23 Aralık 2024, Pazartesi
spot_img

Eğitim camiası da süreçten etkilenenler arasında

NCA World Yurtdışı Eğitim ve Danışmanlık Hizmetleri Türkiye Direktörü Nuran Akman, Koronavirüs salgınında eğitim ne kadar etkilendiğini ve bundan sonraki süreci Sigorta Ekranı’nda Can Kantar’a anlattı.

Sigortamedya’nın yayın organı Sigorta Ekranı son programında evden çalışma ve uzaktan eğitim konularını ele aldı.

Sigortamedya Genel Yayın Yönetmeni’nin son yayın konuğu NCA World Yurtdışı Eğitim ve Danışmanlık Hizmetleri Türkiye Direktörü Nuran Akman’dı. Akman, eğitim alanında Can Kantar’ın sorularını yanıtladı.

Sözlerine NCA ile ilgili bilgi vererek başlayan Akman, “NCA Uluslararası eğitim ve hedef odaklı kariyer planlama hizmetleri yapan bir kuruluş. Kişiye özel bireysel danışmanlık yapıyoruz. Avrupa, Amerika, Kanada ve Arjantin gibi ülkelerde ortaokul, lise, üniversite ve üniversite sonrası eğitim planlamalarını uzun vadede çalışmalarla birlikte tamamen operasyonel sürecini de yürütüyoruz Özellikle lise değişim programlarında sektörde öne çıkan bir markayız” dedi.

Eğitim camiası da etkilendi

Tüm dünyanın etkilendiği gibi eğitim camiasının da salgın nedeniyle sekteye uğradığını ifade eden Nuran Akman, “En çok etkilenen alanlardan biriyiz. Çünkü insanların çocukları ile ilgili planları bir anda alt üst oldu” diyerek konuşmasını şöyle sürdürdü; “Bizim şu anda Amerika’da, Kanada’da, Avrupa’da, Fransa’da, Arjantin’de Latin Amerika’da öğrencilerimiz var. Halihazırda eğitimlerine devam ediyorlar. Bunların çoğu lise öğrencisi 18 yaşın altında. Üniversite öğrencileri de var. Tabi çok merak edilen konulardan biri şu anda lise değişim programlarıyla yurt dışında olan öğrenciler bundan nasıl etkilendi? Şunu çok net söyleyebilirim lise değişim programlarında lise baz alındığında Korona virüs salgını nedeniyle çok hızlı aksiyon planları oluşturuldu.”

Üniversitelerde online eğitime geçmeyenler var

Yurt dışında üniversitelerin kapanmasıyla bir kısım üniversitenin online eğitime geçtiğini, bir kısmının ise halen eğitime geçiş sağlamadığını dile getiren Akman, “Dediğim gibi bir kısmı halen online eğitimi geçmedi ve yapılıp yapılamayacağı da belirsiz. Kısa süreli sertifika programları ise tamamen sonlandırıldı. Bunlardan en zor durumda olanlar kısa süreli sertifika programları için yurtdışına gitmiş olanlar. 3 haftalık, 5 haftalık, 6 haftalık programlar için yurt dışına eğitim için gidenler mağdur oldu. Bu öğrenciler apar topar Türkiye’ye dönmek zorunda kaldı. Üniversite öğrencileri, master öğrencileri ise kayıplarını ileriye dönük telafi edebilecekler. Burada yine zor durumda olan şu an üniversite son sınıf öğrencileri. Master aşamasında olup da tezlerini hazırlayan öğrenciler. Onların durumunu da açıkçası süreç belirleyecek. Diplomalarını almaları uzayabilir, master yapacakların tezlerini sunmaları gecikebilir. Lise kısmına gelirsek Amerika, Kanada, Avrupa, Arjantin’de Devlet Bakanlıklarının değişim programlarının yürütücülüğünü yapıyoruz. Yani Türkiye’de örneğin 10. sınıf öğrencisi 11 sınıfı Amerika’da okuyabiliyor. Veya 11 sınıf öğrencisi gidip 12. sınıfta Kanada’da Lise diploması alabilir” diye konuştu.

Kanada süreci çok başarılı yönetti

Akman konuşmasını şöyle sürdürdü; “Lise değişim programlarında sürece en başarılı yöneten ülke Kanada olarak ön plana çıktı. Gerek aksiyon planlaması,  gerek eğitim açısından, gerek gündelik hayatın yönetimi açısından, gerekse de süreci kolaylaştırıcı tedbirleriyle Kanada açık ara önde diyebilirim. Latin Amerika ülkeleri iklim şartları nedeniyle Korona virüsünden en az etkilenen taraf şu anda. Onlarda da şu anda sadece temkinli bir davranış modeli var. Eğitim sonlandırıldı online yapmaya çalışıyorlar. Avrupa’da ilk 2-3 hafta ciddi zorluklar yaşandı. Okullar kapalı online eğitime bir kısmı geçti. Amerika’da New York Bölgesi’nde yaşayan öğrencilerimiz var o bölgede online eğitime geçilemedi, Kaliforniya bölgesi ise çok hızlı bir şekilde online eğitime geçti.”

Öğrencilerimiz internet üzerinden eğitimini sürdürüyor

Akman, bu süreçte Türkiye’ye geri dönme kararı alan öğrencileri olduğunu belirterek, “Gerek ailelerinin tercihleri gerek kendilerinin istekleriyle bir kısmı için ise karşı taraftan ‘şiddetle dönmenizi tavsiye ediyoruz’ geri bildirimi ile Türkiye’ye dönen öğrencilerimiz var. Türkiye’de olsalar bile online olarak eğitimlerine devam edebiliyorlar. Lise öğrencileri için yıl kaybolmayacak denkliklerini alabilecekler. En sevdiğiniz konu yurt dışında eğitim gören öğrencilerin ve onların ailelerinden hiçbirinde sağlıksal bir problem yok” dedi.

Akman, kendisine çok sorulan sorulardan birinin de sağlık sigortaları olduğunu belirterek şunları söyledi; “Bu süreçte gerçekten çok iyi yönetildi. Bütün öğrencilerin Sağlık Sigortaları bu tür bir pandemi salgınını kapsayacak şekilde yapılıyor. Zaten yurtdışına giderken bütün öğrenciler gerek duyulduğu takdirde Sağlık Sigortaları kapsamında tedavilerini yaptırabilecekler. Bunların oldukça yüksek tutarları var 200 bin dolara varan. Şu an ihtiyacı olan olmadı inşallah böyle devam eder” diye konuştu.

50 yılda kat edeceğimiz yolu 50 günde kat ettik

Can Kantar’ın bundan sonra eğitim alanında nasıl bir değişim olur sorusuna Akman şu şekilde cevap verdi; “Tüm dünyada dijital bir çağ yaşıyoruz. 50 yılda kat edeceğimiz yolu bu Korona nedeniyle tüm dünya 50 günde kat etmiş olacak. Zaten gelecek tamamen online bir platformda seyredecek bunu hepimiz biliyoruz. Eğitim dahil. Hatta son yıllarda uzmanların bu konuyla ilgili yaptıkları araştırmalarda, acaba bir okul ortamına giderek eğitim şart mıdır? Orada alınan bilgilerin bir kısmı günlük hayatımızda yaşanılamaz mı? Ya da bazı eğitimlerin süreleri bu kadar uzun olmalı mı? gibi sorular soruyorlardı. Örneğin üniversitede işletme okumak için 4 yıl gerekli mi? Bunun sadece 1 yılı eğitim olsa 3 yılı hayatın içinde yapılamaz mı? gibi sorular.  Bu Korona salgını da tam bu tartışmaların ortasına oturdu. Her şey şu anda ezberi bozmak üzerine kuruluyor. Şimdiye kadar bildiğimiz sınav teknikleri bundan sonra sorgulanacağa benziyor. En önemli kısım bu bence. Eğitim online platformlarda olabilir ama bunun sınav aşaması artık bildiğimiz şekilde yapılamaz. Kanada bu sene yapılan sınavları geçerli tutma kararı aldı ve bundan sonra sınav yapmayacağını duyurdu. Yani sadece eğitim verecek. Belki de gelecek bunun üzerine şekillenecek dünyadaki o bildiğiniz sınav olgusu giderek anlamını yitirmeye başladı.”

Türk insanının doğası da değişecek

Akman, Türkiye’deki eğitim sistemine de vurgu yaparak; “Dünya’da gelişmiş ülkelerde internet altyapısının güçlü olması nedeniyle online eğitimde sorun yaşamadılar.  Türkiye’de alt yapı her yerde aynı gelişmişlikte değil. Mesela Ağrı’da Hakkari’de teknik altyapı dolayısıyla internete erişimi ne kadar mümkün. Bu nasıl uygulanacak şu anda Türkiye’de EBA sisteminde bile bu tür sorunlar yaşanıyor. Türkiye’nin öncelikle buraları çözmesi gerekir. Ayrıca Türkiye buna ne kadar adapte olacak bu çok önemli. Çünkü Türk insanı dokunmak ister, birebir temas ister, göz teması ister. Burada öğrencilerin motivasyonu nasıl arttırılır acaba buna da bakmak gerekiyor. Galiba bu noktada Türk insanının dünyası da biraz değişecek” diye konuştu.

