Monte-Carlo’daki Reasürans toplantısına katılan JLT Türkiye CEO’su Servet Gürkan, “İklim değişikliklerinin fazla yaşanmadığı, sakin ve hasarsız geçen bu yılın sektördeki karşılığı konuşuldu. Ayrıca, Türkiye’deki kur hareketliliği de tartışmalarımızın gündemindeydi” dedi.
EDİP OZAN ÜÇOK/ HAYATIMIZ SİGORTALI
Bu yıl 62. kez düzenlenen 2018 Monte-Carlo Rendesvous Reasürans toplantısına, JLT Türkiye CEO’su Servet Gürkan liderliğindeki JLT Türkiye ekibi ve Türk Sigorta sektörünün önemli yöneticilerinden oluşan misafirler, klasikleşen yelkenli tekneleri ile gitti. Yelkenli tekneleriyle Italya’nın Cenova şehrinden yola çıkan ekip, 12 saatlik bir seyir ile Monte Carlo Yacht Club’a bağlanıp, Monte Carlo toplantılarına katıldı. Ekibe, JLT Türkiye Sigorta ve Reasürans Brokerliği İş Geliştirme ve Strateji Müdürü Kerim Gürkan da iştirak etti.
Hasarsız geçen bir yıl olması sebebiyle toplantının rahat başladığını belirten JLT Türkiye CEO’su Servet Gürkan, “Asya bölgesi ve Florence fırtınalarının hasar beklentileri piyasaları çok tedirgin etmemişti ve fiyatları hangi yönlü hareket edeceği toplantılarda görüşülmeye başladı. Bu nedenle bu yılki Monte Carlo buluşmasının birinci öncelikli konusu sakin geçen bu yılın sektördeki karşılığı ve durumun nasıl karşılanacağı oldu. Bunun yanı sıra teknolojinin sigorta sektörüne etkilerinin neler olacağı, yeni Lloyd’s CEO’sunun stratejileri ve tabii ki Türkiye’deki kur hareketliliği tartışmaların gündemindeydi. Satın almalar ise diğer önemli bir konuydu. CVS’in Aetna’yı 69 milyar dolara satın almasının yarattığı etki hissediliyordu” dedi.
Fiyatlar ve kapasite
“Alternatif sermayenin artmasıyla tabanını güçlendiren reasürans piyasaları, bu sene yenilemelerin flat, yani geçtiğimiz seneye göre benzer bir seyirle gerçekleşeceği sinyallerini verdi” diyen Gürkan, “Görece hasarsız bir yıl olması ve sermaye piyasalarının kaynaklarının reasürans şirketlerine akmaya devam etmesiyle azalan maliyetlerin, bu sene sigorta şirketleri için kârlı bir yenileme dönemi yaratabileceği konuşulan konular arasındaydı” diye konuştu.
Teknoloji ve aracılar
Reasürans piyasası fiyatlarının düşmesi ve bununla birlikte teknolojinin de sigorta sektöründeki varlığının artması ile birlikte aracıların teknoloji kullanımlarının uzun süredir gündemde olduğunu belirten Gürkan, şunları söyledi: “Özellikle brokerlerin ve insurtech firmalarının reasürans kapasitesini teknoloji kanalıyla kullanıyor olmasının reasürans piyasalarına ne şekilde yön vereceği önemli gündem maddelerinden bir tanesidir. Teknoloji odaklı start-up projesi Lemonade gibi ses getiren yatırımların finansal sonuçları hayal kırıklığı oluştururken, bunun gibi teknolojik devrimler için sigorta sektörünün henüz hazır olup olmadığı da bir başka üzerinde düşünülmesi gereken konudur. ”
Broker fasiliteleri
Gürkan, “Reasürans piyasalarındaki teminat bolluğunun en verimli şekilde müşterilere ulaştırılmasının bir yolu olan fasilitelerin, kârlılık sorunu olan reasürörler için bir çıkış yolu olabileceği de MonteCarlo’da konuşulan konular arasındaydı. Reasürans sektöründe yaşanan gelişimin ve sigortalama süreçlerinin teknoloji yardımıyla otomatikleşmesinin en önemli kazanımı olan fasilitelerin daha fazla kullanılması gerektiği yönünde görüşler sık sık duyulmaktaydı. Hem hızlı ve otomatik kapasite bulmayı kolaylaştırması hem de operasyonel maliyetleri düşürmesi bakımından fasilitelerin daha çok gündemde olacağına kesin gözüyle bakılıyor” açıklamasını yaptı.
Servet Gürkan, toplantıda ele alınan ‘Sigortaya Bağlı Finansal Enstrumanlar’la ilgili de şunları söyledi: “Burada ilk akla gelen CAT Bond’lardır. Özel olarak teminata/ipoteğe bağlanmış ve emeklilik fonları ile desteklenen reasürans anlaşmaları geleneksel Cat Bond’ların kısmen de olsa yerini aldığı konuşuluyordu. Ancak sigortaya bağlı Finansal enstrümanların bir çok piyasaya girdiği de bir diğer tespitti. Londra Sigorta piyasası kendini sigortaya bağlı finansal enstrüman merkezi haline getirmeye çalışıyor. Dünya bankasının destek bondlarını özellikle inşaat konusunda desteklediği görülüyor. İklimsel olaylar ve salgın hastalıklar da yeni CAT riskleri olarak yerlerini almış bulunuyor. Sigortacılar sorumluluk ve özel riskler sigortalarının bu yeni alternatif kapasitelerden etkilenmeyeceğini umut ediyorlar.”
Gürkan, değerlendirmesini “Bu yıl da başarılı ve verimli geçen toplantılar şirketlerin birbirlerine başarı ve verimli işbirlikleri dilekleriyle ve de 2019 Eylül’ünde 63. kez buluşmak üzere sona erdi” şeklinde tamamladı.
Birleşme ve satın almalar her ortamda konuşuldu
JLT Türkiye CEO’su Servet Gürkan, Monte Carlo Toplantısı’nın dikkat çeken yönlerinden birinin de şirket birleşme ve satın almaların her ortamda konuşulması olduğunu belirtti. Gürkan, “Piyasaların gerek düşük kârlılık gerekse fiyatların bir süredir düşüş eğiliminde olması nedeniyle organik büyümenin mümkün olamayacağı kanaatindeyim. Bu nedenle şirketler, birleşmeler ve satın alma yolları ile büyüme ve kârlılıklarını arttırma düşüncesindeler. Hem sigorta ve reasürans şirketleri hem de brokerlar arasında bunun önümüzdeki dönemde de devam edeceği görüşü hakim. CVS’in Aetna’yı 69 milyar dolara, AXA’nın XL Group’u 15.3 milyar dolara, AIG’nin Validus’u 5.6 milyar dolara almasının etkileri her sohbette hissediliyordu” dedi.
Uzun vadede birleşme büyük bir güç getirecek
62’nci Monte Carlo Rendesvous Reasürans toplantısının ardından önemli bir gelişme yaşandı. Marsh&Mc Lennan’ın (MMC), JLT Group’u satın aldığı duyuruldu. Konuyla ilgili bir açıklama yapan JLT Türkiye CEO’su ve Yönetim Kurulu Başkanı Servet Gürkan uzun vadede iki şirket arasındaki birleşmenin büyük bir güç getireceğini vurguladı. Gürkan, satın alma ile ilgili olarak sigorta sektörü ve JLT müşterilerine yönelik şunları söyledi: “Şimdiye kadar, Jardine Matheson’un, yüzde 40 hissedarı olarak desteklediği ve başarısından son derece emin olarak faaliyetlerimize devam etmekteydik. Ancak, bu ayın başlarında MMC Inc, bağlı bulunduğumuz Jardine Matheson’a ‘hisse market değerimizin yüzde 33 fazlası’ gibi grubun reddedemeyeceği son derece cazip şartlarla ve çok kesin bir teklif yaptı. Yatırımcılarımız ve Yönetim Kurulumuz’da sıcak bakarak bu teklifi kabul etti. Satın alıma ilişkin görüşmeler ilk toplantıdan sadece 7 iş günü sonra yapılan duyuruya kadar çok hızlı bir şekilde ilerledi. JLT Yönetim Kurulu’nun satın alma işleminin tamamlanacağına olan güveni tam olmakla birlikte, sürecin tamamlanmasının belli bir süre alacağı öngörülüyor. Kısa vadede, sağladığımız hizmetin ve bu hizmeti veren ekiplerimizin bu değişiklikten etkilenmemesini sağlamak için gerekli adımları kararlılıkla atıyoruz. Uzun vadedeyse, birleşmenin getireceği güç ve ilave kaynakların yaratacağı sinerjileri hayata geçirmek için MMC Inc ile birlikte çalışmayı bekliyoruz.”
Türk Sigorta sektörü Monte Carlo’ya JLT Türkiye teknesiyle gidecek
