Türkiye’de enerji sektöründe uluslararası şirketlerin dışındaki çoğu yerli yatırımcının yaptırdıkları sigortaların dar kapsamlı olduğunu belirten Marsh Türkiye Risk Yönetim Müdürü Volkan Şimşekalp, “Yerli şirketler de daha kapsamlı poliçeleri tercih etmeli ve risk yönetimlerini iyileştirmeli” diyor. Üç yıllık bir aradan sonra, 9-10 Ekim tarihleri arasında İstanbul’da düzenlenen “2013 Marsh Power Forum”, küresel enerji sektöründeki sorunları ve alınması gereken önlemleri masaya yatırdı. Türkiye ve yurtdışından sektörle ilgili uzman ve yöneticilerin katıldığı Forum’da enerji sektöründe ‘arz güvenliği’nin önemi vurgulandı. SİGORTALI Dergisi olarak katıldığımız Forum’da, Marsh Türkiye’nin enerji sektöründe uzman Risk Yönetim Direktörü Volkan Şimşekalp ile kısa bir söyleşi yapma imkanı bulduk. Türkiye’de enerji sektöründeki riskler ve sektördeki faaliyet gösteren şirketlerin sigortalanması ile ilgili sorularımızı yanıtlayan Şimşekalp, sektördeki tesislerin tamamının sigortalı olmakla birlikte, uluslararası şirketlerin dışındaki çoğu yerli yatırımcının yaptırdıkları sigortaların dar kapsamlı olduğuna dikkat çekiyor. Yerli şirketlerin, katastrofik, tedarikçi, en direkt gelir kaybı gibi riskleri de teminat altına alan poliçeleri satın almaları gerektiğini ifade eden Şimşekalp, söz konusu şirketlerin risk yönetimlerini de iyileştirmelerinin gerekli olduğunu vurguluyor.
Enerji devlerinde sorun yok
Şimşekalp’in verdiği bilgilere göre, enerji sektöründe faaliyet gösteren uluslararası devler yıllardır uyguladıkları risk yönetimi ve sigorta modellerini, Türkiye’de de sorunsuzca uyguluyor. Ancak, tekstil, inşaat gibi farklı sektörlerden gelip, enerji sektörüne yatırım yapan bazı yerli yatırımcılarda risk yönetimi ve sigortanın kullanımında sorunlar söz konusu. Şimşekalp, “Yerli küçük yatırımcılarda tecrübesizlik var. Ancak, bu yatırımcılar da piyasanın gerektirdiği şekilde risklerini yönetmeye mecbur. Nitekim, bazı müşterilerimiz buna çok çabuk adapte oluyor” diyor.
Arz güvenliği önemli
Şimşekalp, Türkiye’de de enerji ve elektrikte ‘arz güvenliği’nin devamının gerekli olduğunu söylüyor. Büyüyen ekonomi ve nüfusun ihtiyaçlarını karşılayacak nitelik ve nicelikte, makul rekabetçi fiyatlarla, çevreye uyumlu teknolojilerle elektriğin bulunmasının gerekli olduğunu belirten Şimşekalp, şunları söylüyor: “Kömür gibi ucuz yollardan elektrik üretmek çevre sorunlarına yol açabiliyor. Buna karşın, çevreye uyumlu güneş santrallerin de kurulum maliyeti yüksek. Avrupa’da da yaşandığı gibi bu da elektrik fiyatlarını yükseltebiliyor. Bu nedenle bir denge oluşturmak gerekiyor. Gelişmekte olan ülkelerde ise bu dengeyi oluşturmak biraz zor. Türkiye’de de yeterli mali kaynak ve alt yapı eksikliği, 15-20 yıl sonrası için planlama yetersizliği en büyük risk” diyor.
Marsh Power Forum, 3 yıl sonra yeniden İstanbul’daydı
2013 Marsh Power Forum, Marsh Avrupa’nın düzenlediği bir Forum. Avrupa’da bir ülkenin başkenti ya da büyük bir şehrinde düzenleniyor. Daha önce de Paris, Zurich gibi şehirlerde düzenlenen Forum, en son 2010’da İstanbul’da düzenlenmiş. Enerji sektöründe Türkiye’nin son yıllarda artan önemi, yeni yatırımlar ve Türkiye’nin çevre ülkelerle ilişkilerinde sektörün önemi bu yıl da İstanbul’un seçilmesinin temel nedeni. Konferansa, Marsh’ın uzmanları, Marsh’ın müşterileri, Avrupa’da elektrik üretimi ve dağıtımında faaliyet gösteren şirketlerin üst düzey yöneticileri, sigorta sektöründeki şirketlerin yöneticileri ve risk yöneticileri katıldı.
Enerji sektöründe riskleri iyi yönetmek şart
2013 Marsh Power Forum’da konuşan Marsh Avrupa Enerji Lideri Mark Pollard, küresel enerji sektörünün artan oranda bir dizi yeni tehdide açık olduğunu belirterek, bu durumun risk yönetimi sorunlarına yol açtığını söylüyor. Teknolojik ve sosyo ekonomik gelişmelerin altyapıların yenilenmesini de gerektirdiğini ifade eden Pollard, “Yaşlanan tesisler yenilenmemekte, nükleer enerji popülerliğini yitirmekte ve kesintili yenilebilir enerjiye olan talep artmaktadır. Şehirlerde yaşayanlar su, temizlik, iletişim ve gıda için enerjiye bağımlı olmamızdan dolayı kısa bir süreliğine dahi olsa enerjisiz yaşamlarını sürdüremezler. Devamlı kesintiler çok kısa bir süre zarfında ekonomik, politik ve sosyal çöküntüye yol açabilir. Dünya kesinlikle bu tür bir hatayı kaldıramaz” diyor. Alp SÜER / SİGORTALI