Akman konuşmasına gelecek yıl eğitim alacaklara da mesaj vererek devam etti; “Gelecek akademik yıl için yani 2020-2021 eğitim-öğretim  yılı için Eylül ayından itibaren bize başvurunu yapmış bütün öğrencilerimizin başvuruları geçerli. Hiçbir program iptal edilmedi. Hiçbir ülke vize kısıtlaması getirmedi. Şu an sadece uçuş engeli var. Bu uçuş kısıtlaması bir süre sonra kalkabilir, ama bir ülke bize vermiyoruz derse bu büyük sıkıntı olur. Şimdilik böyle bir durum yok. Bütün öğrenciler halihazırdaki eğitim programlarına devam edebilirler. Haziran-Temmuz-Ağustos aylarında ülkeler planlarını net bir şekilde açıklamış olurlar. Şu anda bizim öngörünüz herkesin Eylül ayında plan yaptığı programa katılabileceği yönünde.”

Kendilerinin de online platforma geçiş yaptıklarını belirten Akman, “Biz de bazı konularda değişiklik yaptık. Örneğin akademi eğitim programlarının seçmeleri için yabancı dil seviye sınavlarını daha önce yüze yapıyorduk bu sınavları online platforma taşıdık. Böylece zaman kaybına engel olmuş olacağız. Sınavları hazır olan öğrencilerimize yine online olarak mülakatları yapılacak. Hedef potansiyel analiz görüşmesi dediğimiz doğru öğrenci, doğru ülke, doğru program hangisidir bunların mülakatlarını yüz yüz yapıyorduk. Yine bunları da online yapacağız. Başvurusu olan öğrencilerimiz Eylül’de gitmek istemiyorum başvurumu Ocak ayına erteleyebilir miyim derlerse erteleme şansları var. Yine başvurumu bir sonraki yıla erteliyorum diyebilirsiniz. Bu da mümkün herhangi bir iptal söz konusu değil” ifadelerini kullandı.

Öğrenci ve velilere tavsiyelerde bulunan Akman şunları kaydetti; “Bizi dinleyen herkes aslında bu dijitalleşen çağda online platformların internet üzerinden görüşmelerin iletişimlerin giderek arttığı bu dönemde salgını fırsata çevirmeli. Dünyanın ana dili İngilizce. Önceden yüz yüze geldiğinizde çözebileceğiniz sorunu şu an online dünyada çözmeye çalışıyoruz dolayısıyla bunun için çok daha İngilizce bilmeniz gerekiyor. İyi konuşmanız iyi yazmanız gerekiyor. Bu bize düne göre İngilizce bilmenin çok daha büyük bir ihtiyaç olduğunu gösteriyor. İngilizce öğrenmek için geliştirilen kanalların daha çok olması gerekiyor. Korona günlerinde de aslında bunun bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Şimdi evde herkes malum kanallardan filmler izliyor. Lütfen özelliklei İngilizce altyazılı  filmler izleyin, kulağınız alışsın.”

Sigorta sektörünü hareketli günler bekliyor

Bilinçli bir tüketici olan Akman, sektöre dair de şu değerlendirmeyi yaptı; “Sigorta konusuna hayatının her alanında çok önem veren bir kişiyim. Yaptığımız iş nedeniyle de olmazsa olmazlarından biri sigorta. Yurt dışına okumaya giden bir öğrencimizi sağlık sigortası olmadan vizeye bile göndermeyiz. Bir kere şu sevindirici Türkiye’de de sigorta şirketleri Korona virüs salgınını kapsama aldılar. Öğrencilerimizden gelen bazı bilgiler var sizlerle paylaşayım. Mesela sigorta şirketleri bu tür bir salgını sigorta kapsamına alabilmek için kişilerden ilave bazı sağlık raporları isteyecekler diye duyular var. Hatta konsolosluklar vize verirken bu sağlık raporlarını isteyecekler. Hatta sağlık sigortası yaptırılması vize alırken şart olmayan ülkeler bile artık şart koyuyorlar. Bu kararlar sigorta sektörünün çok daha hareketli bir döneme gireceğini gösteriyor. Şunu da gördük ki hiçbir devletin şu anda böyle bir krizi kaldırılabilir sistemi yok En azından biz ufak rahatsızlıklarınız için devletin sağlık sistemini rahatsız etmezsek, başka bir çaresi olmayan vatandaşlara bir parça kaynak aktarabilir. Özel sağlık sigortası olan kişiler en azından bazı ihtiyaçlarını özel hastanelerde karşılayabilirler. Şu ana kadar sağlık sigortası yaptırmayan kişilerin bile bu saatten sonra özellikle sağlık sigortası yaptırmak isteyeceklerini düşünüyorum.”

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

SON EKLENEN HABERLER