bırakmaktadır.

Durma süresi en değerli konu

Kâr kaybı ülkemizde genel tanımlar ile sözleşmelerde yer alır iken öne çıkan en değerli konu kar kaybına esas teşkil eden durma süresidir. Bu süre tazminat hesabında doğrudan dikkate alınacağından gerçekleşen risk sonucu ortaya çıkan kayıp ve zararın giderilmesinde olaydan önceki haline getirme amaçlı en doğru ve en hızlı optimize edilmiş yöntemler seçilir. Hasar giderme yöntemi doğru seçilerek durma süresi de bu yönteme bağlı belirlenmiş olur.

Hasar sonrası kar kaybına esas durma süresi tespit edilir iken hasar gidermede kullanılacak mal ve hizmetler için ciddi bir yorum hatası yapıldığı  görülmektedir. Hasarı giderici özellikteki mal ve hizmetin piyasada olmayışı ve buna bağlı temin ve tedarik sürelerinin uzaması  kar kaybının konusu olamaz. Üretimden kaldırılmış veya farklı sebepler ile üreticisine ulaşılamayan birçok örnek vardır. Temin edilememe koşulu tazminatın belirleyicisi olamaz ancak bunun doğru anlaşılması için poliçe mimarisinde yer verilmesi gerekir. Doğru ve adil olması bakımından da önemlidir. Bu sebeple kar kaybı teminatı sağlanan poliçelerde ‘Makul Süre’ tanımına ayrıca yer verilmesi mutlak gereklidir.

Makul durma süresi: Yasa ve yönetmeliklerin de zorunlu tuttuğu, üreticilerin ve hizmet sunucuların her koşulda olağan sürelerde mal ve hizmeti temin ve tedarik etme süresidir. Mal ve hizmetin makul sürede hazır edilebildiği ve hasarın giderileceği yere teslimine kadar geçen sürenin ilave edilmesiyle hesaplanan süre kadardır. Bu süre olay başı olmak üzere mutlaka teminat verilen sektörün optimize edilmiş durumuna göre limitlendirilmelidir.

Ekol Ekspertiz Uzman Makine Mühendisi Efe Eroğlu

Makul durma süresi kavramı poliçelerde belirtilen tazminat sureleri ile farklı kavramlardır. Esas olan bir durma süresinin, -riskin- ne şekilde sınırlandırıldığı, yönetildiği ve ölçülebildiğidir. Özellikle içerisinde bulunduğumuz kriz dönemlerindeki gibi basit bir hasar nedeniyle uzun süre duran işletmeler için verilen teminatların satın alma garantisi gibi algılanmasının ve kullanılmasının, yani kötü niyetli taleplerin ve sebepsiz zenginleşmelerin ortadan kaldırılması sağlanmalıdır.

Sigortalının kendi menfaati için üreticiye yaptığı baskıya rağmen söz konusu süreçteki gecikmelerin tamamını (zaman-operasyonların) makul görmek poliçede aksi açıkça belirtilip limitlendirilmedikçe zorunludur. Teminat verilirken bu durum kabul edilse dahi herhangi bir hasar anında sınırsız olasılık içeren durma gün sureleri yerine, poliçede makul surelerin tazminat hesabında dikkate alınacağına ilişkin bir şarta yer verilmelidir.

Nisan 2022 tarihinde Milli Reasürans T.A.Ş. tarafından yayınlanan Reasürör Dergisi’nin “Finansal Kayıplar (Kar Kaybı ve İş Durması) İçin Hasar Hesaplamalarında Makul Durma Suresi” başlıklı yazısında kar kaybı hesaplamalarında onarım için “Makul Süre” tespitine esas konular özetle şu şekilde açıklanmıştır:

  • Durma suresi boyunca gerekçesi bulunmadan gecikmeye neden olan günler kar kaybı poliçesinin konusu değildir.
  • Sigortalı ile tedarikçiler arasında yapılan sözleşmeler bağlayıcı değildir. Bir hasarın onarımında her durum için makul maliyet ve temin sureleri esastır.
  • Primi ödenen ve teminat altına alınan risk sigortalıya ait kıymetlerde meydana gelebilecek fiziki hasara bağlı finansal kayıplardır. Sözleşme yükümlülükleri ile tedarikçilerin tedarik, gümrük, nakliyat vb. riskleri teminat altında değildir. Farklı bir teminatın konusunu oluşturmaktadır.
  • Onarım için gerekli parçaların stoklu olduğu varsayılır ve talep edildiği gün içerisinde nakliye işlerinin başlayabileceği kabul edilir. Tedarikçilerin ticari riski üstlenilemez.
  • Durma suresini azaltacağından mümkün ve ekonomik ise ekspres nakliye araçları kullanılmalı ve/veya sureci yönetenlerin alacağı kararlar ile hangisi optimum fayda sağlayacak yöntem seçilir.
  • Onarım maliyeti ile kar kaybı maliyetleri göz önünde bulundurularak daha ekonomik olması durumunda onarım için hızlı ulaşıma bağlı artan tedarik masraflarına katlanılarak durma suresi sınırlandırılmalıdır. (Fazla mesai, ek vardiya, pazar günü çalışma-hızlı taşıma yapılması vb.)
  • Onarım için yurtdışından uzman gelecek ise makul koşullar belirlenmelidir. Makul olmayan uzman bekleme sureleri (uzmanların resmi tatilleri, izinli olmaları vb.) makul durma suresinin konusu değildir.
  • Sigortalılar ile üreticiler arasında yapılan sözleşmeler sigorta sözleşmesi için bağlayıcı değildir. Hasar maliyetlerinin sınırlandırılmasında makul sure ve durumlar dikkate alınabilir.

Poliçelerde minimum yukarıdaki koşullar ile makul sure tanımının açıkça yapılması ağır finansal kayıpların tüm taraflarda yarattığı etkiyi ortadan kaldıracaktır. Bu yöntemler işletme sahibi yatırımcının tedarikçilerle olan sözleşme ve tedarik koşullarının iyileştirilmesine de fayda sağlayacaktır.

Sonuç olarak; Finansal Kayıp sigortalarında bir uygulama bütünlüğü sağlanmadıkça, risk iyi analiz edilip finansal zararların sınırları belirlenmedikçe sigorta sektörünün teknik karına olumsuz etkisi devam edecektir. Bu nedenle sınırların belirlenmesi amacıyla her sektör için makul durma süresi kavramının belirlenmesi ve poliçelerde bu kavrama açıkça yer verilerek her sektör için önemli bir güvence olan bu teminat türünün sigortacılar tarafından sürdürülebilir olması sağlanmalıdır.

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER